TEFSİR- 6. İbn Ebi Hatim (327), ez-Zemahşeri (538), el-Kurtubi (671), er-Razi (606), İbn Kesir (774), Ebussuud (982)/1574)


Kur’an ve Hadis İlimleri 6. Ünite’den ve DİA’dan bu müstesna müfessir alimlerimizin hayatını mütalaa “Müfessir Kimdir?” sorusu çerçevesinde mütalaa ediniz.

Her biri için ayrı başlıklar altına mütalaanızın sonuçlarını yazınız.

189 yorum:

  1. İbn Ebi Hatim h.240–327 / m.854–939
    Rey’de doğmuş ve orada vefat etmiştir. Rey’de doğmasının ilmi açıdan zengin olması hasebiyle oldukça faydası vardır. En büyük hocası babasıdır. Ona göre bütün problem nasların sıhhatinden emin olmaktır. Hz. Peygamberden, sahabeden ve tabiinden gelen tefsir rivayetlerini bir muhaddis titizliği içinde derlemektedir. Bu yüzden tefsirinde kendi görüşlerinden kaçınır. Bir çok alanda kendini yetiştirmiştir. En bilindikleri tefsir, hadis, fıkıh, kelam, usûl… Tefsirinin hepsi tam olarak elimize ulaşmamıştır. Ayetler sıra ile tefsir edilmiştir. Genellikle ayetin lügavî yönden anlaşılmasına yardımcı olacak bir yol takip etmiştir. Ancak müellifin en büyük özelliği kendinden öncekilerin görüşlerini toplayan bir ansiklopedi niteliğindedir.

    Ez-Zemahşeri h.467-538 / m.1075-1143
    Mazbut bir ailede yetişen zemahşeri ilk öğretimi aileden almıştır. Daha sonra ise birçok şehri ilim öğrenmek için ziyaret etmiştir. Buhara, Mekke bunlardan birkaçıdır. Tefsirini Mekke’de yazmıştır. İtikatta mutezile, fıkıhta hanefidir. Mutezile olmasından dolayı çok tenkit almıştır. Eserini 2 senede tamamlamıştır. Şaz kıraatlere yer vermiştir. Az da israiliyata, zayıf hatta uydurma hadislere yer vermiştir. Keşşafında ehl-i sünnete karşı ağır tenkitler vardır. Kuranın nazmını, icazını ince bir zevkle incelemeye çalışmıştır. Derin düşünür ve aklını kullanır. Ne kadar akli tefsire önem verse de nakli tefsirden de geri kalmaz. Arap dilini çok iyi bilir ve meydan okur. Bazı ayetleri tefsir ederken hayat tecrübelerinden de yararlanır. Her ne kadar kitabında mutezileyi savunmuşsa da ebu suud efendi, zemahşeriden de oldukça yararlanmıştır.

    Razi h. 543-606 / m.1149-1210
    Rey şehrinde doğmuştur. Lakabı fahruddin’dir. Razi de ilk eğitimini babasından almıştır. Yine razi de birçok ilim seyahatinde bulunmuştur. Sadece hadis ilminde değil, birçok fen ve dini ilimle uğraşmıştır. Ancak meşhur olduğu ilim dalı kelamdır. Felsefi kelamın kurucusu kabul edilir. Akıl-vahiy uyumundan en iyi şekilde yararlanır. Tefsirinin ismi mefatihu’l-gayb dır. Çok büyük ve geniş bütün her şeyi ihtiva ettiği için kimilerine göre en mükemmel tefsir olduğu için tefsiru’l-kebir de denmiştir. Her ayeti farklı yönlerden açıklamıştır. Ehl-i sünnete mensuptur. Eserinde kelam ilminin birçok konusunu da paylaşmıştır. Şeriat ilimlerinde de âlim bir usulcü idi. Tefsirinde kendi münazaralarından, seyahatlerinden ve hususiyetlerinden bahseder. Ayeti ayetle tefsire önem arz etmiştir. Taberinin tefsirinden ve cassas’tan, ibn kesir’den oldukça yararlanmıştır. Kurandaki sağlam kaidelerden istifadeyi en güzel delil olarak görür. İsrailiyatı faydalı görmez. Kelami mücadelelerini genellikle mutezile ile yapmıştır. Akli tefsirin zirvesindedir.

    YanıtlaSil
  2. Kurtubi ö.671/1273
    Kurtubada doğmuştur. Çeşitli ilimlerde eğitim almıştır. Babasının şehit edilmesinden sonra ailesine bakmıştır. Eserinden mezhep taassubuna kapılmadığı görülür. Ahkâm ağırlıklı tefsirdir. Kuranı baştan sona tefsir etmiştir. Uzun bir mukaddimesi vardır. Ayet bir hüküm ihtiva etmiyorsa tefsir ve te’vilini vermeye çalışır. Tefsiri rivayet ağırlıklıdır ancak dirayete de yer vermiştir. Bütün mezheplerden yararlanmaya çalışmıştır. Batıl mezhepleri çürütme çabası içindedir. İbnul Arabiyi ne kadar tenkit etse de en önemli kaynakları arasında yer alır. En son mısır’da 12 ciltlik baskısı yapılmış ve Müslümanların istifadesine sunulmuştur.

    İbnu Kesir h.701-774 / m.1301-1373
    Tarih tefsir hadis ve fıkıh ilimlerinde öne çıkmış âlimlerimizdendir. 7 yaşında iken dımaşk’a göç etti ve ilmini orada artırdı.en çok ibn teymiyyeden etkilendi. Onu etkisiyle Hanbeli kelamını benimsedi. Şiileri sevmezdi. Hayatının sonlarına doğru gözlerini kaybetti. Tefsirinin adı tefsiru’l-kuranu’l-azimdir. Rivayet tefsirlerinin en önemli olanıdır. Kuranın kuranla tefsirinde ün yapmıştır. İsrailiyyattan kaçınmıştır. İbn hacere hocalık yapmıştır. Eserinde uzun bir mukaddime vardır.

    Ebu Suud h.896-982 / m.1490-1574
    İstanbul yakınlarında doğmuştur. O da ilk dersini babasından aldı. Yavuz sultan selim zamanında hocalık yaptı. Osmanlının 13. şeyhülislamıdır. Şeyhülislam makamında 30 sene kalarak en uzun süre bu görevi yapan kişi olmuştur. Devlet kanunlarını dinin hükümlerine uygun şekilde telif etmiştir. Üslubu latifeliydi. Kuranın tamamının tefsir etmiştir. Zemahşeri razi beydavi’nin tefsirlerinden yararlanmıştır. Ancak bazen de isim vermeden tenkit etmiştir. Kıraat farklılıklarından yararlanır. İsrailiyyattan yararlanmış ancak bazen de bunların uydurma olduğunu belirtmiştir. Ahkam ayetlerde Hanefi mezhebinden yararlanmıştır. Ancak diğerlerine de yer vermiştir. Bazen zayıf ve uydurma hadisleri almıştır. Dirayet tefsiri olmasına rağmen ayetlerin ayetleri izahı ve Hz. Peygamberin sünnetiyle beyan edilmesine dair örnekler olduğu için bazen rivayet tefsirine örnek gösterilir. Sebeb-i nüzule önem vermiştir. Tasavvuftan da bahsetmiştir.
    10070122

    YanıtlaSil
  3. İBN EBİ HATİM(327)
    *Reyde doğmuş ve burada vefat etmiştir.
    *Reydeki ilmi ortam ve ailesi onun yetişmesinde önemli rolü vardır.
    *En başta gelen hocası zamanın önemli hadis alimi olan babasıdır.
    *İlimde seyahatler yapmıştır,bu seyahatler onun geniş bir rivayete sahip olmasını sağlamıştır.
    *Tefsirinin yarısı kayıptır,eksik yerler ibn hatim’den gelen rivayetlerle doldurulmuştur.
    *Bundan dolayı orijinal rivayetler ile başka yerden gelen rivayetler karışmıştır.
    *Bu karışıklığı ancak konuyu bilen ayırabilir.
    *Hedefi;peygamberimizden,sahabeden ve tabiinden gelen tefsir rivayetlerini muhaddis gibi derlemektir.
    *Tefsirde kendi görüşünü vermekten kaçınır.
    *Sahabenin ittifak ettiği bir görüş varsa onu derece bakımından en yüksek olanını zikretmiş.
    *Sahabe arasında ayrı görüş varsa ,her görüşü senediyle ayrı ayrı vermiştir.
    *Bu uslubunu sahabe,tabiun,tebe-i tabiun ve sonrakiler içinde uygulamıştır.
    *Tefsirde ne kendi görüşünü belirtmiş ne de tercih yapmıştır.
    *Kendinden sonrakilere kaynaklık etmiştir:İbn Kesir ve Suyuti gibi.
    ZEMAHŞERİ(538)
    #Büyük bir dilci,edebiyatçı,kelamcı ve müfessirdir.
    #Mekke’de uzu bir süre kaldığından ‘carullah zemahşeri’ lakabı verilmiştir.
    #Okuma-yazma öğrenip hafız olduktan sonra donanım için BUHARA’ya gitmiş.
    #Buhar’da farklı hocalardan fıkıh,hadis,tefsir,kelam gibi dersler almıştır.
    #Arap yarım adasını ve Yemeni gezip Arapçasını güçlendirdi.(bu gezmelerinde Arapçayı ana sahiplerinden öğrenmek istemiş.)
    #Arapçaya hakimiyeti yazdığı eserlerde ve okuduğu şiir ve kasidelerde açıkça görülmektedir.
    #Eseri keşşaf ismiyle meşhur olmuştur.
    #Eserine şerh, haşiye,ta’lik ve reddiye yazıştır.
    #Dil bilimsel yorum için bütün alimler keşşafa müracaat etmiştir.
    #Önceki tefsir ve müfessirlerden yararlanmış ve onları nakletmiştir.
    #Dil ve belağat bakımından önemidir.Bunda Kur’an-ın mucizliğini ortaya koymuş.
    #Dirayet tefsiridir.
    #Şiirle iştihat etmiş,israiliyata,uydurma ve zayıf hadise azda olsa yer vermiştir.
    #Ehli sünnet alimlerini tenkit etmiş,genelde soru-cevap metodunu kullanmıştır.
    HAZIRLIKLI İLAHİYAT /B MEHMET GÖKÜLÜ 10070120

    YanıtlaSil
  4. *Kurtuba da doğdu.
    *Önce A rapça ve şiir öğrendi,sonra daKur’an öğrendi.
    *Büyük alimlerden dil bilgisi,nahiv,belağat,Kur’an ilimleri ve fıkıh tahsil etti.
    *Kurtuba’nın ele geçirilmesinden sonra Mısır’ın İskenderiye şehrine gitti.
    *İlim alemi için birçok faydalı kitap yazmıştır.
    *Tefsiri ahkam ayetleriyle ağırlıklı olduğu için Ahkamu’l-Kur’an diyenler olmuştur.
    *Kur’an-ı baştan sona kadar tefsir etmiş.
    *Tefsiri geniş bir mukaddime ile başlar.
    *Tefsirde rivayete ağırlık vermesine rağmen doğal olarak dirayeti de ihmal etmemiştir.Çünkü tefsir bir dirayet işidir.
    *Sahabe ve tabiun söz ve görüşlerinden başlayarak kendi zamanına kadar yazılmış tefsirlerden bol bol alıntılar yapmış,ayetlerin tefsirine dair o zamana kadar söylenen ve yazılanları toplamıştır.
    *Ayetle ilgili hadis varsa onunla yetinmiş,hadis yoksa sahabe,tabiun, ve sonra gelen alimlerin görüşlerine yer vermiştir.
    *Görüşlerin farklı olması durumunda ise aralarında tercihler yapmıştır.
    *Cassas,Herrasi ve İbnu’l Arabi gibi alimlerden faydalanmıştır.
    *Tefsirde kıraate,arap dil bilgisine ve iştihada da yer vermiştir.
    FAHREDDİN RAZİ(606)
    #Rey de doğdu,lakabı fahruddindir,aslen taberistanlıdır.
    #Doğal olarak ilk dersine babasından almış.
    #Üstün bir zeka ve çalışma gücüne sahiptir.
    #İlim tahsilinde seyahatler yapmış,ilk olarak gittiği yer Harezmdir.
    #Harezm de itikadı bozuk mutezile mensuplarıyla münazralarda bulundu.
    #Kerramiyenin ititkadının bozuk olduğunu delilleriyle ispatladı.
    #Sadece İslami ilimlerde değil zamanın bütün ilimlerinde de ailmdir.Tefsir,kelam,fıkıh gibi İslami ilimlerin yanında adebi ilimler,matematik,fizik gibi ilimlerde olduğu gibi.
    #Ama en meşhur olduğu ilim kelamdır.
    #Kelamda ‘felsefi kelam’ekolünü kurmayıbaşarmış,daha sonra bu ekolün kurucusu kabul edilmiştir.
    #Razi akılcıdır ve akla diğer alimlerden daha fazla değer verir.
    #Tefsirinin ismi ‘mefatihu’l-gayp’tır.
    #Tefsirinin maksadı;akıl prensipleri ışığında kur’an-a yöneltilen hücumları çürütmektir.
    #Tefsirinde her süre müstakil bir kitaptır,kitaplar bölümlere,bablar meselelere bölünmüştür.
    #Tefsire sebebi nüzül,kelime tahlili,farklı kıraatler,ayetler arası münasebetten biri ile başlar.
    #Ayeti ayetle tefsir eder önce.Hadis ve rivayete yyer verir.Ayetten çıkan neticeyi sıralar.
    #Kur’an-da her şeyin mevcut olduğuna inanır.
    #Ehli sünneti,ehli sünnetin dışındaki mezheplere karşı savunur.
    #Tefsirine’Onun tefsirinde tefsirden başka her şey vardır’diyenler olmuştur.
    HAZIRLIKLI İLAHİYAT /B MEHMET GÖKÜLÜ 10070120

    YanıtlaSil
  5. İBN KESİR(774)
    *Tarih,tefsir,hadis, ve fıkıhta önde gelen alimlerimizdendir.
    *Küçük yaşta iken Dımaşk’a göç etti.
    *Fıkıh,hadis,tarih,kelam dersleri aldı Dımaşk’ta.
    *İbn Teymiyye’den eykilendi.
    *Fıkıhta Şafii mezhebine bağlı olmasına rağmen diğer mezheplere de açıktı.
    * Tefsiri rivayet tefsirlerinin en güzelidir.
    *Tefsiri rivayet tefsiri olmasına rağmen kendi görüşüne de yer vermişir.
    *Tefsiri bir mukaddime ile başlar.
    *Ayeti verir önce ve onu açıkladıktan sonra ayet ile ilgili rivayetleri sırasıylw verir.
    *Önceki tefsirlerden alıntılar yapar.
    *Muhaddis de olmasından dolayı hadisleri tenkid eder ve onlardan tercihte bulunur.
    *İsrailiyattan sakınılması gerektiğini örneklerle gösterir.
    EBU SUUD(982)
    #İstanbul’da doğdu.Ailesi İskiliplidir.
    #İlk dersini babasından aldı.Eğitiminden sonra medresede müderris oldu
    #Çeşitli medreselerde müderrislik yaptı.
    #Osmanlıda 29 yıl Şeyhulislamlık yapmış.
    #Kanuni Sultan Süleyman’ın yanında bazı seferlere katıldı.
    #Osmanlı zamanında Kur’an-ı baştan sona tefsir edenlerin başında gelir.
    #Eserini Arapça yazmış ve Kanun’ye sunmuş.
    #Zemahşeri,fahredin razi ve beyzavi’den etkilenmiş.
    #Kur’an-ın belayağatı ile ilgili tespitler yapmış,şiirden yararlamıştır.
    #Mezhep görüşleri arasında karşılaştırmalarda bukunur.
    #İsrailiyattan yararlanmış.
    BÜTÜN MÜFESSİRLERİN AİLESİ EĞİTİMLİ OLDUĞUNDAN İLK DERSLERİNİ AİLESİNDEN ALIYORLAR.
    İlk önce kur’an-ı öğrenip ezberliyorlar daha sonra da hadisleri ezberliyorlar.
    Müfessirlerin hepsi ilim tahsilinde seyahatler yapıyorlar,bilgilerini artırıyorlar,müşahede ediyorlar.
    HAZIRLIKLI İLAHİYAT /B MEHMET GÖKÜLÜ 10070120

    YanıtlaSil
  6. 10070175 ESMA KOÇ HAZIRLIKLI İLAHİYAT 1/B
    İbn Ebi Hatim (h.240-327)
    -Rey'de doğmuş ve 327'de yine burada vefat etmiştir.
    -Hocalarının en önde gelenlerinden biri hadis alimi olan babası Ebu Hatim'dir.
    -Zorlu ilmi seyahatler yapmıştır.Değerli ve çok geniş rivayetlere sahip olması son derece verimli geçen ilmi seyatlerinin sonucudur.
    -Tefsiru'l-Kur'ani'l-Azim Müsneden 'an Rasulillahi(s.a.v.) ve's-Sahabeti ve'Tabiin tefsirinin adıdır.
    -Tefsinin amacı peygamberimizden , sahabeden ve tabiinden tefsir rivayetlerini en sahih şekilde derlemektir.
    -Yöntemi; biğr ayetin tefsirinde peygamberimizin rivayeti varsa onla yetinmiş.Sahabe tefsirinde sağlam isnadlı olanları zikretmiş.Ashabda da aynı kriteri uygulamıştır.
    -Çok zengin bir rivayet tefsiridir.Kendinden sonrakilere kaynaktır.
    -Yüksek ilim yanında zühd ve tavaya sahiptir.İslami ilimlerin çoğunda eserler vermiştir.

    YanıtlaSil
  7. Ibn Ebi Hatim(h.240-327 /m.854/939)

    *Rey'de doğmuş yine burada vefat etmiştir.
    *Seçkin bir ailede ve zengin bir ilmi ortamda dogması yetişmesinde büyük rol oynamıştır.
    *İlk hocası babasıdır ve donemın onemli hocalarından ders almıştır.
    *Yaptıgı ilmi seyehatler üç kısımda mutalaa edilmiştir.1.)İlk seyehati babasıyla hacca gıderek yapmış Hicaz,Suriye,Irak bölgelerindeki rivayetlere ulaşmıştır.2.)Mısır ve Suriye 3.)Isfahan bölgesine yaptıgı seyehat
    *Aklın alanını en aza indirmiş ve nasları te'vil etmeksizin onlardan hüküm çıkarmayı esas alan bir anlayışa sahiptir.
    *Tefsiri bir rivayet tefsiridir
    *Hz.Peygamberden,sahabiden ve tabiinden gelen rivayetleri toplamaya çalışmıştır.
    *Topladığı rıvayetlerı oldugu gibi aktarmaya çalışmış bu rivayetler arasından tercih de yapmamıştır.
    *İbn Kesir ve Suyuti gibi müfessirlerin tefsirlerine kaynaklık etmiştir.

    ez-Zemahşeri(h.467-538/m.1075-1143)

    *Zemahşerde dogmuştur.
    *İlk tahsilini babasından yapmıştır.
    *Carullah,Fahr-i Harezm gibi unvanlar verilmiştir.
    *İlmi tahsil için Buhara,Harezm,Horosan gibi birçok ilim merkezlerine gitmiştir.
    *Kendisi bir dilci,edebiyatçı,kelamcı ve müfessirdir.
    *Mahmud Ibn Cerir ed-Dabbî,Muzaffer en-Neysâburi,el-Hayyâti,Muhammed el-Usûlî,el-Hâris gibi alimlerden nahiv,edebiyat,fıkıh ve usul dersleri almıştır.
    *Ayrıca Buhara'da çeşitli hocalardan usulu fıkıh,fıkıh,hadis,tefsir,kelam,mantık,felsefe ve arapça dersleri almıştır.
    *Tefsiri dil ve beleğat yönünden önemlidir.
    *Kendinden önceki tefsirlerden yararlanmış kendisinden sonra gelen dirayet tefsirlerine de kaynaklık etmiştir
    *Kendisi mutezile olması ve görüşlerini eserinde desteklemesinden dolayı eleştirilmiştir.
    *Yine şâz kıraatlara yer vermesi ve bunları delil kaul etmesınden dolayı da eleştirilmiştir.
    *Tefsirinde kullandıgı beyitlerin anlaşılmasının zor olmasından dolayı hakkında çok sayıda şerh yazılmıştır.
    *Kendisi ehli sünnet akidesine ters düşmesine ragmen tefsiri en çok okutulan ve istifade edilen tefsirler arasındadır.

    el-Kurtubi(ö.671/1271)

    *Kurtuba da dogdu.Dogum tarihi tam olarak bilinmemektedir.
    *Ailesi çiftçilikle meşgul olmuştur.
    *Abdurrahman ıbn Ahmed el-Eşari,el-Kaysi,Ebu'l Hasan Ali bKutral el-Ensari gibi alimlerden dilbilgisi,nahiv,beleğat,Kur'an ilimleri ve fıkıh dersleri aldı.
    *Kurtubi salih,arif, mütevazi kişiliğiyle ve sade,zuhd ve takva içinde yaşamakla bilinir.
    *Tefsirinde rivayete ağırlık vermiş ancak dirayeti de ihmal etmemiştir.
    *Eseri ahkam ağırlıklıdır.
    * Kurtubi tefsirinde Kur'an'ın fazileti okunuşunun keyfiyeti,tefsiri,i'cazı,cem ve tertibi, ahrufu seb'a,müfessirlerin dereceleri ve tefsirle ilgili daha birçok konuya değinmiştir.
    *Tefsirinde Ibn'ul Arabi, el-Cessas,el-Herrasi gibi alimlerin tefsirlerinden istifade etmiştir.Özellikle Ibn'ul Arabi'den daha çok faydalanmıştır.

    er-Razi(h.543-606/m.1149-1210)

    *Rey şehrinde doğmuştur.Soyu Kureyş kabilesine dayanır.Aslen Taberistanlıdır.
    *Künyesi Ebu Abdullah veya Ebu'l Fadl, lakabı Fahruddin'dir.
    *İlk tahsilini babasından almış daha sonra dönemin büyük alimlerinden ders almıştır.
    *Razi,Kelam,Tefsir,Fıkıh,ve Usulu fıkıh gıbı ilimlerin yanında Edebi ilimler,Matematik,Fizik,Kimya,Astronomi,Tıb gibi Fen ilimlerinde de söz sahibiydi.
    *En meşhur oldugu ilim kelamdır.Kelamda Gazzali'nin yöntemini benimseyip daha ileriye taşımış ve Felsefi Kelam ekolunu oluşturmuştur.
    *Tefsirini yazmasından maksadının akıl prensipleri ve istidlal yolları ışığında Kur'an'a yöneltilen hücumları çürütmek ve İslam inanç esaslarını sunmak ve bu konularda karşı görüşleri geçersiz kılmak olduğunu belirtmiştir.
    *Müfessirin kelam ilmiyle çok ilgilenmesi eserine de yansımıştır.Ayrıca tasavvufi konulara da girmiştir.

    **Bilal KARABEY 1-B 10070142**

    YanıtlaSil
  8. Ibn Kesir(h.701-774/m.1301-1373)

    *Şam bölgesinin Busra şehrinin Müceydilülkarye köyünde doğmuş yedi yaşındaken ailesiyle birlikte Dımaşk'a göç etmiştir.
    *Dımaşk'da çeşitli hocalardan Fıkıh,Usulu Fıkıh,Hadis,Tarih,Kelam dersleri almıştır.
    *İbn Teymiyye'den etkilenmiştir.
    *Tarikatı reddeder ve şiilere karşı da sert bir tutumu vardır.
    *Tefsiri rivayet tefsirleri arasında önemli bir yere sahiptir.
    *Eserinde İbn Teymiyye'nin tefsir usulunden aktarılan bilgilerin bulunduğu bir mukaddime vardır.
    *İbn Kesir diger rivayet tefsirlerinden Taberi,İbn Ebi Hatim,İbn Atıyye gibi alimlerin eserlerinden de alıntılar yapmıştır.
    *Kendisi aynı zamanda bir muhaddis olduğu için aldığı hadisler arasında tercih ve tenkidlerde bulunmuştur.
    *Eserinde fıkhi konulara da değinmiş ve israiliyyattan da kaçınmıştır.

    Ebussuûd(h.896-982/m.1490-1574)

    *İstanbul yakınlarında Müderris(Metris) köyünde doğdu.Ailesi İskiliplidir.
    *İlk derslerini babasından aldı daha sonra Müeyyedzade Abdurrahman Efendi,Mevlâna Seyyid-i Karamânî ve İbn-i Kemâl Paşadan ders aldı.
    *Yirmi altı yaşında müderris oldu ve hocası Karamânî 'ninkızıyla evlendi.
    *Osmanlı'nın üçüncü Şeyhülislamıdır.Aynı zamanda en uzun süre bu makamda kalandır.
    *Dinî hükümleri çok iyi bilen,sağlam karakterli,hatır için asla söz söylemeyen biriydi.
    *Kendisi Tefsir,Fıkıh ve diger ilimlerde pek çok eser vermiştir.Bunlardan bazıları;İrşadü'l-Akli's-Selim,Ma'ruzât,Kanunnameler,Fetvalar,Hasmu'l-Hilâf,Münşeât....
    *Tefsirini oluştururken Zemahşeri,Razi ve Beydavi'nin tefsirlerinden yararlanmıştır.
    *En önemli özelliği Kur'an ayetlerinin fesâhat ve beleğatı ile yapmış olduğu tefsirdir.
    *Eserinde şiir kullanmış gereken yerlerde gramer konularına da girmiştir.
    *İsrailiyyat türünden haberler kullanmış ancak bunların uydurma olduğunu belirtmiştir.
    *Şeyh evladı olmasına karşın tasavvufa sıcak bakmamıştır.
    *Zemahşeri'de bulunan bazı zayıf ve uydurma hadisleri aldığı için eleştirilmiştir.

    ***Bilal KARABEY 1-B 10070142***

    YanıtlaSil
  9. Zemahşeri
    •Büyük bir dilci, edebiyatçı, kelâmcı ve müfessirdir.
    •İlk tahsilini babasında yaptı
    •ilim tahsili için Buhârâ'ya gitti
    •Zemahşerî, Buhârâ'da muhtelif hocalardan usûl-u fıkıh, fıkıh, hadis, tefsir, kelâm, mantık, felsefe ve arapça dersleri aldı.
    •Mu'tezile mücadelesinden dolayı itibar görmemiş fakat inede bildiği yoldan şaşmamıştır
    •Eserini 2 senede tamamlamıştır. Şaz kıraatlere yer vermiştir.
    KURTUBİ
    •Endülüs'ün yetiştirdiği büyük âlimlerdendir.
    •Kurtuba'da çiftçilikle uğraşan bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelen Kurtubî öğrenim çağına girince önce Arapça ve şiir, sonra da Kur'ân-ı Kerim öğrendi.
    • Alimlerden dilbilgisi, nahv, belâgat, Kur'ân ilimleri, Fıkıh dersleri aldı.
    •Zühd ve takvâ içinde yaşamakla birlikte faydalı birçok eser kaleme almıştır.
    •Kurtubî birçok Endülüslü âlim gibi fıkıhta Mâlikidir. Fakat tefsirine baktığımızda onun, mezheb taassubuna kapılmadığını, hattâ bu eserinde zaman zaman diğer mezheblerin görüşlerini tercih ettiğini görürüz.
    •İtikâd mezhebi itibariyle de Eş'arîdir


    İbn Ebi Hatimi
    •Ebu Muhammed Abdurrahmân İbnu'l-Hâfız el-Kebîr Ebî Hatîm Muhammed İbni'l-İdrîs İbn'l-Münzir et-Temîmî el-Hanzali er-Râzî'dir.
    •Horasan dışında pek çok yerlere seyahatler ederek devrinin âlimlerini dinlemiştir.
    •peygamberimizden,sahabeden ve tabiinden gelen tefsir rivayetlerini muhaddis gibi derlemektir.en önemli amaçlarındandır
    •müellifin en büyük özelliği kendinden öncekilerin görüşlerini toplayan bir ansiklopedi niteliğindedir.
    • Tefsirinin hepsi tam olarak elimize ulaşmamıştır. Ayetler sıra ile tefsir edilmiştir
    •Kendinden sonrakilere kaynaklık etmiştir:
    RAZİ
    •Fizik, felsefe, tıp, kimya alanlarında eserler vermiştir.
    •Felsefi kelamın kurucusu kabul edilir
    •Her ayeti farklı yönlerden açıklamıştır.
    •Eserleri henüz o hayatta iken o medreselerde ve başka mahfillerde
    okutulurdu.
    •Ehl-i sünnet müdafaa ettiği için bazı fırkaların mensupları tarafından hücumlara hedef olmuştur
    •fıkıhta Şâfiî idi
    •Akıl-vahiy uyumundan en iyi şekilde yararlanır.
    •Tefsirinde kendi münazaralarından, seyahatlerinden ve hususiyetlerinden bahseder.
    • tasavvufi konulara yer vermiştir

    İBN KESİR
    •İslâm ilimlerinin bir çoğunda meşhur ve büyük söz sahibi olan âlimlerden birisi.
    •İlk tahsilini köyünde yaptıktan sonra Şam'a gelmiş ve tahsiline burada devam etmiştir
    •Birçok ilimde derinleşmiş ve eserler vermiştir
    • O bir tarihçi, bir hadis, bir fıkıh, bir tefsir âlimidir.
    •Yazdığı eserler, kendisi hayatta iken meşhur olmuş ve takdir görmüştür
    •Şam'ın meşhur medreselerinde müderrislik yapmıştır
    •Kur'an'ı tefsir etmenin en güzel yolunun "Kur'an'ın yine Kur'an ile tefsiri" olduğunu söyler.
    •"Kur'an'ı Kur'an ile tefsir etmekten âciz kalırsan onu sünnet ile tefsir etmen gerektiğini söyler .Çünkü hadis Kur'an'ı açıklayıcı ve izah edicidir..
    •Muhaddis de olmasından dolayı hadisleri tenkid eder ve onlardan tercihte bulunur.
    •Tefsiri bir mukaddime ile başlar.
    •İsrailiyyat türünden haberler kullanmış

    EBU SUUD
    •İstanbul yakınlarında doğmuştur.
    •Osmanlı döneminde şeyhülislamdı
    •Osmanlı zamanında Kur’an-ı baştan sona tefsir edenlerin başında gelir.
    •İsrailiyattan yararlanmış.Mezhep görüşleri arasında karşılaştırma yapmıştır
    •Gereken yerlerde gramer konularına da girmiştir.
    •Zemahşeri,Razi ve Beydavi'nin tefsirlerinden yararlanmıştır.
    •tasavvufa sıcak bakmamıştır.
    •Eserini Arapça yazmış....BÜŞRA KÜÇÜK 10070188

    YanıtlaSil
  10. İBNİ EBİ HATİM (854-889)

    *İbni ebi Hatim 854 Rey doğumludur.
    *İlk ilmi seyahatini yine ilk hocalık yapan babasıyla Hac ziyareti vesilesiyle yapmıştır.Bu ziyaret,yol güzergahında bulunan Hicaz,Suriye,Irak bölgelerindeki rivayetlere ve rivayet kalıplarına ulaşması açısından önemlidir.
    *Ahmed b. Hanbel'in oğlu Salih'le görüşmesi onun Hanbeli görüşleri birinci elden almasını sağlamıştır.
    *Aklın alanını en aza indirmiş,nassarın te’vilini yapmadan hüküm çıkarma yolula gitmiştir.Bunun içindir ki nasların sıhhatine ,ravi zincirine fazlaca önem vermiştir.
    *Tefsiri ;Tefsir’ül Kuran’ül Azim’dir.
    *Eseri kaleme alırken Hz. Peygamber ,sahabe ve tabiundan gelen rivayetler bir muhaddis gibi derlemeyi hedef alır.Tefsiri bir hadis kitabı görüntüsündedir.
    *Eserinde kendi yorumu yok denecek kadar azdır.
    *Metodu;öncelikle Hz.Peygamberden gelen ardından sahabeden, ardından tabiundan gelen rivayetleri alarak ilgili ayeti tefsir etmeye çalışır.buradan anlıyoruz ki tefsirin bir rivayet işi olduğunu kabul eden ve disiplinli bir şekilde böyle amel eden müfessirlerimizden biridir.

    ez-ZEMAHŞERİ (1075-1143)

    *Büyük bir dilci ,edebiyatçı ,kelamcı ve müfessirdir.Dile hakimiyetiyle ünlüdür.
    *Hanefi-Mutezilidir.Uzun süre Mekke’de kalmıştır.
    *Mutezili oluşundan ötürü eleştirilmiştir.
    *Tefsiri el- Keşşaf ismiyle ünlenmiştir.
    *Önceki tefsir eserlerinden büyük ölçüde faydalanmıştır.
    *el-Keşşaf dil-belagat yönünden önemlidir.Dil ve belagat yönünden Kuranın i'cazını ortaya koymaya çalışır.
    *Kıraat farklılıkları konusuna fazlaca değinir.
    *Şaz kıraatlaa yer vermesi ve unları nass kabul etmesinden ötürü tenkite uğramıştır.
    *Kuran-ı Kerim'in belagat ve i'cazını, tefsirler arasında, en güzel şekilde ortaya koyan tefsirdir.

    er-RAZİ (1149-1210)

    *Rey'de doğdu.İlimdeki şöhreti sebebiyle Fahr-ür Razi denmiştir.
    *İlk aşamada babası büyük alim Ziyaüddin Ömer'den ders aldı.
    *Çok sayıda ilim seyahati vardır.Tıp,matematik,fizik, kimyada da alimdi.En meşhur olduğu ilim Kelam'dır.
    *Kendi dönemindeki alimlere göre daha fazla akılcıdır.
    *Eserini kaleme alırken ,akıl ve istidlal yolları ısığında kurana yöneltilen hücumları çürütmek,inanç esaslarını savunmak gibi gayeleri taşıdığını belirtir.
    *Eserinde nasihi kabullenir, tasavvufi düşüncelere açıktır.
    *Tefsire çoğunlukla ayetler arasında münasebet kurarak başlar.
    *Önce ayeti verir,ayetin içindeki meseleleri belirlerdaha sonra kendi yorumlarını sıralamaya başlar.

    el-KURTUBİ(1273)

    *M.1200 yıllarında Kurtubada doğmuştur.
    *Önce arapça ve şiir sonra Kuran-ı Kerim öğrendi.
    *Endülüs'ün yetiştirdiği büyük alimlerdendir.
    *Maliki-Eş'ari'dir.
    *Tefsiri;el-Cami'u Ahkamu'l Kur'an'dır.İsmiden de anlaşılacağı üzere ahkam ağırlıklı bir eserdir.
    Metodu;lugat,irab ve kıraatları vererek ahkam8ı Kuran'daki müşkil ,sebeb-i nüzül gibi konulara ışık tutan hadisleri aldığını söyler.
    *Kıssa ve tarhi hadiseler yerine ahkam ayetlerini almıştır.
    *Ayetin tefsirini yapacağı zaman konuyla ilgili bir hadis seçer bulamazsa sahabe görüşüne onu da bulamazsa tabiun görüşüne başvurur.
    *Farklı mezheplerden görüşleri almaktan kaçınmamıştır.
    *Tabii ilimler ışığında bazı ayetleri tefsire çalışmıştır.

    İBN-KESİR(1301-1373)

    *1301 veye 1302'de Şam bölgesinde Busra şehrinin bir köyünde doğmuştur.
    *Tefsir ,hadis ,fıkıh,tarih alimidir.
    *Fıkıhta şafii mezhebine mensup idi.
    Kelamda ise hocası ibni Teymiye'den etkilenerek Hanbeli görüşlerini benimsemiştir.
    *Tefsiri;Tefsiül Kuranü-l Azim'dir.
    *Eser rivayet tefsirleri arasında olsa da kendi görüşleri de yer alır.
    *Metodu;önce ayeti verir,yorumunu yapar ve bunu destekleyecek ayetleri sıralayarak tefsirini oluşturur.
    Osman GÜL İLAHİYAT 1/B 10070123

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. EL-KURTUBİ(Ö.671/1273) *.Kurtuba’dadoğdu *.Mısır da çeşitli hocalardan dil,edebiyat,kur’an ilimleri,kıraat,tefsir ve fıkıh dersleri almıştır. *.Zühd,takva içinde yaşamış ve ilme hizmet için eserler yazmış.
      *.Fıkıhta maliki mezhebine itikatta ise Eş’ari’ye mensuptur fakat yanısın da mezhep taasubçuluğu yoktur.Örneğin İmam Malik şöyle diyor: Kim ramazan ayında unutarak bir şeyler yiyip içerse o kişiye kaza orcucu gerekir. Fakat Kurtubi kaza gerekmediğini söylüyor.
      *.Tefsirinİ Mısır da yazmış ve tefsirinde Mısır olayları hissedilir.
      *. Tefsiri Kurtubi Tefsiri diye şöhret kazanmıştır.Bu tefsir kur’an’ın baştan sonuna kadar tefsirini ihtiva etmektedir.
      *.Tefsirinde daha çok ahkem ayetleri üzerinde durduğundan eserin ağırlık yönü fıkıh olmuştur. Bu yüzden bu tefsiri Ahkamu’ul-Kur’an kabul edilmektedir.
      *.Tesirde rivayet tarikine önem vermiş,fakat dirayet de ihmal edilmemiştir.
      *.Ebu Bekir er-Razi el-Cassas, İbnu’l Arabi,Taberi’den istifade etmiş.
      *.Görüşlerini genellikle İbnu’l Arabi’den almasına rağmen onu tenkit ettiği yönleri var.
      *.Kur’an’ın ücret karşılığı okutulmasına karşıdır.
      *.Tefsirinde ehli sünnet dışındakilerin görüşlerini çürütüyor ve bolca şiirle istişhatta bulunuyor ve israliyatada yer vermiştir.
      M.SALİH IŞIKGÖR İLAHİYAT 1/B 10070134

      Sil
    2. EZ-ZEMAHŞERİ(H.467-538/M.1075-1143)
      *.Harzem’ bağlı Zemahşer’de doğdu.
      *.Ebu’l-Kasım Mahmud İbn Ömer ez-Zemahşeri el-Harezmi, büyük bir dilci, edebiyatçı,kelamcı ve müfessirdir.
      *Çok sevdiği kabede uzun süre kaldığı için “Carullah Zemahşeri” adıyla meşhur olmuş.
      *Hiç evlenmediği anlaşılan Zemahşeri, zamanını tamamıyla ilme vermiş.
      *Buhara!da muhtalif hocalardan usulü fıkıh,fıkıh,hadis,tefsir,kelam,mantık,felsefe ve Arapça dersleri aldı.
      *Zemahşeri’nin yetişmesinde ilk ve en müessir hocası, zamanın lügat, nahiv ve tıp alanlarında meşhur olan Abu Muzar Mahmud B.Carir al-Zabbi’dir.
      *Mutezile inançlarını yayan hocası Zabbi’den dil, edebiyat dersleri okumuş ve mutezile akidesinin esaslarını öğrenmiş.
      *Arapçaya vukufiyeti güçlü olan Zamehşeri Araplara meydan okuyarak –Ey Araplar,gelin atalarınızın dilini benden öğrenin- demiş.
      *İtikatta Mu’tezile, fıkıhta ise Hanefidir.Mutazile olmasından dolayı çok tenkid edilmiş.Kendisininde ehli sünnet alimlerine karşı alaycı ve katı bir tavrı vardı.
      *Çevresinden gelen istekler üzerine Mekke’de tefsiri “el-Keşşaf an Hakaikit-Tenzil ve Uyunil-Ekavil fi Vücühi’t-Tevil’iyazmış.
      *Bu tefsirin leh ve aleyhinde söz söylenmiş ve üzerine şerh,haşiye, reddiye ve talik yazılmış.
      *Bu tefsir daha çok dil ve edebiyat bakımından önemlidir.Çünkü belagat yönünden kur’an’ın mucizeliğini ortaya koymuş.
      * “Ummut-Tefasir” kabul edilen keşşaf kendinden sonra gelen bütün dirayet tefsirleri ondan istifade etmiş.
      *Zemahşeri tefsirinde israliyata,uydurma-zayıf hadislere ve bin kadar beyite yer vermiş.
      *Tefsirde genellikle soru-cevap şeklinde bir metod takip etmiş.
      *Kendisinden etkilenenler:Ebu’s-suud Efendi,Kadi Beydavi,Elmalı Hamdi Yazır,Ebu’l Bereka
      *50’ye yakın eser yazmış. 1)El-Keşşaf 2)el- Minhac fi usul al-Din 3)Mu’cem al-Hudud 4)Manasik al Hac 5)Şerh Muhtasar al- Kuduri
      M.SALİH IŞIKGÖR 10070134 1/B İLAHİYAT 10070134

      Sil
    3. İBN EBİ HATİM(.240-327/M.854-939)
      *Rey’de doğdu ve burada hafızlığını tamamladı.
      *Babası(Emirü’l-Mü’minin fil-Hadis)den ve Ebu Zür’a er-Razi’den hadis tahsil etmiş.
      *Toplam 3 ilmi seyhat yapmış,bunlardan ikisini babasıyla yapmış.Bu ilim seyhatinde 20’den fazla şehir gezerek bölgenin alimleriyle görüşüp ilim ,malzeme alışverişi yapmış.
      *Ravilerin ve rivayetlerin tenkidi anlamında “nakd” kelimesini eserlerinde ilk kullanan alimdir.
      *Tefsir,hadis,fıkıh,usul,zühd, özelliklede cerh ve ta’dil ile rical alanlarında eserler vermiş.
      *Fıkıhta Hanbeli mezhabine tabi olmuş ve şia yanlısı diye itham olmuş.
      *İbn Hatim, aklın alanını en aza indirerek ve nasları te’vil etmeksizin naslardan hüküm çıkarmayı esas alan bir anlayışa sahiptir.
      *Tefsirinin tam adı, “Tefsiru’l- Kur’ani’l –Azim Müsneden an Rasulillah(s.a.v) ve’s- sahabeti ve’t –Tabiin”dir. Tefsirinin yarısı kayıptır.
      *Sadece Hz. Peygamber (s.a.v) den, sahabeden vetabiinden gelen tefsir rivayetlerini bir muhaddis titizliği içinde derlemiş.Bu bakımdan onun tefsiri bir hadis kitabı görünümündedir.
      *Metodu:Bir ayetin tefsirinde peygamberden bir rivayet varsa onunla yetinmiş,aynı görüşü belirten sahabiyi zikretmemiş.Sahabilerin görüş birliğinde olduğu bir tefsirde en sağlam isnadı zikretmiş, geriye kalanın sadece ismini zikretmiş.Eğer sahabiler görüş birliğinde değilseler her birini ayrı ayrı zikretmiş.Rivayetler arasında tercihte bulunmamış.
      *10 ciltlik kitapta kendisinin görüşü 2 sayfayı geçmiyor.
      *Suyuti ve İbn kesir onun kitabından etkilenmiş.
      *Eserleri:1)Tefsirül- Kuranil-Azim 2)el-Cerh ve’t- ta’dil 3)İlelü’l- Hadis 4)El-Merasil 5)Adabü’ş-Şafii ve Menakıbüh

      M.SALİH IŞIKGÖR 1/B İLAHİYAT 10070134

      Sil
    4. İBNU KESİR(H.701-774/M.1301-1373)
      *Busra’nın Müceydilülkarye köyünde doğdu.
      *Dımaşka’ta belirli hocalardan fıkıh,usulu fıkıh,hadis tarih,kelam dersleri aldı.
      *En çok etkilendiği hocaları Burhaneddin el-Fezari, kayınpederi Yusuf el- Mizzi,Zehebi ve İbn Teymiyye’dir.
      *İbn Teymiyye’den fıkıh ve kelam dersleri aldı.İbn Teymiye’ye yöneltilen eleştirilere oda maruz kaldı.İbn Teymiye ile aynı yer defnedilmiş.
      *Öğrenimini tamamladıktan sonra hatip,müderris,kıraat alimi,müftü ve mahkeme heyeti üyesi gibi çeşitli görevlerde bulundu.
      *Fıkıhta Şafii mezhebine,kelamda İbn Teymiye’nin etkisinde kalarak Hanbeli kelamını benimsemiş.
      *Şii’lere karşı sert bir tutumu vardır.
      * “el-Hafızü’l-Muhaddis” unvanı ve “el-Fakihü’l- Müfti” lakabı ona verilmiş.
      *Tefsirinin adı Tefsiru’l-Kur’an’il-Azimdir.Fakat İbni Kesir adıyla meşhurdur.
      *Rivayet tefsirleri arasında Tefsiru’l-Kur’an’il-Azim’in önemli bir yeri var.
      *İbn kesir Taberi’den sonra en büyük rivayetçidir.Onu Taberi’den ayıran taraf rivayetler arasında tercih yapmış ve tefsirini bir tertip ve düzen içinde yazmış olmasıdır.
      *Metodu:Önce tefsir edeceği ayeti verir ve ayeti kolay ve özet bir ifadeyle açıkladıktan sonra konu ile ilgili diğer ayetleri sıralar.Daha sonra konu ile ilgili hadisleri verir.Hadisten sonrada sahabe,tabiin,etbe-i tabiin ve kendisine kadar diğer alimlerin rivayetlerini (Taberi,Ebi Hatim v.b) verir. İsraliyyatla ilgili rivayetlerden uzak durmuş.
      *Eserleri:1)el-Bidaye ven-nihaye 2)Tefsirü’l-Kur’an’il-Azim 3)Ahkamü’s-sugra 4)Ahkamü’l- Kebir 5)Siretü Ömer b.Hattab

      M.SALİH IŞIKGÖR 1/B İLAHİYAT 10070134

      Sil
    5. EBUSSUUD(H.896-982/M.1490-1574)
      *İstanbul yakınlarındaki Metris Köyünde doğdu.
      *İlk eğitimini babası Muhammed Muhyiddin el İmadi’den sonra Müeyyedzade Abdurrahman Efendi’den,Mevlana Seyyidi Karamani’den,İbn Kemal gibi alimlerden ders almış.
      *İnegöl İshak Paşa, Mahmud Paşa,Davut paşa gibi medraselerde müderrislik yaptı.
      *55 yaşında Şeyhülislam oldu.
      *Kendisine “Numaus-Sani(ikinci ebu Hanife)”, “Hatibul- Müfessirin”, “Rum diyarının zemahşerisi” gibi lakaplar verilmiş.
      *Tefsirinin tam adı “İrşadü’l-Akli’s-Selim ila Mezaya’l-Ker’ani’l Kerim”dir.Fakat Tefsiri Ebissuud ismi ile meşhur olmuş.
      *Osmanlı müfessirlerinin çoğu kur’an’ın belli kısımlarını tefsir edip daha önce yazılan tefsirler üzerine haşiye talik yazmışlar.Ebusuud bunlar arasında kur’an’ı baştan sona kadar tefsir edenlerin başında gelir.
      *Tefsirini yazarken Zemahşeri,Razi ve Beyzavi’den faydalanmış.
      *Şeyhülislam olduğundan dolayı tefsirinde ahkam ayetleri dikkat çekiyor.
      *Kur’an’ın kur’an ile tefsiri, hadislerle tefsiri,sebebi nüzul ,nesh ,kıssalar,fıkıh,kelam, lügat ve nahiv,kıraat,israliyat,muhkem ve muteşabih,şiirlr istişhad,belagat ve i’caz, insicam gibi yollarla tefsir etmiş.
      * Bu tefsir bir dirayet tefsiri olmasına rağmen, ayetlerin ayetleri izahı ve ayetlerin hz. Peygamberin sünnetiyle beyan edilmesine dair binden fazla örneği ihtiva eder.Bu yüzden bu tefsir, bazen rivayet tefsirleri arasında gösterilmek isteniyor.
      *Ebussuda göre alimler müteşabbih ayetlerin tevilini biliyorlar.
      *Eserleri:1) İrşadü’l-Akli’s-Selim ila Mezaya’l-Kur’ani’l Kerim 2)Fetava 3)Maruzat 4)Ta’likatun ale’l- Hidaye
      M.SALİH IŞIKGÖR 10070134 1/B İLAHİYAT

      Sil
    6. ER-RAZİ(.543-606/M.1149-1210)
      *Rey şehrinde doğdu. *Kendisine ilmindeki şöhreti sebebiyle alleme, şeyhülislam ve fahru’r razi denilmiştir.
      *İbn Rüşd el-Hafid,Muhyiddin İbnü’l Arabi, Abdülkadir-i Geylani gibi alimlerden ders almış.
      *Batiniler ve Kerramiler’le yaptığı tartışmalar büyük yankılar uyandırdı.
      *Razi kelam,fıkıh usulü, tefsir, arap dili, felsefe,mantık, astronomi,tıp, matematik gibi ilimleri öğrenip bu alanlarda eserler verdi.
      *Razi’nin en meşhur olduğu ilim kelam ilmidir ve ençok bu alanda eser verdi.
      *Fikri mücadelelerini daha çok mu’tezile,kerramyye,felasiye ve Batiniyye gruplarına karşı yürüttü.
      *Tefsirinin asıl adı Mefatihu’l-Ğayb’dır.Çok kapsamlı olduğu için el-Tefsirul-Kebir denilmiştir.
      *Tefsirini akıl prensipleri ve istidlal yolları ışığında kur’an’a yöneltilen hücumları çürütmek, islam inanç esaslarını savunmak ve karşı fikirleri çürütmek maksadıyla yazmıştır.
      *Razi genellikle dirayet metodunu kullanmakla birlikte ayetlerle ilgili rivayetleri, nüzul sebeplerini ve kıraat farklılıklarını zikretmeye de önem vermiştir.
      *Razi kur’anı kur’an ile tefsir etmiş.
      *Tefsir metodu şöyledir:Her sure bir kitap niteliğinde olup, kitaplar bölümlere, bablar meselelere bölünmüştür.Meselelerde yer yer alt başlıklar verilmiştir.
      *Razi’den etkilenenler:Ebu Suud, Kadi Beydavi, Osmanlı müfessirleri, İbn kesir,Alusi
      *Tefsir alanında yazdığı eserler: 1)Mefatihu’l-ğayb 2)Esrarü’l Kuran 3)Aca’ibul- Kur’an
      M.SALİH IŞIKGÖR 10070134 İLAHİYAT 1/B

      Sil
  11. EBUSSUUD(1490-1574)

    *1490 da İstanbul yakınlarında bir köyde doğmuştur.Asıl memleketi Çorum/İskilip'tir.
    *İlk aşamada derslerini babası şeyh Muhyiddin'den almıştır.
    *26 yaşında müderrisliğe başlar ve çeşitli medreselerde müderrislik yapmıştır.
    *Bursa ve İstanbul kadılığından sonra 55 yaşında şeyhülislamlığa atandı.
    *Tefsiri;İrşadü-l Aklisselim İla Mezaye-l Kitabi-l Kerim'dir.
    *O dönemde ender rastlanan Kuranın baştan sona tefsiri olması hasebiyle dikkat çeker.
    *Eserinde önceki müfessirlerde Zemahşeri,Beydavi ve Razi'den çok etkilenmiştir.
    *Eser ayetlerdeki fesahat ve belagat tespitleri yönünden önemlidir.
    *Ayetlerin taşıdığı ince ve gizli manalara dikkat çeker.
    *İsrailiyattan yararlanmıştır.
    *Hanefi maezhebine mensuptur,diğer mezhep görüşlerini de alarak karşılaştırma yapmıştır.
    *İsrailiyattan ve farklı mezheplerden görüşler alması dar bir düşünce alanına sahip olmadığını gösterir.
    Osman GÜL İLAHİYAT 1/B 10070123

    YanıtlaSil
  12. İBN EBİ HATİM ve Tefsiru'l-Kur'ani'l-Azim

    * 240/854 - 327/939 yılları arasında yaşamış.
    * Onun için bütün mesele nassların sıhhatinden emin olmaktır.Bütün gücünü rivayet zincirlerinin sağlıklı bir şekilde değerlendirilmesine vermiş ve önemli eseri el-cerh ve Ta-dil'i yazmıştır.
    * Yüksek ilmi seviyesinin yanında zühd ve takvasıyla da takdir edilmiş bir şahsiyettir.
    * Tefsiri yazmadaki hedefi; Hz.Peygamber'den, sahabeden ve tabiinden gelen tefsir rivayetlerini bir muhaddis titizliği içinde derlemektir.
    * Tefsiri bir hadis kitabı görüntüsündedir.
    * Bir ayetin tefsiri ile ilgili olarak bizzat Hz.Peygamber'den rivayet varsa onunla yetinmiş, aynı görüşü belirten sahabiyi zikretmemiştir.Sahabeden bir tefsir bulduğunda ise en sağlamını zikretmiş, aynı görüşü paylaşanların sadece isimlerini saymış, görüş farklılığı varsa her rivayeti kendi isnadı ile ayrı ayrı vermiştir.Tabiin ve tebe-i tabiinde de aynı usulü takip etmiştir.
    * İbn Kesir ve Suyuti'nin rivayet tefsirlerine kaynaklık yapmıştır.

    Ez-ZEMAHŞERİ ve el-Keşşaf

    * 467/1075 - 538/1143 yılları arasında yaşamış.
    * Büyük bir dilci, edebiyatçı, kelamcı ve müfessirdir.
    * Buharada muhtelif hocalardan usulü fıkıh, fıkıh, hadis, tefsir, kelam, mantık, felsefe ve arapça dersleri almıştır.
    * Arapça'ya derin bir vukufiyyeti vardır.
    * İtikad da ateşli bir mutezile, fıkıh da ise hanefidir.Mutezile oluşundan dolayı çok tenkit edilmiştir.
    * Tefsiri Keşşaf sayesinde bütün İslam aleminde tanınmıştır.
    * el-Keşşaf müellifi, kendinden önce yazılmış tefsir ve müfessirlerden büyük ölçüde istifade etmiş eserinde onlardan nakillerde bulunmuştur.
    * Tefsiri dil ve belagat bakımından önemlidir.Tefsiri ile belagat yönünden Kur'anın mucizeliğini ortaya koymaya çalışmıştır.
    * Kendisinden sonra gelen bütün dirayet tefsirleri Keşşaftan istifade etmişlerdir.
    * Tefsirindeki mutezili görüşler tenkite tabi tutulmuş ve çürütülmek için bir çok eser yazılmıştır.
    * Azda olsa israiliyata ve zayıf hadislere yer vermiştir.
    * Tefsirinde ehli sünnet alimlerine karşı oldukça ağır tenkitler yapmıştır.
    * Tefsirinde genellikle soru-cevap şeklinde bir muhavere metodu kullanılmıştır.
    * Ehli sünnet akidesine ters düşen bir çok te'vile yer vermiş olmasına rağmen sünni İslam dünyası medreselerinde en çok okutulan ve kendisinden en çok istifade edilen tefsir özelliğine sahiptir.

    El-KURTUBİ ve el-Camiu li-Ahkami'l-Kur'an

    * 600/671 - 1200/1273 yılları arasında yaşamış, Endülüsün yetiştirdiği büyük alimlerdendir.
    * Kurtuba'nın işgalinden sonra Mısır'a geçmiştir.
    * Bir çok Endülüslü alim gibi Maliki mezhebine mensuptur fakat tefsirinde mezhep taassubuna rastlanmamaktadır.
    * Tefsiri ahkam ayetleri ağırlıklı olduğu için Ahkamu'l-Kur'anlar içinde sayılmıştır.
    * Tefsirinin mukaddimesinde takip edeceği metodu bizzat kendisi açıklamıştır ve buna uymuştur.
    * Rivayet ağırlıklı son derece faydalı bir tefsir ortaya koymuş, dirayette ihmal edilmemiştir.

    Betül KARATAŞ 10070149 1/B

    YanıtlaSil
  13. er-RAZİ ve Mefatihu'l-Ğayb

    * 543/606 - 1149/1210 yılları arasında yaşamış.
    * Yalnız İslami ilimlerde değil zamanın bütün ilimlerinde mutahassısdı.
    * En meşhur olduğu ilim dalı Kelam'dır.
    * Tefsirinde her sure bir kitap niteliğindedir.
    * Ayetlerin tefsirine bazen sebeb-i Nüzul ile bazen kelime tahlilleriyle bazen de farklı kıraatleri zikretmekte fakat çoğunlukta ayetler arasındaki münasebeti kurmakla başlar.Sonunda ayetten çıkarılabilecek neticeleri sıralar.
    * Neshi kabul eder ama mensuh ayetlerin sayısını asgariye indirme taraftarıdır.
    * Kelam ilmindeki ağırlığı nedeniyle ehli sünnet dışı mezheplere karşı ehli sünneti savunur.
    * Tefsirinde tasavvufi, fıkhi konulara da girmesi sebebiyle eseri hakkında "onun tefsirinde tefsirden başka her şey vardır" diyenler olmuştur fakat bu haksız bir tenkittir çünkü tefsiri kendisinden sonra gelen her müfessir için vazgeçilmez bir kaynak olmuş ve etkilemiştir.

    İBNU KESİR ve Tefsiru'l-Kur'ani'l-Azim

    * 701/774 - 1301/1373 yılları arasında yaşamış, tarih,tefsir,hadis ve fıkıh ilimlerinde meşhur olmuş alimlerimizdendir.
    * İbn Teymiyye'den etkilendiği için Hanbeli kelamını benimsemiştir.
    * Tefsirinin rivayet tefsirleri arasında önemli bir yeri vardır.Kendi görüşlerine de yer vermiştir.
    * Tefsir edeceği ayeti açıkladıktan sonra onunla ilgili ayetleri sıraladığı için Tefsiri Kur'anın Kur'anla tefsirinde önemli bir yer tutar daha sonrada konuyla ilgili hadisleri verir sonrada kendisine kadar ulaşan rivayetleri verir.
    * Kuvvetli bir muhaddis olduğu için hadis ve kaviller arasında tercih ve tenkitlerde bulunmuştur.
    * İsrailiyat konusundaki hassasiyet eserinde açıkça görünür.

    EBUSSUUD ve İrşadü'l'Akli's-Selim

    * 896/982 - 1490/1574 yılları arasında yaşamış ve Osmanlı döneminin en önemli medreselerinde görev yapmıştır.
    * Kanuni Sultan Süleyman ve 2.Selim Dönemlerinde Şeyhülislamlık yapmıştır.
    * Dini hükümleri çok iyi bilen devrin durumunu, şartlarını halkın örf ve adetlerini dikkate alan işlerinde dinin emirlerinden asla dışarı çıkmayan dikkatli bir alimdi.
    * Osmanlı döneminde Kur'anın tamamını tefsir eden alimlerin başında gelir.
    * Mukaddimesinde Zemahşeri, Razi ve Beydavi'den faydalanmıştır.
    * Tefsirinin en önemli özelliği Kur'an ayetlerinin fesahat ve belagat ile yapmış olduğu tespitlerdir.
    * Ayetler arasında münasebete önem verir.
    * Bir şeyhin evladı olmasına rağmen tasavvufa sıcak bakmaz, batıni ve işari yorumlara eserinde çok az yer verir.

    Betül KARATAŞ 10070149 1/B

    YanıtlaSil
  14. Müfessir kimdir?
    Tefsir ilmiyle uğraşan ,Allah’ın bu ayetlerinden muradı nediri düşünen insandır.Müfessiri bir aile gibi düşünmeliyiz.Ailenin ebeveynleri çoğunlukla ilimle uğraşan alimlerdir.Belli bir ilim çevresi var.Eğitim öğretim sürçlerini hocalarıyla yaşarlar.Hayatlarındaki en önemli şey ezberdir.Hafızaları çok güçlü.İlk ezberledikleri şey Kur’anı Kerim’dir.Sonra metinleri ezberliyorlar.Bu metinler ikiye ayrılıyor;araç ilimler,temel ilimler.Ezberlerini icazetlerini alana kadar okuyorlar.Bir alim bu eğitim öğretim süreçlerinden geçer ve donanımı elde eder.Bu şekilde bilgiyi dönüştürür.
    Şimdide birkaç müfessrimizi tanıyalım;
    İbni Ebi Hatim(h.240-327/m.854-939)
    *Reyde doğmuş yine aynı yerde vefat etmiştir.
    *Rey gibi zengin bir ilmi ortamda olması ve seçkin bir aileye mensup olması yetişmesinde önemli rol oynamıştır.
    *En başta gelen hocalarından birisi babası Ebu Hatim omuştur.
    *Üç ilmi seyahati olmuştur.Bunlardan ilki babasıyla hacca gitmesi,ikincisi Mısır ve Suriye havalisine yaptığı seyahat,üçüncüsüde İsfehan bölgesine yaptığı seyahattir.
    *Yüksek ilmi seviyesinin yanında zühd ve takvasıylada takdir edilmiştir.
    *İslami ilmlerin her sahasında mütebahhir olan alimimiz,çeşitli ilmlerde pek çok eser vermiştir.
    *Tefsirinin adı Tefsirul Kuranil Azim’dir. Tefsirinin yarısı kayıptır.
    *Bu eseri yazmasındaki hedefi Hz Peygamberden ,sahabeden ve tabiinden gelen tefsir rivayetlerini bir muhaddis titizliğinde derlemektir.
    *Tefsirde kendi görüşünü belirtmekten özellikle kaçınır.
    *Metodu,bir ayetin tefsirinde peygamberden bir rivayet varsa onunla yetinmiş,aynı görüşü belirten sahabiyi zikretmemiş.Sahabilerin görüş birliğinde olduğu bir tefsirde en sağlam isnadı zikretmiş, geriye kalanın sadece ismini zikretmekle yetinmiştir.

    Ez-Zemahşeri(h. 467-538/m.1075-1143)
    *Selçuklu sultanı Melikşah devrinde Zemahşerde dünyaya geldi.
    *Okuma yazmayı öğrenip hafız olduktan sonra Buhara ya gitti.
    *Mekke’de uzu bir süre kaldığından ‘carullah zemahşeri’ lakabı verilmiştir.
    *Zemahşeri Buhara da muhtelif hocalardan Usulü Fıkıh,Fıkıh,Hadis,Tefsir,Mantık,Felsefe ve Arapça dersleri aldı.
    *Zemahşeri itikadda ateşli bir Mutezile ,fıkıhta ise Hanefidir.Mutezile oluşundan dolayı çok tenkid edilmiştir.
    *Eserinin adı Keşşaf’tır.Bu eseri İslam aleminde tanınmasını sağlamıştır.
    *Üzerinde yüzlerce şerh,haşiye talik ve reddiye yazılmış bir kitaptır.
    *Kendinden önce yazılmış tefsir ve müfessirlerden büyük ölçüde etkilenmiştir.
    *Zemahşerinin bu tefsiri daha çok dil ve belağat bakımından önemlidir.
    *Bu eseriyle belağat yönünden Ku’ran’ın mucizliğini ortaya koymaya çalışmıştır.
    *Keşşaf tefsiri Umumit-tefasir:Tefsrlerin anası veya ana tefsir olarak kabul edilmiştir.
    *Eserde kıraat farklılıklarına büyük ölçüde işaret edilir.
    *En çok tenkide uğrayan yönlerinden biriside şaz kıraatlere yer vermesi ve bunları tefsirde delil kabul etmesidir.
    *Az da olsa israiliyyata, zayıf hatta uydurmma hadislerede eserde yer verilmiştir.
    *Ehli sünnet alimlerine karşı oldukça ağır bir dille tenkitlerde yer alır.
    *Tefsirde genellikle soru cevap metodu kullanılmıştır.

    El-Kurtubi(ö.671-1273)
    *Kurtuba da doğdu.Endülüsün yetiştirdiği büyük alimlerdendir.
    *Kaynaklar Kurtubiyi salih,arif ve mütevazi kişiliğiyle tanıtırlar.
    *Kurtubi fıkıhta Maliki mezhebine mensuptur.İtikadi olarak Eşaridir.
    *Tefsirinin adı el-Camiu li-Ahkamil Kuran ‘dır.Eseri ahkam ağırlıklıdır.
    *Bütün Kuranın baştan sona tefsirini ihtiva etmektedir.
    *Tefsirine oldukça kapsamlı bir mukaddime ile başlar.
    *Rivayet ağırlıklı son derece faydalı bir tefsir ortaya koymuştur.
    *Rivayete ağırlık vermiş olması dirayeti ihmal ettiğini göstermez.
    *Kendi zamanına kadar yazılmış olan tefsirlerden kaynak belirtmek şartıyla bol bol alıntı yapmıştır.
    ŞEYMA SARI -10070208-HAZIRLIKLI İLAHIYAT 1- B ŞUBESİ

    YanıtlaSil
  15. Er-Razi(h.543-606/m.1149-1210)
    *543 senesinin Ramazan ayında Rey şehrinde doğdu.
    *Künyesi Ebu Abdullah veya Ebul Fadl,lakabı Fahruddin’dir.
    *Kendisine ilimdeki şöhreti sebebiyle Allame,Şeyhülislam ve Fahru’r-Razi denilmiştir.
    *Üstün bir zeka ve anlama gücüne sahip olan Razi tahsilini bitirip,ilimde yüksek derecelere kavuştuktan sonra bazı seyahatler yaptı.
    *Razi sadece islami ilimlerde değil,zamanın bütün ilmlerine mütehassıs idi.
    *Pek çok alim yetiştiren Razi birçok ilimde söz sahibiydi.
    *Razi’nin en meşhur olduğu ilim dalı Kelamdır.
    *Razi dönemindeki İslam düşünürlerine göre daha fazla akılcıdır ve Kelam ilminde de akla diğer alimlerden daha fazla değer vermiştir.
    *Tefsirinin adı Mefatihu’l-Gayb’dır.Tefsiri Kebir,Tefsiru’r-Razi diyede anılmıştır.
    *Eserde her sure bir kitap niteliğinde olup,kitaplar bölümlere bablar meselelere bölünmüştür.
    *Bir ayeti tefsir ederken genellikle önce onu açıklayan başka ayet ve ayetlere işaret eder.
    *Bu arada ilgili hadis ve rivayetlerede yer verir.Sonunda ayetten çıkarılabilecek neticeleri sıralar.
    *Eserinde tasavvufi konulara girmesi bazen hiç beklenmedik bir yerden işari bir anlam çıkarabilmeside dikkat çekicidir.
    *Eserini yazmaktaki maksadının akıl prensipleri istidlal yolları ışığında Kurana yöneltieln hücumları çürütmek,İslam inanç esaslarını savunmak,bu konularda ileri sürülen karşı fikirleri geçersiz bırakmak olduğunu belirtir.
    İbni Kesir(h.701-774/m.1301-1373)
    *Şam bölgesinin Busra şehrinde edünyaya gelmiştir.
    *İbni Teymiyye etkilendiği hocalarındandır.
    *Tarih ,tefsir,fıkıh ve Hadis ilimlerinde öne çıkmış alimlerimizdendir.
    *Öğrenimini tamamladıktan sonra,hatip,müderris,kıraat ilmi,müftü ve mahkeme üyesi olarak çeşitli görevlerde bulundu.
    *Şafii mezhebine mensup olmakla birlikte diğer mezheplerin görüşlerinede açıktı.
    *Hayatının sonlarına doğru gözlerini kaybeden ibni Kesir Dımaşk ta vefat etmiştir.
    *Tefsirinin adı Tefsiru’l Kur’ani’l-Azim’dir.
    *Eserin rivayet tefsirleri arasında önemli bir yeri vardır.
    *Müfessir yer yer kendi görüşlerinede yer vermiştir.
    *Eserde önemli bir mukaddime vardır.
    *Tefsirinde önce tefsir edeceği ayeti verir,onu kolay ve özet bir şekilde açıkladıktan sonra varsa konuyla ilgili diğer ayetleri sıralar.Bu nedenle onun tefsiri Kuranın Kuranla tefsirinde şöhret yapmıştır.Daha sonrada konuyla ilgili hadisleri verir.Bundan sonrada diğer rivayetlere geçipn sahabe tabiin ve tebei tabinin kavillerini verir.
    *İbni Kesir fazla derinleşmeden bazen fıkhi münakaşalarad girer.
    *İsrailiyyattan kaçınılması gerektiğini vurgular.

    Ebusuud(h.896-982/m.1490-1574)
    *İstanbul yakınlarındaki metris köyünde doğdu.
    *Ebusuud ilk dersini babasından aldı.
    *Eğitimini tamaladıktan sonra yirmi altı yaşında müderris oldu,çeşitli medereselerde müderrislik yaptı.
    *Kadılık kazaskerlik gibi görevlerde bulunan Ebusuud 55 yaşında şeyhülislam oldu.
    *Dini hükümleri çok iyi bilen,sağlam karakterli,kimseye haksızlık etmeyen,hatır için asla söz söylemeyen,çok çalışkan ve gayet tedbirli bir alimdi.
    *Eserleri; İrşadüL Akliselim,Ma’ruzat,Hasmul Hilaf,Gamzetül-Melih ve diğer eserleri
    *Tefsirinin tam adı İrşadü’l Aklis-Selim ila Mezaya’l Kuranil-Kerim ‘dir.
    *Ebu Suud Kuranın tamamını tefsir edenlerdendir.
    *Eserini Arapça olarak kaleme almış ve Kanuni Sultan Süleymana sunmuştur.
    *Eserinde yazmış olduğu mukaddimeden pek çok müfessir istifade etmiştir.
    *Eserinin en önemli özelliği Kuran ayetlerinin fesahat ve belağati ile yapmış olduğu tesbitlerdir.
    *Ayetler arsındaki münasebet önem verdiği hususlardandır.
    *Bazen israiliyyat türünden rivayetlerden de faydalanmış fakat uydurma olduğunu belirtmiştir.

    ŞEYMA SARI -10070208-HAZIRLIKLI İLAHIYAT 1- B ŞUBESİ

    YanıtlaSil
  16. ESMA KOÇ 10070175
    HAZIRLIKLI İLAHİYAT 1\B
    Ez-Zemahşeri(h.467-538)
    -Harezm kasabalarından Zemahşer’de 467 yılında doğdu.
    -Müfessir olmasının yanında dilci edebiyatçı ve kelemcıdır.
    -Hafız olduktan sonra ilim tahsili için Buhara’ya gitti.
    -Arap yarımadasında bazı yerleri gezerek Arapçasını geliştirdi.Bu gelişmişliği eserlerinde açıkça görünmektedir.
    -Fıkıhta Hanefi mezhebine mansuptur.
    -Tefsiri Keşşaf’ı iki yılda Mekke’de tamamlamıştır.
    -Dil ve belagat yönünden önemli bir kitaptır.Amacı Kur’an’ın belagatının mucizeliğini belirtmek.
    -Tefsire beyitlerle destek vermiş ancak anlaşılması zor olunca açıklamalarda bulunmuştur.
    -Ayetlerin nüzülü ve mustevasıyla ne kastettiğini anlatır.
    -Az da olsa zayıf hadislere, israilayata yer vermiştir.Ancak amaç hüküm çıkarma değil, tefsiri daha iyi yaparak daha iyi açıklamak.
    -Ehli sünnet alimlerine ağı eleştiri yapsa da medreselerde tefsiri okutulmaktadır.

    YanıtlaSil
  17. ESMA KOÇ 10070175 HAZIRLIKLI İLAHİYAT 1\B
    El-Kurtubi(ö.671-1273)
    -Doğum tarihi tam olarak bilinmemektedir.Ancak Kurtuba’da doğmuştur.
    -Arapça , şiir sonrada Kur’an’ı öğrendi. Bir çok alimden dilbilgisi, nahiv, belagat, Kur’an ilimleri ve fıkıh dersleri aldı.
    -Fıkıhta Maliki mezhebine mensuptur.
    -Tefsirinin adı el-Camiu li-Ahkami’l-Kur’an ve’l Mübeyyin lima Tedammenehu mine’s Sünneti ve Ayi’l-Furkan’dır.
    -Ahkam ağırlıklı bir tefsirdir.Kur2an’ı baştan sona tefsir etmiştir.
    -Mukaddime ile başlar.Tefsirinin yöntemini burada belirtmiştir.
    -Rivayetlere bolca yer vermiş; bunları söz söyleyenlere ve hadis müelliflerine dayandırmıştır.Rivayetleri seçerken doğal olarak dirayet yapmıştır.
    -Sahabe döneminden başlayarak tabiun , zamanına kadar olan tefsirlerden bol bol alıntı yapmıştır.
    -En önemlisi fıkhi bir tefsirdir.
    Er-Razi(h.543-606)
    -Rey şehrinde 543’de dünyaya geldi.Aslen Taberistanlıdır.(İran)
    -606 yılında Herat’da vefat etti.
    -İlmini ilk olarak babasından aldı.Babası dönemin büyük alimlerinden Ziyaüddin Ömer’dir.
    -İslami ilimlerinin yanında diğer ilimlerle de ilgili ve bilgiliydi.
    -Üsülü fıkıh, fıkıh, kelem,tefsir,edebi ilimler,fizik ,matematik, kimya, astronomi vb. fen ilimleride de üstün bir alimdir.
    -Kelam ilminde meşurdur.Akılcıdır.Aklı Allah’ın varlığını delillendirerek kullanmıştır.
    -Tefsirini adı Mefatihu’l-Gayb’dır.Bablara ayırmış; mukaddime , hüccet, hüküm gibi alt bölümlere ayırmıştır.
    -Ayetleri aralarında ilişkilendirerek hadis ve rivayetler verir sonra çıkarılan sonuçları verir.
    Tefsirinde tasavvufi konulara girmiştir.Kelam ilmindeki derinliğini tefsirde de belli eder.
    -Şafi mezhebine mensup olup, fıkıh ilminde de derinleşmiştir.
    -Tevbe suresinin tefsinde görüldüğü gibi hıbır-habır kelimelerinin ihtilaflarını vermiş , kendi görüşünüde belirtmiştir.
    -Taberi’den sonra en büyük rivayet müfessiridir.

    YanıtlaSil
  18. ESMA KOÇ 10070175 HAZIRLIKLI İLAHİYAT 1\B
    İbnu Kesir(h.701-774)
    -Busra şehrinin Müceydilülkarye köyünde 701 yılında dünyaya gözünü açtı.
    -Tefsir, tarih, fıkıh, hadis dersleri aldı.İbn Teymiyye’nin talebesidir ve İbnu Kesir hocasından etkilenmiştir.
    -Şafi mezhebine bağlı olup, sufilere saygı duymasına rağmen tarikatı kabul etmez.
    -Tefsirinin adı Tefsiru’l-Kur’ani’l-Azim’dir.Mukaddime ile başlar.
    -Rivayet tefsiridir.Ancak kendi seçimlerini yaparak da dirayet yapmıştır.
    -Ayeti ayetle tefsir edebilmiştir.Sonra konu ile ilgili hadisleri ,sahabe , tabiun sözlerine yer verir.
    -İsrailiyat konusunda hasastır.Kullanılmaması gerektiğini yeri geldiğinde belirtmiştir.

    Ebussuud(h.896-982)
    -İstanbul yakınlarında Metris(Müderris) köyünde 896’ doğdu.
    -Babası 2.Bayezid’in davetlisi olarak İstanbul’a gelmiştir.
    -Ebussuud ilk derslerini tabi olarak babasından aldı.
    -8 yıl Rumeli Kazaslerliği yaptıktan sonra 55 yaşında Şehulislam oldu.
    -Kanuni Sultan Süleyman’ın cenaze namazını kıldırdı.
    -Dini hükümleri çok iyi bilen, çalışkan, haksızlığa tahammülü olmayan, sağlam karakterli bir insandı.
    - Tefsiri Ebssuud ismiyle meşur olmuş tefsiridir.
    -Kur’an’ın bütününü tefsir etmiş, arapça kaleme almıştır.Mukaddime ile başlar.
    -Okuduğu tefsirlerden faydalandığını dile getirmektedir.
    -Kur’an ayetlarinin belagatında derinleşmiş, farklı manalar vermiştir.
    -Gerekli gördüğü kelimelerin gramerine girmiştir.
    -Ayetleri ilişkilendirmiştir .Yer yer şiirden de yaralanmıştır.
    -İsrailayattan yaralanmışsa da uydurma olduğunu belirtmiştir.
    -Tasavvufa sıcak bakmamıştır.

    YanıtlaSil
  19. İBN EBİ HATİM(H.240-327/M.854-939)
    *Rey'de dogup rey'de ölmüştür.
    *İbn Ebi HATİM itibarlı bir aileye mensuptur.
    *Onun rey gibi ilmi ortamda dogması ve itibarlı bir aileye mensup olması yetişmesinde önemli rol oynamıştır.
    *Onun en önemli hocalarından olan babası ebu hatim hadis alimidir.
    *o küçük yaşında babası tarafından zamanın kur'an ve kıraat alimi FADL B.ŞAZAN'a teslim edilmiştir.
    *daha sonra onbeş yaşında babasıyla ilk ilmi seyahatine çıkmıştır.
    *İlk ilmi seyahati hacca gitmesidir.O bu vesile ile hicaz,suriyee ve ırak bölgelerindeki rivayetlere ve rivayet kapılarına ulaşmıştır.
    *Syahatleri sırasında imam şafiinin talebesi er-Rabi b.Süleyman ve Ahmed b.Hanbel'in oglu Salih ile görüşmüştür.
    *O başta hadis ilimleri ve islami ilimler olmak üzere 22 kadar eser vermiştir.
    EZ-ZEMAHŞERİ(H.467-538/M.1075-1143)
    *Dilci,edebiyatçı,kelamcı ve müfessirdir.
    *Mekke'de uzun süre kaldıgı için CARULLAH lakabı verilmiştir.
    *Zemahşeri büyük selçuklu döneminde harezm kasabalarından zemahşer'de dogmuştur.
    *İlk tahsilini babasından yapmıştıt.
    *Hafız olduktan sonra ilim tahsili için buharaya gitmiştir.
    *Buhara'da muhtelif hocalardan usuli fıkıh,hadis,tefsir,kelam,mantık,felsefe ve arpça dersleri aldı.
    *ilim için birçok şehre gitmiştir.
    *ZEMAHŞERİ itkadda mute'zile fıkıhta ise hanefidir.Mute'zile olması nedeniyle çok tenkide ugramıştır.
    *Ehl-i sünnet alimleriyle alay eden bir tarzı vardır.
    *Hayatının sonuna dogru ehli sünnete döndüğü söylensede eserlerinde bu yoktur.
    *ZEMAHŞERİ yetiştirdigi birçok talebenin yanında çok sayıda esr vermiş bir alimdir.
    EL-KURTUBİ(Ö.671-1273)
    *Kurtuba'da dogdu.Dogum tarihi tam olarak bilinmemekle birlikte h.600,m.1200yıllarında dogdugu söylenmektedir.
    *Endülüs'ün yetiştirdigi büyük alimlerdendir.
    *Kurtuba'da çifçilikle ugraşan bir ailenin çocugu olan kurtubi,ögrenim çagına gelince önce arapça şiir sonra kur'an-ı kerim öğrendi.
    *627/1230'da ispanyolların yaptıgı ilk saldırıda babasının şehit düşmesi sonucu ailesine bakmak zorunda kaldı.Bu sırada da ilim ögrenmeye devam etti.
    *Dönemin alimlaerinden nahiv,belegat,kur'an ilimleri ve fıkıh dersleri aldı.
    *633/1236 yılında kurtubanın kastilya kralı tarafından ele geçirilmesiyle mısırın iskenderiye şehrine yerleşmiştir.
    *Kurtubi burada islami ilimler dersleri olarak ilmini artırdı.
    *Daha sonra kahireye yerleşti.Daha sonrada minyetu beni hasibe yerleşerek burada ölümüne kadar kaldı ve burada çok sayıda talebe yetiştirdi.
    ER-RAZİ(H.543-606/M.1149-1210)
    *543/1149 yılında rey'de doğmuştur.
    *Kendisine ilimdeki şöhreti nedeniyle allame,şeyhulislam ve fahrur razi denilmiştir.
    *Soyu kureyş kabilesine dayanır.
    *Aslen taberistanlıdır.
    *606/1210senesinde 61 yaşında herat'ta vefat etmiştir.Babasına hatibur-rey denilmiştir.Babasından başka zamanın alimlerindende ders almıştır.
    *Üstün zekaya sahiptir.İlimde yüksek derece yapmak için seyahatler yapmıştır.
    *Razi sadece islami ilmler degil zamanın bütün ilimlerine hakimdi.
    *Razi'nin en meşhur oldugu alan kelamdır.
    *Dönemindeki islam düşünürlerine göre daha akılcıdır.
    *Allahın varlıgını ispat için akıl-vahiy uyumundan bir ilim meydana getirmektedir.

    İBN KESİR(H.701-774/M.1301-1373)
    *Tarih,tefsir,hadis ve fıkıh ilimlerinde öne çıkmış alimlerimizdendir.
    *701/1301'de şam bölgesinin busra şehrinin müceydilülkarye köyünde dünyaya gelmiştir.
    *7 yaşında ailesiyle dımaşk'a göç etmiştir.
    *İbn-i Teymiyye'den etkilenmiştir.
    *İbn Kesir ögrenimini tamamladıktan sonra çeşitli görevlerde bulunmuştur.
    *Cüneyd-i Bağdadi,Ebu talib el-mekki,el-kuşeyri ve eş-şühreverdi gibi sofilerden övgüyle söz etmesine ragmen tariketlarını reddeder.
    *Şiilere karşı tutumu serttir.
    *Memlük devleti döneminde yaşamıştır.
    *Memlük yönetimi,alimleri ve halkıyla daima iyi ilişkiler içinde olmuştur.
    *Hayatının sonunda gözlerini kaybetmiştir.
    *20 şubat 1373'de Dımaşk'te vefat etmiştir.
    BAYRAM KANKAL 10070139 İLAHİYAT 1/B

    YanıtlaSil
  20. Bayram KANKAL 10070139 ilahiyat 1/B

    EBUSSUUD(H.896-982/M.1490-1574)
    *896/1490 yılında İstanbul yakınlarındaki şimdiki adıyla metris köyünde dogmuştur.
    *İlk derslerini babasından aldı.
    *26 yaşında müderris oldu.
    *İlk olarak Yavuz döneminde 1516'da inegöl ishak paşa medresesine tayin edildi.
    *1532'de bursa,1533'de istanbul kadılıgına yükseldi.
    *8 yıl rumeli kazaskeri oln ebussuud 1545'te 55 yaşında iken şeyh'ülislam oldu.
    *Kendisi osmanlının 3.şeyhü'lislamıdır.
    *29 sene şeyhü'lislamlık yapmıştır.
    *Osmanlıda bu makamda görev yapan Ebussuud Efendidir.
    *Kanuni Sultan Süleyman Han önemli işlerinde onun fetvasına müracaat ederdi.
    *Kanuni Sultan Süleymanın cenazee namazını Ebussuud efendi kıldırmıştır.
    *25 Agustos 1574 tarihinde 84 yaşında vefat etmiştir.

    YanıtlaSil
  21. İBN EBİ HATİM
    - Müfessir H.240 senesinde Rey şehrinde doğmuştur. Babası ona ilmi bir terbiye vermiş ilim için yaptığı yolculuklarda onu da yanında götürmüştür.
    - Hadis ilmini babası Ebu Hatim ve Ebu Zur’a’dan öğrenmiş.
    - İbn Ebi Hatim ilim tahsil ederken her alim gibi çileler çekmiş ve kendisi ‘Cesedin rahatlığıyla ilme sahip olunmaz’ demiştir.
    - İbn Ebi Hatm alim, fazıl, hafız ve imamdır. Kendisi tefsir, hadis, fıkıh, kelam, usül ve şahısların durumunu bilme gibi ilimlere sahipti. Alimliğinin yanı sıra zühd ve takvasıyla da meşhurdur.
    - Çeşitli ilimlerde pek çok eser vermiş. Kitabu’l Cerh ve Ta’dil, Er-Reddu ale’l Cehmiyye, İlelu’l Hadis, El- Müsned onun eserlerinden birkaçıdır.
    - Tefsiru’l Kur’ani’l Azim adlı tefsirinde amacı Hz.Peygamber’den, sahabeden ve tabiinden gelen rivayetleri derlemiştir. Tefsirde bir kelime veya terkip hakkında ileri sürülen fikirler tasnif edilir. Bir kelime hakkında 11 vecih sayıldığına bile rastlanır.
    - Ayetlerin anlaşılması için lügat, nesh, sebeb-i nüzul bölümü altında örnekler vermiştir. Tefsirinde sağlam isnad zincirleri bulunur.
    - İbn Ebi Hatim H.327 yılında Rey’de vefat etmiştir.
    EZ-ZEMAHŞERİ
    - Hicretin 467.senesinde Harizm’de doğmuştur. Melikşah’ın hükümdarlığı döneminde dünyaya gelmiştir ve bu devirde alimler geçimleri için başka sahalarda çalışma zorunluluğu hissetmiyorlardı.
    - Dini emirlere riayet eden bir aileden gelmektedir ve ilk tahsilini de imam olan babasında yapmıştır.
    - Birçok alimde gördüğümüz gibi Zemahşeri de ilim için yolculuklar yapmış ilk olarak Buhara’ya gitmiştir. Burada fikri gelişimine en fazla katkıda bulunan Mahmud b. Cerir ed-Dabbi’den ilim tahsil etmiştir. Hocası sadece ilmi yönden değil aynı zamanda mali yönden de desteklemiş ve devlet adamları yanında şöhrete ulaşmasına yardımcı olmuştur.
    - Ancak Zemahşeri daha sonra melik ve hükümdarların civarından uzaklaşmaya karar vermiş ve Mekke’ye gitmiştir. Mekke’de uzun süre ikamet etiği için ona ‘Carullah ‘ lakabı verilmiş.
    - Zemahşeri tefsiri Keşşaf’ta kendisine kaynak olarak : Mücahid’in tefsirini, Ez-Zeccac’ın Meani’l Kur’an’ını ve Abdullah b. Mesud’un mushafını almıştır.
    - Zemahşeri tefsirinde bir fakih, mütekellim, haberci, vaiz, dilci, nahivci olarak görülür.
    - Mutezile mezhebine mensup olmasından dolayı akla büyük önem verir. Zemahşeri’ye göre akıl icma ve kıyastan önce gelir. Ama tefsirinin sadece akli olduğu söylenemez nakli yönü de vardır. Ayetlerin iniş sebebi üzerinde durur ve haberlerin isnadını ortaya koymaya çalışır.
    - Tefsirinde kıraatten de yararlanır. Eseri daha çok dil ve belagat yönünden önemlidir. Bazen ayrıntıya girmeden fikhi görüşleri arz eder. Az da olsa eserinde İsrailiyyata yer vermiştir.
    - Mutezili olması sebebiyle ilimde ulaştığı yüksek mertebeye rağmen Selçuklu sultanları tarafından pek itibar görmemiş
    - 538 yılında memleketi Harizm’de vefat etmiştir.
    Merve KILIÇ 1/B 10070170

    YanıtlaSil
  22. KURTUBİ
    - Kurtuba ‘da H.671 yılında doğdu. Ailesi çiftçilikle uğraşıyordu.
    - İbadete düşkün, salih, zahid bir kimse idi. Kendisi ilim tahsiline Arapça ,şiir ve Kur’an-ı Kerim il başladı. Tahsiline devam ederken babasının şehit düşmesi üzerine toprak taşımacılığı yaparak ailesinin geçinme yardımcı oldu.
    - Hadis, fıkıh, tefsir, dil, edebiyat, Kur’an ilimleri, kıraat dersleri almıştır. İlim için İskenderiye, Kahire gibi şehirlere gitmiştir.
    - Maliki mezhebine mensuptur ancak mezhep taassubu yoktur. İtikadi mezhebi ise Eş’ari’dir.
    - Eserleri arasında ‘Et-Tezkire bi Umuri’l Ahire’, ‘El-esna fi Şerhi Esmai’l Hüsna’ ,‘Şerhu’t- Takassi’ yi sayabilriz.
    - Tefsirin ağırlık yönü fıkıhtır. Eserinde daha ziyade ahkam ayetleri üzerinde durmuştur. Taberi, İbnu’l Arabi ve Cassas gibi alimlerin eserlerinden faydalanmış, tefsirinde bu alimlerin sözlerine de yer vermiştir.
    - Rivayete ağırlık vermekle birlikte dirayet de ihmal edilmiş değildir. Eserin mukaddimesinde Kur’an’ın fazileti, tefsiri, icazı gibi konulara değinmiştir.
    - Kurtubi tefsirinde, araştırmalarında hür, tenkitlerinde nezih, cedellerinde insaflıdır.
    - Mısır’da 671 senesinde vefat etmiştir.

    FAHRUDDİN ER-RAZİ VE TEFSİRİ
    - Hicretin 543.senesi Ramazan ayında Rey şehrinde doğmuştur. Soyu Kureyş kabilesine ulaşır.
    - İlminin ilk kaynağı ilim ve edebiyata vakıf, lisanı fasih biri olan babasıdır. İlim tahsili için çeşitli ilim merkezlerine seyahatlerde bulunmuştur. İlk seyahati de Harizm’e olmuştur.
    - Kelam ilmine karşı bir sevgisi vardı bunun babasından kaynaklandığı söylenir. Şeriat ilimlerinde de alim idi. Razi çok zeki bir alim olduğundan çeşitli ilim kollarında pek çok eser vermiştir. Yalnız İslami ilimlerde değil zamanının bütün ilimlerinde mütehassıs idi.
    - Hatta bazı alimler onu H.6ncı asrın müceddidi olarak görmüşlerdir.
    - Tefsirinin adı Mefatihu’l Gayb’dır. Eseri çok çeşitli meseleleri kapsadığından bazı alimler ‘Razi’nin tefsiri tefsirden başka her şeyi ihtiva eder’ demişlerdir.
    - Tefsirini yazmasındaki gayesi aklın ışığında Kur’an’a karşı gelecek saldırıları durdurmaktır.
    - Tefsirinde lugat ve nahiv meselelerine çok fazla önem vermemiştir. Kur’an’da Arapça’dan başka kelime olmadığı görüşündedir.Nüzul sebeplerine önem veren bir müfessirdir ve İsrailiyyatı faydalı görmez.
    - Beydavi, İbn Kesir ve Alusi gibi alimler tefsirinde Razi’den kaynak olarak faydalanmışlardır.
    - 606 hicri senesinde Herat’ta vefat etmiştir.
    Merve KILIÇ 1/B 10070170

    YanıtlaSil
  23. İBN KESİR
    - Busra’da H.701 senesinde doğmuştur.
    - Babası köyün hatibidir. Ancak küçük yaşta babasını kaybetmiştir ve ilk bilgilerini ağabeyi Abdulvahhab’dan almıştır.
    - Daha sonra Şam’a yerleşen İbn Kesir; İbnu’r Radi, İbn Teymiyye gibi aimlerden ilim tahsil etmiştir. Hocalarından olan el-Mizzi’nin kızıyla evlenmiştir.
    - İbn Kesir birçok eser vermiş ve talebe yetiştirmiştir. İbn Hacer gibi alim bir zatın hocasıdır.
    - Müfessir Eş’ari ve Şafii’dir. Ancak hocası İbn Teymiyye’ye çok bağlanmiş ve onun maruz kaldığı eleştirilere oda maruz kalmıştır.
    - Eserleri: Tefsiru’l Kur’ani’l Azim, El-Bidaye ve’n-Nihaye fi’t- Tarih, El-Baisu’l-Hasis Şerhu İhtisari Ulumi’l-Hadis’tir.
    - Tefsiri önemli bir rivayet tefsiridir. Eserinde önemli bir muladdimesi vardır. Ayetleri açıklarken sahabe ve tabii kavillerine yer verir. Bazen fıkhi münakaşalara da girer. İsrailiyyattan kaçınır.
    - Aynı zamanda iyi bir muhaddistir.
    - 774 yılında Dımeşk’te vefat etmiştir.
    EBU’S-SUUD
    - H.896 yılında İstanbul’da doğan Ebu’s-Suuud Osmanlı Devletinde 30 yıl şeyhülislamlık yapmıştır.
    - Babası zahir ve batın ilimlere sahip bir zattir, annesi de meşhur alim Ali Kuşçu’nun kardeşidir. Ebussuud’un ilk hocası da babasıdır.
    - Yaşadığı devirdeki en meşhur alimlerden ilim alan Ebussuud müderrislik, kadılık, kazaskerlik, müftülük ve son olarak da şeyhülislamlık gibi önemli görevler yapmıştır.
    - II.Beyazıt’tan II.Selim devrine kadar bu görevleri yerine getirmiştir. Kendisini çok seven Kanuni Sultan Süleyman’ın cenaze namazını kıldırmıştır.
    - Fıkhi yönü çok kuvvetli olduğundan ona ‘Numanu’s- Sani(ikinci Ebu Hanife) denmiştir.
    - İrşadü’l Akli’s- Selim ila Mezayal-kur’an’il Kerim isimli tefsirini Arapça olarak kaleme almış ve Kur’an’ın tamamını tefsir etmiştir. O dönemde alimlerin çoğu Kur’an’ın tamamını tefsir etmiyordu.
    - Eserinde Zemahşeri, Beydavi ve Razi’nin tefsirlerinden yararlanmıştır. Tefsirinde 1000den fazla hadise yer vermiştir.
    - Tefsirinde ayetlerin fesahat ve belagatını inceler, bu konuda şiirlerden, kıraat farklılıklarından da faydalanır. İsrailiyyat türünden haberlere rastlanır. Fikhi yönü kuvvetli olan alimimiz tefsirinde ahkam ayetlerini açıklamış ve genelde kendi mezhebi olan Hanefi görüşünü aktarmıştır.
    - Babası şeyh olmasına rağmen Ebussuud tasavvufa pek sıcak bakmamıştır.
    - Müfessir 84 yaşında H.982 yılında vefat etmiştir.
    Merve KILIÇ 1/B 10070170

    YanıtlaSil
  24. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  25. #İBN EBİ HATİM (H.240-327/M.854-939)#
    #Rey’de doğmuş ve yine aynı yerde vefat etmiştir.
    #Rey gibi zengin bir ilmi ortamda ve seçkin bir aileye mensup olması , yetişmesinde önemli bir etken olmuştur.
    #Hocalarından en başta geleni şüphesiz babası Ebu Hatim’dir. yine dönemin önemli alimlerinden biri olan Ebu Zur’a er-Razi’nin de İbn Ebi Hatim üzerinde büyük etkisi vardır.
    #Kaynaklar onun belli başlı üç seyahatinden bahseder. Bu ilmi seyahatler sayesinde , yirmiden fazla şehir gezerek bölgenin alimleri ile görüşüp ilmi bilgi ve malzeme alış-verişinde bulunmuştur.
    #Bu seyahatler sırasında Ahmet b. Hanbel’in oğlu Salih ile görüşerek birinci elden bilgi edinme imkanına sahip olmuştur.
    #İbn Hatim, aklın alanını en aza indiren ve nasları te’vil etmeksizin onlardan hüküm çıkarmayı esas alan bir anlayışa sahiptir.
    #Ona göre bütün problem nasların sıhhatinden emin olmaktır bu yüzden ömrünü rivayet zincirini sıhhatli bir şekilde değerlendirmeye vermiştir .Bu konu ile alakalı Cerh ve Ta’dil isimli bir eser kaleme almıştır.
    #Onun şiadan olduğu iddiaları asılsızdır.
    #Tefsiri, Tefsiru’l-kur’ani’l-Azim Müsneden an Rasulillah (SAV) ve’s-Sahabeti ve’t-Tabiindir.Tefsirinin yarısı kayıptır.
    #Tefsirini yazmasındaki hedef,Hz. Peygamber’den(sav) sahabeden ve tabiinden gelen tefsir rivayetlerini bir muhaddis titizliği içinde derlemektir.
    #Tefsirinde Kendi görüşünü vermekten özellikle kaçınmıştır.
    #Kendisi ilimlerde, rical ilminde mütebahhir idi.
    #Eser tamamen rivayet tefsiri özelliği gösterir ve merfu, mevkuf, maktu haberlerle doludur.
    #Müellifimiz ayetlerin lügavi yönden anlaşılmasına yardımcı olacak bir yol takip etmiş, lügat, nesh, sebebi nüzul ve hatta fırkalar bölümü altında örnekler vermiştir.
    #Rivayetleri derlerken öncelikle peygamberden sonra sahabeden eğer ashab arasında görüş ayrılığı varsa bunları kendi isnadları ile ayrı ayrı vermiştir. Tabiundan ve daha sonraki gelen rivayetlerde de aynı metodu uygulamıştır.
    #Kısacası İbn Ebi Hatim’in tefsiri kendisinden evvelki görüşleri toplayan bir ansiklopedi mahiyetindedir..
    AYŞEGÜL KAYMAZ 10070158 1/B

    YanıtlaSil
  26. #Ez-Zemahşeri(h.467-538/m.1075-1143)
    #Ebu’l-Kasım Mahmud İbn Ömer ez-Zemahşeri el-Harezmi,büyük bir dilci, edebiyatçı,kelamcı ve müfessirdir.
    #Kendisine Carullah lakabı verilerek ‘’Carullah Zemahşeri’’ adıyla meşhur olmuştur.
    #Okuma-yazma öğrenip hafız olduktan sonra ilim tahsili için ilim ve medeniyet merkezi olan Buhara’ya gitti.
    #Zemahşeri, Buhara’da muhtelif hocalardan Usulü Fıkıh, Fıkıh(Hanefi fıkhı), Hadis, Tefsir, Kelam, Mantık, Felsefe ve Arapça dersleri aldı.
    #Zemahşeri itikadda ateşli bir mu’tezile, fıkıhta ise hanefidir.Mu’tezile oluşundan dolayı çok tenkid edilmiş ve bu yüzden çok muhalif kazanmıştır.
    TEFSİRİ:
    #Eserinin adı el-Keşşaf an Hakaikı-t Tenzil ve Uyuni’l-Ekavil fi Vücühi’t-Te’vil’dir.Bu tefsiriyle bütün islam alemi tarafından tanınmıştır.
    #Tefsir tarihinde önemli bir yer tutan, leh ve aleyhinde çok söz söylenen, üzerinde yüzlerce şerh, haşiye , ta’lik ve reddiye yazılmış bir kitaptır.
    #Zemahşeri’nin bu tefsiri , dil ve belagat yönünden önemlidir. O bununla Kur’an’ın mucizeliğini ortaya koymaya çalışmıştır.
    #Keşşaf tefsiri ‘’Ummu’t tefasir: Tefsirlerin anası veya ana tefsir’’ olarak kabul edilmiştir.
    #Keşşef’ın en çok tenkide uğrayan yönlerinden biri de şaz kıraatlere yer vermesi ve bunları tefsirde delil kabul etmesidir.
    #Az da olsa israiliyata ve zayıf, hatta uydurma hadislere de eserde yer verilmiştir.
    #Tefsirde genellikle soru-cevap –eğer şöyle dersen ben de derim ki- şeklinde bir muhavere metodu kullanılmıştır.
    #Ehl-i sünnet akidesine ters düşen birçok te’vile yer vermiş olmasına rağmen sünni islam medreselerinde en çok okutulan ve kendisinden en çok faydalanılan tefsir özelliğine sahip olan bu eser, Kur’an-ı Kerim’in belagat ve icazını en güzel ortaya koyan eser olduğu tartışma götürmez bir gerçektir.
    AYŞEGÜL KAYMAZ 10070158 1/B

    YanıtlaSil
  27. #El-Kurtubi(ö.671/1273)#
    #Kurtuba doğumlu Ebu Abdullah Muhammed b. Ahmed b. Ebi Bekr b. Farh el-Kurtubi Endülüs’ün yetiştirdiği büyük alimlerdendir.
    #Kurtuba’nın, Kastilya-leon Kralı III. Fernando kuvvetleri tarafından ele geçirilmesiyle Mısır’ın İskenderiye şehrine geçti. Burada çeşitli hocalardan Dil, Edebiyat, Kur’an ilimleri,Kıraat, Tefsir, Hais ve fıkıh dersleri alarak ilmini arttırdı.
    #Kurtubi Maliki mezhebine mensuptur. Tefsirinde mezhep taassubuna kapılmamıştır hatta diğer mezheplerin görüşlerine yer vermiştir. İtikad mezhebi yönünden ise Eş’aridir.
    TEFSİRİ
    #Kurtubi’nin tefsirinin adı el-Camiu li-Ahkami’l-Kuran ve’l Mübeyyin lima Tedammenehu mine’s-Sünneti ve Ayi’l-Furkan’dır.
    #Tefsiri ahkam ağırlıklıdır bu yüzden bu tefsiri Ahkamu’l-Kur’an’lar arasında sayanlar olmuştur.
    #Kurtubi’nin oldukça geniş bir mukaddemesi vardır. Kurtubi bu mukaddemesinde Kur’an’ın fazileti, okunuşunun keyfiyeti, tefsiri, i’cazı, cem ve tertibi, ahrufu seb’a, müfessirlerin dereceleri gibi tefsirle ilgili önemli mevzular değinmiştir.
    #Tefsirde rivayet tefsirine ağırlık verilmesine rağmen dirayettende istifade edildiği müşahede edilir.
    #Sahabe ve tabiun söz ve görüşlerinden başlayarak kendi zamanına kadar yazılmış tefsirlerden bolca alıntı yapmıştır, o zamana kadar ayetlerin tefsirlerine dair söylenen ve yazılanlar toplanmıştır.
    #İbnu’l Arabi’den bolca istifade etmesinin yanında onu eleştirdiği yerlerde olmuştur.
    #Kurtubi tefsirinde kıraatlere-şaz olan kıraatlere işaret edilmek suretiyle-ve ayetlerin Arapbilgisine göre tahlillerine, şiirle istişhada da bolca rastlanır ayrıca israiliyata da az da olsa yer verdiği görülür.

    AYŞEGÜL KAYMAZ 10070158 1/B

    YanıtlaSil
  28. #Er-Razi(h.543-606/m.1149-1210)
    #Rey şehrinde doğan Muhammed b. Ömer b. El-Huseyn b. Ali el-Kureşi et-Teymi, el-Bekri, et- Taberistani kazanmış olduğu ilim ve şöhret sebebi ile Fahruddin Razi lakabıyla anılmıştır.
    #İlim tahsili için çeşitli ilim merkezlerine seyahatlerde bulunmuştur. Bunlardan ilki Harizm’e olmuştur fakat burada mutezile akidesine sahip kimselerle girmiş olduğu münazaralar sebebiyle buradan çıkarılmıştır.
    #Semerkant, Hocent, Benakit, Gazne ve Hind bölgelerini dolaştıktan sonra Buhara’ya dönmüştür.
    #Razi, Kelam, Tefsir, Fıkıh ve Fıkıh Usulü gibi ilimlerde gayet derin ilimlere sahip olmakla birlikte Matematik, Edebi ilimler, Kimya, Fizik, Astronomi, Tıb gibi Fen ilimlerinde de gayet ileri bir düzeyde idi ve bu ilim dallarının gelişmesinde büyük katkılarda bulunmuştur.
    #Razi’nin en meşhur olduğu ilim dalı kelamdır. Allah’ın zatı, sıfatları, ef’ali ve isimleri ortaya koyması bakımından kelam ilmini, ilimlerin en şereflisi olarak görür.
    #Mantığın yanında akli delilleri ve felsefi görüşleride kullanmaya başlayan Razi, kelamda ‘’felsefi kelam’’ ekolunun kurucusu olmayı başarmıştır.
    #Razi, dönemindeki İslam düşünürlerine oranla daha fazla akılcıdır ve kelamda da akla diğer alimlerden daha fazla değer vermiştir.
    #En önemli kelam kitapları; el-Muhassal, Erba’in fi-Usuli’d Din ve Levamiu’l-Beyyinaat’tır.
    Tefsiri
    #Tefsirinin adı Mefatihu’l-Gayb’dır.
    #Bu eseri yazmadaki hedefi, akıl prensipleri ve istidlal yolları ışığında Kur’an’a yöneltilen hücumları çürütmek, İslam inançlarını savunmak, ve bu konularda ileri sürülen karşı fikirleri etkisiz kılmak olduğunu belirtmiştir.
    #Razi’nin tefsirdeki metodunun genel hatlarını şöyle özetleyebiliriz: Fatihada tenbih mahiyetinde geniş bir mukaddimesi vardır. Her sure müstakil bir kitap halinde olup, kitaplar bablara, her babta meselelere tahsis edilmektedir. Her meselede mukaddimeler, hüccetler, latifeler, hükümler, vecihler yer almaktadır.
    #Razi, usül ve furu’daki akli kaidelere dayanarak, tefsir ilmine de akli unsuru bol miktarda sokmuştur. Ona göre sahih olan nakil, sahih olan akla aykırı olmaz.
    # ‘’Onun tefsirinde tefsirden başka herşey vardır’’ diyenler olmuştur. Bu ona yapılan bi haksızlıktan ibarettir.

    #İbnu Kesir (h.701-774/m.1301-1373)
    #Şam bölgesinin Busra şehrinin Müceydilülkarye köyünde dünyaya gelen Hafız, İmadüddin, Ebu’l-Fida, İsmail b. Şihabuddin Ömer b. Kesir el-Kaysi, el-Kuraşi, el-Busravi, ed- Dımaşki eş-Şafii Tarih, Tefsir, Hadis ve Fıkıh ilimlerinde öne çıkmış alimlerimizdendir.
    #Dımeşk’e göç eden alimimiz burada ilim tahsil etmeye devam etmiş ve burada hatip, kıraat alimi, müftü ve mahkeme üyesi gibi görevlerde bulunmuştur.
    #Şafi mezhebine mensup olan İbn Kesir diğer mezheplerin görüşlerine de açıktı. Kelam ilmininde kendisinden etkilendiği İbni Teymiyye’nin etkisinde kalarak Hanbeli kelamını benimsemiştir.
    # Şiilere karşı oldukça sert tavırlar sergilemiştir.
    Tefsiri
    #Tefsirinin adı, Tefsiru’l-Kur’anı’-Azim’dir.
    #Rivayet tefsirleri arasında önemli bir yere sahiptir.
    #Eserin önemli bir mukaddimesi vardır. Fakat mukaddimede yer alan bilgilerin çoğu hocası İbn Teymiyye’nin tefsir usulünden aktarılmıştır.
    #Kur’an’ Kur’an’la tefsir etmiştir. Daha sonra Hz Peygamber’den , sahabe , ve tabiilerin ileri gelenlerinden nakillerde bulunmuştur.
    #İsrailiyattan özellikle kaçınmıştır.

    YanıtlaSil
  29. #Ebussuud (h.896-982/m.1490-1574)#
    #Ebussuud Muhammed el-İmadi İstanbul yakınlarında Metris köyünde doğmuştur.
    #İlk derslerini aldığı kimse babasıdır bununla beraber birçok alimden de ders almıştır.
    #İlmi tahsilini tamamladıktan sonra müderrislik , kadılık, kadıaskerlik, müftülük ve nihayet Şeyhulislam’lık gibi mevkileri elde etmiştir.
    #Kendisi Osmanlı’nın onüçüncü Şeyhulislam’ıdır. Osmanlı şeyhülislamları arasında en çok bu makamda kalıp hizmeti geçen kimse Ebussuud Efendidir.
    #Kanuni Sultan Süleyman ile İkinci Sultan Selim Hanın saltanatları zamanında 29 sene şeyhülislamlık yapmıştır.
    #Ebussuud, dini hükümleri çok ii bilen, sağlam karakterli, kimseye haksızlık etmeyen biridir. Devrin durumunu , şartlarını, halkın örf ve adetlerini dikkate alır, işlerinde dinin emirlerinden asla dışarı çıkmazdı.
    #Pek çok eser yazmıştır bunlardan birkaçı: İrşadü’l-Aklisselim, Ma’ruzat, Hasmu’l-Hilaf, Ğamzetü’l-Melih’dir.
    Tefsiri
    #tefsirinin adı, İrşadü’l’Akli’Selim ila Mezaya’l-Kur’ani’l-Kerim’dir.
    #Tefsirini oluştururken Zemahşeri, Razi ve Beydavi'nin tefsirlerinden yararlanmıştır
    #Kur’an’ın Kur’an ile tefsiri, hadislerle tefsiri, sebebi nüzul , nesh , kıssalar, fıkıh,k elam, lügat ve nahiv, kıraat, israliyat, muhkem ve müteşabih , şiirler, istişhad, belagat ve i’caz, insicam gibi yollarla tefsir etmiş,
    #Kur’an-ın belagatı ile ilgili tespitler yapmış, şiirden yararlamıştır.
    #Mezhep görüşleri arasında karşılaştırmalarda bulunmuştur.
    #Az da olsa israiliyattan faydalanmıştır.
    #Tasavvufa pek sıcak bakmamıştır.

    ‘’’’’Bütün bu müfessirlerin hayatına baktığımızda ilk olarak göze çarpan şey aldıkları eğitimin aile tarfından verilmiş olmasıdır.Daha sonrasında ise hocalardan ilim tahsil edip, elde etmiş oldukları donanımı yapmış oldukları ilmi seyahatlerle pekiştirip bilgiye dönüştürmeleri alim insan ve örnek insan olmalarında büyük etken olmuştur’’’
    AYŞEGÜL KAYMAZ 10070158 1/B

    YanıtlaSil
  30. 1)İBN EBİ HATİM

    Asıl ismi Ebu Muhammed b. Ebi Hatim Muhammed b. İdris el-Hanzeli er-Razi’dir. Hicri 240 yılında Rey’de doğmuştur ve hicri 327 yılında vefat etmiştir. Aklın fonksiyonunu en aza indirgeyerek nasslardan hüküm çıkarmayı tercih eden bir yönteme sahiptir. Çeşitli İslami ilimlerde 22 kadar eser vermiştir. Tefsirinin ismi ise ; ‘ tefsiru’l-Kur’ani’l-Azim müsneden ‘an rasulillahi(sav) ve’s-Sahabeti vet’t-Tabiin’dir. Eserin bir kısmı kayıptır. Eserin aslı ile diğer rivayetler birbirine karışmıştır. İbn Ebi Hatim’in bu ederi yazmasındaki amaç , sadece peygamber(sav) , sahabe ve tabii sözlerini derlemektir. Kendi görüşlerinden özellikle kaçınmıştır, eserbu açıdan tıpkı bir hadis kitabını andırmaktadır. Onun tefsir yöntemi şöyledir ; ayeti öncelikle varsa H.z Peygamberin bir sözüyle , yoksa sahabi sözüyle , o da yoksa tabii sözü , ve bu şekilde devam etmiştir. Eser kendinden sonra bir çok esere kaynaklık etmiştir.

    MELTEM TANDOĞAN 10070222 1/B

    YanıtlaSil
  31. 2)EZ-ZEMAHŞERİ

    Asıl ismi Ebu’l Kasım Mahmud İbn Ömer ez- Zemahşeri el-Harezmi’dir. Hicri 467’de Zemahşer’de dünyaya gelmiştir. Ve hicri 1143’te vefat etmiştir. Onun eserinin ismi ; el-Keşşaf an Hakaikı’t-Tenzil ve Uyuni’l-Ekavil fi Vücühi’t-Te’vil’dir. Kısaca ‘Keşşaf’ olarak bilinir. Bu esrini Mekke’de kaleme almıştır. Kendinden önceki eserlerden ve müelliflerinden önemli ölçüde yararlanmıştır. Kur’an’ın mucizeliğini ortaya koymayı amaç edinmiş , dil ve belegat açısından büyük önem teşkil etmiştir. Bu açıdan diirayet tefsircilerini etkilemiştir. Ve tefsirlerin anası olarak kabul edilmiştir. Zemahşeri tefsirine kaynaklık etmesi bakımından bin kadar beyit yazmış , bunların anlaşılması güç olup üzerine müstakil eserler yazılmıştır. İsrailiyata ve uydurma hadislere yer vermiştir. Tefsirinde genellikle soru-cevap metodunu kullanmıştır.

    MELTEM TANDOĞAN 10070222 1/B

    YanıtlaSil
  32. 3)EL-KURTUBİ

    Tam ismi Ebu Abdullah Muhammed b. Ahmed Ebi Bekr b. Farh el-Kurtubi’dir. Hicri 600 yılında Kurtuba’da doğmuş ve hicri 671’de vefat etmiştir. Eserinin ismi ; el-Camiu li-Ahkami’l-Kur’an ve’l Mübeyyen lima Tedammenehu mine’s-Sünneti ve Ayi’l-Furkan’dır. Kurtubi Kur’an’ı baştan sona tefsir etmiştir. Tefsirine geniş bir mukaddime ile başlamıştır. Tefsiri rivayet tefsiridir fakat dirayet tefsirini de ihmal etmemiştir. Tefsir yaparken önce ayetin açıklamasını vermiş , eğer yoksa hadis verilmiş , o da yoksa sahabe , sonra tabiun ve son olarakta alimlerin görüşlerine yer vermiştir. Görüşler farklı ise aralarında tercih yapmıştır. İsrailiyata yer vermiş , arap dilinden yararlanmıştır. Ahkam ayetleri üzerinde durmuştur.

    MELTEM TANDOĞAN 10070222 1/B

    YanıtlaSil
  33. 4)FAHREDDİN ER-RAZİ

    Tam ismi Muhammed b. Ömer b. El-Hüseyin b. Ali el-Kuraşi et –Teymi el-Bekri et-Taberistani’dir. Hicri 543 yılında Rey şehrinde doğmuş ve hicri 606 yılında vefat etmiştir. Tefsirinin ismi ‘Mefatihu’l-Ğayb’dır. Onun tefsirinde her sure bir kitap niteliğindedir. Ayetler arasındaki ilişkileri açıklamış ve ayeti ayetle açıklamıştır. Tefsirinde kelam , fıkıh ve tasavvuf gibi bir çok konuya girmesi sebebiyle ‘Onun tefsirinde tefsirden başka her şey vardır’ diyenler olmuştur. Kendinden sonraki müfessirler için önemli bir kaynak oluşturmuştur

    MELTEM TANDOĞAN 10070222 1/B

    YanıtlaSil
  34. 5)İBNU KESİR

    Tam ismi Hafız , İmadüddin , Ebu’l-Fida , İsmail b. Şihabuddin Ömer b. Kesir el-Kaysi , el-Kuraşi , EL-Bursevi , ed-Dımaşki eş-Şafii’dir. Hicri 701 ve 774 yılları arasında yaşamıştır. Tefsirinin ismi ‘Tesiru’l-Kurr’ani’l-Azim’dir. Rivayet tefsirleri arasında önemli bir yeri fakat dirayet tefsirinide ihmal etmemiştir. Hocası ibn. Teymiyye’den etkilenmiştir. Kur’an’ı Kur’an ile tefsir etmiş, daha sonra da hadis , sahabe , tabiun , tebe-i tabiin ve diğer alimlerin sözlerini vermiştir. İsrailiyatı kesin olarak reddetmiştir.

    MELTEM TANDOĞAN 10070222 1/B

    YanıtlaSil
  35. 6)EBUSSUUD

    Tam ismi Ebussuud Muhammed el-İmadi’dir. 896/1490 ve 1574 yılları arasında yaşamıştır. Eserinin ismi ‘İrşadü’l Akli’s-Selim ila Mezaya’l-Kur’ani’l-Kerim’dir. Osmanlı döneminde Kur’an’ın tamamını tefsir edenlerin başında gelir. Ve bu eseri Kanuni Sultan Süleyman’a sunmuştur. Tefsirini şiirlerle açıklamıştır. İsrailiyata başvurmuştur. Uydurma hadislere yer vermiş , gramerle ilgili açıklamalar yapmıştır. Zemahşeri , Razi ve Beydavi’den etkilenmiş ve tefsirlerinden faydalanmıştır.

    MELTEM TANDOĞAN 10070222 1/B

    YanıtlaSil
  36. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  37. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  38. İBN EBİ HATİM
    *İbn Ebi Hatim H.240 yılında Rey’de büyük ve itibarlı bir ailenin evladı olarak dünya ya gelmiştir.Onun Rey gibi zengin bir ilmi ortamda ve seçkin bir aileye mensup olması yetişmesinde önemli bir rol oynamıştır. Bunu şu şekilde örnekleyebiliriz ki İbn Ebi Hatim’in başta gelen hocalarından biri dönemin hadis alimi olan babası Ebu Hatim ken diğeri de yine dönemin önemli muhaddislerinden olan akrabası Ebu Zur’a er-Razi olmuştur. Daha çok küçük yaşta iken babasının teşvikiyle Kuran ve kıraat ilmini öğrenmeyle ilim hayatına başlamış daha sonra da babası ile ilmi seyahatlerde bulunmuştur.Rey’de iken H.327 ‘de vefat etmiştir.
    *İbn Ebi Hatim yüksek ilmi bilgisinin yanında zühd ve takvasıyla da takdir edilmiştir. Uzmanlaştığı ilimlerin başında hadis ilmi gelmekte, bu yaptığı tefsire de yansımaktadır. Tefsirini bir muhaddis titizliğinde, Hz. Peygamber (sav)den, sahabeden ve tabiinden gelen tefsir rivayetleriyle derlemiştir.
    *Tefsirinde izlediği yol: Ayetin tefsiriyle ilgili Hz. Peygamberin rivayetlerini almış,yoksa sahabe tefsir ile ilgili ortak görüşte ise bunu en sağlam isnadla zikretmiş, eğer bir ihtilaf varsa bunları ayrı ayrı isnadlarla zikretmiştir.Tabii görüşlerini de aynı şekilde yapmıştır.
    EZ-ZEMAHŞERİ
    *Ez-Zemahşeri zemahşer de H.467 de dünyaya gelmiştir.O da ilk tahsilini kasabanın imamı olan babasından yapmış, daha sonra ilerlemek için Buhara ya gitmiştir.Zemahşeri özel hayatında, daha küçük yaşlarda ayağının kesilmiş olması, babasının siyasi nedenlerden dolayı hapse girmesi ve orada iken vefat etmesi gibi sıkıntılar yaşamıştır.
    *Buhara da farklı hocalardan usulu fıkıh,fıkıh,hadis,tefsir,kelam,mantık,felsefe ve Arapça dersleri almıştır. Bu sırada birçok ilmi gezi yapmış ders halkalarına katılmıştır. Zemahşeri büyük bir dilci,edebiyatçı, kelamcı ve müfessirdir.H.538 yılında vefat etmiştir.
    *İslam aleminde tanınmasını sağlayan tefsiri Keşşaf’tır. Tefsirinde önceki müfessirlerden oldukça faydalanmıştır. Bu tefsiri daha çok dil ve belagat açısından önemlidir. Zemahşeri mutezile mezhebinden olduğu için tefsiri çok tenki de uğramıştır.Öte yandan az da olsa israiliyyata ve zayaıf hatta uydurma hadislere de yer vermiş olması da tenkid edilmesinin bir diğer sebebidir.Tefsirinde genellikle soru-cevap usulü kullanılmıştır.Birçok tenkide maruz kalmış olsada Kur’an-ı Kerim’in belagat ve icazını en güzel ortaya koyan eserdir Keşşaf.
    EL-KURTUBİ
    *Kurtubada doğmuş Endülüsün yetiştirdiği büyük alimlerdendir.Çiftçilikle uğraşan bir ailenin evladı olarak dünyaya gelmiştir.Öğrenim çağında ilk Arapça ve şiir daha sonra Kuran öğrenmiştir.Küçük yaşta iken babasını şehit olması onu çalışmaya itmiş ancak ilmine de bunun yanında devam etmiştir.Önemli hocalardan dilbilgisi,nahiv,belagat,Kuran ilimleri ve fıkıh dersleri almıştır.Uzun bir süre Kahire de yaşamış olan Kurtubi h.671 yılında burada vefat etmiştir.
    *Tefsiri Kuran ın tamamının tefsirini içermektedir.Ahkam ağırlıklıdır. Tefsiri geniş bir mukaddime ile başlar. Tefsirinde oldukça çok hadis, fıkıh,kıraat,dil ve belagat, akaid ve kelam, tarih sahalarında birçok eserden faydalanmış ve tefsirinde bunlardan alıntılar yapmıştır. Kurtubi fıkıhta maliki itikada eşari dir. Buna binaen tefsirinde maliki mezhebinin görüşlerini delillendirirken, özellikle ahkam ayetlerin tefsirinde diğer mezheplerin görüşlerine de yer vermiş ama nezih bir şekilde tenkit ve reddetmiştir. Tefsirinde ayetlerin arap dilbilgisine göre tahlillerine ve şiirle istişhada bolca rastlanmaktadır. Kurtubi nin tefsiri Kuranın tamamının hemen her yönden incelenmesi bakımından geniş bir tefsirdir.
    ARİFE BETÜL SELMAN 10070216

    YanıtlaSil
  39. ER-RAZİ
    *H. 543 yılında ramazan ayında Rey şehrinde doğmuştur. Aslen taberistanlıdır. H. 606 yılansa heratta vefat etmiştir. Razi ilk dersini babasından almıştır. Üstün zeka ve çalışma gücüne sahip olan Razi tahsilini bitirdikten sonra ilmi seyehatlere çıkmıştır. Razi sadece İslami ilimlerde değil dönemin bütün ilimlerine hakim idi. En meşhur olduğu ilim dalı kelamdır. Razi İslam düşünürlerine oranla daha akılcıdır.
    *Razi nin tefsirinde her sure bir kitap niteliğindedir, kitaplar bölümlere, bablar meselelere bölünmüştür. Razi ayetlerin tefsirine bazen sebebi nüzul ile bazen kelime tahlilleri ile bazen de farklı kıraatleri zikretmekle, çoğunlukla da ayetler arasındaki münasebeti kurarak başlar. Razi Kuran da her şeyin mevcut olduğu kanatini taşır. Razini kelam ilmindeki yönü tefsirinde de ağırlıklı bir şekilde görülür. Tefsirinde zaman zaman tasavvufi konulara girmektedir. Eseri ondan sonra gelenlere önemli bir kaynaktır.
    İBN KESİR
    *H.701 yılında Busra şehrinin bir köyünde dünyaya gelmiştir. İlim sahibi olan babası 3 yaşındayken vefat etmiştir. Bunun üzerine Dımaşk a göç etmişler ve burada çeşitli ilim dersleri (fıkıh,usulü fıkıh,hadis, tarih,kelam) almıştır. İbn Kesir öğrenimini tamamladıktan sonra hatip,müderris,kıraat alimi,müftü ve mahkeme üyesi olarak çeşitli görevlerde bulunmuştur. Hayatının sonlarına doğru hayatını kaybeden İbn Kesir h.774 de hayatını kaydetmiştir.
    *Tefsirinin rivayet tefsirleri arasında önemli bir yeri vardır. Bununla birlikte kendi görüşlerine de yer vermiştir. Tefsirinde önce tefsir edeceği ayeti verir. Kolay ve özet bir şekilde açıkladıktan sonra varsa konu ile ilgili diğer ayetleri verir. Bundan sonra da diğer rivayetlere geçer. Tefsirinin bir özelliğide israiliyyat konusundaki hassasiyetidir.
    EBU SUUD
    *İstanbul yakınlarında doğmuştur. Ebu Suud da ilk derslerini babasından alan alimlerdendir. Farklı hocalardan da dersler alarak tahsilini bitiren Ebu Suud 26 yaşında müderris olmuştur. Ve şeyhülislam olmak gibi bir çok görevde bulunmuştur. H.982 yılında vefat etmiştir.
    *Ebu Suud Efendi dini hükümleri çok iyi bilen, sağlam karakterli, kimseye haksızlık etmeyen, hatır için asla söz söylemeyen, çok çalışkan ve gayet tedbirli bir alimdir.
    *Osmanlı da az görülen şekilde Kuranın tamamını tefsir edenlerdendir Ebu Suud. Tefsirin en önemli özelliği ayeti kerimelerin fesahat ve belagatı ile yaptığı tesbitlerdir. Kıraat farklılıklarından da faydalanmıştır. İsrailiyyattan da faydalanmış zaman zaman ancak uydurma olanları belirtmiştir. Bir şeyhin oğlu olmasına rağmen tasavvufa sıcak bakmamıştır. ARİFE BETÜL SELMAN 10070216

    YanıtlaSil
  40. ez-ZEMAHŞERİ

    H.467 hAREZM kasabalarından Zemahşer'de doğmuştur.Mekke'de uzun süre yaşadığı için Carullah lakabı verilmiştir.ilk tahsili babasından yaptı babası kasabanın imamıydı.Okuma yazma öğrenip Hafız da olduktan sonra Buharaya gitti.Babası Zemahşeri 21 yaşındayken vefat etmiştir.Zemahşeri Buhara'da mantık kelam felsefe hadis usuli fıkıh arapça fıkıh eğitimi almıştır.Keşşaf adlı eserini Mekkee'de kaleme almıştır.İtikadda MU'tezile fıkıhta ise Hanefidir. Harezme dönüp orada da h. 538de vefat etmiştir.
    tefsir özellikleri:
    Tefsirinin tam adı el-Keşşaf an Hakaiki't Tenzil ve Uyuni'l Ekavil fi Vucuhi't Te'vil'dir.Tefsir tarihinde çok önemli bir yer tutan leh ve aleyhinde çok söz söylenen, üzerinde yüzlerce şerh haşiye ta'lik ve reddiye yazılmış bir kitaptır.bu kitabını 2 sene tamamlamıştır.Dil bilimsel açıklamaları çok önemlidir.Zemahşeri'nin bu tefsiri daha ziyade dil ve belagat bakımından önemlidir.Çünkü o bu eseriyle Kur'an'ın belagat yönünden mucizeliğini ortaya koymaya çalışmıştır.Eserde kıraat farklılıklarına büyük ölçüde işaret eder.Şaz kıraatlere yer vermesi ve bunları tefsirde kabul etmesi çok tartışılan bir konudur. Az da olsa israiliyyata ve uydurma hadislere yer vermiştir.Tefsirinde doğurtma metodunu kullanmıştır.yani -eğer söyle dersen ben de derim ki-şeklinde soru cevaplara yer veermiştir.

    YanıtlaSil
  41. İbn Ebi Hatim
    H. 240 yılında Rey'de doğmuştur ve yine Rey'de 327de vefat etmiştir.Büyük ve itibarlı bir ailede doğmuş ve çok iyi bir eğitim almıştır. En önemli hoca babası Ebi Hatim'dir.Babası çok önemli bir hadis alimidir.ilim için 3 yolculuk yaptığı söylenir. ilk yolculuğunu ise 15 yaşındayken gerçekleştirmiş ve babasıyla birlikte hacca gitmiştir.20'den fazla şehir gezmiştir.Bu seyahatleri sırasında Ahmed bin Hanbel'in oğlu Salihle görüşmüş ibn Hanbel hakkında ilk ağızdan bbilgiler almıştır. Başta hadis kitabı olmak üzere 22 eseri vardır.
    tefsiri:
    Tefsirinin tam adı Tefsiru'l Kur'ani'l Azim Müsneden an Rasulillah ve's sAHABETİ VE'T tabiin'dir.bu eseri 1997 yılında neşredilmiştir. fakat eserinin yarısı kayıp olduğu için neşredilirken kayıp olan kısımları farklı kaynaklardan doldurulmuştur.Bu eserde sadece peygamberden sahabiden ve tabiinden gelen tefsir rivayetlerini bir muhaddis titizliğiyle zikretmiştir.Bu bakımdan tefsirnde kendi yorummlarına yer vermemiştir.Tefsir yöntemine gelince peygamberden bir rivayet varsa onu alır eğer saahabi görüşleri varsa onları almazdı sadece peygamberin rivayetiyle yetinirdi. eğer sahabiden bir rivayet var ve diğer sahabiler tarafındanda ortak kabul edildiyse bunu da derece olarak en yüksek olandan zikretmiştir.İbn i Kesir ve Suyuti'nin rivayet tefsirleri İbn Ebi Hatim'in tefsirinden etkilenmiştir.

    SÜMEYYE KAVAS 10070154 1/B İLAHİYAT

    YanıtlaSil
  42. el- KURTUBİ
    Kurtuba'da doğdu. Endülüsün yetiştirdiği büyük alimlerdendir.Çiftçilikle uğraşan bir ailenin çocuğudur.Önce arapça ve şiir sonra da Kur'an-ı Kerim öğrendi.Mısıra gitti daha Kahireye ordanda sonra Asyut'un kuzeyindeki Munyeti Benı Hasib e gidip yerleşerek vefatına kadar orda kaldı. Fıkıhta Maliki meshebine mensuptur.İtikad mezhebi de Eş'ari'dir.
    tefsirinin özellikleri:
    Eser Ahkam ağırlıkklı olduğu için tefsiri Ahkamu'l Kur'anlar içinde sayanlar olmuştur.Ama eser Kur'an-ın baştan sona kadar tefsirini ihtiva etmektedir.Tefsirine büyükçe bir mukadddime ile başlar.Rivayet ağırlıklı bir tefsirdir.Tefsirinde rivayete ağırlık vermesinin yanında dirayeti de eksik etmemiştir.Mukaddimesinde açıkladığı gibi sahabe ve tabıun söz ve görüşlerinden başlayarak kendi dönemine kadar yazılmış tefsirlerden bol bol alıntılar yapmıştır.Kurtubi tefsirinde kıraatlere ve ayetlerin arap dilbilgisine göre tahlillerine şiirle istişhada da bolca rastlanır.Az da olsa israiliyyata yer vermiştir.
    SÜMEYYE KAVAS 10070154 1/B İLAHİYAT

    YanıtlaSil
  43. er-RAZİ
    H. 543 de Rey şehrinde doğdu.Aslen Taberistanlıdır.606 yılında 61 yaşındayken Herat'ta vefat etti.İlk eğitimini babasından aldı.Herat2a yerleşti ve orada şeyhülislam oldu ve evlendi.Razi sadece islami ilimlerde değil zamanının bütün ilimlerinde mütehassıstı.Pek çok alim yetiştirdi.Kelam tefsir fıkıh usulü ve fıkıh da derin bir alim olduğu kadar edebi ilimlerde de matematik kimya fizik astronomi tıp gibi alanlarda da söz sahibiydi.Ama Razi'nin en meşhur olduğu ilim dali Kelam'dır.İslam düşünürlerine göre daha fazla akılcıdır.
    tefsirinin özellikleri:
    Tefsirinin asıl adı Mefatihul Ğayb'dır.Eserde her sure bir kitap niteliğinde olup kitaplar bölümlere bölümler de meselelere bölünmüştür.Meselelerde de yer yer mukaddime huccet latife hüküm ve vecih şeklinde alt başlıklara ayrılmıştır.Razi ayetlerin tefsirine bazen sebebi nüzulü ile bazen kelime tahlilleri ile bazen de farklı kıraatleri zikretmekle çoğu zamanda ayetler arasında münasebetler kurarak başlar.Bir ayeti tefsir ederken genellikle önce onu açıklayan başka ayet ve ayetlee işaret eder.Razi neshi kabul eder.Onun tefsirinde tefsirden başka heer şey vardır diyenler olmuştur fakat onun tefsirinin fazlası vardır eksiği yoktur.
    SÜMEYYE KAVAS 10070154 1/B İLAHİYAT

    YanıtlaSil
  44. İBN-İ KESİR
    H. 701' de Şam bölgesinin Busra şehrinde dünyaya geldi.Babası öldüğünde 3 yaşındaydı.İbn Teymiyye'den etkilenmiştir.Kelamda Hanbeli kelamını benimsemiştir.Tarikatları reddeder ve şiilere karşı sert bir tutum sergilemiştir.Taberiden sonra en büyük rivayet tefsiri alimidir..Yaşamının sonlarına doğru gözlerini kaybetmiştir. h.774'de Şam'da vefat etmiştir.
    Tefsirinin özellikleri:
    Tefsirinin adı Tefsiru'l Kur'ani'l Azim'dir.Rivayet tefsiri eserleri arasında neredeyse en önemlilerindendir.Bununla birlikte müfessir yer yer kendi görüşlerine de yer vermiştir. Buradan da anlıyoruz ki aslında tefsir tamamen bir dirayet işidir.AYrıca eserinin önemli bir de mukaddimesi vardır.Önce tefsir edeceği ayeti verir.onu kolay ve özet bir ifadeyle açıkladıktan sonra varsa konu ile ilgili diğer ayetleri sıralar.Bu needenle onun tefsiri Kur'an'ın Kur'anla tefsirinde haklı bir şöhret yapmıştır.Daha sonra da konu ile ilgili hadisleri verir.Tefsirinin en önemli özelliği de israiliyyat konusunda kesinlikle hassas davranmasıdır.
    SÜMEYYE KAVAS 10070154 1/B İLAHİYAT

    YanıtlaSil
  45. ...EBUSSUUD...
    H. 896 da İstanbul yakınlarındaki Metris köyünde doğdu.Ailesi iskiliplidir.II.Beyazıd ve Kanuni döneminde yaşamıştır.Ve iki padişah döneminde de çok sevilmiştir. Osmanlı Devletinin 13. Şeyhulislamıdır.26 yaşında müderris olmuştur.Kanuni'nin cenaze namazını kıldırmıştır.h.982'de vefat etmiştir.
    Tefsir özellikleri:
    Tefsirinin asıl adı İrşadu'l Akli's Selim ila Mezaya'l Kur'ani'l Kerim'dir. Kur'an'ın tamamını tefsir etmiştir.Eserine yazdığı mukaddime de Zemahşeri Razi ve Beydavi'nin tefsirlerinden yararlandığını söylemiştir.Eserinin en önemli özelliği Kur'an ayetlerinin fesahat ve belagatı ile yapmışş olduğu tespitlerdir.Şiirlerden de yararlanmıştır.
    SÜMEYYE KAVAS 10070154 1/B İLAHİYAT

    YanıtlaSil
  46. İBN EBİ HATİM
    Rey’de doğmuş ve 85 yaşında yine Rey’de vefat etmiştir.
    Rey’de Hanzala oymağı mevalisinden büyük ve itibarlı bir ailedendir.
    En baştaki hocası devrin seçkin alimlerinden olan babası Ebu Hatimdir.
    Kur’an ve kıraat eğitimini el-Fadl b. Şazan’dan almıştır.
    Babasıyla bilikkte ilmi seyahatler yapmıştır. Bu sayede Hicaz, Suriye, Irak, Mısır ve İsfehan bölgelerindeki riveyetlere ulaşabilmiştir.
    Seyahatleri sırasında İmam Şafii’nin talebesi er-Rabi’ b. Süleyman ve Ahmed b. Hanbel’in oğlu Salih ile görüşmüştür.
    Onun için önemli olan nassların sıhhatidir. Rivayet zincirlerini ele almış ve bu konu ile ilgili el-Cerh ve Ta’dil eserini yazmıştır.
    İlmi yanında zühd ve takvasıyla da takdir toplamış ve birçok İslami ilimde gelişmiştir.
    Tefsirinde Hz.Peygamber, sahabe, tabiun rivayetlerini derlemiş ve kendi görüşlerini belirtmekten kaınmıştır.
    Tefsir edilen ayetle ilgili Peygamber’in rivayeti varsa onu zikretmekle yetinmiş, yoksa sahabe rivayetlerinden isnadı en sağlam olanı nakletmiştir. Tabiun rivayetlerinde de aynı titizliği göstermiştir.
    Tefsiri bir hadis kitabı görüntüsündedir.

    Ez-ZEMAHŞERİ
    Dil, edebiyat, kelam ve tefsir alanlarında kendini geliştşrmiştir.
    İlk tahsilini imam olan babasından alıp hafızlıktan sonra ilim tahsili için Buhara’ya gitti.
    Harezm ve Horasan’da birçok şehirler gezmiş ve derslere katılmıştır. Daha sonra Mekke’ye gitmiş ve Şerif Ali b. Hamza Vehhas gibi alimlerden feyz almıştır.
    Hocalara arasında Mahmud ibn Cerir ed-Dabbi, Ali ibn Muzaffer en-Neysaburi, el-Hayyati, Rükneddin Muhammed el-Usuli, Ebu Mansur Nasr el-Haris, Ebu’l-Hattab Nasr ibn Ahmed el-Batır vardır.
    İtikada Mu’tezile, fıkıhta Hanefidir.
    El-Keşşaf adlı tefsiri dil ve belagat bakımından önemlidir.Genellikle soru-cevap şeklinde bir metod kullanmıştır. Eserde şaz kıratlara, israiliyyata, zayıf ve hatta uydurma hadislere de yer verilmiştir.

    El-KURTUBİ
    Kurtuba’da doğdu. Önce Arapça ve şiir, sonra Kur’an-ı Kerim öğrendi.Rebi b. Abdurrahman ibn Ahmed el-Aşeri, ibn Ebi Hucce, Ebu’l-Hasan Ali b. Kutral el-Ensari gibi alimlarden dilbilgisi,nahiv, belagat Kur’an ilimleri ve Fıkıh dersi aldı.
    Salih, arif ve mütevazi kişiliği ve sade yaşayışıyla tanınan, ilimle yüksek bir dereceye ulaşmış bir alimdir.
    Kurtubi fıkıhta Maliki, itikada Eş’aridir.
    Eseri, Kur’an’ın baştan sona tefsiridir. Uzun bir mukaddimesi vardır.
    Metodu: Rivayete ağırlık vermesinin yanında dirayeti de ihmal etmemişitr.Sahabe, tabiun söz ve görüşlerinden başlayarak son zaman tefsirlerinden alıntılar yapılmış ve o zamana kadar söylenen ve yazılanlar toplanmıştır.
    Tefsirinde hadis, fıkıh, kıraat, dil ve belagat, akaid ve kelam alanlarında birçok kaynaktan yararlanmış, alıntı yapmıştır.
    Kurtubi tefsirinde kıraatlere ve arap dilbilgisine göre tahlillere, şiirlere rastlanır.Ayrıca az da olsa israiliyyata da yer vermiştir.



    er-RAZİ
    Soyu Kureyş kabilesine dayanır. Rey’de doğdu. Aslen Taberistanlıdır, 61 yaşında Herat’ta vefat etti.
    İlk önce babasındandaha sonra devrin büyük alimlerinden ders aldı. Harezm, Maveraünnehir, Gazne gibi bölgelere seyehatler yaparak Mu’tezile ile münazaralarda bulundu. Kerramilerle mücadelelerde bulundu.
    Üstün bir zeka ve çalışma gücüne sahip, sade İslami ilimler değil, bütün ilimlerde mütehassıs idi. Bu yüzden sultanların iltifatlarını aldı.
    En meşhur olduğu ilim dalı Kelamdır. Hatta Kelam ilminin kurucusu kabul edilir.
    İlimde akla çok değer vermiştir. Allah’ın varlığını delillerle ıspat etmeye çalışmış, akıl-nakil ilişkisini önemsemiştir.
    Tefsirinde sureleri kitaplara ayırmış ve alt başlıklar halinde düzenlemiştir. Bir ayeti tefsir ederken onu açıklayan başka ayetleri belirtmiştir. Bazen sebeb-i nüzullerle bazen kelime açıklamalarıyla bazen de farklı kıraatlerle başlamıştır ayet tefsirine.. En sonda ayetten çıkarılabilecek sonucu yazmıştır.
    Neshi kabul eder. Kelam ilmini tefsirinde çokça kullanmiştır.
    (FATMA GÜRASLAN 10070131 1/B)

    YanıtlaSil
  47. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  48. İBNU KESİR
    Busra’nın bir köyünde doğmuştur.Birçok ilimde meşhur bir alim olan babası vefat ettiğinde henüz üç yaşındayken ailesiyle Dımaşk’a yerleşmiş ve burada çeşitli hocalardan fıkıh, hadis, tarih, kelam dersleri almıştır. En etkilendiği hocalarından birisi İbn Teymiyye’dir.
    Tahsilini bitirdikten sonra hatip, müderris, müftü gibi çeşitli görevlerde bulunmuş, önemli dini ve siyasi olaylarda fetvasına başvurulmuştur.
    Tefsirde metodu:Önce ayeti verip onu kısaca özetler. Daha sonra konu ile ilgili hadisleri, sahabe, tabiun ve kendisinden önceki bazı alimlerden alıntılar da yapmıştır. İsrailiyyattan kaçınmıştır.

    EBUSSUUD
    İstanbul’a yakın Metris köyünde doğdu.İlk derslerini babasından aldı. Daha sonra ise Müeyyidzade Abdurrahman Efendi, Mevlana Seyyid-i Karamani ve İbn-i Kemal Paşa’dan dersler aldı. 26 yaşında müderris oldu.
    Çeşitli medreselerde müderrislik yaptıktan sonra kadılığa daha sonra da kazaskerliğe tayin edildi. Kanuni Sultan Süleyman’la bazı seferlere katıldı. Daha sonra da şeyhülislamlık görevine getirildi ve 29 yıl bu görevde olup bu makamda en çok kalan ve hizmet eden alim olmuştur.
    Sultan Süleyman’ın cenaze namazını Ebussuud kıldırmıştır.
    O dini hükümleri çok iyi bilen, sağlam karakterli, kimseye haksızlık etmeyen,çok çalışkandı. Karşısındaki kim olursa olsun onunla ilgilenir ve muhatap anlayıncaya kadar konuyu izah ederdi. İşlerinde dini emirlerin dışına çıkmazdı.
    Çok tanınan ve sevilen bir alim olduğu için vefatı büyük üzüntüyle karşılanmıştır. Cenaze namazında devrin alimleri, vezirleri, divan erkanı ve halk kalabalık bir topluluk olarak katılmıştır.
    Osmanlı döneminde pek az sayıda olan tam Kur’an tefsirlerinden birisi Ebussuud’un tefsiridir. Arapça olarak yazmıştır.
    Metodu: Ayetlerin fesahat ve belagatleriyle ilgili tespitler yapmış şiirlerden de yararlanmıştır. Kendisinden önceki alimlerden özellikle Zemahşeri, Beydavi, Razi’den faydalanmıştır. Gramer açıklamaları yapmış ve ayetler arasındaki ilişkiyi önemsemiştir. İsrailiyyattan da faydalanmış ancak bazısının uydurma olduğnğ dile getirmiştir. Kendisinin de tefsirinin de
    tasavvula alakası olmamıştır.
    (FATMA GÜRASLAN 10070131 1/B)

    YanıtlaSil
  49. Er-Razi (h.543-606/m.1149-1210)
    Rey de doğmuştur.Aslen Taberistanlı olup soyu kureyş kabilesine ulaşır.61 yaşında iken Heratta vefat etmiştir.Fahreddin Razi önce büyük bir alim olan babsından ders almıştır.Üstün zeka ve çalışma gücü ile tahsilini bitirip seyahatler yapmıştır.fahreddin Razi Kelam,Tefsir,Fıkıh gibi dini ilimlerde derin bir alim olmasıyla birlikte Edebi ilimler Matematik,Fizik,Kimya,Astronomi,Tıb, gibi fen ilimlerinde de söz sahibiydi.Ama en meşhur olduğu ilim dalı Kelamdır.Tefsirinin adı Mefatihul Ğaybtır.Razinin eserini yazmadaki amacı akıl prensipleri ışığında Kurana yöneltilen hücumları çürütmek,islam inanç esaslarını savunmaktır.Eserde her sure bir kitap niteliğinde olup,kitaplar bölümlere,bablar maselelere bölünmüştür.Razi ayetlerin tefsirine bazen sebebi nuzül ile bazen ayetler arsı münasebeti kurarak başlar.Bir ayeti tefsir edrken de genellikle önce onu açıklayan başka ayet veya ayetlere işaret eder ve sonunda ayetten çıkarılabilecek neticeleri sıralar.Razinin tefsirinde her konuya girmesi sebebiyle "Onun tefsirinde tefsirden başka herşey vardır" diyenler olmuştur ama haksız bir eleştiridir.Razinin bu eserikendisinden sonra gelen müfessirler için vazgeçilmez bir kaynak olmuştur.
    İbnu Kesir (h.701-774/m.1301-1373)
    Tarih,Tefsir,Hadis ve Fıkıh ilimlerinde öne çıkmış bir alimdir.Şam bölgesinin Busra şehrinin Müceydilülkarye köyünde doğmuştur.Çeşitli hocalardan Fıkıh,Hadis,Tarih,Kelam dersleri almıştır hocalarından en çok İbn Teymiyyeden etkilenmiştir.İbn Kesir öğrenimini tamamladıktan sonra hatip,müderris,kıraat alimi,müftü gibi çeşitli görevlerde bulunmuştur.Fıkıhta şafi mezhebine mensuptur.Hayatının sonlarına doğru gözlerini kaybeden İbn Kesir 774te Dımaşkta vefat etmiştir.Tefsirinin adı,Tefsirul-Kuranil-Azimdir.Rivayet tefsirlerinin içinde önemli bir yeri vardır bununla birlikte İbn Kesir yer yer kendi görüşlerinede yer vermiştir.Ayrıca eserin önemli bir mukaddimesi vardır.İbn Kesir eserinde önce tefsir edeceği ayeti verir sonra varsa konuyla ilgili diğer ayetleri sıralar bunun için onun bu eseri Kuranın Kuranla tefsirinde şöhret yapmıştır.Kendisene kadar gelen alimlerin eserlerinden alıntılar yapmış ve kuvvetli bir muhaddis olduğu için almış olduğu hadisler arasında tercih ve tenkitlerde bılunmuştur.Razi israiliyyat hususunda da hassas davranmıştır.
    Sevde Pamukçu 10070202 ilahiyat 1/B

    YanıtlaSil
  50. İbn Ebi Hatim (h.240-327/m.854-939)
    Reyde doğmuş ve orda vefat etmiştir.Rey gibi zengin bir ilmi ortamda ve seçkin bir aileye mensup olması yetişmesinde önemli rol oynamıştır.En başta gelen hocalarından birisi babası Ebu Hatimdir.Eğitimini tamamladıktan sonra babasıyla birlikte ilmi seyahatler yapma imkanı bulmuştur.ilk ilmi seyahati babası ile hacca gitmesidir, ikinci seyahati mısır ve suriyeye olmuştur, daha sonra ise isfehan bölgesine gitmiştir.İbn Hatim aklın alanını en aza inidiren bir alimdir.Ona göre bütün problem nasların sıhhatinden emin olmaktır.Bu yüzden o bütün gücünü rivayet zincirini saglıklı bir şekilde değerlendirilmesine vermiştir.İbn Hatim yüksek ilmi seviyesinin yanında zühd ve takvasıylada takdir edilmiş bir alimdir.Tefsirinin tam adı Tefsirul-Kuranil-Azim Müsneden an Rasulillahi ves Sahabeti vet Tabiindir. İbni Hatimin bu eseri yazmadaki amacı Hz peygamberden,sahabeden ve tabiinden gelen tefsir rivayetlerini titizlik içinde derlemektir..Bu bakımdan kendi görüşlerini tefsirinde belirtmemiştir.Rivayetleri derlerken isnadların sıhhatine önem göestermiştir.İbn Hatimin tefsiri kendisinden sonra gelen tefsirlere kaynaklık etmiştir.
    ez-Zemahşeri (h.467-538/m.1075-1143)
    Selçuklu sultanlarından melikşah devrinde Zemahşerde dogmuştur.Tam adı:Ebul -Kasım Mahmud İbn Ömer ez-Zemahşeri el-Harezmidir.Büyük bir dilci,edebiyatçı,kelamcı ve müseffirdir.Okuma yazma ögrenip hafız olduktan sonra ilim tahsili için ilim ve medeniyet merkezi olan Buharaya gitmiştir.Orada Fıkıh,Hadis,Tefsir,Mantık,Felsefe ve Arapça dersleri almıştır.Zemahşeri itikadda ateşli bir mutezile,fıkıhta ise hanefidir.Mutezile oluşundan dolayı çok tenkit edilmiştir.Zemahşerinin tanınmasını saglayan eserinin adı el-Keşşaf an Hakaikit-Tenzil ve Uyunil-Ekavil fi Vücühit-Tevildir.Kısaca keşşaf olarak tanınır.Zemahşeri kendinden önce tefsir ve müfessirlerden istifade etmiştir.Zemahşerinin tefsiri dil ve belegat yönünden önemlidir.Keşşaftada belegat yönünden Kuranın mucizeliğini ortaya koymaya çalışmıştır. Keşşaf tefsiri tefsirlerin anası olarak kabul edilmiştir. Zemahşeri eserinde israiliyyata ve zayıf hatta uydurma hadislerede yer vermiştir ve tefsirinde genellikle soru cevap metodunu kullanmıştır.
    El-Kurtubi (ö.671/1273)
    Endülüsün yetiştirdigi büyük alimlerden olup kurtubada doğmuştur ama dodum tarihi tam olarak bilinememektedir.Kurtubada çiftlikle uğraşan bir ailenin çocugu olarak dünyaya gelen kurtubi,öğrenim çağına gelince önce arapça ve şiir sonrada Kuran-ı Kerimi öğrenmiştir.Büyük alimlerden Dilbilgisi,Nahiv,Belegat,Kuran ilimleri ve Fıkıh dersleri almıştır.Kurtubi kahireye giderek orda pek çok talebe yetiştirmiştir ve orda vefat etmiştir.İlimde yüksek bir dereceye ulaşmış,mütevazi,salih bir kişilige sahip alimdir.Kurtubi fıkhta maliki,itikadda eşaridir.Kurtubinin tefsirinin tam adı:el-Camiu li-Ahkamil-Kuran vel Mübeyyin lima Tedammenehu mines-Sünneti ve Ayyil-Furkandır.Ahkam agırlıklı bir tefsirdir.Tefsirinde geniş bir makaddime bulunmaktadır.Kurtubi tefsirinde Kuranın baştan sona kadar tefsirini ihtiva etmiştir.Tefsirinde rivayete ağırlık vermiştir ama dirayetide ihmal etmemiştir.Az da olsa israiliyyatada yer vermiştir.Kurtubi tefsiri sadece bir ahkamul- kuran değil Kuranı Kerimin betün ayetlerini her yönden inceleyen geniş bir tefsirdir.
    Kurtubi kendinden önceki tefsirlerden faydalanmıştır.
    Sevde Pamukçu 10070202 ilahiyat 1/B

    YanıtlaSil
  51. Ebussuud (h.896-982/m.1490-1574)
    İstanbul yakınlarındaki Metris köyünde doğmuştur.İlk derslerini babasından almıştır.Eğitimini tamamladıktan sonra yirmi altı yaşında müderris olmuştur.Sekiz yıl Rumeli Kazaskeri olan Ebussuud 55 yaşında iken şeyhulislam olmuştur.29 sene şeyhulislamlık yaparak din ve devlete üstün hizmetlerde bulunmuştur.Ebussuud Efendi dini hükümleri çok iyi bilen,sağlan karakterli,gayretli,çalışkan bir alimdir.tefsirinin tam adı:İrşadül Aklis-Selim ila Mezayel-Kuranil-Kerimdir.Ebussuud Kuranın tamamını tefsir edenlerdendir.Eserini arapça olarak kaleme almıştır.Kendisinin dışında diğer alimlerin tefsirlerini okuyup onlardan faydalanmıştır.Ayetler arasındaki münasebete önem verir.Ebussuud israiliyyattanda faydalanmış ama bunlardan bazılarının uydurma olduğunu da belirtmiştir.Tasavvufada sıcak bakmamıştır.
    Sevde Pamukçu ilahiyat 100702021/B

    YanıtlaSil
  52. İbn Ebi Hatim ( h.240-327 / m.854-939 )
    • Kendisi , el-cerh ve’t-ta’dil adlı eserleriyle tanınmış bir hadis hafızı ,müfessir ve fakihtir.
    • Hicri 240 yılında Rey’ şehrinde doğmuştur.
    • Babası “ Emiru’l Mü’minin fi’l-hadis” ünvanına sahip bir muhaddis idi.
    • Bir muhaddis olan amcası (İbrahim b. İdris ) ve babasının dayısı ( İsmail b. Yezid ) onun ilim şahsiyetinin oluşmasında önemli katkıları oldu.
    • Burdan da anlaşılmaktadır ki , bu alimimiz zengin bir ilmi çevrede yetişmiştir.
    • Şam ,Mısır ,İsfahan , Kufe , Basra ve Hicaz gibi ilim merkezlerini dolaşmıştır.
    • Hocalarından bazıları ; Fadl b. Şazan , Eşec el-Kindi , Hasan b. Arafe , Muhammed b. Abdülmelik b. Zencuye , Haccac b. Şair , Müslim b. Haccac , Ebu Zür’a ed- Dımaşki , İbn Ebu Asım ,İbn Vare ve Ali b. Hüseyin b. Cüneyd .
    • Ravilerin ve rivayetlerin tenkidi anlamında ‘nakd’ kelimesini eserlerinde ilk kullanan alimdir.
    • İbn Ebi Hatim , tefsir , hadis,fıkıh,usul,kelam,menakıb,zühd, özellikle de cerh ve ta’dil ve rical alanında eserler vermiştir.
    • Hz.Peygamber’in sünnetinin Rey’de yayılıp yerleşmesini sağlamıştır.
    • İbn Ebi Hatim yüksek ilim seviyesinin yanında , zühd ve takvasıyla da takdir edilmiştir.
    • TEFSİRİ ; Tefsiru’l- Kur’ani’l-Azim Müsneden ‘an Rasulillah (sav) ve’s-Sahabeti ve‘t-Tabiin ‘dir.
    • Günümüze ancak yarısı ulaşmıştır.
    • Bu alimin tefsirindeki amacı; eserin adından da anlaşılacağı üzere , Hz. Peygamber‘den (sav), sahabeden ve tabiinden gelen tefsir rivayetlerini bir muhaddis titizliği içinde derlemektir.
    • Tefsirdeki Metodu ; Müellif, Hz. Peygamber’in tefsire dair bir açıklamasının bulunduğu yerde sadece onu almış , diğer ayetlerde ise varsa sahabeden birinin , yoksa bir tabiin müfessirinin tefsirine yer vermiştir.
    • Birkaç istisna dışında kendi görüşünü belirtmemiştir.
    • Zengin rivayetler içeren bu tefsir , kendisinden sonra yazılan pek çok tefsire kaynaklık etmiştir. İbn Kesir ve Suyuti gibi.
    • Diğer eserleri : * el-Cerh ve’t-ta’dil , *Takdimetü’l- Ma’rife li Kitabi’l –Cerh ve’t-Ta’dil, *’İlelü’l-hadis , *el-Merasil , *Aslü’s-Sünne ve İ’tikadü’d-din

    HİLAL GÜLDÜRMEZ
    10070125 İlahiyat 1/B

    YanıtlaSil
  53. ez-Zemahşeri ( h.467-538 )
    • Büyük bir dilci , edebiyatçı ,kelamcı ve müfessirdir.
    • 467 yılında Zemahşer’de doğmuştur. ( Bir Türk alimidir.)
    • Babası imam olan Zemahşeri’nin ilk tahsilini ondan yaptığı kuvvetle muhtemeldir.
    • Buhara gibi o dönemin önemli ilim merkezine seyahat etmiş ve orada muhtelif hocalardan birçok alanda ders almıştır.
    • Usul-u Fıkıh (Hanefi fıkhı), Hadis , Tefsir , Kelam , Mantık, Felsefe ve Arapça ders aldığı ilimler arasındadır.
    • Harezm ve Horasan bölgelerine giderek orada ilim tahsil etti.
    • Ayrıca Arap yarımadasındaki bazı yerleri ve Yemen şehirlerini Arapça’ya olan vukufiyetini güçlendirmek için seyahatler yapmıştır.
    • Dilin sahiplerinden dilin inceliklerini öğrenmek için çabalamıştır.
    • Hocaları; Mahmud b. Cerir ed-Dabbi ve Ali b. Muzaffer en-Neysaburi (Nahiv ve Edebiyat); el-Hayyati (fıkıh) ; Rükneddin Muhammed el-Usuli (Usul) ;Ebu Mansur Nasr el-Haris , Ebu’l Hattab Nasr b. Ahmed el-Batır (Hadis) gibi alimlerdir.
    • Zemahşeri itikadda ateşli ibr Mu’tezile , fıkıhta ise Hanefidir.Mu’tezile oluşundan dolayı çok tenkid edilmiştir.
    • TEFSİRİ: el-Keşşaf an Hakaıkı’t-Tenzil ve Uyuni’l-Ekavil fi Vücuhi’t-Te’vil dir.
    • Dil ve belağat açısından önemli bir tefsirdir. Bu bakımdan kendisinden sonra gelen bütün alimler Keşşaf’tan istifade etmişlerdir.
    • Müellif bu eserle Kur’an’ın mu’cizeliğini belağat yönüyle ortaya koymaya çalışmıştır.
    • Keşşaf tefsiri “Ummu’t-Tefsir” olarak kabul edilmektedir.
    • Tefsirinde Mu’tezile mezhebinin görüşlerine ve şaz kıraatlere yer verdiği için eleştirilmiştir.
    • el- Keşşaf’ta tefsire şahid olarak getirilen bin kadar beyit vardır.
    • Tefsirde genellikle soru-cevap şeklinde (eğer şöyle desen ben de böyle derim ki) bir muhavere metodu kullanılmıştır.Bu felsefedeki doğurtma metodu ile benzerlik gösterir.
    • Ehl-i Sünnet akidesine ters düşen birçok te’vile yer vermesine rağmen sünni İslam dünyasında medreselerde en çok okutulan ve çokça istifade edilen bir tefsirdir.
    HİLAL GÜLDÜRMEZ 10070125 İlahiyat 1/B

    YanıtlaSil
  54. el-Kurtubi ( ö.671 / 1273 )
    • Kendisi ; tefsir , hadis ve fıkıh alimidir.
    • Kurtuba’da dünyaya gelmiştir ancak doğum tarihi tam olarak bilinmemektedir.
    • Endülüs’ün yetiştirdiği büyük alimlerdendir.
    • Çiftçilikle uğraşan bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelen Kurtubi , babasının öldürülmesi üzerine gençlik yıllarında çömlek yapımında kıllanılan toprak taşımacılığı yaparak ailesinin geçimine yardımcı olmuştur.
    • İlk tahsilini Kurtuba’da yapmıştır.Sonra Mısır’ın İskenderiye şehrine giderek orada çeşitli hocalardan Dil,Edebiyat,Kur’an İlimleri ,Kıraat , Tefsir , Hadis ve Fıkıh dersleri aldı.
    • Daha sonra Kahire’ye gitti ve orada vefat edinceye kadar kaldı ve pek çok talebe yetiştirdi.
    • Mütevazi kişiliği ve sade yaşayışıyla tanınan , zühd hayatına önem veren bir alimdi.
    • Maliki olmakla birlikte mezhep taassubuna karşı çıkmış ve taklitçiliği bir metod olarak benimsemediğini dile getirmiştir.
    • İtikadi mezhep itibariyle Eş’ari dir.
    • TEFSİRİ: el-Camiu li-Ahkami’l-Kur’an ve’l Mübeyyin lima Tedammenehu mine’s-Sünneti ve Ayi’l-Furkan dır.
    • Tefsir ahkam ağırlıklıdır. Bu eser kaynak yöntem tercihleri çerçevesinde fıkhi bir tefsirdir.
    • Birçok konuyu ihtiva eden geniş bir mukaddimeye sahiptir.Burada tefsirinde takip edeceği metodu açıklamıştır.
    • Tefsirde rivayete ağırlıklı olmakla beraber dirayet de yer almaktadır.
    • Metodu; Tefsir ettiği ayetle ilgili hadis bulmuşsa onunla yetinmiş , hadis bulamadığı takdirde sahabe, tabiun ve daha sonra gelen alimlerin görüşlerine yer vermiştir.Bu görüşlerin değişik olması halinde aralarında tercihler de yapmıştır.
    • Tefsirinde yararlandığı eserlerden kaynak belirterek istifade etmiş ve onlardan alıntılar yapmıştır.
    • Ahkam ayetlerin tefsirinde diğer mezheplerin görüşlerine de yer vermiştir.
    • Bu tefsir ,sadece ahkam ayetlerini değil,Kur’an-ı Kerim’in bütün ayetlerini her yönden inceleyen bir niteliğe sahiptir.
    • Diğer Eserleri; *el –Esna fi şerhi esma’illahi’l-hüsna ,*et-Tezkire fi ahvali’l-mevta ve’l-ahire, *et-Tezkar fi efdali’l-ezkar
    HİLAL GÜLDÜRMEZ 10070125 İlahiyat 1/B

    YanıtlaSil
  55. er-Razi ( h. 543-606)
    • Kelam, felsefe ,tefsir ve usul-i fıkıh alanındaki çalışmalarıyla tanınan Eş’ari alimidir.
    • 25 Ramazan 543 tarihinde Rey’de doğdu.Aslen Taberistanlıdır.
    • Beğavi’nin yanında yetişen ve kelam ilmine dair yazdığı “Ğayetü’l-Meram adlı eseriyle tanınan babası Ziyaüddin Ömer onun ilk hocasıdır.
    • Yaptığı ilmi seyahatlerin onun üne kavuşmasındaki payı büyüktür.
    • Cürcan,Tus,Herat,Harizm,Buhara,Semerkant,hucend,Belh,Gazne gibi diğer Hind beldeleri de onun uğradığı belli başlı ilim ve kültür merkezlerindendir.
    • Mu’tezili alimlerle ,Batınilerle ve Kerramilerle yaptığı tartışmalar büyük yankı uyandırmıştır.
    • Hayatının son kısmını Herat’ta geçirdi,bir yandan eserlerini te’lif ederken öte yandan da sayıları 300’ü aşan talebeler yetiştirdi.
    • Üstün zekası,güçlü hafızası,etkili hitabetiyle tanınan ve XII. Yüzyılın en büyük düşünürlerindendir.
    • Fahreddin er-Razi kelam,fıkıh usulu, tefsir,Arap dili, felsefe,mantık,astronomi,tıp,matematik gibi çağın bütün ilimlerini öğrenip bu alanlarda eserler vermiştir.
    • Çok yönlü bir alim olmasından dolayı “allame” unvanı ile de anılmıştır.
    • Dini ilimler içinde Razi’nin daha çok temayüz ettiği alanlar kelam ve tefsir ilimleridir.
    • TEFSİRİ: Mefatihu’l-Ğayb ‘dır. Çeşitli ilim dallarını ihtiva etmesi ve hacmi itibariyle et-Tefsiru’l-Kebir ,yazarı itibarıyla da Tefsiru’r-Razi isimleriyle de anılmaktadır.
    • Tefsirinde dirayet metodunu başarıyla uygulamış ve kendisinden sonra gelen hemen bütün müfessirlere kaynak olmuştur.
    • Kur’an’ı tefsir ederken döneminde mevcut bütün ilimlerden faydalanıp ilim tefsir hareketine öncülük yapmıştır.
    • Razi genellikle dirayet metodunu kullanmakla birlikte ayetlerle ilgili rivayetleri, nüzul sebeplerini ve kıraat farklılıklarını zikretmeye de önem vermiştir.
    • Bunlar arasından birini tercih ederken , tercih edilen anlamın ayetlerin ruhuna uygun olması konusunda titiz davranmıştır.
    • Ona göre en doğru tefsir Kur’an’ın yine Kur’an’la yapılan tefsirdir.
    • Razi’nin tefsri her konuyu içermesi sebebiyle ‘Onun tefsirinde tefsirden başka her şey vardır.’ diyenler olmuştur.
    • Diğer Eserleri : *el-Muhassal , *el-Metalibu’l-‘aliye , *Esrarü’l-Kur’an, *Mefatihu’l-Ulum, *el-Mahsul

    HİLAL GÜLDÜRMEZ 10070125 İlahiyat 1/B

    YanıtlaSil
  56. İBN EBİ HATİM

    240/854 Yılında Rey'de doğmuştur.Onun Rey gibi zengin bir ilmi ortamda ve seçkin bir aileye mensup olması, yetişmesinde önemli rol oynamıştır..Eğitimini tamamladıktan sonra babasıyla birlikte ilmi seyahatler yapma imkanı bulmuştur.Zamanın zor şartları altında yirmiden fazla şehir gezerek ilmi bilgi ve malzeme alışverişinde bulunmuştur. Aklın alanını en aza indiren ve nasları te'vil etmeksizin onlardan büyük hüküm çıkarmayı esas alan bir anlayışa sahiptir.Ayrıca ilmi seviyesinin yanında kişiliğiyle de taktir toplamıştır. eserini yazmaktaki hedefi tefsir rivayetlerini bir muhaddis titizliği içinde derlemektir.Tefsirİnde kendi görüşlerini belirtmekten özellikle kaçınır. Bu bakımdan onun tefsiri bir hadis kitabı görünümündedir.
    327/939 Yılında Rey'de vefat etmiştir.

    EZ-ZEMAHŞERİ

    Zemahşeri büyük bir dilci, edebiyatçı, kelamcı ve müfessirdir.İlk tahsilini babasından yapmıştır. Hafız olduktan sonra Buhara'ya gitmiştir.Eseri kısaca Keşşaf olarak tanınır. Bu eser dil ve belagat yönünden önemlidir.Eserin bu yönünden kendisinden sonra gelen bütün dirayet tefsirleri istifade etmiştir. Eserde kıraat farklılıklarına büyük ölçüde işaret edilir.Keşşaf'ta ehl-i sünnet alimlerine karşı oldukça ağır dille eleştiriler yer alır.

    GÖKÇE KÜÇÜK 10070189 B

    YanıtlaSil
  57. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  58. ER-RAZİ

    543 Yılında Rey'de doğmuştur. Soyu kureyş kabilesine ulaşır. Fahruddin Er-razi önce büyük alim olan babasından ders almıştır. Üstün bir zeka ve çalışma gücüne sahip olan razi pek çok alim yetiştirmiştir. Kelam, tefsir, fıkıh ve usulü fıkıh gibi dini ilimlerde çok derin bir alim olduğu gibi matematik, fizik, kimya, gibi ilimlerdede söz sahibidir. En meşhur olduğu ilim dalı kelamdır. O dönemindeki islam düşünürlerine oranla daha fazla akılcıdır.eserini yazmaktaki amacı akıl prensipleri ışığında kur'ana yöneltilen hücümları çürütmek, islam inanç esaslarını savunmaktır.Dirayette zirvedir.

    İBN KESİR

    1301 veya 1302'de şam bölgesinin Busra şehrinde doğmuştur. Fakih, şair, hatip olan babası öldüğünde 3 yaşındaydı. Tefsiri önemli bir rivayet tefsiridir.Kur'anın kur'anla tefsirinde haklı bir şöhret yapmıştır. Aynı zamanda kuvvetli bir muhaddistir. İsrailiyyat konusunda oldukça hassastır. İsraili rivayetlerden kaçınılması gerektiğine bazen genel olarak bazende örneklerle temas etmişitir.

    EBUSSUÛD
    İstanbul yakınlarıda müderris şimdiki adıyla metris köyünde doğdu. Ailesi iskiliplidir.Ebussuud ilk derslerini babasından almıştır. İlk olarak Yavuz Sultan Selim zamanında 1516'da inegöl İshak paşa medresesine tayin edildi. 8 yıl rumeli kazaskeri olan ebussuud 55 yaşında şeyhülislam oldu. Osmanlı şeyhülislamları arasında en çok makamda kalıp hizmeti geçen ebussuud efendidir. osmanlı döneminde kur'anı baştan sona tefsir edenlerin başında yer alır.
    Zemahşeri Razi ve Beyzavi'nin tefsirlerinden istifade etmiştir. Tasavvufa sıcak bakmamaktadır. Ahkam ayetlerin tefsirinde bağlı bulunduğu hanefi mezhebini öne çıkarmakla beraber diğer mezheplerin görüşüne de yer verir.

    GÖKÇE KÜÇÜK 10070189 B

    YanıtlaSil
  59. EZ-ZEMAHŞERİ
    Zemahşeri, Selçuklu sultanlarından Melikşah devrinde Harezm kasabalarından Zemahşer’de doğmuştur. İlk tahsilini büyük bir ihtimalle, kasabanın imamı olan babasından almıştır. Okuma yazma öğrenip hafız olduktan sonra büyük bir ilim ve medeniyet merkezi olan Buhara’ya gitti. Buhara’ da muhtelif hocalardan fıkıh, hadis, tefsir, kelam, mantık, felsefe ve Arapça dersleri aldı. Zemahşeri itikadda ateşli bir mutezile, fıkıhta ise Hanefi’dir. Ehli sünnet alimleri ile onları tahkir etme derecesinde alay eden, keskin ve katı bir tutumu vardır. Hayatının sonlarına doğru mutezile oluşundan tövbe edip ehl-i sünnet inancına döndüğü rivayet edilse de bu, eserinde görülmez.
    Eserin tam adı, el-Keşşaf an Hakaikı’ı-Tenzil ve Uyuni’l-Ekavil fi Vücühi’t-Te’vil’dir. Zemahşeri’nin bütün İslam aleminde tanınmasını sağlayan bu tefsirdir. Ehli sünnet akidesine ters düşen birçok te’vile yer vermiş olmasına rağmen sünni İslam dünyası medreselerinden en çok okutulan ve kendisinden en çok istifade edilen tefsir özelliğine sahip bu tefsirin, KUR’AN-I KERİM’İN belağat ve icazını en güzel ortaya koyan eser olduğu tartışma götürmez bir gerçektir.

    YanıtlaSil
  60. İBN EBİ HATİM(h.240-327)
    Rey’de doğmuş ve yine aynı yerde 85 yaşında vefat etmiştir. Daha çok küçük yaşta iken babası tarafından Kur’an ve kıraat eğitim ve öğretimi için bölgenin en meşhur kıraat alimlerinden Fadl b. Şazan’a teslim etmiştir. İbn Hatim, aklın alanını en aza indiren ve nasları Te’vil etmeksizin onlardan hüküm çıkarmayı esas alan bir anlayışa sahiptir. Ona göre bütün problem nasların sıhhatinden emin olmaktır. Bu sebeple o, bütün gücünü rivayet zincirlerinin sağlıklı bir şekilde değerlendirmesine vermiş ve bu konu ile ilgili olan el-cerh ve ta’dil ismindeki önemli eserini kaleme almıştır.
    Tefsirinin yaklaşık yarısı kayıptır. Tefsirin orijinal rivayetleri ile başka eserlerden derlenen rivayetler birbirine karışmıştır. İbn Hatim’in bu eseri yazmakta ki hedefi, sadece Hz. Peygamber’den (s.a.v.) sahabeden ve tabiinden gelen tefsir rivayetlerini bir muhaddis titizliği içinde derlemektir. Zengin bir rivayet kaynağı olan tefsir, kendisinden sonra yazılan pek çok tefsire kaynaklık etmiştir.

    YanıtlaSil
  61. EL-KURTUBİ(Ö.671)
    Kurtuba’da doğdu. Doğum tarihi tam olarak bilinmemekle birlikte hicri 600 yıllarında doğduğu tahmin edilmektedir. Kaynaklar Kurtibi’yi, salih, arif ve mütevazi kişiliği ve sade yaşayışı ile tanınan, ilimde yüksek bir dereceye ulaşmış bir alim olarak tanıtırlar. Kendisi zühd ve takva içinde yaşamakla birlikte ilim alemi için faydalı birçok eser kaleme almıştır. Birçok Endülüslü alim gibi fıkıhta maliki mezhebine mensuptur. Fakat tefsirine baktığımızda onun, mezhep taassubuna kapılmadığını, hatta bu eserinde zaman zaman diğer mezheplerin görüşlerini de tercih ettiğini görürüz. İtikat mezhebi itibariyle de Eş’aridir.
    Eser, bütün Kur’an’ın baştan sona kadar tefsirini ihtiva etmektedir. Tefsirde rivayete ağırlık verilmişi yanında dirayette ihmal edilmiş değildir. Sahabe be tabiun söz ve görüşlerinden başlayarak kendi zamanına kadar yazılmış tefsirlerden bol bol alıntılar yapmış; ayetlerin tefsirine dair o zamana kadar söylenen ve yazılanlar toplanmıştır. Kurtibi tefsirinde kıraatlere ve ayetlerin Arap dil bilgisine göre tahlillerine, şiirle istişhada da bolca rastlanır. Bu arada az da olsa israiliyata da yer verdiği görülür.

    YanıtlaSil
  62. ER-RAZİ(H.543-606)
    Ramazan ayında rey şehrinde doğdu. 61 yaşında iken Herat’ta vefat etti. Önce büyük bir alim olan babasından ders aldı. Çeşitli seyahatler de bulunarak ilim tahsis etti. Yalnız İslami ilimlerle değil, zamanın bütün ilimleri ile ilgilenirdi. En meşhur olduğu ilim dalı kelamdır. Kelam ilmini ilimlerin en şereflisi ve mükemmeli olarak görür. Döneminin İslam düşünürlerine göre daha fazla akılcıdır. Kelamda gayesi ALLAH’ın varlığını ispat için deliller getirmek suretiyle akli ve nakli delilleri birleştirmek ve bu akıl-vahiy uyumundan bir ilim meydana getirmektir.
    Tefsirinin asıl adı Mefatihu’l-Ğayb’dır. Müfessir eserini yazmaktan maksadının akıl prensipleri ve istidlal yolları ışığında Kur’an’a yöneltilen eleştirileri çürütmek, İslam inanç esaslarını savunmak ve bu konularda ileri sürülen karşı fikirleri geçersiz bırakmak olduğunu söylemiştir. Bir ayeti tefsir ederken genellikle önce onu açıklayan başka ayet veya ayetlere işaret eder. Bu arada ilgili hadis ve rivayetlere de yer verir. Sonunda ayetten çıkarılabilecek sonuçları sıralar.

    YanıtlaSil
  63. İBNU KESİR(H.701-774)
    Şam bölgesinin Busra şehrinin Müceydilülkarye köyünde dünyaya geldi. İbn Kesir fıkıhta şafi mezhebine mensup olmakla birlikte diğer mezheplerin görüşlerine de açıktır. Kelamda ise hocası İbn Teymiyye’nin gözlerini kaybeden müfessir Dımaşk’ta hayatını kaybetmiştir.
    Tefsirinin adı Tesiru’l-Kur’ani’l-Azim’dir. Pek çok baskısı olan esrin rivayet tefsirleri arasında önemli bir yeri vardır. Bununla birlikte müfessir yer yer kendi görüşlerine de yer vermiştir. Eserinde önce tefsir edeceği ayeti verir. Onu kolay ve özet bir ifadeyle açıkladıktan sonra varsa konu ile ilgili diğer ayetleri sıralar. Bu nedenle onun bu tefsiri Kur’an’ın Kur’an’la tefsirinde haklı bir şöhret yapmıştır. Daha sonra da bu konu ile ilgili hadisleri verir. Tefsirinin başlıca özelliklerinden biride israiliyat konusunda ki hassasiyetidir. İsrailiyatla ilgili rivayetlerden kaçınılması gerektiğine bazen genel olarak bazen de örnekler vererek temas eder.

    YanıtlaSil
  64. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  65. EBUSUUD(H.896-982)
    İstanbul yakınlarında ki Müderris şimdiki adıyla Metris köyünde doğdu. İlk derslerini babasından aldı. Eğitimini tamamladıktan sonra yirmi altı yaşında müderris oldu. Hocasının kızı ile evlendi. Müfessir yaşında vefat etti. Ebusuud Efendi dini hükümleri çok iyi bilen, sağlam karakterli, kimseye haksızlık etmeyen, hatır için asla söz söylemeyen çok çalışken ve gayet tedbirli bir alimdi. Devrin durumunu, şartlarını, halkın örf ve adetleri dikkate alır, işlerinden dinin emirlerinden asla dışarı çıkmazdı.
    Eserinin tam adı İrşadü’l’Akli’s-Selim ila Mezaya’l-Kur’ani’l-Kerim’dir. Eserini Arapça kaleme almış ve kanunu sultan Süleyman’a sunmuştur. Eserin en önemli özelliği Kur’an ayetlerinin fesahat ve belagatı ile yapmış olduğu tespitlerdir. Cümlelerin taşıdığı gizli ve ince anlamlarla ilgili dikkat çekici tespitleri vardır. Müfessir bazı israiliyat türünden rivayetlerden de yararlanmış ancak bunların bazılarının uydurma olduğunu belirmiştir. Ahkam ayetlerin tefsirinde bağlı bulunduğu Hanefi mezhebini öne çıkarmakla birlikte zaman zaman diğer mezheplerin görüşüne de yer verir. Görüşler arasında karşılaştırmalarda bulunur.
    Yasemin köse hazırlıklı ilahiyat 1-b no:10070186

    YanıtlaSil
  66. İBN EBİ HATİM
    Ebu Muhammed Abdurrahman b. Ebi Hatim b. İdris Hanzeli er-Razi 240/854 yılında Rey’de doğmuş ve yine aynı yerde 327/939’ da vefat etmiştir. En başta gelen hocaları, babası Ebu Hatim ve Ebu Zur’a er-Razi’dir. Çok küçük bir yaşta iken Kuran ve Kıraat eğitimi ve öğretimini bölgenin en meşhur Kıraat alimlerinden olan Fadl b. Şazan’dan almıştır. İlim için birçok seyahatlerde bulunmuştur. Aklın alanını en aza indiren ve nasları te’vil etmeksizin onlardan hüküm çıkarmayı esas alan bir anlayışa sahiptir. Bütün gücünü rivayet zincirlerinin sağlıklı bir şekilde değerlendirilmesine vermiş ve bu konu ile ilgili olan el-Cerh ve Ta’dil isimli önemli eserini kaleme almıştır. Tefsirin tam adı Tefsiru’l- Kur’ani’l- Azim Müsneden ‘ an Rasülillahi(sav.) ve’s-Sahabeti ve’t-Tabiin’dir. İbn Ebi Hatim’in bu eseri yazmaktaki hedefi, sadece Hz.Peygamber’den, sahabeden ve tabiinden gelen tefsir rivayetlerini bir muhaddis titizliği içinde derlemektedir. Bu bakımdan tefsirinde kendi görüşlerini belirtmekten kaçınmıştır ve rivayetler arasında tercih yapmamıştır. İbn Ebi Hatim rivayetleri derlerken, öncelikle bir ayetin tefsiri ile ilgili olarak bizzat Hz.Peygamber’den bir rivayet varsa onunla yetinmiş, aynı görüşü belirten sahabiyi zikretmemiştir. Sahabeden bir tefsir bulduğunda ise eğer sahabe görüş birliği içerisinde ise, bu görüşü en sağlam isnadlarla, derece bakımından en yüksek olandan zikretmiş, ayrı görüşü paylaşan sahabilerin ise sadece isimlerini zikrederek bırakmıştır.
    AİŞENUR SARIKAYA 1/B
    10070211

    YanıtlaSil
  67. EZ-ZEMAHŞERİ
    Ebu’l-Kasım Mahmud İbn Ömer ez-Zemahşeri el-Harezmi, büyük bir dilci, edebiyatçı, kelamcı ve müfessirdir. Vefat tarihi 538/1143’dir. İlim tahsili için gittiği Buhara’da muhtelif hocalardan Usûlü Fıkıh(Hanefi fıkhı), Hadis, Tefsir, Mantık, Felsefe ve Arapça dersleri aldı. İtikadda ateşli bir Mu’tezile, fıkıhta ise Hanefidir. Mu’tezile oluşundan dolayı çok tenkid edilmiş ve bu yüzden çok muhalif kazanmıştır. Ehl-i sünnet alimleri ile onları tahkir etme derecesinde alay eden, keskin ve katı bir tutumu vardır. En önemli eseri el-Keşşaf an Hakaikı’t-Tenzil ve Uyûni’l-Ekavil fi Vücühi’t-Te’vil’dir. Kısaca Keşşâf olarak tanınır. Zemahşeri’nin Mekke’de iki senede tamamladığı bu eseri Kuran’ı Kerim’in belagat ve icazını en güzel biçimde ortaya koyan eseridir. Bu eser “Ummu’t-tefâsir: tefsirlerin anası veya ana tefsir” olarak kabul edilir. Zemahşeri Mu’tezile mezhebinden olduğu ve mezhebini te’yid eder biçimde te’villere ve açıklamalara gittiği için ve ayrıca az da olsa israiliyyata hatta uydurma hadislere de esrinde yer verdiği için tefsiri tenkide uğramıştır. Ehl-i sünnet akidesine ters düşen birçok te’vile yer vermiş olmasına rağmen Sünni İslam dünyası medreselerinde çok okutulmuş ve kendisinden çok istifade edilmiştir.
    AİŞENUR SARIKAYA 1/B
    10070211

    YanıtlaSil
  68. EL-KURTUBİ
    Ebu Abdullah Muhammed b. Ahmed b. Ebi Bekr b. Farh el-Kurtubi Endülüs’ün yetiştirdiği büyük alimlerdendir. Vefat tarihi 621/1273’dir. Salih,arif ve mütevazi kişiliği ve sade yaşayışıyla tanınan, ilimde yüksek bir dereceye ulaşmış bir alimdir. Zühd ve takva içinde yaşamış, ilim alemi için faydalı birçok eser kaleme almıştır. Fıkıhta Maliki mezhebine mensuptur. İtikad mezhebi itibariyle de Eş’aridir. Fakat mezheb taassubuna kapılmamış, zaman zaman diğer mezheblerin görüşlerini de tercih etmiştir. En önemli eseri, El- Camiu li-Ahkami’l-Kuran ve’l Mübeyyin lima Tedammenehü mine’s-Sünneti ve Ayi’l-Furkan bütün kuranı baştan sona kadar tefsirini ihtiva etmektedir. Kurtubi eserine mukaddime ile başlamış ve bu mukaddimenin başında da takip edeceği metodu açıklamıştır. Tefsirinde rivayete ağırlık vermesiyle birlikte dirayete de yer vermiştir. Rivayete ağırlık verirken tefsirine giriştiği ayetin açıklaması ile ilgili hadis bulmuşsa bununla yetinmiş, hadis bulamadığı takdirde Sahabe, Tabiun ve daha sonra gelen alimlerin görüşlerine yer vermiş, bu görüşlerin değişik olması halinde aralarında tercihler de yapmıştır. Tefsirinde az da olsa israiliyyata da yer vermiştir.
    AİŞENUR SARIKAYA 1/B
    10070211

    YanıtlaSil
  69. Er-RAZİ
    Vefat tarihi 606/1210’dir.Pek çok alim yetiştirmiş, kelam, tefsir, fıkıh ve usûlü fıkıh gibi dini ilimlerde çok derin bir alim olduğu gibi, edebi ilimler, matematik, fizik, kimya, astronomi, tıp gibi zamanın fen ilimlerinde de söz sahibiydi. Bu ilim dallarının gelişmesinde büyük katkıları olmuştur.Şafi mezhebine mensuptur. En meşhur olduğu ilim dalı Kelamdır. Kelamda gayesi Allah’ın varlığını ispat için delil getirmek suretiyle akli ve nakli delilleri birleştirmek ve bu akıl-vahiy uyumundan bir ilim meydana getirmektir. En önemli tefsiri Mefatihu’l-Ğayb’dır. Eserini yazmaktaki maksadı, akıl prensipleri ve istidlal yolları ışığında kurana yöneltilen hücumları çürütmek, ,İslam inanç esaslarını savunmak ve bu konularda ileri sürülen karşı fikirleri geçersiz bırakmaktır. Razi rivayetlerin tefsirine, bazen sebeb-i nüzûlü ile, bazen kelime tahlilleri ile, bazen de farklı kıratları zikretmekle, çoğunluklada ayetler arasındaki münasebeti kurarak başlar. Bir ayeti tefsir ederken genellikle önce onu açıklayan başka ayet veya ayetlere işaret eder. Bu arada ilgili hadis ve rivayetlere de yer verir. Sonunda ayetten çıkarabilecek neticeleri sıralar. Bu eseriyle kendisinden sonra gelenleri etkilemiş ve onlara öncü bir kaynak olmuştur.
    AİŞENUR SARIKAYA 1/B
    10070211

    YanıtlaSil
  70. Ibn Ebi Hatim
    240 yılında Rey’de doğmuş ve yine aynı yerde 85 yaşında iken vefat etmiştir.Büyük ve itibarlı bir aileye mensuptu.Zengin bir ilmi ortamda ve seçkin bir aileye mensup olması, yetişmesinde önemli bir rol oynamıştır.İbn Ebi hatim küçük yaşta iken babası tarafındaneğitimi için bölgenin en meşhur alimlerine teslim etmiştir.Eğitimini tamamladıktan sonra da babasıyla birlikte ilmi seyehatler yapma imkanı bulmuştur ve 15 yaşındayken seyehat etmeye başlamıştır.İlmi seyehatlerde bölgenin alimleri ile görüşüp bilgi ve malzeme alışverişinde bulunmuştur.Onun çok geniş rivayet malzemesine sahip oluşu ancak bu çok verimli geçen ilmi seyehatleri ile izah edilebilir. İbn Ebi Hatim, aklın alanını en aza indiren ve nassları te’vil etmeksizin onlardan hüküm çıkarmayı eses alan bir anlayışa sahiptir. Başta hadis olmak üzere İslami ilimlerin çeşitli dallarıyla ilgili 22 kadar eser yazmıştır.İbn Ebi Hatim’in eserini yazmaktaki amacı tefsirinin isminden de anlaşılacağı üzere Hz Peygamber’den ve sabaheden ve tabiinden gelen rivayetleri muhaddis titizliği çerçevesinde derlemektir.Zengin bir koleksiyonu olan tefsir, kendisinden sonra yazılan pek çok tefsire kaynaklık etmiştir.Bunlar arasında İbn Kesir ve Suyuti’nin tefsirlerini sayabiliriz.
    Zemahşeri
    Zenahşer’de 467 yılında dünyaya geldi.İlk tahsilini büyük bir ihtimalle, kasabanın imamı olan babasında yaptı.Okuma yazma öğrenip hafız olduktan sonra dönemin büyük ilim merkezlerinden Buhara’a gitti.Zemahşeri Buhara’da muhtelif hocalardan çeşitli ilim dallarında dersler aldı.Bu dönemde birçok seyehat etmiş ve seyehat yerlerindeki ders halkalarına katılmıştır.Zemahşeri İtkatta ateşli bir Mu’tezile, fıkıhta ise Hanefi’dir bu yüzden çok muhalif kazanmıştır.Tefsirini arkadaşının isteği üzerine yazmıştır.O dönemde kitap yazmak gibi bir amaç yoktu.Selef alimlerin amacı Kur’an’la hayatı anlamlandırmak ve talebelerine anlatmaktı.Eserde kıraat özelliklerine büyük ölçüde işaret edilmiştir.Tefsirinde muhavere metodunu kullanmıştır.Konuyla ilgili bütün görüşleri naklettikten sonra kendi söyleceklerini sölemiştir.Ehl-i sünnete tes düşen birçok te’vile yer vermesine rağmen sünni islam dünyası medreselerinde okutulan ve çok istifade edilen bir tefsir özelliğie sahip bu eserin Kur’an’ın belagat ve icazını en güzel ortaya koyan eser olduğu bir gerçektir.
    Kurtubi
    Endülüs’ün yetiştirdiği büyük alimlerdendir.671 yılında vefat etmiştir.Endülüslü bir alimdir ve fıkıhta Maliki mezhebine mensuptur.Önce Kurtuba’da daha sonra Mısır’da birçok alanda ders almıştır.Eser, ahkam ağırlıklıdır.Şayet ayet bir hüküm bildiriyorsa üzerinde durmuş sebeb-i nüzülünü garip kelimeleri vererek uzunca üzerinde durmuştur.Eğer hüküm bildirmiyorsa sadece tefsir ve te’vilini vermekle yetinmiştir.Kurtubi tefisirnde sayılması güç olacak kadar eserden ve alimden faydalanmıştır.Kur’an’ın bütün ayetlerini hemen her yönden inceleyen, hatta zamanındaki tabii bilimler ışığında bazı ayetleri tefsirine çalışan geniş bir tefsirdir.
    Sümeyye Karagöz 10070145

    YanıtlaSil
  71. Razi
    543 yılında Rey şehrinde doğmuş 606 yılında Hert’ta vefat etmiştir..İlimdeki şöhreti nedeniyle çeşitli lakablar verilmiştir.Taberistanlı bir alimdir.Birçok ilim alanında söz sahibi bir kişiliktir.En meşhur olduğu ilim dalı Kelam’dır.Fıkıh ilminde de ileri seviyeye ulaşmış ve önemli bir fıkıh eseri de yazan Razi Şafii mezhebine mensup olup, mezhebini müdefaa eder Hanefi alimlerine cevaplar verirdi.Tefsirini yazmasının sebebi Kur’an’a yöneltilen hücumları çürütmek, İslam inanç esealarını savunmak ve bu konulardaki karşıt görüşleri çürütmektir.Eserde her sure bir kitao niteliğinde olup, kitaplar bölümlere, bablar meselelere bölünmüştür.Bir ayeti tefsir ederken genellikle önce onu açıklayan başka bir ayet veya ayetlere işaret eder.Bu arada ilgili hadis ve rivayelere de tefsirinde yer verir.En sonunda ise ayetten çıkarılabilecek neticeleri sıralar.
    İbn Kesir
    701 yılında Busra şehrinin bir köyünde dünyaya gelmiştir.Tarih, Tefsir, Hadis, Fıkıh, ilimlerinde öne çıkmış olan alimlerimizdendir.Bir alim olan babası öldüğünde İbn Kesir 3 yaşındaydı.7 yaşındayken ailesiyle birlikte Şam’a göç etti.Burada çeşitli hocalardan ders almıştır.Bunlar arasında etkilendiği hocalarından birisi de İbn Teymiyye’dir.Öğrenimini tamamladıktan sonra çeşitli görevlerde bulunmuştur.Fıkıhta şafii mezhebine mensup olmakla beraber diğer mezheplerin görüşlerine de açıktı.Şiilere karşı tutumu oldukça serttir.Zamanının yönetimi alimler ve halkla iyi ilişkilerde bulunmuştur Dolayısıyla bu bakımdan önemli dini ve siyasi meselelerde görüşüne başvurulmuştur.Tefsiri rivayet tefsirleri içnde önemli bir yere sahiptir.Bununla birlikte bazı zamanlarda kendi görüşlerine de yer vermiştir.Eserin önemli bir mukaddimesi vardır.Eserinde öncelikle tefsir edeceği ayeti verir.Onu kolay ve özet bir ifadeyle açıkladıktan sonra varsa konuyla ilgili diğer ayetleri sıralar.Bu nedenle tefsiri Kur’an’ın Kur’an’la tefsirinde şöhret kazanmıştır.
    Ebussuud
    1490 da İstanbul yakınlarında bir köyde doğmuştur.Asıl memleketi Çorum/İskilip'tir.İlk aşamada derslerini babası şeyh Muhyiddin'den almıştır.26 yaşında müderrisliğe başlar ve çeşitli medreselerde müderrislik yapmıştır.
    Bursa ve İstanbul kadılığından sonra 55 yaşında şeyhülislamlığa atandı.Tefsiri;İrşadü-l Aklisselim İla Mezaye-l Kitabi-l Kerim'dir.O dönemde ender rastlanan Kuranın baştan sona tefsiri olması hasebiyle dikkat çeker.Eserinde önceki müfessirlerde Zemahşeri,Beydavi ve Razi'den çok etkilenmiştir.Eser ayetlerdeki fesahat ve belagat tespitleri yönünden önemlidir.Ayetlerin taşıdığı ince ve gizli manalara dikkat çeker.İsrailiyattan yararlanmıştır. Hanefi maezhebine mensuptur,diğer mezhep görüşlerini de alarak karşılaştırma yapmıştır.İsrailiyattan ve farklı mezheplerden görüşler alması dar bir düşünce alanına sahip olmadığını gösterir.
    Sümeyye KARAGÖZ 10070145

    YanıtlaSil
  72. İBN EBİ HATİM
    240 yılında Rey'de doğmuş 327'de aynı yerde vefat etmiştir.İtibarlı bir aileye mensuptu ve bu yetişmesinde önemli bir etkendir.En başta gelen hocası babası Ebu Hatim'dir.Yaptığı ilmi seyahatlar geniş bir rivayet malzemesine sahip olmasında etkendir.
    İbn Hatim'e göre bütün problem nassların sıhhatinden emin olmaktır.Bütün gücünü rivayet zincirlerinin değerlendirilmesine vermiştir.Tefsirinin yaklaşık yarısı kayıptır.Kısa adı Tefsiru'l-Kur'ani'l-Azim dir.Müfessirin bu eseri yazmadaki hedefi Hz.Peygamber'den,sahabeden ve tabiinden gelen tefsir rivayetlerini derlemektir.Bu bakımdan tefsiri bir hadis kitabı görüntüsündedir.Öncelikle ayetin tefsiri ile ilgili Hz.Peygamber'den bir rivayet varsa onunla yetinmiş,sahabeden bir tefsir bulduğunda ise eğer sahabe görüş birliği içindeyse rivayeti derece bakımından en yüksek olandan zikretmiştir.Kısaca bu tefsir zengin bir rivayete sahiptir.İbn Kesir ve Suyuti de bu tefsirden yararlanmışlardır.

    EZ-ZEMAHŞERİ
    Büyük bir dilci,edebiyatçı,kelamcı ve müfessirdir.Selçuklu sultanlarından Melikşah devrinde Harezm'de doğdu.Buhara'ya ve Mekke'ye giderek birçok alimden ders aldı.
    İtikadda Mutezili,fıkıhta ise Hanefidir.Mutezili olmasından dolayı dönemin yönetimi tarafından ilimde yüksek bir mertebeye ulaşmasına rağmen rağbet görmemiştir.
    Tefsiri kısaca Keşşaf olarak bilinir.Üzerinde yüzlerce şerh,haşiye,reddiye yazılmıştır.Bu tefsir daha çok dil ve belagat bakımından önemlidir.Müellif belagat yönünden Kur'an'ın mucizelğini ortaya koymaya çalışmıştır.Eser kendinden sonraki dirayet tefsirlerine kaynaklık etmiştir ve ummu't-tefasir olarak kabul edilir.Tefsirde bin kadar da beyit vardır.Zor anlaşılan beyitler olduğundan beyitleri açıklayan müstakil eserler de yazılmıştır.Eserde şaz kıraatler olduğu için eleştirilmiştir.Zemahşeri ehli sünnet alimlerine karşı ağır bir dil kullanmıştır.Ehli sünnet akidesine ters düşmesine rağmen sünni medreselerde okutulmuş olması Kur'an'ın belagat ve icazını en güzel şekilde ortaya koyan bir eser olduğunu kanıtlar niteliktedir.
    Derya Kırdar ilahiyat 1/B 10070173

    YanıtlaSil
  73. İBN KESİR
    İbn Kesir, tarih.tefsir,hadis ve fıkıh ilimlerinde öne çıkmış olan alimlerimizdendir. Vefat tarihi 774/1373’tür. Şafi mezhebine mensup olmakla birlikte diğer mezheplerin görüşlerine de açıktır. Kelamda ise hocası İbn Teymiye’nin etkisinde kalarak Hanbeli kelamını benimsemiştir. Rivayet tefsiri olan en önemli tefsiri Tefsir’ul-Kur’an’il-Azim’dir. İbn Kesir eserinde yer yer kendi görüşlerine de yer vermiş, hadis ve kaviller arasında tercih ve tenkitlerde bulunmuştur. Eserinde önce tefsir edeceği ayeti verir. Onu kolay ve özet bir ifadeyle açıkladıktan sonra varsa konu ile ilgili diğer rivayetleri sıralar. Daha sonrada diğer rivayetlere geçip sahabe, tabiin, ve tebe-i tabiin ve kendisine kadar diğer alimlerin kavillerini verir. İsrailiyyat konusunda da hassas davranmıştır.
    AİŞENUR SARIKAYA 1/B
    10070211

    YanıtlaSil
  74. EBUSSUÛD
    Ebussud Muhammed el-İmadi, ilk derslerini babasından almış. Vefat tarihi 982/1574’tür. Çeşitli medreselerde müderrislik yapmış ve 55 yaşında iken de Şeyhulislam olmuştur. Dini hükümleri çok iyi bilen, sağlam karakterli, kimseye haksızlık etmeyen, hatır için asla söz söylemeyen, çok çalışkan ve gayet tedbirli bir alimdir. Sade giyimli, güler yüzlü tatlı dillidir. En önemli tefsiri İrşadü’l Akli’s-Selim ila Mezaya’l-Kur’an’il-Kerim’dir. Kuranın tamamını tefsir etmiştir. eserin en önemli özelliği, kuran ayetlerinin fesahat ve belağatı ile yapmış olduğu tesbitlerdir. Cümlelerin taşıdığı ince ve gizli anlamlarla ilgili dikkat çekici tesbitleri vardır. Bazen gerekli gördüğünde gramerle ilgili açıklamalara da girer. Zemahşeri tarafından her surenin fazileti ile ilgili olarak kaydedilen çoğu zayıf ve uydurma olan haberlerin bu tefsire de aynen alınmış olması tenkit edilmiştir.
    AİŞENUR SARIKAYA 1/B
    10070211

    YanıtlaSil
  75. İBN EBİ HATİM
    İbn Ebi Hatim h.240 yılında doğmuş h.327 yılında vefat etmiştir. Onun en önemli hocalarından birisi babası Ebu Hatim’dir. İbn Ebi Hatim zamanın şartları altında büyük meşakkatlerle geçen ilmi seyahatlerden birok âlimle bilgi alışverişinde bulunmuştur. İbn Ebi Hatim,aklın alanını en aza indiren ve nasları te’vil etmeksizin onlardan hüküm çıkarmayı esas alan bir anlayışa sahiptir. El-Cerh ve Tadil isimli bir eseri kaleme almıştır. İbn Ebi Hatim rivayetleri derlerken öncelikle bir ayetin tefsiri ile ilgili olarak bizzat Hz.Peygamber’den bir rivayet varsa onunla yetinmiş,aynı görüşü belirten sahabiyi zikretmemiştir. Sahabeden bir tefsir bulduğunda ise eğersahabe görüş birliği bu görüşü en sağlam isnadlarla,derece bakımından en yüksek olandan zikretmiş,aynı görüşü paylaşan sahabilerin ise sadece isimerini zikrederek bırakmıştır. Ashab arasında farklı görüşte olanlar varsa her rivayeti kendi isnadıyla ayrı ayrı verilmiştir. İbn Ebi Hatim tefsirinde-birkaç sayılı örnek dışında-ne kendi görüşünü belirtmiş,ne de rivayetler arasında bir tercih yapmıştır.
    BÜŞRA KILIÇ 10070168

    YanıtlaSil
  76. EZ-ZEMAHŞERİ
    Ez-Zemahşeri h.467 yılında doğmuş,h.538 yılında vefat etmiştir.Büyük bir dilci,kelamcı,edebiyatçı ve müfessirdir. Zemahşeri itikadda ateşli bit mu’tezile,fıkıhta ise Hanefidir. Eserinin adı kısaca el-Keşşaf’dır. Tefsir tarihinde önemli yer tutan leyh ve aleyhinde çok söz söylenen,üzerinde tüzlerce şerh,haşiye,talik ve reddiye kitapları yazılmış bir kitaptır. Zemahşeri’nin bu tefsiri daha ziyade dil ve belagat bakımından önemlidir çünkü o bu eseriyle belagat yönünden Kur’an’ın mucizeliğini ortaya koymaya çalışmıştır. Eserin bu yönünden kendinden sonra gelen bütün dirayet tefsirleri istifade etmiştir. Keşşaf’ın en çok tenkide uğradıı yönlerinden biri de şâz kırâatlere yer vermesi ve bunları tefsirde delil kabul etmesidir. Öte yandan azda olsa israiliyata ve zayıf hatta uydurma hadislerede eserde yer verilmiştir.
    EL-KURTUBİ
    El-Kurtubi ö.671 yılında doğduğu tahmin edilmekte ve ö.1273 yılında vefat etmiştir. Kurtubi bir çok Endülüslü alim gibi fıkıhta Maliki mezhebine mensuptur. Fakat tefsirine baktığımızda onun,mezhep taassubuna kapılmadığını,hatta bu eserde zaman zaman diğer mezheplerin görüşlerinide tercih ettiğini görürüz. Bunda, Mısır’a geldikten sonra Şafii alimlerden ders okumuş olmasınında etkisi olduğu söylenebilir.İtikâd mezhebi itibariylede Eş’ari’dir. Kurtubi tefsirinde Kur’an’ın fazileti, okunuşunun keyfiyeti,tefsiri, icazı, cem ve tertibi, ahrufu seb’a müfessirlerin dereceleri ve tefsirle ilgili daha bir çok konuya tahsis ettiği oldukça geniş bir ukaddime ile başlar. Daha önce Kurtubi’nin fıkıhta Maliki itikadda Eşari olduğunu belirtmiştik buna rağmen tefsirinde Maliki mezhebinin görüşlerinin delillendirirken-özellikle ahkam ayetlerinin tefsirinde-diğer mezheplerin görüşlerinde de yer vermiş ama nezih bir surette tenkid ve reddetmiştir.
    İBNU KESİR
    Dımeşk civarındaki Busrâ'nın köylerinden birinde 701/1301 senesinde doğdu. İbn Teymiyye gibi âlimlerden ilim aldı ve kendini yetiştirdi. zamanında İslâmî ilimler alanında iyi bir mevki sahibi idi. İbn Kesîr, akîde yönünden Eş'arî, fıkıh yönünden Şâfi'î olmasına rağmen, İbn Teymiyye'ye çok bağlanmış, bazı meselelerde ve biihassa talâk meselesinde İbn Teymiyye’nin ictihâd ve kanaatine göre fetva vermiş ve bu yüzden İbn Teymiyye’nin maruz kaldığı tazyiklere maruz kalmıştır. Tefsirinin adı Tefsiru’l-Kur’ani’l-Azim’dir. Rivayet tefsiri bakımından önemlidir. Müfessir yer yer kendi görüşlerinede yer vermiştir. Ayrıca eserinin önemli bir mukaddimesi vardır. İbn Kesir,eserinde önce tefsir ederceği ayeti verir. Onu,kolay ve özet bir ifadeyle açıkladıktan sonra varsa konu ile ilgili ayetleri sıralar. Bu nedenle onun tefsiri, Kur’an’ın Kur’an’la tefsirinde haklı bir şöhret yapmıştır. Kendisi aynı zamanda kuvvetli bir muhaddis olması sebebi ile almış olduğu hadis ve kaviller arasında tercih ve tenkitlerde bulunur. İsrailiyat konusunda hassasiyetlidir.
    BÜŞRA KILIÇ 10070168

    YanıtlaSil
  77. FAHREDDİN ER-RAZİ
    Hicretin 543/1149 senesinde doğdu h.606 senesinde vefat etti. İsâm âlimleri arasında geniş kültüre sahip olan şahsiyetlerden biridir. Çok yönlü olan bu insanın, her yönden ele alınarak incelenmesi mümkündür. Hattâ, meşhur olan tefsirinde dahi pek çok yönü açığa çıkmaktadır. Genellikle, felsefe ve çeşitli ilimlerle dolu olan tefsirin anlaşılmasının zorluğundan dolayı cemiyetimizde, kendisine ulaşılmayan bir tefsir niteliğini kazanmıştır. O, aklî ve naklî ilimler sahasında çeşitli eserler vermekle beraber “Mefâiihu'l-Gayb” isimli muazzam tefsirinde, ilmin çeşitli alanlarına bol bol temas etmiştirFahruddin er-Râzi, kelâm ve felsefe yolunu tâkib etmiş, fakat bu yolda fazla bir fayda temin edemediğini de itiraf ederek, Kur'ânî hikmetin, kelâmî yolların hepsinden sağlam olduğunu söylemiştir.Bu bakımdan o, tefsirinde tabiatçılar ve felsefecilerle dâima münazara etmiş ve onlara meydan okumuştur. O, Kur'ân'ın hikmetlerini ortaya çıkarmaya çalışmış veya insanları Kur'ân'ın kaynağına doğru sevketmiştir. Kur'ân'ın ilk Sûresi olan Fâtiha'yı tefsir ederken, tefsirdeki metodunu ortaya koymaya çalışmış, diğer sûreleri de, orada koyduğu esaslara göre incelemiştir. Sûrelerin başlangıçlarında, o sûreden elde edilen faydaları kaydeder. Tefsirinde ilmi meseleler, hikmetler, terbiye, belagat nükteleri, Arapça dilbilgisi kaidelerinden istifâde edilerek terkiplerden elde edilen neticeler, mânâların teselsülü ve kelâmî meseleler yer alır.
    EBUSSUUD
    Ebussuud h.896 yılında doğmuş h.982 yılında vefat etmiştir. Osmanlı İmparatorluğu hudutları içinde ilim ile meşgul olmuş şahsiyetler ve ilmi faaliyetler, ilimler tarihinde epeyce geniş bir yer işgal eder. Şüphesiz Türklerin haklı olarak iftihar edebilecekleri mühim kişilerden biri Kanuni Sultan Süleyman'ın Şeyhülislamı, devletin milli, idari ve hukukla ilgili kanunlarının yapılmasında büyük hizmetleri geçen biridir. Türklere ve Müslümanlara büyük hizmetleri dokunmuştur. İrşâdu'l-Akli's-Selim ilâ Mezâye'l-Kitâbi'l-Kerim adlı Kur'an tefsiri, islâm aleminde çok tutulmuştur.Eserinin en önemli özelliği,Kur’an ayetlerinin fesahat ve belagatı ile yapmış olduğu tesbitlerdir. Cümlelerin taşıdığı gizli ve ince anlamlarla dikkat çekici tesbitleri vardır. Ayetler arasındaki münasebet önem verdiği konular arasındadır. Bazen israiliyat türünden rivayetlerden faydalanmış ama bunların uydurma olduğunu belirtmiştir. Ahkam ayetlerinin tefsirinde bulunduğu Hanefi mezhebini öne çıkarmakla birlikte zaman zaman diğer mezheplerin görüşlerinede yer verir.
    BÜŞRA KILIÇ 10070168

    YanıtlaSil
  78. BİR İNSAN OLARAK MÜFESSİR
    Müfessir olma aşamasında müfessiri ailesi, hocaları ve çevresi etkiler. İlk temeli aileden alan müfessir daha sonra hocalarının eğitim-öğretim süzgecinden geçer. Çevresi ile de kişilik vasıfları oturmuş olur. Bu faktörler sonucu ortaya çıkan bilgi ve alt yapı ile müfessir; ayetlerin muhtevası ile ne kastedildiğini açıklamaya çalışır. Bu çaba onun Kur’an’ın tarihsel bağlamında ki anlamını ortaya koymasıdır. Müfessir; Kur’an’ın, insanın anlam arayışına, cevabını vermeye çabalayan insandır.
    Müfessir; tefsir ilminin süreçlerini işlevsel kılar. Kur’an’ın yorum ve tefsiri, sadece Kur’an tefsirinde değil aynı zaman da bütün Müslüman dünyanın kültür ve medeniyet ürünlerinde ve dokularında aranmalıdır. Yani bilgilinin bir bütünlüğü olmalıdır.
    No:10070186

    YanıtlaSil
  79. MÜFESSİR KİMDİR?
    Müfessir kuranı yorumlayan açıklayan kimseye denir.İlk müfessir peygamberdir ve kuranı en iyi anlayanlar sahabedir en iyi hoca ve en iyi öğrenciler.Ondan sonra gelenler hep sahabenin anladığı gibi anlamaya gayret etmiş ve bize sundukları tefsirlerinden rivayetleri en sahih sahabilere dayandırmaya çalışmışlardır.Müfessirler öncelikle her alanda bilgi sahibi olmaya çalılmışlar belagat siyer hadis yeri gelince astronomi matematik kuran bir hayat rehberi olduğu için hayatın her alanında bilgi sahibi olmalarını gerekli kılmıştır.Birazdan bahsedeceğim müfessirlede de görüldüğü gibi hepsi en az tefsir kadar diğer ilimlerlede haşır neşir olmaya gayret göstermişlerdir.
    *İBN EBİ HATİM (HÇ240-327)
    *Rey de doğmuş ve yine aynı yerdevefat etmiştir.
    *İlim haytı ailesinde başlamıştır.İlk hocası babasıdır.
    *Tefsirinde kendi görüşünü vermez.
    *İlim için çeşitli seyahatlerde bulunmuştur.
    *Kendisinden sonrakilere kaynaklık etmiştir.
    *Tefsirinde rivayet tefsir metodunu kullanmıştır.
    *Tefsirinin yarısı kayıptır.
    *Ravi zinciri onun için önemlidir.Çünkü o,aklın alanını en aza indirip nassların te2vil etmeksizin onlardan hüküm çıkarmaya çalışmıştır.

    -ZEMAHŞERİ-(467-538)
    *Zemahşerde doğdu.
    *Büyük bir dilçi kelmacı edebiyatçı ve müfessirdir.
    *Tefsirinin adı keşşaftır.B<u eseriyle islam aleminde adını duyurmuştur.
    *Tefsirinde çoğunlukla soru cevap metodunu kullanır.
    *Ehl-i sünnet aleminde tenkitlere mağruz kalmıştır.
    *Tefsirinde az da olsa israilliyyat ve zayıf hadislere yer vermiştir.

    -KURTUBİ-(-671)
    *Doğum tarihi tam olarak bilinmez fakat doğum yeri kurtubadır.
    *Kuranı baştan sona teffsir etmiştir.
    *Tefsiri ahkam ağırlıklıdır.
    *Maliki mezhebine mensuptur.
    *Tefsirinde mezhep taassubunu kullanmamıştır. Hatta diğer mezheplerin görüşlerinede yer vermiştir.
    *İsrailliyyatı kullanmıştır.
    *Arap belagtından faydalanmıştır
    ŞEYDA POLAT 10070205

    YanıtlaSil
  80. • 1.ibn ebi hatim (h.240-327/m.854-939)
    Ebû Muhammed Abdurrahman b.Ebî Hâtim Muhammed b.İdris el-Hazeli er-Râzi,240/854 yılında Rey’de doğmuş ve yine aynı yerde 85 yaşında iken 327/939’da vefat etmiştir.
    İbn Ebi Hâtim, Rey’de Hanzala oynağı mevâlisinden olan büyük ve itibarlı bir âileye mensuptu.Onun Rey gibi zengin bir ilmi ortamada ve seçkin bir aileye mensup olması ,yetişmesinde önemli bir rol oynamıştır.
    Onun en başta gelen hocalarından birisi zamanının önemli bir hadis alimi olan babası Ebû Zur’a er-Râzi’nin de onun üzerinde büyük etkisi olmuştur.
    İbn Ebi Hatim , daha çok küçük bir yaşta iken babası tarafından Kur’an ve Kıraat eğitim ve öğretimi için bölgenin en meşhur Kıraat alimlerinden el-Fadl b.Şazan’a teslim edilmiştir.Bu eğitimini tamamladıktan sonra da babasıyla birlikte ilmi seyahatine çıkmıştır.
    İbn Ebi Hatim yüksek ilmi sviyesinin yanında zühd ve takvasıyla da takdir edilmiş bir kişiliğe sahiptir.İbn Ebi Hatim başta hadis olmak üzere İslami ilimlerin çeşitli dalları ile ilgili 22 kadar eser vermiştir.Büyük bir kısmı halen kayıp olan bu eserden bir kısmı basılı durumdadır.Çoğu ise yazma olarak durmaktadır.
    Eserinde Hz. Peygamber ‘den ,(sav) sahabeden ve tabiinden gelen tefsir rivayetlerini bir muhaddis titizliği içinde derlemiştir.
    Tefsirinde kendi görüşlerini belirtmekten özellikle kaçınmıştır.
    Bu bakımdan onun tefsiri hadis kitabı görüntüsündedir.

    2.Ez-Zemahşeri(h.467-538/m.1075-1143)
    Zemahşeri ,Selçuklu sultanlarından Melikşah devrinde Harezm kasabasından Zemahşer ‘de 467/1075 yılımda dünyaya geldi.
    Kaynaklar babasının,Müeyyedü’l Mülk (ö.1101) tarafından siyasi sebeplerle hapsedildiğini ve Zemahşeri Buhara ‘ya gittiği sırada hapiste olduğunu kaydederler.Babası Ömer İbn Muhammed İbn Ahmed ez- Zemahşeri Hapiste iken 1095 yılında vefat etmiştir.O sırada Zemahşeri 21 yaşında bir genç idi.
    Ez-Zemahşeri büyük bir dilci ,edibiyatçı,kelamcıve müfessirdir.Zemahşeri ,Buhara’da muhtelif hocalardan Usulu Fıkıh,Hadis,Tefsir,Kelam,Mantık,Felsefe ve Arapça dersleri almıştır.
    Bu yetişme devresinde Harezm ve Horasan bölgelerinde birçok bölgelere gitti ve buralarda birçok ders halkasına katılarak bilgilerini ilerletti.zamanının meşhur ediblerinden olan Şerif Ali İbn Hamza Vehhas gibi alimleden feyz aldı.
    Zemahşeri itikada ateşli bir Mu’tezile ,fıkıhta ise Hanefidir.
    Zemahşeri’nin Keşşafı dil ve belagat bakımından önemlidir. Çünkü o bu eseriyle belagat yönünden Kur’an-ın mucizeliğini ortaya koymaya çalışmıştır.Eserin bu yönünden kendisinden sonra gelen bütün dirayet tefsirleri istifade etmiştir ve Keşşaf tefsiri ‘Ummu’l –tefasir:Tefsirlerin anası veya ana tefsir’ olarak kabul edilmiştir.
    3.El-Kurtubi(ö.671/1273)
    Kurtuba’da doğdu.Doğum tarihi tam olarak bilinmemekle birlikte hicri 600 miladi 1200 yılında doğduğu tahmin edilmektedir.Kurtuba’ da çiftlikle uğraşan ailenin çocuğudur.
    627/1230’da Hristiyan İspanyolların gerçekleştirdikleri bir saldırıda babasının şehit olmasından sonra çömlek yapımında kullanılan toprak taşımacılığı yaparak ailesinin geçimine yardımcı oldu.
    Öğrenim çağına girince önce Arapça ve şiir,sonra da Kur’an-ı Kerim öğrendi.Endülüs’ün yetiştirdiği büyük alimlerindendir.Zamanının büyük alimlerinden farklı dallarda ders almıştır.
    Kurtubi birçok Endülüslü alim gibi fıkıhta Maliki mezhebine mensuptur.Fakat tefsine baktığımızda onun,mezhep taassubuna kapılmadığını,hatta eserinde zaman zaman diğer mezheplerin görüşlerini de tercih ettiğini görüyoruz.Bunda,Mısır’a geldikten sonra Şafii alimlerden ders okumuş olmasının da etkisi olduğu söylenebilir.İtikad mezhebi itibariyle de Eş’aridir.
    Kurtubi tefsinde kıraatlere- şaz olan kıraatlere de işaret edilmek suretiyle ve ayetlerin Arap dilbigisine göre tahlillerine,şiirle istişhada da bolca rastlanır.Bu arada az da olsa israiliyyata da yer verdiği görülür.
    10070143 SÜMEYRA KARABUĞAŞ HAZIRLIKLI İLAHİYAT 1-B

    YanıtlaSil
  81. 4. Er-Razi(h. 543-606/m.1149-1210)
    543/1149 senesinde Ramazan ayında Rey şehrinde doğdu.Soyu Kureyş Kabilesine ulaşır.Aslen Taberistanlıdır.
    Fahruddin Razi önce büyük bir alim olan babası Ziyaüddin Ömer’den ders aldı.Babası,Muhyissünne Muhammed Beğavi’nin taleberindendi.Razi daha sonra babasından başka,zamanının birçok büyük alimlerinden de ders aldı.Kendisine,ilmindeki şöhreti sebebiyle Allame,Şeyhülisman ve Fahru’r Razi denilmiş,İbn-i Hatibi’r-Rey diye de tanınmıştır.İlim için birçok seyehat yapmıştır.Fahruddin Razi,yalnız İslami ilimlerde değil,zamanın bütün ilimlerinde mütehassıs idi.Razi’nin en meşhur olduğu ilim dalı Kelamdır.Kelam ilmini ilimlerin en şereflisi ve mükemmeli olarak görür.Eserinin gayesinin akıl prensipleri ve istidlal yolları ışığında Kur’an’a yöneltilen hücumları çürütmek,İslam inanç esaslarını savunmak ve bu konularda ileri sürülen karşı fikirleri geçersiz bırakmak olduğunu belirtmiştir.
    606/1210 senesinde 61 yaşında iken Herat’ta vefat etti.

    5. İbnu Kesir (h.701-774/m.1301-1373)

    701/1301 veya 1302’de Şam Bölgesinin Busra şehrinin Müceydillülkarye köyünde dünyaya geldi.Fakih,hatip,şair ve edip olan babası öldüğünde üç yaşında idi.Yedi yaşında iken ailesi ile birlikte Dımaşk’a göç etti.
    Burada çeşitli hocalardan Fıkıh,Usulü Fıkıh,Hadis,Tarih,Kelam dersleri aldı.Bunlar arasında etkilendiği hocalarından birisi de İbn Teymiyye’dir.İbn Kesir fıkıhta Şafii mezhebine mensup olmakla birlikte diğer mazheplerin görüşlerin de açıktı.
    Eserinde yer yer kendi görüşüne de yer vermiştir.Ayrıca eserin önemli bir mukaddimesi vardır.Fakat mukaddimesinde yer alan bilgilerin çoğu hocası İbn Teymiyye’nin tefsir usulünden aktarılmıştır.İbn Kesir, eserinde önce tefsir edeceği ayeti verir.Onu,kolay ve özet bir ifadeyle açıkladıktan sonra varsa konu ile ilgili diğer ayetleri sıralar.Bu nedenle onun bu tefsiri, Kur’an’ın Kur’an’la tefsirinde haklı bir şöhret yapmıştır.Daha sonra da konu ile ilgili hadisler vermiştir.
    Hayatının sonlarına doğru gözlerini kaybeden İbn Kesir,26 Şaban 774’te Dımaşk’ta vefat etmiştir.

    6.Ebussuud (h.896-982/m.1490-1574)

    898/1490 yılında İstanbul yakınlarındaki Müderris şmdiki adıyla Metris Köyünde doğdu.El-İmadi nisbesi sebebiyle Ebussuud’un İskilipte doğduğu söylenmişse de bu ihtimal zayıftır.
    Ailesi İskilipli olup, babası Şeyh Muhyiddin Muhammed Yavsi İskilip’e bağlı İmad Köyü’nde doğdu.Hocası Karamani’nin kızı ile evlendi.
    Ebussuud, ilk derslerini babasından aldı.Kendisiyle belli başlı bazı temel eserleri okudu.Daha sonra,Müeyyedzade Abdurrahman Efendi, Mevlana Seyyid-i Karamani ve İbn-i Kemal Paşadan ders aldı.Eğitimini tamamladıktan sonra, yirmi altı yaşında Müderris oldu.Kendisi Osmanlı’nın onüçüncü Şeyhulislamı’dır.
    Kur’an’ın tamamını tefsir edenlerin başında yer alır.Tefsirinin en önemli özelliği Kur’an ayetlerinin fesahat ve belagatı ile yapmış olduğu tesbitlerdir.Bazen gerekli gördüğü gramerle ilgili açıklamalara da girer.Kendisi Hanefi mezhebine mensuptur fakat tefsirinde zaman zaman diğer mezheplerinin görüşlerinede yer vermiştir.
    Ebussuud Efendi, 25 Ağustos 1574 tarihinde 84 yaşında vefat etmiştir.
    10070143 SÜMEYRA KARABUĞAŞ HAZIRLIKLI İLAHİYAT 1-B

    YanıtlaSil
  82. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  83. KURTUBİ
    Kurtuba'da doğdu.Endülüslü bir alimdir.Kurtuba'nın 633'te işgalinden sonra Mısır'a gitti.Mısır ve Kurtuba'da çeşitli alimlerden ders almıştır.Mütevazi,salih ve ilimde yüksek bir dereceye ulaşmış bir alimdir.Fıkıhta Maliki,itikadda Eşaridir.Tefsirinin kısa adı el-Camiu li-Ahkami'l-Kur'an dır.Özellikle İbn Arabi'nin Ahkamu'l-Kur'an'ından yararlanmıştır.Kurtubi tefsirine Kur'an'ın fazileti,i'cazı,cem ve tertibi gibi konuları ele aldığı bir mukaddime ile başlar.Rivayete ağırlık verdiği gibi dirayete de yer vermiştir.Hadislere,sahabe,tabiun ve daha sonra gelen alimlerin görüşlerine yer vermiştir.Kimi zaman aralarında tercihler yapmıştır.Eser tabii bilimler ışığında bazı ayetleri tefsire çalışan geniş bir tefsirdir.

    ER-RAZİ(h.543-606)
    Rey şehrinde doğdu.Aslen Taberistanlıdır.Lakabı Fahruddindir.Gittiği her yerde sultanların iltifatını kazandı.Mutezile ve Kerramiyye mensuplarının itikatlarının yanlış olduğunu delillerle ispatladı,onlarla mücadele etti.Razi dini ilimlerin yanı sıra matematik,tıp,astronomi,kimya gibi fenni ilimlerde de söz sahibiydi.Kelamda bir felsefi kelam ekolü oluşturdu.Dönemin düşünürlerine göre daha fazla akılcıdır ve akla çok değer vermiştir.
    Tefsirinin adı Mefatihu'l-Gayb dır.Maksadı Kur'an'a yöneltilen hücumları çürütmek,İslam inanç esaslarını savunmaktır.Ayeti tefsir ederken önce ayeti açıklayan başka ayetlere işaret eder.İlgili hdis ve rivayetleri verir.Sonra çıkarılabilecek sonuçları sıralar.Kelam konularına da girer ve ehli sünneti savunur.Kendinden sonraki müfessirlere kaynaklık etmiş bir eserdir.
    Derya Kırdar ilahiyat 1/B 10070173

    YanıtlaSil
  84. İBN KESİR(h.701-774)
    Tarih,tefsir,hadis ve fıkıhta öne çıkmış alimlerimizdendir.Şam'da doğmuştur.Etkilendiği hocalarından biri İbn Teymiyye'dir.Fıkıhta Şafii,kelamda Hanbelidir.Tefsirinin adı Tefsiru'l-Kur'ani'l-Azim dir.Rivayet tefsiridir fakat yer yer kendi görüşlerine de yer vermiştir.Tefsiri Kur'an'ın Kur'an ile tefsirinde ün kazanmıştır.Kendisinden önceki rivayet tefsirlerinden Taberi,İbn Ebi Hatim gibi alimlerin eserlerinden faydalanmıştır.

    EBUSSUUD(h.896-982)
    Babası 2.Bayezid'in daveti ile İstanbul'a gelmiştir.Kendisi de İstanbul yakınlarında bir köyde doğmuştur.İlk derslerini babasından aldı.Eğitimini tamamlayıp 26 yaşında müderrisliğe başladı.Kadılık,kazaskerlik ve son olarak şeyhülislamlık yaptı.29 sene şeyhülislamlık yaparak din ve devlete hizmet etti.Kanuni Sultan Süleyman kendisini çok sever,işlerinde onun fetvasına müracaat ederdi.
    Tefsirinin tam adı İrşadü'l Akli's-Selim ila Mezaya'l-Kur'an'il-Kerimdir.Kur'an'ı baştan sona tefsir etmiştir.Zemahşeri,Razi ve Beydavi'nin tefsirlerinden yararlanmıştır.Eserin en önemli özelliği ayetlerin fesahat ve belagatı ile ilgili yapmış olduğu tespitlerdir.
    Derya Kırdar ilahiyat 1/B 10070173

    YanıtlaSil
  85. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  86. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  87. MÜFESSİR KİMDİR ?
    Mufessır tefsir ilmiyle uğrasan ve Cenab-ı Allah'ın bu ayetten muradı nedir?ıdusunen insandır.Mufessırın ebeveynlerı çoğunlukla ilimle ugrasan alımler ve ılım cevresı olan insanlardır.Mufessırın egıtım ve ogretım hayatındakı en onemlı sey ezberdır once Kuranı Kerım ezberlerler, daha sonra arac ilimler dedığimiz dil, belagat,matematik ,mantık gıbı ilimleri ögrenirler.Kısacası mufessir hafızası cok güçlü ve her konuda önemli bir donanıma sahip ögrendikleriyle amel ederek ''BİLGİNİN DÖNÜŞÜMÜNÜ ''sağlayan insadır .
    İBNİ EBİ HATİM (h.240-327)
    İbn Ebi Hatim Re'yde doğmus ve yine aynı yerde 85 yaşında iken327/939da vefat etmiştir.İbn Hatim zengin bir ilmi ortamda ve seçkin bir aileye mensuptu ve buda onun yetişmesinde önemli rol oynamıştır.Nitekim onun en başta gelen hocalarından birisi zamanının önemli bir Hadis alimi olan babası Ebu Hatimdir. İbn Hatim aklın alanını en aza indiren ve nasları yorumlamadan onlardan hüküm çıkarmayı esas alan bir anlayışa sahiptir ve onun tefsırindeki hedefi TEFSİRU-L KUR'ANİ'L-AZİM MÜSNEDEN AN RASULLAHİ VE'S SAHABETİ VE'T-TABİİN adlı tefsirinin ismindende anlaşılacağı gibi sadece Hz.Peygamberden,sahabeden ve tabıınden gelen tefsir rivayetlerini bir muhaddis titizliği içinde derlemektir.
    EZ ZEMAHŞERİ (h.467-538)
    Büyük bir dilci ,edebiyatçı ,kelamcı ve müfessirdir.Okuma yazma öğrendikten sonra hafız olup ilim tahsili için Buharaya gitti ve orada muhtelif hocalardan Fıkıh,Hadis,Tefsir,Mantık,Felsefe ve Arapça dersleri aldı.Zemahşerinin tefsiri dil ve belagat bakımından önemlidir.Çünkü o tefsirinde belagat yönüyle Kur'an'ın mucizeliğini ortaya koymaya çalışmıştır.Zemahşerinin eserinde kıraat farklılıklarına büyük ölçüde işaret edilir.Öte yandan az da olsa israiliyyata ve zayıf ve uydurma hadıslerde yer vermiştir.Tefsirinde genellikle soru cevap eğer şöyle dersen ben de derim ki şeklinde bir metod kullanmıştır.Ancak özetle tefsirinin Kur'an'ı Kerimin belağat ve icazını en güzel şekilde ortaya koyan eser tartışılmaz bir gerçektir.
    EL KURTUBİ(ö.671)
    Kurtuba da doğdu.Daha sonra çeşitli sebeplerden dolayı Mısır'ın İskenderiye şehrine gitti ve orada çeşitli hocalardan Dil,Edebiyat,Kur'an ilimleri ve Fıkıh dersleri aldı. Kurtubi zühd ve takva dolu bir alim olarak tanınmış ve ilim alemi adına birçok eser kaleme almıştır.Tefsiri ahkam ağırlıklıdır ve Kur'an ı baştan sona tefsir etmiştir.Tefsirinde rivayete ağırlık vermesi yanında dirayete de önem vermiştir.Aynı zamanda Kurtubi tefsirinde çok fazla sayıda hadis,fıkıh,dil ve belağat,akaid ve kelam sahalarında zamanına kadar yazılmış olan birçok eserden istifade etmiş onlardan alıntılar yapmıştır ve tefsirinde saz olan kıraatlere işaret ederek ,ayetlerin Arap dilbilgisine göre tahlıllerıne ve yer yer israilliyata yer vermiştir. MERVE KESİMAL 10070165

    YanıtlaSil
  88. ER RAZİ(h.543-603)
    Razi Ramazan ayında Rey şehrinde doğdu. İlk eğitimini çok büyük bir alim olan babasından aldı.Pek çok seyahat yaptı ve yalnız İslami degil diger ilimlerdede üstün bilgisiyle gittiği her bölgede çeşitli iltifatlar kazandı.Razi Kelam,Tefsir,Fıkıh gibi dini konular dışında Matemetik,Fizik,Kimya,Astronomi gibi fen ilimlerindede söz sahibi idi.Razi diğer İslam düşünürlerine oranla daha fazla akılcıdır ve Kelam ilmine diğer ilimlerden daha çok önem vermiştir.Tefsirindeki amacı akıl prensipleri ışıgında Kur'an a yöneltilen iddiaları çürütmek,İslam inanç esaslarınısavunmaktır. Bir ayeti tefsir ederken genellıkle önce onu açıklayan baska bır ayet veya aytelere ısaret eder bu arada ilgili hadıs ve rıvayetlere de yer verır sonunda ayetten cıkarabılınıcek netıce sıralardı.Razi neshi kabul eder ancak mensuh ayetlerın sayısını en aza ındırme taraftarıdır. Aynı zaman tefsırınde yer yer tasavvufi konularada yer vermiştir.
    İBNU KESİR(h.701-774)
    Şam bölgesinin Busra şehrınin Müceydilülkarye köyünde dünyaya geldi.Tarih,Tefsir,Hadis ve Fıkıh ilimlerinde öne çıkmış bir alimdir. Yedi yaşındayken Dımask a göç etti ve burada çesitli hocalardan dersler aldı İbn Teymiyye onun etkilendiği hocaları arasında yer alır.İbnu Kesirin tefsirinin rivayet tefsirleri arasında önemli bir yeri vardır.O tefsirinde yer yer kendı görüşlerine de yer vermiştir.Ayrıca tefsirinin önemli bir mukaddimesi vardır.İbnu Kesir tefsirinde önce tefsir edeceği ayeti verir.Onu kolay ve özet bir ifadeyle açıkladıktan sonra varsa konuyla ilgili diğer ayeti sıralar.Bu nedenle onun tefsiri Kur'an ın Kur'an la tefsirnim önemli bir örneğini oluşturur.Kendisi aynı zmanda muhaddis olması sebebiyle almış olduğu hadis ve kaviller arasında tercih ve tenkitte bulunur ve fazla derinleşmeden fıkhi münakaşalara girer. İbnu Kesir İsrailliyatla ilgili rivayatlerden kaçınılması gerektiğine isaret ederken bazen İsraillıyyattan örnekler verdıgını goruruz.
    EBUS SUUD(h.896-982)
    Ebussuud İstanbul yakınlarındaki Metris köyünde doğdu.İlk eğitimini babasından aldı.Ebussuud dini hükümleri çok iyi bilen,sağlam karakterli,kimseye haksızlık etmeyen, çok çalışkan bir alimdir.Ebussuud Kur'an ın tamamını tefsir edenlerin başında gelir.Tefsirine yazdğı mukaddimesinde faydalandığı alimleri zikretmesi,Kur'an aytelerinin belagatı ile yapmış olduğu tesbitler ve bunu yaparken bzaen şiirden yararlanması onun tefsirinin başlıca özelliklerini oluşturmkatadır.Bundan başka bazen gerekli gördüğünde gramerle ilgili açıklamara girer.Ayetler arasındaki münasebete önem verir.Tasavvufa sıcak bakmaz ve son olarak İsrailliyyat türünden bazı rivayetleri kullanmış ancak bunların bazılarının uydurma olduğunu da belirtmiştir. MERVE KESİMAL 10070165

    YanıtlaSil
  89. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  90. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  91. 1. İbn Ebi Hatim

    h.240 yılında Rey şehrinde doğmuştur.İlim için çeşitli seyahatler yapmıştır. Yirmiden fazla şehir gezerek bölgenin alimleri ile ilmi bilgi ve malzeme alışverişinde bulunmuştur. O, aklın sınırlarını en aza indirgeyen, tefsirde ve rivayette nassların tevilinden çok,isnad zincirine önem veren bir alimdir. Tefsirinin adı ‘ Tefsiru’l Kur’ani’l Azim’dir. Tefsiriyazmaktan amacı, sadece peygamber(sav),sahabe ve tabiinden gelen rivayetleri derlemektir. Tefsirdeki yöntemi ise, ayetin tefsiriyle ilgili peygamberimizden gelen rivayet varsa,en sağlam isnadla, derece bakımından en yüksek olandan zikretmiştir.O, tefsirde kendi görüşünü belirtmemiştir ve rivayetler arasında kıyas yapmamıştır.İbn Kesir ve Suyuti’ye kaynaklık etmiştir.

    2.ez-Zemahşeri

    h.467 yılında Zemahşer’de doğmuştur.Buhara’ya ilim tahsil etmek için gitmiştir.Çeşitli alimlerden birçok ilim tahsil etti.Harezm ve Horasan bölgelerine giderek ilimdeki ilerlemesine devam etti. Özellikle Arap diline olan hakimiyeti sebebiyle Arap dilinin üstadlarından sayılmıştır.Bu, tefsirine defazlasıyla sirayet etmiştir.Zemahşeri’nin tefsiri el-Keşşaf, dil ve belagat açısından oldukça önemlidir. Onun tefsirdeki metodu muhaveredir.el-Keşşaf kendisinden sonraki birçok müfessiri etkilemiştir.

    3. el-Kurtubi

    h.600 yılında Kurtuba’da doğmuştur. Endülüs’ün yetiştirdiğii büyük alimlerdendir. Tefsirinin adı Ahkamu’l Kuran’dır. O, bu eserinde Kur’an’ı başından sonuna tefsir etmiştir.Bu özelliğiyle diğer Ahkamu’l Kuran’lardan ayrılır.Tefsirde rivayete ağırlık vermesinin yanısıra dirayeti de ihmal etmemiştir. Tefsirle ilgili rivayetlerde hadis bulmuşsa yetinmiş, bulamadığı taktirde sahabe, tabiun ve alimlerin görüşlerine başvurmuştur

    Beyza Betül GÖKTAŞ / 1-B 10070119

    YanıtlaSil
  92. 4. İbn Kesir
    h.701 yılında Busra’da doğmuştur. Dımaşk’ta çeşitli hocalardan ilim tahsil etmiştir. İbn Teymiyye bunlar arasında en fazla etkilendiği hocalarındandır. Tefsirinin adı Tefsiru’l Kuran’il Azim’die. Rivayet tefsirleri arasında oldukça önemli bir yere sahiptir. Tefsirdeki metodu şöyle özetlenebilir. Öncelikle ayeti kısa ve kolay bir şekilde açıklamıştır.Sonra ayeti başka bir ayetle açıklama imkanı varsa , o ayeti vermiştir. Kuran’ı Kuran ile tefsir etmekte oldukça başarılı ve şöhretlidir. Oldukça kuvvetli bir muhaddis olduğu için rivayetler arasında tercihte bulunmuş, yerine göre tenkit ettiği de olmuştur. İsrailiyat konusunda fazlasıyla hassastır ve ondan kaçınılması gerektiğini savunur.

    5.Ebu’s Suud
    h.896 yılında İstanbul’da doğmuştur. Osmanlılar zamanında yetişen önemli alimlerden biridir. Kanuni ve İkinci Selim zamanlarında şeyhulislamlık yapmıştır. Tefsirinin adı İrşadu’l Akli’s Selim’dir. Onun dönemindeki alimler Kuran’ın tamamını tefsir etmek yerine daha önce yazılmış tefsirlere haşiye yazmakla yetiniyorlardı. Ebu’s Suud ise Kuran’ı başından sonuna kadar tefsir eden ilk Osmanlı alimlerindendir. Tefsirinde Zemahşeri,Razi ve Beydavi’den faydalanmıştır. Kuran’ın anlam güzellikleri, fesahat ve belagatıyla ilgili özellikleri ortaya koymuştur ki bu onun tefsirinin en önemli özelliklerindendir.

    6.Fahreddin er-Razi

    Onun tefsirinde eğitim,hikmet, ilmi meseleler, belagat gibi konular vardır. Tefsiri yazmaktan maksadı aklın ilkeleri ışığında Kuran'ı savunmaktır. Nasıl ki Taberi nakli tefsirin zirvesi ise, Razi de akli tefsirin zirvesidir.Onun tefsirinde her sure müstakil bir kitap gibidir. Zemahşeri ve Ebu Müslim'den etkilenmiştir.

    Beyza Betül GÖKTAŞ / 1-B 10070119

    YanıtlaSil
  93. İbn. Ebi HATİM (H.240-327/M.854-939)
    *Rey’de doğmuştur.
    *İbn.hatim,rey de hanzala oymağı mevalisinden olan büyük ve itibarlı bir aileye mensuptu.
    *rey gibi zengin bir ilmi ortamda ve seçkin bir aileye mensup olması yetişmesinde önemli bir rol oynamıştır.
    *en başta gelen hocası babası ebu hatimdir.
    *15 yaşındayken ilim için seyahatlere çıkmıştır. Bu seyahatinde ilk olarak hacca gitmiş bu vesileyle suruye, ırak, hicaz bölgelerindeki rivayetlere ulaşmıştır.
    *aklın alanlarını en aza indiren ve nasları tevil etmeksizin onlardan hüküm çıkaran bir anlayışa sahiptir.
    * Fıkıhta Hanbelî mezhebine tabi olmuş ve Şia yanlısı diye itham olmuş
    *bütün gücünü rivayet zincirlerinin sağlıklı bir şekilde değerlendirilmesine vermiş ve konuyla ilgili cerh ve ta’dil isimli eserini kaleme almıştır.
    *22 kadar eser vermiştir. Büyük bir kısmı hala kayıp olmakla birlikte bir kısmı da basılıdır.
    *Ayetler sıra ile tefsir edilmiştir.
    *Her görüşü senediyle ayrı ayrı vermiştir.
    *Kendinden sonrakilere kaynaklık etmiştir:
    EZ - ZEMAHŞERİ (H.467-538/M.1075-1143)
    *Ez-Zemahşeri büyük bir dilci, edebiyatçı ve müfessirdir.
    *Zemahşeri Selçuklu döneminde dünyaya geldi. İlk tahsilini imam olan babasından yaptı.
    *ilim tahsili için ilim merkezi olan buhara’ ya gitti.
    *buhara da farklı hocalardan fıkıh, hadis, tefsir, kelam, mantık dersleri aldı.
    *itikatta mutezile, fıkıhta ise hanefidir.
    *eserinin adı el-keşşaf’ tır.
    * Dirayet tefsiridir.
    *Tefsiri dil ve belagat yönünden önemlidir. Çünkü bu eseriyle kura’nın belagat yönünden mucizeliğini ortaya koymaya çalışmıştır.
    *Dil bilimsel yorum için bütün alimler keşşafa müracaat etmiştir.

    KURTUBİ (Ö.671/1273)
    *Kurtuba’ da doğmuştur.
    *Endülüs’ün yetiştirdiği büyük âlimlerdendir.
    Kurtuba’da çiftçilikle uğraşan bir ailede dünyaya geldi.
    *öncelikle şiir, kur’an öğrendi.
    *hocaları: ibn. Ahmet el- eşari, ebi hucce, ubu hasa gibi alimlerden dil bilgisi nahiv belagat, fıkıh ve kur’an ilimlerini öğrendi.
    *maliki mezhebine mensuptur.
    *itikatta aşaridir.
    *eseri camiul kura’n ‘dır. Kuran’ın baştan sona kadar tefsirini ihtiva etmektedir.
    *Eserinde kura’nın fazileti, okunuşunun keyfiyeti, tefsiri, icazı, cem ve tertibi, ahrufu seba, müfessirlerin dereceleri ve tefsirle ilgili ve geniş bir mukaddimeyle başlar.
    *Tefsirinde rivayete ağırlık vermesiyle beraber, dirayeti de kullanmıştır.
    *istifade ettiği eserler arasında ahkamul kura’nlar önemli yer tutar. Bunlar içinde en çok Razi ve ibn. Arabi gibi alimlerden istifade etmiştir.
    Er-RAZİ (543/606/-1149/1210)
    *Rey’ de doğmuştur. Soyu kureyş’e dayanır. Aslen taberistanlıdır.
    *Her’a da vefat etmiştir.
    *Babasından ders almıştır.
    *ilim için harzem ‘e gitmiş ve mutezileyle mücadele etmiştir.
    *gazne ,horasan, maveraünnehir ‘e gitmiştir.
    *sultan gıyasettin herat’a onun adına medrese yaptırmıştır.
    *Fahrettin Razi kelam, mantık, fıkıh, astronomi, tefsir, gibi birçok ilimi konuda derin ilim sahibidir.
    * İslam alemin de ortaya çıkan bit’atlerin ve filozofların bozuk düşüncelerinin yanlış olduğunu delilleriyle ortaya koymuştur.
    * razi ’ nin en meşhur olduğu ilim dalı kelamdır. Kelam ekolü kurmuştur.
    *el muhasal,erbai fi usuluddin vs. gibi kitapları vardır.
    *Tefsirinin adı mefatihul gayb’dir.
    *eser de her sure bir kitap niteliğinde olup, kitaplar bölümlere, bablar meselelere bölünmüştür.
    *razi sebebi nüzul, kelime tahlilleri, farlı kıraatleri zikretmekte, çoğunluklada ayetler arsındaki münasebetleri kurarak başlar.
    *ayeti ayetle tefsir eder varsa hadisleri de alır.

    YanıtlaSil
  94. İBN. KESİR (H.701/1301-M.1373)
    *Şam da bursa şehrinde doğmuştur.
    *Çeşitli hocalardan fıkıh, hadis, tarih, kelam dersleri aldı.
    *Hocalarından en önemlisi ibn. Teymiyye’dir.
    *fıkıhta şafidir.
    *dımeşk’te vefat etmiştir.
    *tefsiri tefsirul kur’anil azim’dir.
    *rivayet tefsiridir.
    *Eserin önemli bir mukaddimesi vardır.
    *Motod olarak; önce ayeti verir ve açıklar. Sonra konuyla ilgili ayetleri sıralar. Varsa konuyla ilgili hadisleri alır.
    *israiliyat konusunda bu rivayetlerden uzak durmuştur.
    EBU SUUD (H.896-82/M.1490-1574)
    *İstanbul’da doğdu. Ailesi İskiliplidir.
    *II. Beyazıd kendisine sultan selim civarında bir tekke inşa ettirdi.
    *Ebu suud ilk derslerini babasından aldı.
    *daha sonra müeyyizade abdurrahman efendi, Mevlana seyidi kahramani ve ibn. Kemal paşa gibi hocalardan ders aldı.
    *Osmanlıda 29 yıl Şeyhülislamlık yapmıştır.
    *Osmanlı zamanında Kura’n-ı baştan sona tefsir edenlerin başında gelir.
    *İsrailiyattan yararlanmış.
    *Tefsirinin adı ; irşadül aklisselim ila mezayil kur’an’nil kerim.
    *eserinde zemahşeri, razi ve beydavinin eserlerinden faydalandı.
    *Eserinde Kur’an-ın belayağatı ile ilgili tespitler yapmıştır.
    NOT: selamun aleykum hocam. Müfessirleri serhat mecit arkadaşla aynı yerde kaldığımız için birlikte hazırladık. OSMAN MERCAN 10070194 1/B

    YanıtlaSil
  95. İbn. Ebi HATİM (H.240-327/M.854-939)
    *Rey’de doğmuştur.
    *İbn.hatim,rey de hanzala oymağı mevalisinden olan büyük ve itibarlı bir aileye mensuptu.
    *rey gibi zengin bir ilmi ortamda ve seçkin bir aileye mensup olması yetişmesinde önemli bir rol oynamıştır.
    *en başta gelen hocası babası ebu hatimdir.
    *15 yaşındayken ilim için seyahatlere çıkmıştır. Bu seyahatinde ilk olarak hacca gitmiş bu vesileyle suruye, ırak, hicaz bölgelerindeki rivayetlere ulaşmıştır.
    *aklın alanlarını en aza indiren ve nasları tevil etmeksizin onlardan hüküm çıkaran bir anlayışa sahiptir.
    * Fıkıhta Hanbelî mezhebine tabi olmuş ve Şia yanlısı diye itham olmuş
    *bütün gücünü rivayet zincirlerinin sağlıklı bir şekilde değerlendirilmesine vermiş ve konuyla ilgili cerh ve ta’dil isimli eserini kaleme almıştır.
    *22 kadar eser vermiştir. Büyük bir kısmı hala kayıp olmakla birlikte bir kısmı da basılıdır.
    *Ayetler sıra ile tefsir edilmiştir.
    *Her görüşü senediyle ayrı ayrı vermiştir.
    *Kendinden sonrakilere kaynaklık etmiştir:
    EZ - ZEMAHŞERİ (H.467-538/M.1075-1143)
    *Ez-Zemahşeri büyük bir dilci, edebiyatçı ve müfessirdir.
    *Zemahşeri Selçuklu döneminde dünyaya geldi. İlk tahsilini imam olan babasından yaptı.
    *ilim tahsili için ilim merkezi olan buhara’ ya gitti.
    *buhara da farklı hocalardan fıkıh, hadis, tefsir, kelam, mantık dersleri aldı.
    *itikatta mutezile, fıkıhta ise hanefidir.
    *eserinin adı el-keşşaf’ tır.
    * Dirayet tefsiridir.
    *Tefsiri dil ve belagat yönünden önemlidir. Çünkü bu eseriyle kura’nın belagat yönünden mucizeliğini ortaya koymaya çalışmıştır.
    *Dil bilimsel yorum için bütün alimler keşşafa müracaat etmiştir.
    Serhat MECİT 10070193 1/B
    KURTUBİ (Ö.671/1273)
    *Kurtuba’ da doğmuştur.
    *Endülüs’ün yetiştirdiği büyük âlimlerdendir.
    Kurtuba’da çiftçilikle uğraşan bir ailede dünyaya geldi.
    *öncelikle şiir, kur’an öğrendi.
    *hocaları: ibn. Ahmet el- eşari, ebi hucce, ubu hasa gibi alimlerden dil bilgisi nahiv belagat, fıkıh ve kur’an ilimlerini öğrendi.
    *maliki mezhebine mensuptur.
    *itikatta aşaridir.
    *eseri camiul kura’n ‘dır. Kuran’ın baştan sona kadar tefsirini ihtiva etmektedir.
    *Eserinde kura’nın fazileti, okunuşunun keyfiyeti, tefsiri, icazı, cem ve tertibi, ahrufu seba, müfessirlerin dereceleri ve tefsirle ilgili ve geniş bir mukaddimeyle başlar.
    *Tefsirinde rivayete ağırlık vermesiyle beraber, dirayeti de kullanmıştır.
    *istifade ettiği eserler arasında ahkamul kura’nlar önemli yer tutar. Bunlar içinde en çok Razi ve ibn. Arabi gibi alimlerden istifade etmiştir.
    SERHAT MECİT 10070193 1/B

    YanıtlaSil
  96. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  97. İBN. KESİR (H.701/1301-M.1373)
    *Şam da bursa şehrinde doğmuştur.
    *Çeşitli hocalardan fıkıh, hadis, tarih, kelam dersleri aldı.
    *Hocalarından en önemlisi ibn. Teymiyye’dir.
    *fıkıhta şafidir.
    *dımeşk’te vefat etmiştir.
    *tefsiri tefsirul kur’anil azim’dir.
    *rivayet tefsiridir.
    *Eserin önemli bir mukaddimesi vardır.
    *Motod olarak; önce ayeti verir ve açıklar. Sonra konuyla ilgili ayetleri sıralar. Varsa konuyla ilgili hadisleri alır.
    *israiliyat konusunda bu rivayetlerden uzak durmuştur.
    EBU SUUD (H.896-82/M.1490-1574)
    *İstanbul’da doğdu. Ailesi İskiliplidir.
    *II. Beyazıd kendisine sultan selim civarında bir tekke inşa ettirdi.
    *Ebu suud ilk derslerini babasından aldı.
    *daha sonra müeyyizade abdurrahman efendi, Mevlana seyidi kahramani ve ibn. Kemal paşa gibi hocalardan ders aldı.
    *Osmanlıda 29 yıl Şeyhülislamlık yapmıştır.
    *Osmanlı zamanında Kura’n-ı baştan sona tefsir edenlerin başında gelir.
    *İsrailiyattan yararlanmış.
    *Tefsirinin adı ; irşadül aklisselim ila mezayil kur’an’nil kerim.
    *eserinde zemahşeri, razi ve beydavinin eserlerinden faydalandı.
    *Eserinde Kur’an-ın belayağatı ile ilgili tespitler yapmıştır.

    SERHAT MECİT 10070193 1/B

    YanıtlaSil
  98. İBN EBİ HATİM
    *240-854 yılında Rey şehrinde doğmuştur.
    *Babası alim bir zattı ve ilim tahsili için gittiği yolculuklara oğlunu da götürürdü.
    *İbn Ebi Hatim pek çok eski şeyhten ders almıştır.Bunların başında babası Ebu Hatim ve Ebu Zur’a gelir.
    *İbn Ebi Hatim yaptığı ilmi seyahatlerde pek çok alimle bilgi alışverişinde bulunmuştur ve bu seyahatler sayesinde geniş bir rivayet malzemesine sahip olmuştur.
    *İbn Hatim,aklın alanını en aza indiren ve nasları te’vil etmeksizin onlardan hüküm çıkarmayı esas almıştır.
    *Onun şiadan olduğu iddia edilsede aslı yoktur.
    *Kendisi zühd ve takva sahibiydi.İslami ilimlerin çeşitli dallarından yaklaşık 22 tane eser kaleme almıştır.
    *Yarısı kayıp olana tefsirinin ismi,Tefsiru’l-kur’ani’l-Azim Müsneden ‘an Rasulillahi(sav) ve’s-Sahabeti ve’t-Tabiin ‘dir.
    *Eser isminden de anlaşılacağı gibi pek çok rivayet ihtiva etmektedir.Zaten müfessirin amacı sadece Hz.Peygamber(sav)’den,sahabeden ve tabiinden gelen tefsir rivayetlerini bir araya toplamaktır.
    *Eserinde kendi görüşlerini belirtmekten kaçınır.Rivayet tefsircisidir.
    *İbn Kesir ve Suyuti ,İbn Ebi Hatim’in tefsirinden yararlanmışlardır.

    Ez-ZEMAHŞERİ
    *467-1075 tarihinde Melikşah devrinde Harezm kasabalarından Zemahşer’de dünyaya geldi.
    *Büyük bir dilci,edebiyatçı,kelamcı ve müfessirdir.
    *Mekke’de uzun süre ikamet ettiği için kendisine Carullah lakabı verilmiştir.
    *İlk öğrenimini imam olan babasının yanında yaptıktan sonra ilim tahsili için Buhara’ya gitti.Burada çeşitli hocalardan Usulü Fıkıh,Fıkıh,Hadis,Tefsir,Kelam,Mantık,Felsefe ve Arapça dersleri aldı.
    *Dile hakimdir ve bu eserlerinde görünür.
    *Zemahşeri itikatta Mutezile amelde ise Hanefidir.Mutezile olduğu için ilimdeki seviyesine rağmen itibar görmemiştir.
    *Eseri el-Keşşaf’tır.Üzerine yüzlerce şerh,ta’lik ve reddiye yazılmıştır.Bu tefsir “Ummu’t-tefasir” olarak kabul edilmiştir.
    *Bu eser daha çok dil ve belağat bakımından önemlidir.O bu eserle Kur’an’ın mucizeliğini ortaya koymaya çalışmıştır.
    *Eserde kıraat farklılıklarına büyük ölçüde işaret eder.Yer yer şaz kıratlara yer vermesi ve bunları delil olarak kullanmasından dolayı eleştirilmiştir.Az da olsa israiliyyat da içermektedir ve zayıf bazen de uydurma rivayetleri nakletmiştir.Genellikle soru-cevap yöntemini kullanır.
    *Eserinde ehli sünnet alimleriyle dalga geçer ve onların Kur’an’ı anlamaktan aciz olduklarını söyler.
    *Kendinden sonra gelen müfessirlerin çoğu ondan yararlanmışlardır.

    El-KURTUBİ
    *Kurtuba’da doğdu.Endülüs’ün yetiştirdiği büyük alimlerdendir.
    *Ailesi çiftçilikle geçimini sağlıyordu.Babasının İspanyollar tarafından şehit edilmesinden sonra ailesinin geçimini sağlamada onlara yardımcı oldu.
    *Öğrenim çağına girince Arapça ve şiir daha sonrada Kur’an-ı Kerim öğrendi.Daha sonra Kurtuba’nın ele geçirilmesinden sonra Mısır’a göç etti ve burada çeşitli hocalardan Dil,Edebiyat,Kur’an İlimleri,Kıraat,Tefsir,ve Fıkıh derslerini aldı.
    *Kaynaklar Kurtubi’yi ,Salih,arif ve mütevazi kişiliği ve sade yaşayışıyla tanınan,ilimde yüksek bir dereceye ulaşmış bir alim olarak tanıtırlar.
    *Fıkıhta Maliki mezhebine mensuptur. Mezhep taassubu yapmadığı gözlenmiştir.İtikatta ise Eş’aridir.
    *Tefsiri ahkam tefsiri özelliğini taşıyan el-Camiu li-Ahkami’l-Kur’an ‘dır.
    *Tefsirini girişinde geniş bir mukaddime bulunur ve burada müfessir kendi tefsir metodunu açıklar.
    *Tefsirinde rivayete ağırlık vermiştir fakat dirayeti de ihmal etmemiştir.
    *Tefsirinde az da olsa israiliyyata yer vermiştir.Ehli sünnete muhalif fırkaların görüşlerinin çürütülmesine özen göstermiştir.Ayetlerin dilbilgisine göre tahlillerine ve şiirle istişhada yer verir.

    HÜSNA KAYNAR 10070160 1-B

    YanıtlaSil
  99. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  100. EBU SUUD

    Hicri 896 yılında İstanbul'da doğmuştur.İlk öğretmeni Padişah 2.Beyazıt'ında sevgisini kazanmış olan babası Şeyh Muhyiddin'dir.Ebu Suud çeşitli alimlerden ders almıştır.Bu alimlerden biri olan Kara Mani'nin kızıyla evlenmiştir.Kadılık,müftülük,kazazkerlik gibi görevlerde bulunmuştur.Bu görevlerden en önemlisi Şehülislamlık'tır.Babası ile başlayan saray ilişkilerini oda devam ettirmiş.Dönemin padişahı Kanuni'nin sevgisini celb etmiştir.2.Selim Han ise onun vefatına son derece üzülmüştür.Ebu Suud şeyhülislamlık görevini hakkıyla yerine getirmiş olacak ki ona 'Numanu's-Sani'denmiştir.Osmanlıda alimler Kur'an'ı bir bütün olarak tefsir etmekten ziyade belli surelereiayetlere yoğunlaşıyorlardı.Mesela bir fetih dönemi içerisinde bulunan Osmanlıda pek çok alim fetih suresinin tefsirini yapmaya yönelmiştir,Ebu Suud ise döneminin genel eğilimini dışına çıkmış ve Kur'an'ı bir bütün olarak tefsir etmiştir.Tefsirinede İrşadü'l Akli's-Selim ila mezaye'l Kur'anil Kerim adını vermiştir.Tefsirinde Kur'an'ın belegat ve fesahatı ile yapmış olduğu tespitleri dikkat çekmektedir.Fıkhi yönü tefsirinede yansımış pek çok ahkam ayetini tefsir etmiştir.Tasavvufa sıcak bakmayışından kaynaklanarak işari yorumlara çok az yer vermiştir.Hicri 982'de vefat etmiştir.

    YanıtlaSil
  101. Er-RAZİ
    *543-1149 senesinde Rey şehrinde doğdu.Soyu Kureyş Kabilesine ulaşır,aslen Taberistanlıdır.606-1210 yılında vefat etti.
    * Büyük bir alim olan babasından ders aldı.Babasından başka pek çok büyük alimlerden ders aldıktan sonra tahsilini bitirip,seyahatlere başladı.
    *Herat’a yerleştiğinde Şeyhülislam lakabını aldı ve burada bozuk bir inanca sahip olan Kerramiyye itikadında olan kişilerle uzun müddet mücadele etti.Ölümünde onların etkisinin(zehirlenmek suretiyle) olduğu söylenmektedir.
    *Razi Kelam,Tefsir,Fıkıh ve Usulü Fıkıh gibi dini ilimlerin yanı sıra Edebi ilimler,Matematik,Fizik,Kimya,Astronomi,Tıp vb. fen ilimlerinde de oldukça bilgi sahibiydi.Razi’nin en meşhur olduğu ilim dalı Kelam’dır.
    *Dönemindeki İslam düşünürlerine oranla akla daha fazla önem vermiştir ve Kelam ilmini diğer ilimlerden yüksek görmüştür.
    *Tefsirinin adı Mefatihu’l-Ğayb’dır.Bu tefsiri yazmakla maksadının akıl prensipleri ve istidlal yolları ışığında Kur’an’ a yöneltilen hücumları çürütmek,İslam inanç esaslarını savunmak ve bu konularında ileri sürülen karşı fikirleri geçersiz bırakmak olduğunu belirtmiştir.
    *Müelllifin Kur’an’da her şeyin mevcut olduğuna dair inancı, tefsirinde çeşitli bilimlerin sahalarına giren konulara dalmasından da anlaşılmaktadır.
    *Razi Şafii mezhebine mensup olup Hanefi alimlere cevaplar verir.

    İBNU KESİR
    *701-1301 yılında Şam bölgesinde doğdu.Yedi yaşındayken ailesiyle Dımaşk’a göç etti.Burada çeşitli hocalardan Fıkıh,Usulü Fıkıh,Hadis,Tarih,Kelam vb. dersler aldı.En çok etkilendiği hocalarından birisi İbn Teymiyye’dir.
    *Tarih,Tefsir,Hadis ve Fıkıh ilimlerinde öne çıkmış olan bu alim Fıkıh’ta Şafi mezhebine mensuptur.Kelam da ise Hanbeli Kelamını benimsemiştir.
    *774-1373 yılında Dımaşk’da vefat etti.
    *Tefsirinin adı,Tefsiru’l-Kur’ani’l-Azim’dir.Bu tefsir önemli bir rivayet tefsiridir ayrıca müfessir yer yer kendi görüşlerine de yer vermiştir.
    *Kur’an’ın Kur’an’la tefsirine önem verir.
    *Aynı zamanda muhaddis olmasıyla hadisler arasında tercih ve tenkitlerde bulunur.

    EBU SUUD

    *896-1490 yılında İstanbul yakınlarında doğdu.Ailesi aslen İskiliplidir.Babası Şeyh Muhiddin Muhammed Yavsi II.Bayezid’in daveti üzerine İstanbul’a gelmiş ve Bayezid’in kendisine inşa ettiği tekkede göreve başlamıştır.
    *Ebu Suud ilk derslerini babasından aldı.Daha sonra birçok alimden ilimini tahsil edip 26 yaşında müderris oldu.55 yaşındayken Şeyhülislam oldu.Osmanlı Şeyhülislamları arasında en çok bu makamda kalıp hizmeti geçen Şeyhülislam’dır.Kanuni Ebu Suud efendiyi çok sever fetvalarına sık sık müracaat ederdi.Aynı zamanda Ebu Suud Kanuni’nin cenaze namazını kıldırdı.
    *1574 yılında vefat etti,vefatı çok üzüntüyle karşılandı.
    *Ebu Suud dini hükümleri çok iyi bilen,sağlam karakterli,kimseye haksızlık etmeyen,hatır için asla söz söylemeyen,çalışkan ve gayet tedbirliydi.
    *Tefsirinin adı İrşadü’l Akli’s-Selim ila Mezaya’l-Kur’an’il Kerim.
    *Osmanlı müfessirlerinden farklı olarak Kur’an’ın tamamını tefsir eden alimlerin başında gelir.
    *Zemahşeri,Razi ve Beyzavi’nin tefsirlerinde yararlandığını belirtmiştir.
    *Kur’an ayetlerinin fesahat ve belağatı ile yapmış olduğu tespitler dikkat çekicidir.Tefsirinde sık sık şiirlere rastlanır.Kıraat farklılıklarında yararlanır.Gramer açıklamalarına girer.
    *Tasavvufa sıcak bakmamıştır.

    HÜSNA KAYNAR 10070160 1-B

    YanıtlaSil
  102. İbn Kesir

    Hicri 701 yılında Şam'da meydana gelmiştir.Çeşitli hocalardan ders almıştır.Bunlar arasında görüşlerini benimsediği İbn Teymiye ayrı bir öneme sahipitir.Aynı zamanda İbn Kesir çokta iyi bir hocadır.Hadiste bir otorite olan İbn Hacer gibi bir alimimizin hocasıdır.İbn Kesir'in tefsiri Tefsiru'l-Kur'anil Azim Taberi den sonraki en iyi rivayet tefsirio lmakla öne çıkmıştır.Müfessir tefsiri yaparken:
    1)Kurana
    2)Merfu rivayetlere
    3)Mevkuf rivayetlere başvurur.
    İbn Kesir fıkıh münakaşalarınada girmiştir.Muhaddis de olmasının sebebiyle eserindeki hadisler hakkındada yorumlarda bulunur.İsrailiyyata hiç sıcak bakmamıştır.774'te Şam'da vefat etmiştir.

    YanıtlaSil
  103. ER-RAZİ

    Hicri 543 senesinde Rey şehrinde doğmuştur.İlk öğretmeni babasıdır.İlim için yaptığı çeşitli seyahatlerden biri olan Harezm de mutezileye mensub kimselerle münazaralarda bulunmuştur.Hayatının son kısmını geçirdiği Herat da ise Kerramiyye'ye mensub kimselerle uzun mücadelelerde bulunmuştur.Razi dini ilimlerin yanı sıra pozitif ilimlerdede iyiydi o çok yönlü bir alimdi.Bu ilminin zekatını da vermeye çalıştığını görüyoruz derin ilmi ve üstün zekasıyla bir çok bid'at ve yanlış itikad sahiplerini eleştirmiştir.Gazzali ile birlikte temelleri atılan felsefi kelam ekolünün kurucusu olarak kabul edilmiştir.Tefsiri Mefatihu'l-Ğayb onun gibi çok yönlüdür.Adeta bir ansiklopedi izlenimi verir.Bu yüzden Razi çeşitli eleştirilere maruz kalmıştır.Esbabı Nuzule önem vermiştir.İsrailiyyatı faydalı görmemektedir.Tefsirinde pek çok Bab ve bu Bablarda da pek çok alt başlık bulunur.Kısacası Razi'nin tefsirinin fazlası var ama eksiği yoktur.
    MERVE SULTAN KARAKAYA 10070146 1/B

    YanıtlaSil
  104. El Kurtubi

    Hicri 600 ylında Kurtuba'da doğan alimimiz Endülüs'ün büyük alimlerindendir.Çeşitli alimlerden ders almıştır.Dil bilgisi,Nahv,Belegat,Kur'an ilimleri ve Fıkıh alanında iyidir.İlminin yanı sıra zühd ve takvasıylada ün kazanmıştır.Maliki mezhebine mensubtur.Fakat taassub derecesinde değildir.Etkilendiği alimler:İbnu'l Arabi,El Cassas ve Herrasi'dir.Rivayet ağırlıklı olan tefsirinde dirayetide eksik etmemiştir.Hadislere,sahabe,tabiin ve daha sonra gelen alimlerin görüşlerine yer vermiştir.Tefsirinde ehli sünnet dışındaki mezheblerle mücadelede bulunmuştur.Ahkam ağırlıklı bir tefsirdir.Edebi yönden zengindir.
    MERVE SULTAN KARAKAYA 10070146 1/B

    YanıtlaSil
  105. Zemahşeri

    Hicri 467'de Zemahşer'de dünyaya gelmiştir.İlk öğretmeni imam olan babasıdır.Henüz küçük yaştayken ayağını kaybetmiştir.Onun ilimde parladığı pek çok nokta vardır ama en önemlisi onun dile olan yeteneğidir.Bu yeteneğini tefsirinde de göstermiştir.Hatta o itikadda Mutezile olmasına rağmen eseri Keşşaf ehli sünnet osmanlı döneminde dahi etkisini gösterebilmiştir.Tabi genel olarak Mutezile olması sebebiyle çeşitli tenkitlere de maruz kalmıştır.Tefsirinde anlaşılması zor 1000 kadar beyit bulunmaktadır.Hadis ilminde bir otorite olmasına rağmen tefsirinde uydurma hadislere ratslanmıştır.Bu anlaşılması güç bir durumdur.Tefsirinde soru-cevap yöntemi kullanmıştır.
    MERVE SULTAN KARAKAYA 10070146 1/B

    YanıtlaSil
  106. İbn Ebi Hatim

    İbn Ebi Hatim hicri 240 ylında Rey'de doğmuştur.Seçkin bir ailenin mensubuydu.Ayrıca Rey gibi ilim dolu bir ortamda bulunuyordu.Tüm bu pozitif durumlar onun gelişmesi için birer basamak olmuştu.Babası Ebu Hatim ve yakın akrabası Ebu Zur'a Er Razi'nin onun ilmi hayatına katkıları göz ardı edilemez.Yaptığı çeşitli ilmi ziyaretleri onun rivayetlere dair olan bilgisini arttırmıştır.Daha çok nassçı bir alimdi.Nass'ların sıhhatinden emin olmanın gerekliliğine inanarak cerh ve ta'dil ilmine önem vermiş ve bu alanda birde eser yazmıştır.Tefsiri Tefsiru'l Kur'an'il Azimde de sağlam isnad zincirleri bulunur.Tefsirinde Hz Peygamberden,sahabeden ve tabiinden gelen rivayetleri derlemiştir.İbn Ebi Hatim Hicri 327 yılında Rey de vefat etmiştir.

    MERVE SULTAN KARAKAYA 10070146 1/B

    YanıtlaSil
  107. FATMA KOÇ 10070176 1-B

    İBN EBÎ HÂTİM
     İbn Ebî Hâtim gibi bir âlimin yetişmesine vesile olan yer doğduğu şehir yani dönemin ilim merkezi sayılabilen yeri Re’y’dir.
     Hicri 240-327 yılları arasında yaşamıştır.
     İlim yolunda yetişmesine büyük katkısı olan ailesi, seçkin insanlardan oluşan kişilerdir.
     İlk hocası (Ebu hatim) aynı zamanda babasıdır da.
     Yaptığı seyahatler, ilim yolunda ilerlemesine katkı sağlamıştır.
     İlk seyahati Hicaz bölgesine olmuş, burada âlimlerle görüşmüş ve birçok rivayet elde etmiştir.
     Tefsirdeki metodu; rivayetleri alırken metnin sıhhatine bakarak alır ve te’vil yapmadan yorumsuz bırakır.
     Yorum yapmadığı için tefsiri daha çok hadis kitabı tarzındadır.
     Rivayet alımında titiz davranmış, peygamberimizden gelen rivayeti direkt almış, sahabeyi zikretmeye gerek duymamıştır.
     Eserinin adı “Tefsîru’l-Kur’an’il-Azim”dir.


    EZ-ZEMAHŞERÎ
     Hicri 467-538 yılları arasında yaşamıştır.
     ”Cârullah Zemahşeri”,”Fahr-ı Harezm” ünvanlarından da anlaşıldığı gibi Zemahşer’in Harezm’inde doğmuştur.
     Genel bakacak olursak diğer müfessirlerimiz gibi onun da ilk hocası babasıdır.
     İlim tahsilini Buhara, Mekke, Horasan bölgelerinde yapmıştır.
     Dil ve belagata çok önem vermiş olacak ki üslubu son derece iyidir. Hatta tefsiri belagat açısından bir numaradır diyebiliriz.
     Keşşaf’ına bu yüzden ‘Umûmul-Tefasir’ nazarıyla bakılmıştır.
     Kendisi Mu’tezileye mensup bir âlimdir ve ehli sünnete alaycı bir tavırla yaklaşır. Böyle olduğu halde ehli sünnet onun tefsirine çok önem verir. Bunun da tek sebebi, dil ve belagatının iyi olması… Çünkü belagat iyi olduğunda Kur’an’ın mucizeliği anlaşılacak ve tefsir ilmine de büyük katkı sağlayacaktır.
     Ayrıca Zemahşeri’nin topladığı rivayetler içinde sahihler yanında israiliyat, zayıf, uydurma hadisler de var. Bu da şunu gösterir ki Zemahşer İbn-i Hâtim gibi titiz davranmamış rivayetler konusunda. Rivayetleri ayıklamadan almıştır.
     Tefsirindeki metodu da soru cevap şeklinde olmuştur.

    YanıtlaSil
  108. FATMA KOÇ 10070176 1-B

    EL-KURTUBÎ
     Adından da anlaşılacağı gibi Kurtubî, Kurtuba’da doğmuş, Endülüs’de yetişmiş bir âlimdir.
     Babasının şehadeti üzerine ailenin geçimini sağlamakla mükellef olan bu âlim, bir yandan da nakli ilimleri almaya çalışmıştır.
     Maliki mezhebine mensup olan Kurtubi’nin eserinde yani ‘El-camiu li-Ahkami’l Kur’an’ daha kısa ifadeyle ‘Ahkamul Kur’an’ da diğer mezheblerle uğraşmadığını görürüz.
     Tefsirdeki metodu; bütün rivayetleri toplayarak neredeyde hepsini tefsirde kullanması şeklinde olmuştur.
     Ahkâm ayetlerinde hüküm bildirmiş, eğer hüküm yoksa o ayet hakkında tefsirle birlikte te’vil de yapmıştır.
     Eseri rivayet ağırlıklı fakat dirayete de rastlanır. Yani çoğu alıntı olsa da bazen bunlara te’vil de katarak eserini zenginleştirmiştir.
     Rivayet ağırlıklı olduğu için tefsirinde israiliyyatına, kıraatlere, Arap dilbilgisi ağırlıklı tahlillere rastlanır.


    ER-RÂZÎ
     Felsefi kelam ekolünün kurucusu, allame, aynı zamanda şeyhülislamdır.
     Diğer âlimler gibi o da ilim yolunda seyahatler yaparak şimdiki konumuna gelmiştir.
     ‘Mefâtihu’l-Ğayb’ tefsir alanındaki eseridir.
     Felsefi kelama yönelmesinin asıl sebebi kelam ilminin insanı düşünceye sevk etmesiyle Kur’anı’ı müdafaa etmek; onu en iyi şekilde korumaya çalışmaktır.
     Tefsirdeki metodu; Kur’an’ı Kur’an’la tefsir ederek açıklamıştır. Ayetleri her yönden açıklamış kendi yorumlarını da kullanarak tefsir yapmıştır. Yani kısaca dirayet tefsiri metodunu kullanmıştır.
     Tefsirinde bütün ilimlerle ilgili konuların olduğunu savunan bir âlimdir. Bu yüzden tefsiri teferruatlı olmuş, diğer müfessirler de bundan yararlanmıştır.

    YanıtlaSil
  109. FATMA KOÇ 10070176 1-B

    İBN-U KESİR
     Hicri 701 de doğan İbn Kesir 774’te doğduğu şehirde yani Şam’da vefat etmiştir.
     Rivayet tefsirinin önemli bir âlimi olan İbn Kesir, hocası İbn Teymiyye’den istifade etmiştir.
     Politikayla da münasebeti olan bu âlim halkla iyi geçinmesi sebebiyle de halkın fetva alabileceği hocası olmuştur.
     ‘Tefsir-u Ibn Kesir’ diye anılan eserinin asıl adı ‘Tefsirul Kur’an’il Azim’dir.
     Bu eseri rivayet tefsirlerindendir bu yüzden önce ayeti başka bir ayetle tefsir eder, bunu yapamazsa hadislere başvurur o da olmazsa sırasıyla diğer rivayetlere (sahabe, tabiin, tebe-i tabiin) başvurur.
     Onun metodu kısaca Kur’an’ı Kur’an’la tefsir etmektir diyebiliriz.
     Ayrıca tefsirinde israiliyyattan kaçınmış ve okuyucularına da kaçınılması gerektiğini eserinde belirtmiştir.

    EBUS-SUUD
     Hicri 896’da İstanbul’un Müderris köyünde doğup, 982’de vefat etmiştir.
     Kendisi bir Osmanlı âlimidir. Aynı zamanda şeyhülislamdır. Kanuni döneminde yaşamıştır.
     İbn Kesir gibi o da kanunları dine uyarlamış. Bu yüzden fetva makamındadır.
     Devrinin müfessirlerine aksi bir yol izlemiş, Kuran-ı’nın hepsini tefsir etmiştir.
     Tefsiru Ebussuud diye anılan tefsiri “irşadu’l aklis-selim”dir.
     Kuran’ın belagat ve fesahati yönünden eşsizliğini savunur.
     İsrailiyyattan tam anlamıyla uzaklaşmış değil ama çokta başvurmamıştır.
     Tasavvufa ılımlı yaklaşmamış bu yüzden bunu eserine de yansıtmıştır. İşari yorumlar kullanmamıştır.
     Müfessir, Razi, Zemahşeri gibi âlimlerin metodunu kullanmış, onlardan yararlanmıştır.
     Kıraat farklılıkları sebebiyle ayetlere farklı anlamlar yüklenmesine de tefsirinde işaret etmiştir.

    YanıtlaSil
  110. YASEMİN DEMİR 10070156
    İBN EBİ HATİM (H.240-327/M.854-939)
    HAYATI
    *İbn Ebi Hatim Rey'de itibarlı ve büyük bir aikeye mensuptu buda onun yetişmesinde önemli bir rol oynamiştır.
    *En başta gelen hocası zamanın hadis alimi babası Ebu Hatim'dir.
    *kur'an ve kıraat egitimi için babası tarafından bölgenin en meşhur Kıraat alimlerinden el-fadlbı Şazan'a teslim edilmiştir.
    *Babası sayesinde küçük yaşta iken ilmi seyahatlerde bulunmuştur. 15 yaşında iken
    *Daha sonra*
    *1.seyahati:Hicaz,Suriye,ve Irak(Hacca giderken)
    *2 " :Mısır,Suriye
    *3 " :Isfehan
    *Onun çok geniş bir rivayet malzemesine sahip oluşu bu çok verimli geçen ilmi seyahatleri ile izah edilebilir.
    *İbn Hatim,aklın alanın en aza indiren ve nasları te'vil etmeksizin onlardan hüküm çıkarmayı esas alan bir anlayışa sahiptir.
    * O bütün gücünü rivayet zincirlerinin sağlıklı bir şekilde değerlendirilmesine vermiş çünkü ona göre bütün problem nasların sıhhatinden emin olmaktır.
    *TEFSİR
    *Tefsiru'l-Kur'ani'l-Azim Müsnede'an Rasullillahi(S.a.v)ve'S-Sahabeti ve't-Tabiin
    *Eser, Suudi Arabistan'da Esad Muhammed tarafından 1997 yılında bazı eksikler ile neşredilmiştir.
    *Tefsirini yazma amacı;peygamber'den Sahabeden ve tabiinden gelen tefsir rivayetlerini bir muhaddis titizliği içinde derlemektir.
    *Tefsirinde kendi görüşlerini belirtmekten özellikle kaçınır.
    *İbn Hatim tefsirinde birkaç sayılı örnek dışınde ne kendi görüşünü belirtmiş ,nede rivayetler arasında bir tercih yapmiştır.
    *PEYGAMBER---Aynı görüşlü sahabi yok.
    *SAHABE ---En sağlam isnad---Aynı görüş isim sadece ----farklı görüşleri her rivayeti isnadı ile ayrı ayrı vermiştir.
    *EZ-ZEMAHŞERİ(h.467-538/M.1075-1143)
    HAYATI
    *İlk tahsilini kasabanın imamı olan babasından aldı.
    *Okuma yazma öğrenip hafız olduktan sonra Buhara'ya gitti
    *Bir ayağı küçük yaşta iken kesilmiş.
    *Birçok ilmi seyahat yaptı ve birçok hocadan ilim tahsil etti.
    Arapçaya vukufiyetini Arap yarımadasında yaptıgı seyahatlerde güçlendirdi.
    İtikatta Mutezile.fıkıhta ise Hanefidir.
    TEFSİRİ:
    el-Keşşaf an Hakaikı't-Tenzil ve Uyunil'-Ekavil fi Vcucuhi't-Te'vıl bu tefsir onun islam aleminde tanınmasını saglayan tefsirdir.
    Bu tefsir dil ve belagat bakımından önemlidir.
    Yine bu tefsirden sonra gelen bütün dirayet tefsirleri bu tefsirden istifade etmişlerdir.
    Müellif Hanefi mezhebine uymakla birlikte birkaç yerde Şafii mezhebini tercih ettigine rastlanır.
    Eserde kıraat farklılıklarına büyük ölçüde işaret edilir.
    Şaz kıraatlere yer vermesi ve bunları tefsirde delil kabul etmesi çok tenkide uğramıştır.
    Eserde azda olsa israiliyyata ve zayıf,hatta uydurma hadislere yer vermiştir.
    Tefsirde genellikle soru cevap metodunu kullanmıştır.
    Bu eser Kur an ı kerim in belagat ve icazını en güzel şekilde ortaya koyan eserdir.

    YanıtlaSil
  111. İBN İ KESİR (H. 701-774)
    Fakih,hatip,şair ve edip bir babanın evladı idi.
    Hocalarından Fıkıh,Usulü fıkıh,Hadis,Tarih,Kelam dersleri aldı.Hocalarından biri İN İ TEYMİYYE dir.
    İbn i Kesir fıkıhta Şafii mezhebine mensup olmakla birlikte diger mezheplerin görüşlerinede açıktır.
    Kelamda ise hocası İBN Teymiyye nin etkisinde kalarak Hanbeli kelamını benimsemiştir.
    Tarikatleri rededer
    Şiilere karşı tutumu çok serttir.
    Halkla daima iyi ilişkiler içinde olmuş ve ılımlı bir politika takip etmiştir.
    TEFSİRİ
    Tefsiru'l-Kur an i'l -Azim
    Müfessir yer yer kendi görüşlerine yer vermiştir
    Eserin önemli bir mukaddimesi vardır.
    Kesir önce tefsir edecegi ayeti veriri sonra konu ile ilgili ayetleri sıralar.Bu nedenle;
    Kur an ı Kur an la tefsirinde şöhret yapmıştır.
    Sonra Sahabe Tabiun Tebeut tabıun ve diger alimler den alıntılar bulunur.
    Kesir kendisinden önceki diger rivayet tefsirlerinden alıntılar bulunur.
    Kuvvetli bir muhaddis oldugu için aldıgı hadisleri tercih ve tenkitlerde bulunur .
    Fazla derinleşmeden bazen fıkhi münakaşalara girer.
    İsrailiyyat konusunda hassastır.
    EBUSUUD(H.896-982)
    Şeyh bir babanın ogludur ve ilk derslerini babasından almıştır.
    26 yaşında müderiirs oldu bundan sonrada çeşitli medreselerde görev yaptı.
    Budin de ilk cuma namazını kıldırdı.
    55 yaşında Şeyhülislam oldu.
    Osmanlı şeyhülislamları arasında bu görevde en uzun süre kalan kişidir.
    Kanuni nin cenaze namazını kıldırmıştır.
    Ebu Suud dini hükümleri çok iyi bilen sağlam karakterli kimseye haksızlık etmeyen hatır için söz söylemeyen çok çalışkan ve gayet tedbirli bir alimdi
    İşlerinde dinin emirlerinden asla çıkmazdı.
    TEFSİRİ
    irşadü'l-Akli's-Selim ila Mezza'l-Kur ani'l Kerim (Tefsirul ebu's Suud)
    Osmanlı dönemi tefsircileri arasında kur an ı baştan sona tefsir edenlerin başında gelir.
    Kur an ı arapça olarak tefsir etmiş Kanuniye sunmuştur.
    Eserinin mukaddimesinde birçok tefsir okudugunu ama bunlar arasında en çok Zemahşeri,Razi,Beydavi den faydalandıgını söyler.
    Eserinde en önemli özellik Kur an ayetlerinin fesahat ve belagatı ile yapmış oldugu tesbitlerdir.
    Farklı anlamların elde edilmesinde kıraat farklılıklarından da faydalanır.
    Bazen gerekli gördüğünde gramerle ilgili açıklamalara de girer.
    Ayetler arasındaki münasebet onun en önem verdigi hususlar arasındadır.
    Bazen israiliyyat türünden rivayetlerden faydalanmıştır ancak bazılarının uydurma oldugunu belirtmiştir.
    Bir şeyh evladı olmasına ragmen tasavvufa sıcak bakmamıştır.mutasavvıflara karşı sert bir tutum sergilemiştir.
    Tefsırınde işari yorumlara çok az rastlanır.
    Ahkam ayetlerinin tefsirinde baglı bulundugu Hanefi mezhebini öne çıkarır zman zaman diger mezheplerin görüşlerinede yer verir ve görüşler arası karşılaştırmalarda bulunur.

    YanıtlaSil
  112. İSMAİL HAKKI BURSEVİ(H.1060-1137)
    İsmi İsmail lakabı Hakkı dır.
    Uzun süre Bursa da yaşadıgı için Bursevi lakabını almıştır.
    Yine bilinçli bir ailenin bir babanın çocugudur.
    Tasavvufi bir çevrede yetişmiştir.
    Şeyhi Osman Fazlı Efendidir(çok küçükken elini öpmüş duasını almıştır.)
    TEFSİRİ
    Ruhu'l-Beyan fi Tefsiri'l-Kur an (Ruhu'l- BEYAN)
    Tefsir yazılmadan Bursa Ulu Cami kürsüsünden halka vaaz olarak sunulması sebebi ile mev iza agırlıklıdır.
    Sonraki dönemlere Mev iza türü için önemli bir kaynaktır.
    Tefsirde hem dirayet hem rivayet metodu kullanılmıışve müellifin tasavvufi yorumları ile zenginleştirilmiştir.
    Ayetler yine öncelikle ayetler ile ve hadisler ile açıklanmıştır.
    Manayı açmak için gramer ve kelime tahlillerine girmiş gerektiğinde belagatı ile ilgili bilgilerede başvurmuştur.
    Müellif tefsirini ehli tasavvufun menakıbiyla ve şiirlerle süslemiştir.
    Okuyup tetkik ettiği rivayet tefsirlerinden istifade etmiştir,
    onlardan tercihlerde bulunmuştur,
    Tefsirinde İslam ın itikat esaları ile ters düşen tesbitleri de bulunmaktadır
    EL-KURTUBİ(Ö.671/1273)
    HAYATI:
    Çiflik ile uğraşan bir ailenin çocugudur.
    Ülkesindeki savaşlar nedeni ile başka yerlere göç etmek zorunda kaldı en son Münyetu Beni Hasib e yerleşip vefatına kadar burada kalmıştır.
    Fıkıhta Maliki mezhebine mensuptur.
    Tefsirinde mezhep taasubuna kapılmamıştır.
    İtikadi itibari ile Eş aridir.
    TEFSİRİ
    el-Camiu li -ahkami'l-Kur an ve'l Mübeyyin lima Tedemmenehu mine's-Sünneti ve Ayi'l-Furkan
    Ese Kur an ın baştan sona kadar tefsiridir.
    Oldukça geniş bir mukaddimedesi vardır.
    Rivayet agırlıklı ama dirayet ihmal edilmemiştir.
    Ayetlerin tefsirine dair o zamana kadar söylenen ve yazılanlar toplanmıştır.
    Tefsirinde Maliki mezhebinin görüşlerini delillendirirken(özellikle ahkam ayetlerini)diger mezheplerinde görüşlerine yer vermiştir ama nezih bir şekilde tenkit ve redetmiştir.
    İtikadi konuların delilleri olan ayetlerin tefsirinde Ehl-i Sünnet dışındaki batıl mezheplerin görüşlerinin çürütülmesine özen gösterilmiştir.
    Tefsirinde şaz kıraatlere Arap dilbilgisine göre tahlillere şiirle istişhada yer vermiş.
    Az da olsa israiliyyata yer vermiş.
    Geniş bir tefsirdir.
    ER-RAZİ (H.543-606)
    HAYATI
    Soyu kureyş kabilesine dayanır.
    İlk derslerini büyük bir alim olan babası Ziyaüddin Ömer den almıştır.
    Babasından başka büyük alimlerden ders aldı ve ilim seyahatlerine çıktı en son Herat a yerleşti ve orada Şeyhülislam lakabını aldı.
    Razi yalnız islam ilimlerinde degil zamanın bütün ilimlerinde mütehassis idi.
    Yanlış gördüğü herşeyi delil getirerek ispat ederdi.
    Razi nin en meşhur oldugu ilim dalı Kelam'dır.
    Kelamda bir FELSEFE KELAM ekolünü oluşturmuştur.
    Razi dönemindeki islam düşünürlerine oranla daha fazla akılcıdır ve Kelam ilminde de akla diger alimlerden daha fazla deger vermiştir.
    TEFSİRİ
    Mefatihul Gayb
    İilm dallarında iyice olgunlaştıgı bir dönemde yazmıştır.
    Eserini yazma maksadı akıl prensipleri ve istidlal yolları ışıgında Kuran a yöneltilen hucumları çürütmek islam inanç esaslarını savunmak ve bu konularda ileri sürülen karşı fikrleri geçersiz bırakmak oldugunu belirtmiştir.
    Eserde her sure kitap niteligindedir(farklı kıraatleri zikreder,ayetler arasında münasebet kurar,ayeti tefsir ederken onu açıklayan başka ayetlere işaret eder ilgili hadis ve rivayetlerede yer verir.)
    Razi neshi kabul eder ama mensuh ayetlerin sayısını asgariye indirme taraftarıdır.
    Kur an da herşeyin mevcut olduguna inanır.
    Kelam ilmindeki derinliği tefsirinde agırlıklı bir şekilde görülür.
    Tefsirinde fazlası var eksiği yok.

    YanıtlaSil
  113. İBN EBİ HATİM
    -240 yılında doğmuş 327 yılında vefat etmiştir.
    -Büyük ve itibarlı bir aileye mensuptu.
    -Zengin bir ortamda olması ve ilmi ortamda büyümesi yetişmesinde önemli bir etken olmuştur.
    -Hem babası-hem hocası:Ebu Hatimdir.
    -Babası tarafından kıraat ilmi öğretmesi için Fadl b.Şazan'a teslim edilmiştir.
    -Yaşı 15 olunca babasıyla birlikte ilmi seyahatlere çıkmıştır.
    -Bu seyahatlerinde bölgenin alimleri ile görüşerek malzeme alış-verişinde bulunmuştur.
    -Çok geniş şekilde rivayet malzemesine sahiptir.
    -İlmi seviyesinin yanında zühd ve takvaya sahiptir.
    -Cerh ve Ta'dil ismindeki önemli eserinin konusu rivayet zincirinin sağlıklı bir şekilde değerlendirilmesidir.
    EL-KURTUBİ
    -Çifçilikle uğraşan bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelmiştir.
    -Babasının vefatı üzerine ailesinin geçimin sağlamak için toprak taşımacığı yapmıştır.
    -Arapça şiir ve Kur'an-ı Kerim öğrenmiştir.
    -Birçok alimden Nahiv, Belegat,Kur'an ilimleri ve Fıkıh dersleri almıştır.
    -Daha sonra Mısır şehrine geçerek burda dersler alarak ilmini artırmıştır.
    -Pek çok talebe yetiştirmiştir.
    -İlminde yüksek dereceye ulaşmış alimdir.
    -Sade yaşantısı ve mütavazi kişiliği vardır.
    -Faydalı eserler kaleme almıştır.Bunlardan ,El-Camiu li-Alkami'l-Kur'an ve'l mübeyyinlima Tedammenehü mine's sünneti ve Ayi'l-Furkan'dır.
    ZEMAHŞERİ
    -467 yılında doğmuştur.
    -İlk tahsilini imam olan babasından yapmıştır.(Burdanda anlıyoruz ki Zemahşeride İbn Ebi Hatim gibi ilmi bir ortamda büyümüştür)
    -Hafız olmuştur.Daha sonrada ilim tahsili için birçok alimin yaptığı gibi seyahatlere çıkmıştır.
    -İlk Buhara'ya gitmiştir.Buhara'da hocalardan Hadis,Tefsir,Kelam,Mantık dersleri almıştır.
    -Birçok hocası olduğu gibi(Şerif Ali İbn Hamza Vehhâs,Muhammed İbn Cerir ed-dabi...)çok sayıda talebesi olmuştur.
    -Carullah,Carullah Zemahşeri,Fahr-ı Harezm lakapları verilmiştir.
    -50 civarında eseri vardır.Bunlardan Zemahşeri'nin islam aleminde tanınmasını sağlayan eseri:el-Keşşaf an Hakaikı't Tenzil ve Uyuni'l-Ekavil fi Vücühit Te'vil'dir.
    ER RAZİ
    -543 yılında Rey'de doğmuştur.606 yılında vefat etmiştir.
    -Babası büyük bir alim olduğu için ilk tahsilini babasından almıştır.Daha sonrada birçok alimden ders almıştır.
    -İlk seyahati Harezm olmuştur.Daha sonra çeşitli nedenlerle pekçok yere gitmiştir.(Yaptığı seyahatler sadece bilgisini paylaşmak için değil ayrıca bilgi edinmek için olmuş
    tur.)
    -Sultan-ı Vebir Alâüddin Muhammed Harezmşah'ın sevgi ve saygısını kazanmıştır.
    -Kelam,(en meşhur olduğu dal)Tefsir,Fıkıh gibi dini ilimlerde çok derin bilgiye sahip olduğu gibi Edebi bilimler,Matematik,Tıp gibi fen bilimlerinde desöz sahibi olmuştur.
    -Pekçok alim yetiştirmiştir.İlim almak isteyenler Er-Razi nereye gitse arkasından onlarda gitmiştir.
    -İslam aleminde ortaya çıkan bid'atleriaraştırarak yanlış olduğunu delillerle tespit etmiştir.
    -İlmindeki şöhret sebebiyle Allame,Şeyhülislam ve Fahrur-Razi denilmiştir.
    -Hüsnü zekaya sahiptir.
    -Tefsir eseri:Mefatihu'l Gayb'dır.TUĞBA KARTAL 10070153 İLAHİYAT 1-B

    YanıtlaSil
  114. MUHAMMED ABDUH
    Mısır da çiftçi bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. Okuma-yazmayı köyünde öğrendi, iki yıl içerisinde hafızlığını tamamlayıp Tahrana gitti. Burada ilme yönelmesini sağlayan Şeyh Derviş Hızır ile tanıştı ve onun vesilesiyle el-Ezher de eğitimine devam etti. Cemalettin Afgani ‘nin öğrencisi oldu ve ondan matematik, felsefe ve kelam dersleri aldı. Afgani’nin yönlendirmesiyle sosyal ve siyasi meselelerle ilgilendi. Muhammed Abduh Kur’anı tefsir ederken, Müslümanları bilinçlendirmeyi hedeflemiş, yorumlarıyla İslam âleminin güncel sorunlarını çözmeyi gaye edinmiştir
    İSMAİL HAKKI BURSEVİ
    Bursa da dünyaya gelmiştir. Yedi yaşında annesi vefat edince kendisiyle büyükannesi ilgilendi. Küçük yaşta kuran okumayı öğrendi. Küçük yaşta elini öptüğü Osman Fazlı Efendinin halifesi Ahmed Efendi’den Arapça sarf nahiv dersleri aldı. Ruhanî terbiyesini şeyhinden aldı. Edirne de fıkıh kelam gibi çeşitli ilimlerle ilgili dersler aldı ve hatla meşgul oldu. Bursa ‘ya halife olarak tayin edilen İsmail Hakkı vaazlarında Kuranı tefsir etmeye başladı ve böylece meşhur tefsiri Ruhu’l Beyan ortaya çıktı. Tefsirde hem rivayet hem de dirayet metodu birlikte kullanılmış ve müellifin tasavvufi yorumlarını da içerir.
    SEYYİD KUTUP
    1906 yılında mısırda dindar bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. Küçük yaşta Kuranı ezberledi. el-Ezher de orta ve lise eğitimini tamamladı. Kahire üniversitesi Darul Ulum fakültesini bitirdi. Sosyoloji doktorasını Amerika’da yaptı. fi-Zilalil Kuran isimli tefsirinin amacı kuranın kendisinden yola çıkarak yeni ve ideal bir insan hayat ve insanlık modeli oluşturmaktır.
    İBN AŞUR
    Fas asıllı olan ibn Aşur Tunus’ da dünyaya geldi. Yetişmesinde iki dedesinin de büyük payı vardır. Pek çok hocadan dersler aldı. Çeşitli görevlerde bulundu(öğretim üyeliği, hükümet temsilciliği, baş müftü, rektörlük…).Çalışmalarında Kuran ve sünnetin anlaşılması ve Müslümanların çeşitli meselelerin çözümü ve ülkenin bağımsızlığı ve kalkınması gibi mevzuları ele almıştır.
    MUHAMMED İZZET DERZEVE
    1888’de Flitsinde dünyaya geldi. İlk ve orta öğretimini Namlus’da okudu. Maddi imkânsızlık nedeniyle on sekiz yaşında memuriyet hayatına başladı. Suriye posta teşkilatının farklı kademelerinde çeşitli görevlerde yer aldı. Dini sahada yüksek öğrenim görmedi. Kendi çabalarıyla tefsir kelam hadis… esrler okumuştur. Hayatının ilk dönemlerinde Arap milliyetçiliğinin oluşmasında ve Filistin hareketinde rol aldı. İkinci dönemde ise ilmi çalışmalara ağırlık vermiştir. el-Tefasirul hadis erenini telif etti. Muhammed Abduhtan etkilendi.
    FATMAPOLAT 10070204

    YanıtlaSil
  115. İBNU KESİR
    -701 yılında doğmuştur.
    -Babası fakih,hatip,şair edip olduğu için ilim ortamında doğmuş fakat büyüyemeden 3 yaşında babasını kaybetmiştir.
    -Dımaşk'a göç etmiştir.
    -Dımaşk'te çeşitli hocalardan Fıkıh,Kelam,Tarih dersleri almıştır.
    -Hocası olan İbn Teymiyye'den çok etkilenmiştir.(Bu yüzden Hanbeli kelamını benimsemiştir.)
    -Hatip,müderris,kıraat alimi ve müftü üyesi olarak çeşitli görevlerde bulunmuştur.
    -Dini ve siyasi meselelerde kendisinin fetvasına başvurulmuş ve verdiği kararlara uyulmuştur.
    -Hayatın sonlarına doğru gözlerini kaybetmiştir.
    -Rivayet tefsiri açısından önemli olan tefsir eseri Tesîru'l-Kur'ani'l-Azimdir.
    -26 Şaban 774'te Dımaşk'ta vefat etmiştir.
    EBU SUUD
    -896 yılında İstanbul yakınlarındaki Müderris köyünde doğmuştur.
    -Ebu Suud'un bababsını Amasya'daki Şehzadeliği sırasında II.Beyazıt onu sevmiş ve İstanbul'a çağırmıştır.
    -İlk dersini babasından almış ve bazı temel eserleri okumuştur.Daha sonra birçok alimden ders almıştır.
    -26 yaşında mudberris olup hocasının kızıyla evlenmiştir.
    -Birçok medresede görev yapmıştır.
    -Sekiz yıl Rumeli Kazaskeri olduktan sonra 55 yaşında Şeyhülislam olmuştur.
    -Osmanlı'nın onüçüncü Şeyhülislamı olmuştur.Kanuni Sultan Süleyman'ında cenaze namazı kılmıştır.
    -Dini hükümleri çok iyi bilen ,kimseye haksızlık etmeyen,çok çalışkan bir alimdi.Bu yüzden onun vefatı(1574)büyük bir üzüntüyle karşılandı.Meşhur tefsiri İrşâdü'l Akli's-Selim'in özelliği Kur'an ayetlerinin fesahat ve belagatı ile yapmış olduğu tespitlerdir.
    TUĞBA KARTAL 10070153 İLAHİYAT 1-B

    YanıtlaSil
  116. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  117. Hatice Büşra Körgüt 1/B (10070185)
    İbn Ebi Hâtim
    *H.240 yılında Rey’de doğmuştur.
    *Onun yetişmesinde Rey gibi ilmi yönden zengin bir ortamda yaşamasının ve seçkin bir aileye mensup olmasının önemli bir rolü vardır.
    *İlk eğitimini Emirü’l-müminin fi’l-hadis unvanıyla bilinen dönemin en önemli muhaddislerinden biri olan babası Ebu Hatim’den almıştır.
    *Yine devrin önemli muhaddisi ve akrabası olan Ebu Zur’a er-Razi’nin de onun üzerinde büyük etkisi görülür.
    * İbn Ebi Hâtim Kur’an ve kıraat eğitim öğrenimini bölgenin en meşhur alimlerinden olan Fadl b. Şazan’dan almıştır.
    *Babasıyla beraber ilmi seyahatlerde bulunmuştur.
    *İlk olarak babası ile hacca gitmiştir.Bu vesile ile Hicaz, Suriye ve Irak bölgelerindeki rivayetlere ve rivayet kalıplarına ulaşabilmiştir.
    *İkinci ilmi seyahati Mısır ve Suriye havalisine yaptığı seyahattir.
    *Üçüncü seyahatini ise İsfahan bölgesine yapmıştır.
    *Yaklaşık yirmi kadar şehir gezmiş ve gezdiği bölgelerdeki alimlerle ilmi bilgi ve malzeme alışverişinde bulunmuştur.Bu yüzden çok geniş bir rivayet malzemesine sahiptir.
    *Fıkıhta Hanbeli mezhebine mensuptur.Ahmed b. Hanbel’in oğlu Salih ile görüşerek Ahmed b. Hanbel hakkında birinci elden bilgi ve malzeme elde etmiştir.
    *İbn Hatim aklın alanını en aza indirgeyerek nasları te’vil etmeksizin hüküm çıkarmayı temel prensip edinmiştir.
    *Rivayet zincirlerinin sağlıklı bir şekilde değerlendirilmesine önem vermiştir.Bu konu ile ilgili el-Cerh ve Ta’dil isimli önemli bir esere sahiptir.
    * Ravilerin ve rivayetlerin tenkidi anlamında “nakd” kelimesini eserlerinde ilk kullanan alimdir.
    *İbn Ebi Hatim’in tefsir, hadis, fıkıh, usul, kelam, menakıb,zühd özellikle de cerh ve ta’dil ile rical alanlarında yaklaşık yirmi iki kadar eseri vardır.
    *Tefsirinin adı Tefsiru’l-Kur’ani’l-Azim Müsneden ´an Rasulillahi ve’s-Sahabeti ve’t-Tabiin’dir.
    *Tefsirin yaklaşık yarısı kayıptır.Mecut yazmalar 1-13 ile 23-29. sureleri ihtiva etmektedir.
    *Eserin muhakkiki eseri neşrederken kalan boşlukları başka kaynaklarda geçen İbn Ebi Hatim’den gelen rivayetlerle doldurmaya çalışmıştır.Böylece tefsirin orijinal rivayetleri ile başka eserlerden derlenen rivayetler birbirine karışmıştır.
    *Müfessirin bu eseri yazmaktaki hedefi tefsirinin mukaddimesinde belirttiği gibi sadece Hz.Peygamber’den sahabeden ve tabiinden gelen tefsir rivayetlerini bir muhaddis titizliğinde derlemektir.
    *Tefsirinde kendi görüşlerini belirtmekten özellikle kaçınır.Bu yüzden onun tefsiri bir hadis kitabı görüntüsündedir.
    *Ashap arasında farklı görüşler olduğunda her rivayeti kendi isnadı ile ayrı ayrı vermiştir.
    *Kendisinden sonra gelen İbn Kesir ve Suyuti gibi pek çok alim onun eserini kaynak olarak kullanmıştır.
    *Rey’de h.327 yılında vefat etmiştir.

    YanıtlaSil
  118. Hatice Büşra Körgüt 1/B (10070185)
    Ez-Zemahşeri
    *Selçuklu Devleti’nde Harzem kasabalarından biri olan Zemahşer’de ,Sultan Melikşah döneminde h.467 yılında dünyaya gelmiştir.
    *Babası imamdı ve ilk tahsilini babasından yaptı.
    *Okuma yazma öğrenip hafız olduktan sonra ilim yolculuklarına başladı.Birçok önemli ilim merkezinde döneminin meşhur hocalarından ilim tahsil etti.
    *İlk önce Buhara’ya seyahat etti.Burada usulü fıkıh,Hanefi fıkhı,hadis,tefsir,kelam,mantık,felsefe ve Arapça dersleri aldı.
    *Harezm ve Horsan bölgelerinde birçok ders halkasına katılarak ilmini ilerletti.
    *Daha sonra Mekke’ye gitti.Şerif Ali İbn Hamza Vehhas gibi alimlerden istifade etti.Daha önce hocası olan Vehhas Zemahşeri’nin ilminden ötürü sonraları onun talebelerinden olmuştur.
    *Mekke’de uzun süre bulunduğu için kendisine Carullah lakabı verilmiştir.
    *O Arap yarımadasındaki birçok yeri gezerek Arapça’da yetkin hale gelmiştir.Bu dile olan yetkinliği öyle bir hal almıştır ki kendisi Türk olmasına rağmen dil konusunda Araplara meydan okumuştur.
    *Onun Arapça olarak yazdığı eserler, kasideler,söylediği şiirler bu durumu ispat eder.
    *Bir ara memleketine gittikten sonra tekrar Mekke’ye gelmiş burada İslam aleminde tanınmasını sağlayan meşhur el-Keşşaf an Hakaikı’t-Tenzil ve Uyuni’l-Ekavil fi Vücuhi’t-Te’vil adlı tefsirini yazmıştır.
    *Çok uzun bir ismi olan bu eser kısaca Keşşaf ismi ile şöhret bulmuştur.
    *Zemahşeri Keşşaf’ında kendinden önceki birçok alimden nakilde bulunmuş, onların eserlerinden istifade etmiştir.
    *Zemahşeri’nin tefsiri dil ve belağat bakımından en ünlü tefsirdir.
    *Zemahşeri fıkıhta Hanefi,itikat da Mutezili idi.Eserinde Mutezili görüşlere çokça yer vermesine ve ehli sünneti tenkit ve tenkıs arasındaki ince çizgiyi koruyamayarak çok sivri bir dille eleştirmesine rağmen
    daha sonra gelen Ebu’s-Suud,Beydavi gibi birçok alim Keşşaf’tan etkilenmiş ve istifade etmiştir.Eserinde şahid olarak getirdiği anlaşılması güç beyitler için çok sayıda şerh,hülasa ve haşiyeler yazılmıştır.Bu sebeplerden olsa gerek ki Keşşaf “Ummu’t-Tefasir” yani tefsirlerin anası olarak kabul edilmiştir.
    *Zemahşeri Keşşaf’ında şaz kıraatlere yer verdiği ve bunları delil kabul ettiği için ,ünlü bir muhaddis olmasına rağmen zayıf ve uydurma hadislerle nakilde bulunduğu için çokça eleştirilmiştir.
    *Daha sonradan değeri anlaşılan,döneminde Mutezile olduğu için birçok sıkıntı çeken,Selçuklu sultanları ve vezirleri tarafından ilimde ulaştığı mertebeye rağmen itibar göremeyen bu büyük alim h.538’de Seyhan nehri kenarındaki Cüraniye’de vefat etmiştir.

    YanıtlaSil
  119. Hatice Büşra Körgüt 1/B (10070185)
    Er-Razi
    *Rey’de h.540 yılında doğdu.
    *Lakabı Fahruddin’dir.
    *İlmindeki şöhreti sebebiyle kendisine Allame,Şeyhülislam ve Fahru’r Razi denilmiştir.
    *Aslen Taberistanlıdır.
    *Faruddin Razi ilk eğitimini Hatibu’r-Rey diye tanınan büyük alim bir zat olan babası Ziyaüddin Ömer’den almıştır.
    *Babasından sonra da bir çok alimlerden ders almış,ilim tahsili için Harezm,Maveraünnehir,Gazne,Horsan gibi bir çok ilim merkezine seyahat etmiştir.
    *En son olarak yerleştiği Herat’ta Şeyhülislam lakabını almıştır.Burada evlat ve mülk sahibi olup h.606’da 61 yaşındayken vefat etmiştir.
    *Razi kelam,tefsir,fıkıh usulü ve fıkıh gibi dini ilimlerde söz sahibi olduğu kadar edebi ilimler, matematik, fizik, kimya, astronomi, tıp gibi zamanının fenni ilimlerinde de söz sahibi bir kimsedir.
    *Pek çok alim yetiştirmiştir.
    *Mutezile ve bozuk bir inanca sahip Kerramiyelerle mücadele etmiştir.
    *Razi’nin en meşhur olduğu ilim kelamdır.O kelamda mantık ilminin yanında akli delilleri ve felsefi görüşleri de kullanarak felsefi kelam ekolünü oluşturmuştur.
    *el-Muhassal, Erba’in fi-Usuli’d-Din ve Levaminü’l Beyyinat eserleri kelam alanındaki en önemli eserleridir.
    *Akılcı bir müfessirdir.Dirayet tefsiri metodu ile kaleme aldığı tefsirinin adı Mefatihu’l-Ğayb’dır.
    *Sahih aklın sahih nakille çelişmeyeceği görüşünü savunur.
    *Tefsiri onun olgunluk eseridir.
    *Razi’nin bu tefsiri yazmadaki amacı akıl prensibi ve istidlal yolları ışığında Kur’an’a yöneltilen hücumları çürütmek,İslam inanç esaslarını savunmaktır.
    *Eserde her sure bir kitap niteliğindedir.
    *Kitaplar bölümlere,bablar meselelere bölünmüştür.
    *Razi ayetlerin tefsirine bazen sebeb-i nüzul ile bazen kelime tahlilleri ile bazen farklı kıraatları zikretmekle ve çoğunlukla da ayetler arası münasebetleri kurmakla başlar.Bir ayeti tefsir ederken hadisle ilgili rivayetleri de nakleder.
    *Bu da onun eserinin dirayet tefsiri olmasına rağmen eserinde rivayet tefsiri metodunu da kullandığının bir göstergesidir.
    *Tefsirinde beklenmedik yerlerde tasavvufi konulara girmiştir.
    *Şafi mezhebine mensuptur ve mezhebini müdafaa eder.Hanefi alimlerinden Cassas’a cevaplar verir.
    *Razi tefsirinde her konuya girip fenni ilimler de dahil olmak üzere bütün ilimlerden faydalandığı için eleştirilmiştir.
    *Onun tefsiri hakkında “Onun tefsirinde tefsirden başka her şey vardır.” diyenler olmuştur.
    *Bazı alimler ise bu haksız eleştiriye karşı “Onun tefsirinde tefsirle birlikte her şey vardır.”diyerek Razi’yi savunmuşlardır.
    *Kendinden sonraki birçok müfessiri etkilemiştir.
    *Fıkıh ilminde de önemli bir seviyeye ulaşan Razi bu alanda el-Mahsul eserini yazmıştır.

    YanıtlaSil
  120. Hatice Büşra Körgüt 1/B (10070185)
    İbnu Kesir
    *Şam bölgesinin Busra şehrinin Müceydilülkarye köyünde h.701 yılında dünyaya geldi.
    *Üç yaşındayken fakih, hatip,edip ve şair olan babası vefat etmiştir.
    *Yedi yaşında ailesi ile birlikte Dımaşk’a göç etmiştir ve burada birçok hocadan fıkıh ve usulü,kelam,hadis ve tarih dersleri almıştır.
    *En çok etkilendiği hocası İbn Teymiyye’dir. Hocasından özellikle kelam alanında etkilenmiş ve Hanbeli kelamını benimsemiştir.
    *İbni Kesir Şafii mezhebine mensup olmakla birlikte mezhepçi bir tutum sergilememiştir.
    *Tarikatları reddeder.
    *Şiilere karşı tutumu serttir.
    *Döneminin Memlük yönetimi,alimleri ve halkı ile daima iyi geçinen uyumlu bir karakterdir.
    *Tefsirinin adı Tefsiru’l Kur’ani’l-Azimdir.
    *Taberi’nin tefsirinden sonra ikinci önemli rivayet tefsirimizdir.
    *Rivyet tesiri olmasına rağmen İbni Kesir yer yer eserinde kendi görüşlerini de aktararak dirayet tefsir metodundan da faydalanmıştır.
    *Eserin önemli bir mukaddimesi vardır.
    *İbn Kesir önce tefsir edeceği ayeti verip onu kısaca yorumladıktan sonra konu ile ilgili ayetleri sıralar.Yani Kur’an’ın Kur’an ile tefsirini yapar.
    *Daha sonra sırasıyla ayetle ilgili hadisleri,sahabe tabiin ve tebe-i tabiinden gelen görüşleri nakleder.
    *Tefsirinde Taberi,İbn ebi Hatim ve İbni Atiye gibi alimlerin eserlerinden faydalanmıştır.
    *Kuvvetli bir muhaddistir.
    *İsarailiyyat ile ilgili rivayetlerden kaçınılması gerektiğini savunur.
    *Tarih tefsir,fıkıh ve hadis ilimlerinde öne çıkmış çok yönlü bir alimimizdir.
    *Onun tefsirinden başka büyük tarihçiler arasında yer almasını sağlayan,başlangıçtan kendi yaşadığı döneme kadarki tarihi olayları kronolojik sırayla aktardığı el-Bidaye ve’n-Nihaye adlı on dört ciltlik bir İslam tarihi eseri de vardır.
    *İbnu Kesir h.774’te Dımaşk’ta vefat etmiştir.

    YanıtlaSil
  121. Hatice Büşra Körgüt 1/B (10070185)
    El-Kurtubi
    *Kurtuba’da doğdu.
    *Çiftçilikle uğraşan bir ailenin çocuğuydu.
    *Öğrenim çağına geldiğinde önce Arapça ve şiiri sonra da Kur’an’ı Kerim’i öğrendi.
    *Babasının İspanyollar tarafından şehit edilmesi üzerine ailesinin geçimini üstlendi.
    *Çömlek yapımında kullanılan toprak taşımacılığı yaparak çalıştı. Bir yandan da tahsiline devam etti.
    *Birçok ünlü hocadan nahiv,belağat,Kur’an ilimleri ve fıkıh dersleri aldı.
    *Kurtuba’nın m.1236 senesinde Kastilya kralı Leon III.Fernando kuvvetleri tarafından ele geçirilmesinden sonra Mısır’ın İskenderiye şehrine geçti.Burada da çeşitli hocalardan ders alarak ilmini artırdı.
    *Daha sonra Kahire’ye gitti ve burada birçok talebe yetiştirdi.Endülüs’ün yetiştirdiği büyük alimlerden olan Kurtubi h.671’de Kahire’de vefat etti.
    *Fıkıhta Maliki,itikatta Eş’ari mezhebine mensuptur.
    *Mezhep taassupçuluğuna kapılmayarak tefsirinde zaman zaman diğer mezheplerin de görüşlerini tercih etmiştir.
    *Eserlerinde Ehl-i sünneti savunmuştur. Mutezile, İmamiyye,Rafiziyye,Kerramiyye gibi fırkaları eleştirmiştir.
    *Onun el-Cami´li-ahkami’l Kur’an adlı bir tefsiri vardır.
    *Tefsiri Kurtubi’nin eserlerinin en önemlisi sayılır.
    *Kuranı baştan sona tefsir etmektedir.
    *Kurtubi tefsirine Kuranın fazileti,okuyuşunun keyfiyeti,tesiri,icazı,cem ve tertibi gibi birçok konudan bahsettiği bir mukaddime ile başlar.
    *O müfessir kıssalarından ,tarihçi haberlerinden çok gerekmedikçe eserine almamıştır.
    *Tefsirine mesele adını verdiği ahkam ayetlerini koymuştur.
    *Ayet bir hüküm ihtiva etmiyorsa tefsirini vermekle yetinmiştir.
    *Tefsirinde rivayete ağırlık vermesinin yanında dirayeti de ihmal etmemiştir.
    *Kurtubi ayetle ilgili hadis bulmuşsa bununla yetinmiş,ilgili hadis bulamadığı takdirde sahabe,tabiun ve daha sonra gelen alimlerin görüşlerine yer vermiş,bu görüşlerin değişik olması halinde aralarında tercihte bulunmştur.Rivayetler arasında tercihte bulunması onun dirayet metodunu kullandığı yerlerden biridir.
    *Tefsirini birçok Ahkamu’l Kur’an eserinden faydalanarak hazırlamıştır.
    *Tefsirinde kaynak belirterek hadis,fıkıh,kelam,akaid,kıraat,dil ve belağat alanlarında zamanına kadar yazılmış pek çok eserden istifade etmiştir.
    *Kendisi mensubu olduğu maliki mezhebinin görüşlerini delillendirirken diğer mezheplerinde görüşlerine yer vermiş,onları nezih bir surette red ve tenkid etmiştir.
    *Tefsirinde Arapça dilbilgisi tahlillerine ,şiirle istişhada bolca rastlanır.
    *Kurtubi’nin tefsiri isimlendirildiği gibi sadece bir Ahkamul Kur’an eseri değil,Kur’an ayetlerini hemen hemen her yönde inceleyen çok yönlü bir tefsirdir.

    YanıtlaSil
  122. Hatice Büşra Körgüt 1/B (10070185)
    Ebussuud
    *1490 yılında İstanbul yakınlarındaki Müderris şimdiki adı ile Metris köyünde doğdu.
    *Ailesi İskilipli olup babası Şeyh Muhyiddin Muhammed Yavsi’dir.Babası Şeyh Yavsi isminin yanında Hünkar Şeyhi namı ile de anılırdı.
    *Ebussuud ilk dersini babasından aldı ve onunla belli bazı eserleri okudu.
    *Birçok önemli hocadan ders aldı.
    *Yirmi altı yaşında müderris oldu ve çeşitli medreselerde müderrislik yaptı.
    *Uzun bir dönem Kazaskerlik yaptı.
    *Kanuni Sultan Süleyman’ın yanında Kara Boğdan, Estergon ve Budin seferlerine katıldı.
    *Elli beş yaşında iken Şeyhülislam oldu.Osmanlı’nın on üçüncü ve en uzun görevde kalan Şeyhuülislamı’dır.
    *1574 tarihinde 84 yaşında vefat etti.
    *Ebussuud Efendi sağlam karakterli bir kimseydi. Sıradan insanları bile ciddiye alır,basit soruları dahi savuşturmaz,muhatabı anlayıncaya kadar izah ederdi.
    *Tefsir,fıkıh gibi birçok ilimde eser yazmıştır. Bunlardan bazıları:Ma’ruzat ,Hamsu’l Hilaf,Gamzetü’l Melih,Kevakibu’l Enzar ,Fetvalar ,Münşeat, mektupları, şiirleri ve diğer eserler.
    *Tefsirinin adı İrşadü’l Aklı’s-Selim ila Mezaya’l Kur’ani’l Kerim’dir.
    *Osmanlı döneminde Kur’an’ı baştan sona tefsir eden sayılı müfessirlerden biridir.
    *Eserini Arapça olarak kaleme almış ve Kanuni Sultan Süleyman’a sunarak onun takdirini kazanmıştır.
    *Eserinin mukaddimesinde Zemahşeri,Razi,Beydavi gibi alimlerin tefsirinden faydalandığını belirmiştir.
    *Tefsirinin en önemli özelliği ayetlerin fesahati ve belağatı hakkında yapmış olduğu tespitleridir.
    *Şiirle istişhadda bulunur.
    *Ayetler arasındaki münasebete çok önem verir.
    *Ebussuud bir şeyhin evladı olmasına rağmen tasavvufa sıcak bakmamış Batıniliği benimseyen mutasavvıflara karşı sert bir tutum sergilemiştir.
    *Ayetlerin tefsirinde mensup olduğu Hanefi mezhebini öne çıkarmakla birlikte diğer mezhep görüşlerine de karşılaştırmalı olarak yer vermiştir.

    YanıtlaSil
  123. İBN EBİ HATİM(h.240-327)
    *
    -Doğum yeri Rey’dir.
    -Rey de yaşamış olması ve seçkin biailede yaşamış olması, onun eğitimini ve ilmi hayatını çok etkilemiştir.
    -Babası Abu Hatim hem onun en önemli hocalarından hem de dönemin önemli Hadis alimlerindendir.
    -Ebu Zur’a er-Razi’den de ders almıştır.
    -İlim amaçlı birçok seyahat yapmıştır.
    -Bu sebeple de rivayetleri çok fazladır.
    -İbni Hatimi’İn anlayışı ‘’aklın alanınınen aza indirmek,nasları te’vil etmeksizin onlardan hüküm çıkarmayı esas almak’’
    -Rivayetler zincirini önemsemiş ve bu konuyla ilgili el-Cerh ve Ta’dil adlı eserini yazmıştır.
    *Tefsiri
    -Tefsirinin yarısı kayıp ve 1997de Suudi Arabistan’da neşredilmiştir.
    -Eksik kısımları İbn Hatim’den gelen rivayetlerle tamamlanmıştır.
    -Orijinal rivayetler ve sonradan konulan rivayetler karışmıştır.
    -Konuyu bilmeyen kişi bunları ayırt edemez.
    -Eser yazmadaki amaç: ‘’Hz.Peygamber’den, sahabeden, tabbinden gelen tefsir rivayetlerini titizce derlemektir.
    -Tefsride kendi görüşünü belirtmekten kaçınmştır.
    -Sahabe arasında ayrı görüşleri senedleriyle birlikte vermiştir.
    -İbni Kesir, Suyuti gibi kendisnden sonraki alimlere de kanaklık etmiştir.
    Ez-ZEMAHŞERİ(h.467-538)
    *Kİşiliği
    -Sadece tefsirle ilgilenmemiş aynı zamanda dilci,edebiyatçı, kelamcı ve müfessirdir.
    -Mekke’de uzun süre kaldığı için ‘carullah Zemahşeri’ lakabını aldı.
    -İlim için Buhara’ya gitti.
    -Arapçayı asıl sahiplerinden öğrenmiştir.
    -Eserlerinde Arapçaya hakimiyeti ön plana çıkar.
    -İtikatta Mu’tezile, fıkıhta Hanefidir.
    *Tefsiri
    -Eseri Keşşfaf.
    -Eserine şerh,haşiye,ta’lik ve reddiye yazıldı
    -Eserini 2 yılda Mekke’de tamamlamıştır
    -Kendisinden önceki tefsir alimlerinden faydalanmış ve onlardan da nakletme yapmıştır
    -Dirayet tefsiri.
    -Kendisinden sonrakiler de yararlandı.
    -Dil ve belağat bakımından önemli bir eser.
    -İsrailiyyat, uydurma ve zayıf hadislere az da olsa yer vermiştir.
    -Şiirden de yararlanmıştır.
    -Şiirinde bir hikaye vardır ve bu bilinmeden şiir anlaşılmaz.
    -Genelde soru cevap metodunu kullanmıştır.
    El-KURTUBİ(ö.671)
    *Kişiliği
    -Kurtuba’da doğdu
    -Önce Arapça şiir sonra da Kur’an-ı Kerim ezberledi
    -Büyük alimlerden dilbilgisi, nahiv , belağat Kur’an ilimleri ve fıkıh dersleri aldı
    -Kurtuba’nın işgalinden sonra Mısır’a yerleşti
    -Fıkıhta Maliki, itikatta Es’ari mezhebine mensuptur.
    *Tefsiri
    -Ahkam ağırlıklı olduğu için Ahkamu’l-Kur’an da denilir
    -Kur’an’ı baştan sona tefsir etmiştir
    -Tefsiri geniş bir mukaddime ile başlar
    -Rivayet ağırlıklı olsa da dirayet de bulunmaktadır
    -Birçok eserlerden rivayetlerden alıntı yapmıştır
    -Tefsirde kıraate, arap dilbilgisine ve siirlere önem vermiştir
    FAHREDDİN er-RAZİ
    *-Rey şehrinde doğdu
    -lakabı FAhruddin
    -Aslen Taberistanlı
    -İlk olarak eğitimi ailesinden başlar, babasından ders almıştır
    -Sonra da dönemin büyük alimlerinden dersler aldı
    -Zeki ve üstün çalışma gücüne sahip
    -İlim tahsil amaçlı seyahatlerde bulunmuştur
    -Birçok ilim alanında alimdir ancak en meşhur olduğu ilim Kelamdır
    -Kelamda felsefi kelam ekolunu olşturdu
    *Tefsiri
    -Tefsir eserinin ismi Mefatihu’l-gayb
    -Eserde maksad:Akıl yoluyla Kur’an’a yönelen olumsuz okları yoketmektir
    -Her sure ayrı müstakil bir kitaptır
    -Tefsire sebebi nüzul, kelime tahlili, farkl ıkarratler ile başlar…
    -Kur’an’da her şeyin mevcud olduğuna inanır
    Ayse KÖKSAL 10070184-1-B

    YanıtlaSil
  124. İBN KESİR(774)
    *Kişiliği
    -Şam bölgesinin Busra şehrinin bir köyünde dünyaya geldi
    -Küçük yaşta göş etmek zorunda kaldı
    -Göç ettiği yerde alimlerden ders aldı
    -En çok etkilendiği hocası İbn Teymiyyedir
    -Fıkıhta şafii mezhebine mensuptur.
    *Tefsiri
    -Tefsiri rivayet tefsiri
    -Kendi görüşüne de yer vermiştir
    -Tefsiri mukaddime ile başlar
    -Önce ayet verilir sonra onu açıklar sonra da konu ile ilgili rivayetlere yer verir
    -Kendinden önceki tefsirlerden de alıntı yapmıştır.
    -Muhaddis özelliği olduğu için hadislerden de alıntı yapmıştır
    -İSrailiyyattan sakınır ve sakınılması gerektiğini söyler ve bunları örneklendirir.
    EBUSSUUD(h.896-982)
    *Kişiliği
    -İstanbul’da dünyaya gelmiştir
    -Eğitime aileden başladı, ilk hocası babasıdır
    -26 yaşında müderris oldu ve çeşitli medreselerde müderrislik yaptı
    -Kanuni Sultan Süleyman ile bazı seferlere katılmıştır
    -Osmanlı zamanında 29 sene şeyhülislamlık yaptı
    *Tefsiri
    -Osmanlı döneminde Kur’an’I baştan sona tefsir edenlerin başında gelir
    -Eserini arpça yazmış ve Kanuni’ye sunmuştur
    -Zemahşeri, Razi ve Beyhaki’den etkilenmiştir.
    -Şiirlerden yayarlanmıştır
    -İsrailiyyatttan yararlanmıştır
    Ayse KÖKSAL 10070184-1-B-

    YanıtlaSil
  125. İbn Ebi Hatim(ö.327):İbn Ebi Hatim 240 yılında Rey'de doğmuştur.İtibarlı bir aileye mensuptu ve Rey gibi zengin bir ortamda önemli alimlerden ders aldı.Küçük yaşta Kur'an ve kıraat,babasından hadis eğitimi aldıktan sonra ilim seyahatlerinde bulundu.Kendisini çok etkileyen Ahmed b.Hanbel'in oğlundan kendisi hakkında bilgi edindi.Tefsiri:Tefsiru'l-Kur'ani'l-Azim'dir.Tefsirinin yaklaşık yarısı kayıptır.Mevcut yazmalarda 1-13,23-29 cuz aralığını ihtiva eder.Alimimiz rivayet zincirine oldukça önem vermiştir.İbn Ebi Hatim'in bu eseri yazmadaki hedefi,tefsirin isiminden de anlaşılacağı üzere Hz.Peygamber'den,sahabeden ve tabiiden gelen tefsir rivayetlerini bir muhaddis titizliğiyle inceliyip onları kitabında ihtiva etmektir.Bir konuda Hz.Peygamber'den bir rivayet varsa onunla yetinmiş,sahabe zikretmemiştir.Kendinden sonra gelen birçok tefsie kaynaklık etmiştir.İbn Kesir ve Suyuti bunlardan bazılarıdır.
    1951yılında Esad Muhammed tarafından Suudi Arabistan'da basılmıştır.19.541 rivayeti içerir.
    ez-Zemahşeri(ö.538)
    Zemahşeri Selçuklu sultanlarından Melikşah devrinde Harezm kasabasında Zemahşer'de 1075'de doğdu.İlk eğitimini kasabasında babasından aldı.Buradaki eğitimini tamamladıktan sonra Buhara'ya gitti.Yetişme devrinde Harezm ve Horasan'da birçok şehre seyahetlerde bulundu.1109 yılında Mekke'ye gitti ve burada birçok alimden ders ladı.Ayrıca uzun yıllar Mekke'de kaldığı için 'Carullah' lakabını aldı.Zemahşeri bu gezilerden sonra tekrar yurduna döndü.1124'de ise yeniden Mekke'ye seyehat etti ve eserlerinin birçoğunu burada kaleme aldı.Daha sonra tekrar memleketine döndü ve 1143'te Seyhan nehri kıyısında vefat etti.
    Arapçaya oldukça vakıf olan alimimizin Ebu Kubeys Dağı'na çıkarak'Ey Araplar,gelin atalarınızın dilini benden öğrenin'dediği rivayet edilir.İtikatta ateşli bir Mu'tezili olan Zemahşeri fıkıhta hanefidir.Sırf Mu'tezili olduğundan Selçuklu hükümdarlarından itibar görmemiştir.Tefsirini adı:el-Keşşaf.Eseri dil ve belagat bakımından oldukça önemlidir.Kendisinden sonra gelen bütün tefsirlere kaynaklık etmiş diyebiliriz.el-Keşşaf'ta beyitlerden faydalanır.En çok tenkide uğrayan noktası şaz kıraatlara yer vermesidir.İsrailiyyata ve zayıf hatta uydurma hadislere yer vermiştir.
    el-Kurtubi(ö.671)
    -Kurtuba'da doğdu.Asıl adı Ebu Abdullah Muhammed b.Ahmed b.Ebi Bekr b.Farh el-Kurtubi'dir.Kurtubi öğrenim çağına girince Arapça ve şiir sonra da Kur'an-ı Kerim öğrendi.633 yılında Kurtuba'nın Kastilya-Leon Kralı III.Fernando kuvvetleri tarafından ele geçirilmesinden sonra Mısır'ın İskenderiyye şehrine gitti.Kurtubi burada da çeşitli hocalardan Dil,Edebiyat,Kur'an ilimleri,Kıraat,Tefsir,Hadis,Fıkıh dersleri aldı.Kurtubi buradan Kahire'ye daha sonra da Asyut'un kuzeyindeki Münyetu Beni Hasib'e gidip yerleşti ve vefatına kaar orada kaldı.Burada pek çok öğrenci yetiştirdi.Kaynaklar kendisini zühd ve takva sahibi olarak tanımlamıştır.Fıkıhta Maliki mezhebine mensuptur ama mezhep taassubu yapmamıştır.Tefsirinde farklı görüşlere de yer vermiştir.Bunu sebebi Mısır'a gelmesi olarak görülebilir.Eseri:el-Camiu li Ahkami'l-Kur'an ve'l Mübeyyin Lima Tedammenehu mine's-sunneti ayi'l-Furkan'dır.Eser ahkam ağırlıklı olduğundan genelde Ahkamu'l-Kur'an kategorisinde görülmüştür.Mukaddimesi oldukça geniştir ve takip edeceği metodu burada belirtir.Tefsiri rivayet ağırlıklıdır.Kendine kadar gelen bütün kaynaklardan alıntı yapar.Ayetin açıklanması ile ilgili hadis bulmuşsa onunla yetinmiş,yoksa sahabe ve tabbin sözüne yer vermiştir.Kurtubi bunun yanı sıra sayfalarca hadis,fıkıh,kıraat,dil ve belagat,akaid,kelam ve tarih sahalarında yazılan birçok eserden alıntı yapar.
    Yusuf Mahitapoğlu/Hazırlıklı İlahiyat 1-B 10070192

    YanıtlaSil
  126. er-Razi(ö.606):543 senedi Ramazan ayında Rey'de doğdu.Kendisine ilimdeki şöhreti nedeniyle 'Allame,Şeyhulislam'olarak tanınmıştır.Taberistanlıdır.Razi büyük bir alim olan babası Ziyaüddin Ömer'den ders aldı.İlk seyahatini Harezm'e yaptı.Harezm'de bozuk itikad sahibi kimselerle münazaralarda bulundu.Sonra Maveraünnehir'e gitti.Buradan memleketine dönen Razi daha sonra Gazne oradan Horasan'a gitti.Razi sonunda Herat'a yerleşti.Burada Şeyhulislam lakabın aldı.Kerramiyye mensuplarıyla itikadlarının bozuk olduğu gerekçesiyle mücadele etti.Kelam,Tefsir,Fıkıh gibi dini ilimler yanında Matematik,Fizik,Kimya,Astronomi,Tıb gibi ilimlerde de söz sahibiydi.Zirve olduğu alan ise Kelam'dır.Dönemindekilere göre akılcı yaklaşımlarıyla bilinir.Allah'ın varlığını ispat için akli ve nakli delillere başvurmuştur.Tefsirinin asıl adı:Mefatihu'l-Ğayb'dır.Eserini yazmasındaki maksadın akıl prensiplerini ve istidlal yolları ışığında Kur'an'a yöneltilen hücumları çürütmek olduğunu ve İslam inançlarını savunmak olduğunu söyler.Eserde her sure bir kitap niteliğindedir.Kitaplar bölümlere.bablar mesellere ayrılır.Razi ayetlerin tefsirine,bazen sebeb-i nüzulu ile,bazen kelime tahlilleri ile bazen de kıraat zikretmekle.çoğunlukla da ayetler arasında münsabet kurarak başlar.İlgili hadislere yer verir.Razi Kur'an da herşeyin olduğunu savunur.Bunda dolayı birçok alana girer.Neshi kabul eder ama mensuh ayetleri asgariye indirme taraftarıdır.Astronomi le ilgilenmiştir.Bazen tasavvufi konulara da yer verir.
    İbnu Kesir(ö.774)
    -Tarih,Tefsir,Hadis,Fıkıh ilimlerinde öne çıkmış alimlerimizdendir.701'de Şam bölgesinin Busra şehrinin Müceydilkarye köyünde doğdu.Yedi yaşında iken ailesi ile birlikte Dımaşk'a göç etti.Burada çeşitli hocalardan dersler aldı.En çok etkilendiği hocası İbn Teymiyye'dir.İbn Kesir fıkıhta Şafii mezhebine mensup olmakla birlikte diğer mezheplerin görüşlerine açıktı.Kelamda İbn Teymiyye'den etkilenip Hanbeli olmuştu.Zamanın Memluk Devleti yönetimi,alimleri ve halkla iyi ilişkiler içerisinde olup,ılımlı bir politika takip etmiştir.Bu bakımdan önemli dini siyasi meselelerde fetvasına başvurulmuştur.774'de vefat etmiştir.Eserinin adı Tefsir'l-Kur'ani'l-Azim'dir.Rivayet tefsirleri arasında önemli tür yer tutar.Bununla birlikte müfessir kendi görüşlerine de yer verir.Kur'an-ı Kerim ile Kur'an ile tefsir etmesi önemli özelliklerindendir.Kur'an-ı Kur'an ile tefsirinden sonra sahabe,tabiin ve tebe-i tabiin ve kendisine kadar gelen diğer alimlerin kavillerini rivayet eder.Taberi,İbn Ebi Hatim,İbn Atiyye gibi alimlerden alıntılarda bulunur.
    Kendisi iyi bir muhaddis olduğundan hadis ve kaviller arasında tercih ve tenkitlerde bulunur.Bazen fıkhi münakaşalara girer.Tefsirde israiliyyat konusuna önem veren alimimiz tefsirde israiliyyattan kaçınılması gerektiğini örnekler vererek anlatır.
    (M.Yusuf Mahitapoğlu/Hazırlıklı İlahiyat 1-B 10070192)

    YanıtlaSil
  127. Ebussuud(ö.982)
    -896 yılında İstanbul yakınlarındaki Müderris şimdiki adıyla Metris köyünde doğdu.II.Bayezid'in daveti üzerine babası İskilip'ten İstanbul'a gelmiştir.Ebussuud ilk derslerini babasında aldı.Eğitimini tamamladıktan sonra müderris oldu.Daha sonra Kanuni Sultan Süleyman'dan II.Selim Han'a kadar tam 29 sene Şeyhulislamlık görevinde kaldı.84 yaşında vefat etti.Meşhur tefsirinin adı:İrşadu'l-Aklisselim Ma'ruzat Hasmu'l-Hilaf'tır.Ebussuud Osmanlı dönemindeki alimlerin aksine Kur'an-ıKerim'in tamamını tefsir etmiştir.Eserini arapça olarak kaleme almış ve Kanuni Sultan Süleyman'a sunmuştur.Eserin mukaddimesinde çok az eserde istifade etmiştir.Genelde Zemahşeri,Razi ve Beyzavi'nin tefsirinde faydalandığını söyler.
    Eserin en önemli özelliği,Kur'an ayetlerinin fesahat ve belagatı ile yapmış olduğu tespitlerdir.Bazen şiirlerden yararlanır.Ayetlerden farklı anlamlar elde etmede kıraat farklılıklarından istidafe eder.Bazen israiliyyat türünden haberlerden faydalanmışsa da bunların güvenilir olmadığını söylemiştir.Tasavvufa sıcak bakmamıştır.Ahkam ayetlerinin tefsirinde bağlu bulunduğu Hanefi mezhebini öne çıkarmakla birlikte diğer mezheblerden de istifade etmiştir.Zemahşeri tarafından her surenin faziletiile ilgili olarak kaydedilen çoğu zayıf ve uydurma olan haberlerin bu tefsirde aynen yer alması eleştirilmiştir.(M.Yusuf Mahitapoğlu/Hazırlıklı İlahiyat 1-B 10070192)

    YanıtlaSil
  128. ER-RAZİ
    *Rey şehrinde doğdu
    *İlmi hayatı ailesinde başlamıştır.Babası devrin önde gelen alimlerindendir.
    *İlim seyahatlerinde bulundu
    *Pek çok alim yetiştirmiştir
    *Diğer ilimlerde de derin bir bilgisi vardır.
    *Tefsirinde her sure kitap niteliğindedir.Kitaplar bölümler şeklinde bablar meselelere bölmüştür.
    *Ayetler arasında münasebet kurmaya çalışır.
    *Kelam ilmindeki derinliğini tefsirine yansıtmıştır.
    *Tefsirinin ismi mefatihul gayb tır


    İBNU KESİR
    *Hocalarının arasında ibn teymiye vardır.
    *Şiilere karşı tutumu serttir.
    *Tefsirinin adı TESİRUL KURANİL AZİM
    *Rivayet tefsirinde önemli bir yere sahiptir.
    İsrailliyyata yer vermiştir.
    *Fıkhı konuda derinleşmiştir.

    EBUSSUUD
    *İstanbulda doğmuştur.
    *Ebussuudda çoğu alimimiz gibi ilk eğitimini babasından almıştır
    *Tefsirinin adı İrşadül aklis selim
    *Belagata yer vermiş bazen şiir kullanmıştır.
    *Tefsirinde israilliyyat kullanmış ve bunun uydurma olduğunuda belirtmiştir.
    *Kuranın tamamını tefsir etmiştir.
    *Tefsirinde işari yorumlara çok az rastlanır.

    ŞEYDA POLAT 10070205

    YanıtlaSil
  129. İBN HATİM(Ö. 327)
    Rivayet tefsircisidir.
    Başta gelen hocalarından birisi babasıdır.
    Belli başlı üç seyahati vardır: Babasıyla hacca gitmesi, mısır, suriye havalisine, ısfehan bölgesine yaptığı seyahat.
    Tefsirinin adı tefsirul-kuran-azimdir.
    Tefsirinin yaklaşık yarısı kayıptır.
    Hedef hz peygamberden, sahabeden, tabiinden gelen rivayetleri derlemektir.
    Tefsirinde kendi görüşlerini belirtmekten kaçınır.
    Zengin bir rivayet koleksiyonu vardır.
    ZEMAHŞERİ(Ö. 538)
    Dilci, edebiyatçı, kelamcı ve müfessirdir.
    Tefsirinin adı keşşaftır.
    Dil ve belagat bakımından önemlidir.
    Tefsiri, tefsirlerin anası olarak kabul edilmiştir.
    Mutezile mezhebindendir. Mezhebin görüşlerini yansıtıyor düşüncesi ile eleştirilmiştir.
    Eserde genellikle soru-cevap metodu kullanılmıştır.
    KURTUBİ(Ö. 671)
    Eserinde sadece maliki mezhebinin görüşlerini vermemiştir.
    Tefsirinin adı Ahkamu’l-Kuran’dır.
    Ahkam ağırlıklı olsa da kuranın tamamının tefsirini yapmıştır.
    Geniş bir mukaddime ile başlar.
    Rivayet ağırlıklıdır.
    ER-RAZİ(Ö. 606)
    Üstün bir zeka ve çalışma gücüne sahiptir.
    Sadece islami ilimlerde değil, zamanındaki bütün ilimlerde mütehassısdır.
    En meşhur olduğu ilim kelamdır.
    Kelamda bir felsefi kelam ekolü oluşturmaya başladı.
    Dönemindeki islam düşünürlerine oranla fazlaca akılcıdır.
    Tefsirinin adı mefatihul-ğayb’dır.
    Eserini akıl prensipleriyle kur’ana yöneltilen fikirleri çürütmek için yazmıştır.
    İBNU KESİR(Ö. 774)
    Tefsirinin adı tefsirul-kuranil-azimdir.
    Rivayet tefsiridir.
    Müfessir yer yer kendi görüşlerine de yer vermiştir.
    Eserin önemli bir mukaddimesi vardır.
    Kuranı kuranla tefsir etmiştir.
    EBU SUUD(Ö. 982)
    Tefsirinin adı irşadül-akli’s-selimdir.
    Kaynakları: zemahşeri ve beydavi.
    Kuran ayetlerinin fesahat ve belagatı ile ilgili tesbitlerde bulunmuştur.
    Cümlelerin taşıdığı ince ve gizli manalarla ilgili tespitleri vardır.
    Ahkam ayetleri de bulunur.
    Hanefi görüşleri öne çıkar.
    Karşılaştırma yapmak için diğer görüşlere de yer vermiştir.
    REYYAN TAŞKAYA HAZ. İLA. 1B 10070229

    YanıtlaSil
  130. İBN EBİ HATİM (h.240-327/m.854-939)
    Ebu Muhammed Abdurrahman b. Ebi Hatim Muhammed b. İdris el-Hanzeli er-Razi, 240/854 yılında Rey’de doğmuştur ve yine aynı yerde 85 yaşında iken 327/399’da veat etmiştir.
    Onun en başta gelen hocalarından birisi zamanının önemli bir hadis alimi olan babası Ebu Hatim’dir. Yine devrin önemli bir muhaddisi ve akrabaları olan Ebu Zur’a e-Razi’nin de onun üzereinde büyük bir etkisi olmuştur.
    Seyahatleri sırasında İmam Şafii’nin talebesi er-Rabi b. Süleyman ve Ahmed b. Hanbel’in oğlu Salih ile görüşmüştür. Böylece kendisi üzerinde derin etkisi olan Ahmed b. Hanbel hakkında birinci elden bilgi ve malzeme alma imkanını da elde etmiştir.
    İbn Hatim, aklın alanını en aza indiren ve nasları te’vil etmeksizin onlardan hüküm çıkarmayı esas alan bir anlayışa sahiptir. Ona göre bütün problem nasların sıhhatinden emin olmaktır. Bu sebeple o, bütün gücünü rivayetlerin sağlıklı bir şekilde değerlendirilmesine vermiş ve bu konu ile ilgili olan el-Cerh ve Tadil ismindeki önemli eseri kaleme almıştır.
    TEFSİRİ:
    Tefsirin tam adı, Tefsiru’l Kur’ani’l Azim Müsneden ‘an Rasulillahi(sav) ve’s Sahabeti ve Tabiin’dir. Tefsirin yaklaşık yarısı kayıptır. İbn Ebi Hatim’in bu eseri yazmadaki amacı, tefsirin isminden de anlaşılacağı gibi sadece Hz. Pygamber’den, (sav) sahabeden ve tabiinden gelen tefsir rivayetlerini bir muhaddis titizliği içinde derlemektir. Kendisi bunu esere yazdığı kısa mukaddimede bildirmiştir.
    İbn Ebi Hatim rivayetleri derlerken şöyle bir yol takip etmiştir: Öncelikle bie ayetin tefsiri ile ilgili olarak bizzat Hz. Peygamber’den bir rivayet varsa onunla yetinmiş, aynı görüşü belirten sahabiyi zikretmemiştir. Sahabeden bir tefsir bulduğunda ise eğer sahabegörüş birliği içinde ise,bu görüşü en sağlam isnadlarla, derece bakımından en yüksek olandan zikretmiş, aynı görüşü paylaşan sahabilerin ise sadece isimlerini zikrederek bırakmıştır. Fakat ashab arasında farklı görüşler varsa, her rivayeti kendi isnadı ile ayrı ayrı vermiştir.


    EMİNE TİFTİKÇİ HAZIRLIKLI 1 B 10070244

    YanıtlaSil
  131. EZ-ZEMAHŞERİ (h.467-538/ m.1075-1143)
    Ebu’l Kasım Mahmud İbn ez-Zemahşeri el-Harezmi, büyük bir dilci, edebiyatçı, kelamcı ve müfessirdir. Mekke’de uzun süre ikamet etmiştir. Okuma yazma öğrenip hafız olduktan sonra ilim tahsili için o zaman büyük bir ilim ve medeniyet merkezi olan Buhara’ya gitti.
    Zemahşeri itikada ateşli bir mutezile, fıkıhta ise hanefidir. Mu’tezile oluşundan dolayı çok tenkid edilmiş ve bu yüzden çok muhalif kazanmıştır.
    TEFSİRİ:
    Eserin tam adı, el-Keşşaf an Hakaiki’t-Tenzil ve Uyun’il-Ekavil fi Vucuhi’t-Tevil’dir.Zemahşeri’nin bütün İslam dünyasında tanınmasını sağlayan bu tefsirdir. ”Ummu’t Tefasir: Tefsirlerin anası veya ana tefsir olarak kabul edilir.
    Mu’tezile mezhebinin görüşlerine uygun te’villerin ayıklanması, çürütülmesi ve reddi sadedinde birçok eser, şerh, hülasa, haşiye ve talik kaleme alınmış, kullandığı hadislerin tahrici yapılmıştır.
    Eserde kıraat farklılıklarına büyük ölçüde işaret edilir.Keşşaf’ın en çok tenkide uğrayan yönlerinden biri de şaz kıraatlara yer vermesi ve bunları tefsirde delil kabul etmesidir. Öte yandan az da olsa israiliyyata ve zayıf hatta uydurma hadislere esede yer verilmiştir. Hadis ilminde otorite olan Zemahşeri’nin tefsirinde bu türden hadislerin bulunmasının izahı güçtür.
    Tefsirde genellikle soru cevap –eğer şöyle dersen böyle derim ki- şeklinde bir muhavere metodu kullanılmıştır ki herhalde o devrin üslup özelliklerinden biri olmalıdır. Kur’an-ı Kerim’in belagat ve icazını en güzel ortaya koyan eser olduğu tartışma götürmez bir gerçektir.
    EMİNE TİFTİKÇİ HAZIRLIKLI 1 B 10070244

    YanıtlaSil
  132. EL-KURTUBİ( ö. 671/ 1273)
    Tam ismi, Ebu Abdullah b. Ahmed b. Ebi Bekr b. Farh el-Kurtubi’dir. Endülüs’ün yetiştirdiği büyük alimlerdendir. Kurtubi çeşitli hocalardan dil, edebiyat, Kur’an ilimleri, kıraat, tefsir, hadis ve fıkıh dersleri alarak ilmini tamaladı.
    Kaynaklar Kurtubi ‘yi salih, arif ve mütevazi kişiliği ve sade yaşayışıyla tanınan, ilimde yüksek bir dereceye ulaşmış bir alim olarak tanıtırlar. Kendisi zühd ve takva içinde yaşamakla birlikte ilim alemi için faydalı birçok ser kaleme almıştır.
    Kurtubi birçok Endülüslü alim gibi fıkıhta Maliki mezhebine mensuptur. Fakat tefsirine baktığımızda onun, mezheb taassubuna kapılmadığını, hatta bu esrinde zaman zaman diğer mezheblerin görüşlerini de tercih ettiğini görürüz.
    TEFSİRİ:
    Kurtubi’nin tefsirinin tam adı eserin mukaddimesinde belirtildiği üzere el-Camiu li-Ahkami’l-Kur’an ve’l Mübeyyin lima Tedammenehü mine’sSünneti ve Ayi’l-Furkan’dır. Eser, ahkam ağırlıklı olduğu için tefsiri Ahkam’ul-Kur’an’lar içinde sayanlar vardır.
    Kurtubi bu tefsirinde, liste halinde verilse sayfalarca tutacak derecede çok hadis, fıkıh, kıraat, dil ve belağat, akaid ve kelam, tarih sahalarında zamanına kadar yazılmış birçok eserden çoğu kere kaynak belirterek istifade etmiş ve tefsirinde bunlardan alıntılar yapmıştır.
    Bu özellikleriyle Kurtubi tefsiri isimlendirildiği üzere sadece bir Ahkamu’l-Kur’an değil Kur’an-ı Kerim’in bütün ayetlerini hemen her yönden inceleyen, hatta zamanındaki tabii bilimler ışığında bazı ayetleri tefsire çalışan geniş bir tefsirdir.
    ER-RAZİ (h. 543-606 / m. 1149-1210)
    543/606 senesinin Ramazan Rey şehrinde doğdu. Ta ismi, Muhammed b. Ömer b. El-Hüseyin b. Ali el-Kuraşi et-Teyni el-Bekri et-Taberistani’dir. Babası, Muhyissünne Muhammed Beğavi’nin talebelerindendi. “Hatibu’r- Rey” ismiyle anılırdı.
    Üstün bir zeka ve çalışma gücüne sahip olan Razi tahsilini bitirip ilimde yüksek derecelere kavuştuktan sonra, zamanında adet olduğu gibi bazı seyahatler yaptı.
    Fahruddin Razi, yalnız İslami ilimlerde değil, zamanın ütün ilimlerinde mütehassıs idi.
    Pek çok alim yetiştiren Razi, kelam, tefsir, fıkıh ve usulu gibi dini ilimlerde çok derin bir alim olduğu gibi, edebi ilimler, matematik, fizik, kimya, astronomi, tıp gibi zamanın fen ilimlerinde de söz sahibiydi.
    Razi’nin en meşhur olduğu ilim dalı Kelamdır. Kelam ilmini ilimlerin en şereflisi ve mükemmeli olarak görür. Başlangıçta sadece mantık metoduna sahip bulunan kelam ilmi, Gazzali ile birlikte mantığın yanı sıra akli delilleri ve felsefi görüşleri de kullanmaya başladı. Razi ise bu metodu benimseyerek zirveye ulaştırdı. Kelamda bir “felsefi kelam” ekolu oluşturmayı başardı.
    Müfessir, eserini yazmaktan maksadının akıl prensipleri ve istidlal yolları ışığında Kur’an’a yöneltilen hücumları çürütmek, İslam inanç esaslarını savunmak ve bu konularda ileri sürülen karşı fikirleri geçersiz bırakmak olduğunu belirtmiştir.
    Razi’nin kelam ilmindeki derinliği onun tefsirinde de ağırlıklı bir şekilde görülür.

    YanıtlaSil
  133. İBN KESİR (h. 701-774/ m.1301-1373)
    Müfessirin adı tam olarak, Hafız İmadüddin Ebu’l-Fida İsmail b. Şihabüddin Ömer b. Kesir el-Kaysi el-Kuraşi el-Busravi ed-Dımaşki eş-Şafi’dir. Tarih, tefsir, hadis ve fıkıh ilimlrinde öne çıkmış alimlerimizdendir.
    İbn Kesir öğrenimini tamamladıktan sonra hatip, müderris, kıraat alimi, müftü ve mahkeme üyesi olarak çeşitli görevlerde bulundu. İbn Kesir fıkıhta Şafii mezhebine mensup olmakla birlikte diğer mezheplerin görüşlerine de açıktı. Kelamda ise hocası İbn Teymiye’nin etkisinde kalarak Hanbeli mezhebini benimsemişdir.
    Hayatının sonlarına doğru gözlerini kaybeden İbn Kesir, 26 Şaban 774’te Dımaşk’ta vefat etmiştir.
    TEFSİRİ:
    Tefsirinin adı, Tefsiru’l-Kur’an’il-Azim’dir. Tefsiru İbn Kesir ismi ile meşhur olmuştur. İbn Kesir eserinde önce tefsir edeceği ayeti verir. Onu, kolay ve özet bie ifadeyle açıkladıktan sonra varsa konu ile ilgili diğer ayetleri sıralar. Bu nedenle onun bu tefsiri, Kur’an’ın Kur’an’la tefsirinde haklı bir şöhret yapmıştır. Daha sonra da konu ile ilgili hadisleri verir.
    Bundan sonra da diğer rivayetlere geçip sahabe, tabiin ve tebe-i tabiin ve kendisine kadar diğer alimlerin kavillerini verir.
    Tefsirin başlıca özelliklerinden birisi de israiliyyat konusundaki hassasiyetidir. İsrailiyyatla ilgili rivayetlerden kaçınılması gerektiğine bazen genel olarak bazen de örnekler vererek temas eder.
    EBUSSUUD (h. 896-982/m. 1490-1574)
    Tam adı, Ebussuud Muhammed el-İmadi’dir. 896/1490 yılında İstanbul yakınlarındaki Müderris şimdiki adıyla Metris köyünde doğdu.
    Ebussuud, ilk derslerini babasından aldı. Daha sonra, Müeyyedzade Abdurrahman Efendi, Mevlana Seyyid-i Karamani ve İbn-i Kemal Paşa’dan ders aldı. Eğitimini tamamladıktan sonra, yirmi altı yaşında müderris oldu.
    Ebussuud Efendi, o devirde, devlet kanunlarını dinin hükümlerine uygun şekilde telif etmiştir. Ebussuud Efendi dini hükümleri çok iyi bilen, sağlam karakterli, kimseye haksızlık etmeyen, hatır için asla söz söylemeyen, çok çalışkan ve gayet tedbirli bir alimdi .

    TEFSİRİ:
    Tefsirinin tam adı, İrşadü’l Akli’s-Selim ila Mezaya’l-Kur’ani’l-Kerim’dir. Tefsirü Ebissuud ismi ile meşhur olmuştur.
    Eserine yazdığı mukaddimede kendisinin pek çok tefsiri okuyup istifade ettiğini bunlar arasında bilhassa Zemahşeri, Razi ve Beyzavi’nin tefsirlerinden faydalandığını belirtmiştir.
    Ayetlerden farklı anlamların elde edilmesinde kıraat farklılıklarından da faydalanır. Müfessir, bazen israiliyyat türünden rivayetlerden faydalanmış ancak bunlardan bazılarının uydurma olduğunu belirtmiştir.

    YanıtlaSil
  134. Er-RAZİ (543/606/-1149/1210)
    *Rey’ de doğmuştur. Soyu kureyş’e dayanır. Aslen taberistanlıdır.
    *Her’a da vefat etmiştir.
    *Babasından ders almıştır.
    *ilim için harzem ‘e gitmiş ve mutezileyle mücadele etmiştir.
    *gazne ,horasan, maveraünnehir ‘e gitmiştir.
    *sultan gıyasettin herat’a onun adına medrese yaptırmıştır.
    *Fahrettin Razi kelam, mantık, fıkıh, astronomi, tefsir, gibi birçok ilimi konuda derin ilim sahibidir.
    * İslam alemin de ortaya çıkan bit’atlerin ve filozofların bozuk düşüncelerinin yanlış olduğunu delilleriyle ortaya koymuştur.
    * razi ’ nin en meşhur olduğu ilim dalı kelamdır. Kelam ekolü kurmuştur.
    *el muhasal,erbai fi usuluddin vs. gibi kitapları vardır.
    *Tefsirinin adı mefatihul gayb’dir.
    *eser de her sure bir kitap niteliğinde olup, kitaplar bölümlere, bablar meselelere bölünmüştür.
    *razi sebebi nüzul, kelime tahlilleri, farlı kıraatleri zikretmekte, çoğunluklada ayetler arsındaki münasebetleri kurarak başlar.
    *ayeti ayetle tefsir eder varsa hadisleri de alır.
    SERHAT MECİT 10070193 1/B

    YanıtlaSil
  135. İBN EBİ HATİM(h.240-327)
    *Rey'de ve yine 85yaşında Rey'de vefat etmiştir.
    *Rey'de Hanzala oymağı mevalisinden olan büyük ve itibarlı bir aileye mensuptu.
    *Onun zengin bir ilmi ortamda bulunuşu,seçkin bir aileye mensup oluşu yetişmesinde önemli bir rol oynamıştır.
    *En önemli hocaları zamanın hadis alimi Ebu Hatim ve önemli muhaddislerden olan akrabaları Ebu Zur'a er-Razi dir.
    *Küçük yaşta Kur'an ve Kıraat eğitimi almıştır.
    *Kaynaklarda 3 ilmi seyahatinden söz edilir; Hicaz,suriye veIrak bölgelerine yaptığı seyahatler,Mısır ve Suriye seyahatleri,İsfehan seyahati
    *İbn Hatim aklın alanını aza indiren venasları te'vil etmeksizin onlardan hüküm çıkarmayı esas alan bir anlayışa sahipti.
    *Rivayet zincirlerinin sağlığına önem vermiş ve el-Cerh ve Ta'dil adlı eserini yazmıştır.
    *Zühd ve takvasıyla takdir adeilmiş bir alimdir.
    *Tefsirinin adı Tefsiru'l Kur'an-il Azim Müsneden'an *Rasulillahi(s.a.s)ve's Sahabeti vet-Tabiin'dir.
    *Bu eseri yazmaktaki hedefi sadece Hz. *Peygamber'den(s.a.s.)sahabiden ve tabiinden rivayetleri hadis rivayetlerine gösterilen titizlikle derlemektir.
    *Kendi görüşlerini vermekten özellikle kaçınır.
    *Bir ayet tefsiriyle alakalı Hz.Peygamber den gelen bir rivayet varsa onunla yetinir.
    *Aynı görüşteyse eğer sahabe en sağlam rivayeti verir,fakat farklı görüştelerse her rivayeti ayrı ayrı verir.
    *Tabiun rivayetlerinde de aynı yolu izler.
    *Tefsirde görüşlerini vermemeye özen göstermesi dikkale rivayet tefsiri yapmaya çalıştığını gösterir.

    EZ-ZEMAHŞERİ(h.467-538)
    *Asıl adı Ebul Kasım Mahmud İbn Ömer ez-ZEMAHŞERİ el-Harezmi dir.
    *Önemli bir dilci,edebiyatçı ve müfessirdir.
    *Melikşah zamanında Zemahşer'de dünyaya geldi.
    *İlk tahsilini imama olan babasından almıştır.
    *Hafız olduktan sonra ise ilim tahsili için o zamanların en önemli medeniyet merkezi Buhara'ya gitti.
    *Lakapları "Carullah Zemahşeri" ve "Fahr-ı Harezm"dir.
    *Çocukluğunda birgün bindiği bir hayvandan düşmüş ve bir ayağı kesilmiştir.
    *Buhara ya gittiği babasının siyasi sebeplerden dolayı hapiste olduğu rivayet edilir.
    *Buhara da çeşitli hocalardan fıkıh usulü,hanefi fıkhı,hadis,tefsir,kelam,mantık,felsefe ve arapça dersleri aldı.
    *Harezm ve Horasan da birçok ders halkalarına katıldı.
    *Arap yarımadasındaki gezintileri arapçaya olan vukufiyetini geliştirmiştir.Araplara dil bilgisiyle meydan okumuştur.
    *Yetişmiş bir alim olarak memleketine dönmüş ve orada vefat etmiştir.
    *Hocaları arasında ed-Dabbi,en-Neyseburi,Ahmed el Batır vardır.
    *İtikadda koyu bir MUTEZİLE fıkıhta ise Hanefidir.
    *Mutezili olduğundan dolayı çok eleştirilmiş,o da ehl-i sünnet alimlerini alaya almıştır.
    *Sırf Mutezili olması nedeniyle Selcuklu sultanları yazdığı methiyelere itibar etmemişler,ilimdeki yüksek mertebesi saygı görmemiştir.
    *KEŞŞAF adlı eseri İslam aleminde tanınmasını sağlamıştır.
    *Üzerinde çok söz söylenmiş çok eleştiri yapılmış,şerh ve haşiyeler yazılmıştır.
    *Zemahşeri keşşafı yazarken kendinden önceki tefsir ve müfessirlerden istifade etmiştir.
    *Bu tefsir dah çok dil ve belagat özellikleriyle öne çıkar.
    *Eser bu yönüyle Kur anın belagat yönünden mucizevi oluşuna işaret eder.
    *Birçok dşrayet eserine kaynaklık etmiş ve"ummu't tefasir"olarak anılmıştır.
    *Mezhebini teyid eder şekilde mutezili görüşlere yer vermiştir.
    *Keşşafta tefsirine şahid olarak getirilen bin kadar beyit yer alır.
    *Fıkhi meselelerin izahında hanefiye uymuş birkaç yerde şafii görüşü vermistir.
    *Az da olsa israiliyyatı kullanmıştır.
    *Zayıf hatta uydurmr hasislere yer vermiştir.
    *Tefsirinde genelde soru cevap yolu kullanılmıştır.
    *Ehli sünnete ters düşmesine ragmen bir çok ehli sünnet alimini etkilemiştir.Çünkü Kur an ın icazına önem vermiştir
    Aynur KOÇOĞLU 10070178-B.

    YanıtlaSil
  136. İBN EBİ HATİM
    • Rey’de doğmuş ve 85 yaşında vefat etmiştir.
    • En baştaki hocası devrin seçkin alimlerinden olan babası Ebu Hatimdir.
    • Kur’an ve kıraat eğitimi almıştır.
    • Farklı bölgelere gitmiştir ve bu sayede Hicaz, Suriye, Irak, Mısır ve İsfehan bölgelerindeki bilgilere veya rivayetlerede ulaşabilmiştir.
     Onun için önemli olan nassların sıhhatidir. Rivayet zincirlerini ele almış ve bu konu ile ilgili el-Cerh ve Ta’dil eserini yazmıştır.
     İlmi yanında zühd ve takvasıyla da takdir toplamış ve birçok İslami ilimde gelişmiştir.
     Tefsirinin yarısı kayıptır.
     Eserin orjinal rivayetleri ile başka kaynaklardan derlenenler birbirine karışmıştır.
     Tefsirinde Hz.Peygamber, sahabe, tabiun rivayetlerini derlemiş ve kendi görüşlerini belirtmekten kaçınmıştır.
     Tefsir edilen ayetle ilgili Peygamber’in rivayeti varsa onu zikretmekle yetinmiş, yoksa sahabe rivayetlerinden isnadı en sağlam olanı nakletmiştir. Tabiun rivayetlerinde de aynı titizliği göstermiştir.
     Hadis kitabını andıran bir yapısı vardır.

    Ez-ZEMAHŞERİ
    • Dil, edebiyat, kelam ve tefsir alanlarında başarılıdır.
    • İlk tahsilini babasından alıp hafızlıktan sonra ilim tahsili için Buhara’ya gitti.
    • Harezm ve Horasan’da birçok şehirler gezmiş ve derslere katılmıştır.
    • Daha sonra Mekke’ye gitmiş ve Şerif Ali b. Hamza Vehhas gibi alimlerden feyz almıştır.
    • Hocaları arasında Mahmud ibn Cerir ed-Dabbi, Ali ibn Muzaffer en-Neysaburi gibi birçok hocası vardır.
     İtikada Mu’tezile, fıkıhta Hanefidir.
     El-Keşşaf adlı tefsiri dil ve belagat bakımından önemlidir.
     Genellikle soru-cevap şeklinde bir metod kullanmıştır.
     Eserde şaz kıraatlara, israiliyyata, zayıf ve hatta uydurma hadislere de yer verilmiştir.
     Tefsirinin ismi ‘Keşşaf’ tır. 2 yılda yazmıştır.
     Kıraat farklılıklarına işaret edilir.

    El-KURTUBİ
    • Kurtuba’da doğdu.
    • Önce Arapça ve şiir, sonra Kur’an-ı Kerim öğrendi.
    • Birçok alimden dilbilgisi,nahiv, belagat Kur’an ilimleri ve Fıkıh dersi aldı.
    • Salih, arif ve mütevazi kişiliği ve sade yaşayışıyla tanınan, ilimle yüksek bir dereceye ulaşmış bir alimdir.
    • Kurtubi fıkıhta Maliki, itikada Eş’aridir.
     Uzun bir mukaddimesi vardır.
     Metodu: Rivayete ağırlık vermesinin yanında dirayeti de ihmal etmemişitr.Sahabe, tabiun söz ve görüşlerinden başlayarak son zaman tefsirlerinden alıntılar yapılmış ve o zamana kadar söylenen ve yazılanlar toplanmıştır.
     Tefsirinde hadis, fıkıh, kıraat, dil ve belagat, akaid ve kelam alanlarında birçok kaynaktan yararlanmış, alıntı yapmıştır.
     Kurtubi tefsirinde kıraatlere ve arap dilbilgisine göre tahlillere, şiirlere rastlanır.Ayrıca az da olsa israiliyyata da yer vermiştir.
     Kuranı her yönüyle tefsir eden geniş bir tefsirdir.
    ZEYNEP KERTİŞ 10070163 1/ B

    YanıtlaSil
  137. KURTUBİ(ö.671/1273)
    Kurtuba da doğdu.Endülüs'te yetişmiş önemli alimlerimizdendir.
    Kurtuba da çiftçilikle geçinen bir ailenin çocugu olarak dünyaya geldi. Önce arapça ve şiiir sonra Kur an ı Kerim öğrendi.
    Babasının bir hristiyan saldırısında ölmesi sonucu ailesine çalışarak destek oldu aynı zamanda tahsiline de devam etti.
    Önemli alimlerden dilbilgisi nahiv belagat dersleri aldı.İskenderiye ve Kahire de ilmini artırdı.
    Sade yaşamış mütevazi, takvalı bir alimdir.
    Maliki mezhebine mensuptur fakat mezhep taasssubu yoktur tefsirinin bazı yerlerinde mezhebini eleştirdiği görülür.
    Cami'ul Ahkam-il Kur'an tefsirinin adıdır.Tefsiri ahkam üzerinde yoğunlaştığı için bu adı almıştır.
    Baştan sona Kur'an tefsirini içerir.Çok geniş bir mukaddimeyle başlar.
    Rivayet ağırlıklı olmasına karşılık dirayet tefsirinden izler de taşır.
    alıntılar yapmış ayet tefsirine ilişkin söylenen ve yazılanları toplamıştır.
    Hadis bulamadığı yerlerde sahabe ve tabiun görüşlerine başvurmuş bunlar arasından da istediğini seçmiştir.
    Ahkam ayetleri tefsirinde diğer mezhep görüşlerine de yer vermiş kibar bir uslupla reddetmiş ya da eleştirmiştir.İtikadi konularda özellikle ehli sünnet karşıtı mutezile,imamiye,rafiziyye fikirlerini çürütmeye çalışmıştır.

    ER RAZİ(h.543-606)
    Taberistan'lıdır.Lakabı FAHRUDDİN dir.Şeyhülislamdır.
    babası "hatibü rey" diye anılırdı.Razi ilk önce büyük bir alim olan babasından ders aldı.
    Üstün bir zekaya sahipti ilim yolculuğunda ilk Harezm,Maveraünnehir,Gazne,sonra da Horasan yer alır.
    İtikadi bozukmezheplerle ilmiyle mücadelede bulundu.
    Sadece islam ilimlerinde degil zamanının bütün ilimlerine sahip idi.
    Pek çok alim yetiştirmiş,kelam,tefsir,fıkıh derslerinin yanında edebi ilimler matematik astronomi, alanında da ders vermiştir.
    Bozuk düşünceleri yanlış anlaşılmaları araştırmış,müslümanların bu düşüncelere kapılmalarını engellemeye çalışmıştır.
    Razi nin kelam alanında meşhurlaştığı da bilinir hatta kelam da bir felsefi ekol oluşturmayı başarmıştır.
    Akla önem verir.Akli ve nakli ilimleri birleştrmekten yana olmuştur
    Tefsirinin adı Mefatihu l Ğayb'dır, hacmi ve içindeki ilimler itibarıyla Tefsirul Kebir de denmiştir.
    Razi tefsiride akıl yolula Kur'an ayöneltilen eleştirileri çürüterek,islam inanç esaslarını savunur.
    eserde her sureyi bir kitap olarak almış, kitapları meselelere bölmüştür.
    Razi tefsire başlarken esbab ı nuzulle,kelime tahlilleriyle başlar,hadis ve rivayetlere de yer verir.
    neshi kabul eder
    Her ilmin Kur'an da bulunduğunu düşünür,bu nedenle tefsirinde İslami ilimler dışında akli ilimlere de yer verir. o kadar ki "O, yeryüzünü size bir döşek yaptı" ayetinden dünyanın dönmediğini sanmıştır.
    Kelam ilmindeki derinliği tefsirine de yansımıştır.Ayet tefsirlerine kelami düşüncerini de katarak yorum yapmıştır.
    Şafi mezhebine mensuptur ve mezhebini müdafaa etmiştir
    Tefsirinde her konudan bahsetmesinden dolayı onun kitabında tefsirden başka herşeyin olduğunu söyleyenler olmuştur.
    Aynur KOÇOĞLU 10070178-B

    YanıtlaSil
  138. ER-RAZİ
    Rey’de doğdu. Aslen Taberistanlıdır,
    61 yaşında Herat’da vefat etti.
    İlk önce babasından daha sonra o dönemin ileri gelen alimlerinden ders aldı.
    Harezm, Maveraünnehir, Gazne gibi bölgelere seyehatler yaparak Mu’tezile ile münazaralarda bulundu.
    Kerramilerle mücadelelerde bulundu.
    Üstün bir zeka ve çalışma gücüne sahip, sade İslami ilimlerde değil, bütün ilimlerde mütehassıs idi.
    Kelam ilminin kurucusu kabul edilir.
    En meşhur olduğu ilim dalı Kelamdır.
    İlimde akla çok değer vermiştir. Allah’ın varlığını delillerle ıspat etmeye çalışmış, akıl-nakil ilişkisini önemsemiştir.
    Tefsirinde sureleri kitaplara ayırmış ve alt başlıklar halinde düzenlemiştir.
    Bir ayeti tefsir ederken onu açıklayan başka ayetleri belirtmiştir.
    Bazen sebeb-i nüzullerle bazen kelime açıklamalarıyla bazen de farklı kıraatlerle başlamıştır ayet tefsirine.En sonda ayetten çıkarılabilecek sonucu yazmıştır.
    Neshi kabul eder.
    Kelam ilmini tefsirinde çokça kullanmiştır.


    İBNU KESİR
    Busra’nın bir köyünde doğmuştur.Dımaşk ta birçok hocadan fıkıh, hadis, tarih, kelam dersleri almıştır. İbn Teymiyye den etkilenmiştir.
    Tahsilini bitirdikten sonra hatip, müderris, müftü gibi çeşitli görevlerde bulunmuş, önemli dini ve siyasi olaylarda fetvasına başvurulmuştur.
    Önce ayeti verip onu kısaca özetler.
    Daha sonra konu ile ilgili hadisleri, sahabe, tabiun ve kendisinden önceki bazı alimlerden alıntılar da yapmıştır.
    Kuranın kuran ile tefsiri niteliğinde bir eser olmuştur. Daha sonra hadislere yer verir kendide muhaddis olduğu için aldığı hadisler arasında tercih ve tenkitte bulunur. İsrailiyyattan kaçınmıştır.

    EBUSSUUD
    İstanbulda doğdu. İlk derslerini babasından aldı. Daha sonra ise Müeyyidzade Abdurrahman Efendi, Mevlana Seyyid-i Karamani ve İbn-i Kemal Paşa’dan dersler aldı. 26 yaşında müderris oldu.
    Çeşitli medreselerde müderrislik yaptıktan sonra kadılığa daha sonra da kazaskerliğe tayin edildi. Kanuni Sultan Süleyman’la bazı seferlere katıldı.
    Daha sonra da şeyhülislamlık görevine getirildi ve 29 yıl bu görevde olup bu makamda en çok kalan ve hizmet eden alim olmuştur.
    O dini hükümleri çok iyi bilen, sağlam karakterli, kimseye haksızlık etmeyen,çok çalışkan bir kişi idi. Karşısındaki kim olursa olsun onunla ilgilenir ve muhatap anlayıncaya kadar konuyu izah ederdi. İşlerinde dini emirlerin dışına çıkmazdı.
    Çok tanınan ve sevilen bir alim olduğu için vefatı büyük üzüntüyle karşılanmıştır. Cenaze namazında devrin alimleri, vezirleri, divan erkanı ve halk kalabalık bir topluluk olarak katılmıştır.
    Osmanlı döneminde pek az sayıda olan tam Kur’an tefsirlerinden birisi Ebussuud’un tefsiridir. Arapça olarak yazmıştır. Pekçok tefsir oumuş ve yaralanmıştır. Bunu mukaddimesinde belirtmiştir.
    Metodu: Ayetlerin fesahat ve belagatleriyle ilgili tespitler yapmış şiirlerden de yararlanmıştır. Kendisinden önceki alimlerden özellikle Zemahşeri, Beydavi, Razi’den faydalanmıştır. Gramer açıklamaları yapmış ve ayetler arasındaki ilişkiyi önemsemiştir. İsrailiyyattan da faydalanmış ancak bazısının uydurma olduğnğ dile getirmiştir. Kendisinin de tefsirinin de
    tasavvula alakası olmamıştır.

    ZEYNEP KERTİŞ 10070163 1/B

    YanıtlaSil
  139. İBN EBİ HATİM
    Asıl adı Muhammed Abdurrahman b.Ebi Hatim Muhammed b. İdris el-Hanzali er-Razi’dir.
    Rey gibi zengin bir ilmi ortamda ve seçkin bir aileye mensup olması,yetişmesinde önemli bir rol oynamıştır.
    İlmi seyahatler yapmış,bu seyahatleri esnasında İmam-ı Şafii’nin talebesi er-Rabi’ b. Süleyman ve Ahmed b. Hanbel’in oğlu Salih ile görüşmüştür.
    Aklın alanını en aza indiren ve nasları te’vil etmeksizin onlardan hüküm çıkarmayı esas alan bir anlayışa sahiptir.Ona göre bütün problem nasların sıhhatinden emin olmaktır.Bu sebeple o,bütün gücünü rivayet zincirlerinin sağlıklı bir şekilde değerlendirilmesine vermiştir.
    Başta hadis olmak üzere İslami ilimlerin çeşitli dalları ile ilgili yirmi iki kadar eser vermiştir.
    Tefsirin tam adı Tefsiru’l-Kur’ani’l-Azim Müsneden ‘an Rasulillahi (s.a.v) ve’s-Sahabeti ve’t-Tabiin’dir.
    Eseri yazmaktaki hedefi,sadece Hz.Peygamber’den,sahabeden ve tabiinden gelen tefsir rivayetlerini bir muhaddis titizliği içinde derlemektir.
    Tefsirinde kendi görüşlerini belirtmekten özellikle kaçınır.
    Zengin bir rivayet koleksiyonu olan tefsir,kendisinden sonra yazılan pek çok tefsire kaynaklık etmiştir.



    EZ-ZEMAHŞERİ
    Asıl adı Ebu’l-Kasım Mahmud İbn Ömer ez-Zemahşeri el-Harezmi’dir.
    Büyük bir dilci,edebiyatçı,kelamcı ve müfessirdir.
    İtikadda ateşli bir Mu’tezile,fıkıhta ise Hanefidir.
    Mu’tezile oluşundan dolayı çok tenkid edilmiş ve bu yüzden çok muhalif kazanmıştır.
    Ehl-i sünnet alimleri ile onları tahkir etme derecesinde alay eden,keskin ve katı bir tutumu vardır.
    Yetiştirdiği birçok talebe yanında çok eser vermiş bir alimdir.
    Tefsirinin adı el-Keşşaf an Hakaikı’t-Tenzil ve Uyuni’l-ekavil fi Vucuhi’t-Te’vil’dir.
    Tefsir tarihinde önemli bir yer tutan, leh ve aleyhinde çok söz söylenen,üzerinde yüzlerce şerh,haşiye,ta’lik ve rediiye yazılmış bir kitaptır.
    Müellif,kendinden önce yazılmış tefsir ve müfesirlerden büyük ölçüde istifade etmiş,eserinde onlardan nakillerde bulunmuştur.
    Bu tefsirden daha ziyade dil ve belağat bakımından önemlidir.
    Tefsire şahit olarak getirilen bin kadar beyit vardır.
    Eserde kıraat farklılıklarına büyük ölçüde işaret edilir.
    En çok tenkide uğrayan yönlerinden biri de şa’z kırattalere yer vermesi ve bunları tefsir de delil kabul etmesidir.
    Tefsir Kuran’ı Kerim in belağat ve i’cazını en güzel ortaya koyan eser olduğu tartışma götürmez bir gerçektir.



    EL-KURTUBİ
    Tam ismi Ebu Abdullah Muhammed b.Ahmet b. Ebi Bekr b.Farh el Kurtubi’dir.
    Salih,arif ve mütevazi kişiliği ve sade yaşayışıyla tanınan ,ilimde yüksek bir dereceye ulaşmış bir alim olarak tanınır.
    Maliki mezhebine mensuptur.Tefsirine baktığımızda onun,mezhep taassubuna kapılmadığını,zaman zaman diğer mezheplerin görüşlerini de tercih ettiğini görürüz.
    Tefsirinin adı El-Camiu li –Ahkami’l-Kuran ve’l Mübeyyin lima Tedammenenhu mine’s-sünneti ve Ayil Furkan dır.
    Eser,bütün Kur’an’ın baştan sona kadar tefsirini ihtiva etmektedir. Kur’an’ın fazileti,okunuşunun keyfiyeti,tefsiri,i’cazı,cem ve tertibi ahrufu seb’a,müfessirlerin dereceleri ve tefsirle ilgili daha birçok konuya tahsil ettiği oldukça geniş birmukaddime ile başlar. Takip edeceği metodu bizzat kendisi şöyle açıklamıştır.
    Tefsirinde rivayete ağırlık vermesinin yanında dirayet de ihmal edilmiş değildir.
    Tefsirinde çok sayıda hadis,fıkıh,kıraat,dil ve belagat,akaid ve kelam,tarih sahalarında birçok eserden istifade etmiş ve alıntılar yapmıştır.
    Tefsiri sadece bir Ahkamu’l-Kur’an değil Kur’an-ı Kerim’in bütün ayetlerini hemen her yönden inceleyen,hatta zamanındaki tabii bilimler ışığında bazı ayetleri tefsire çalışan geniş bir tefsirdir.




    MÜBERRA TAŞKAN 1-B 10070228

    YanıtlaSil
  140. İBNU KESİR
    Tarih, tefsir, hadis ve fıkıh ilimlerinde öne çıkmış olan alimlerimizdendir.
    İbn Kesir öğrenimini tamamladıktan sonra hatip, müderris, kıraat alimi, müftü ve mahkeme üyesi olarak çeşitli görevlerde bulundu.
    Fıkıhta Şafii mezhebine mensup olmakla birlikte diğer mezheplerin görüşlerine de açıktı.
    Tefsirinin adı Tefsiru’l-Kur’anil-Azim’dir. Rivayet tefsirleri arasında önemli bir yeri vardır. Bununla birlikte müfessir yer yer kendi görüşlerine de yer vermiştir. Önemli bir mukaddimesi vardır.
    İbn Kesir eserinde önce tefsir edeceği ayeti verir. Onu kolay ve özet bir ifade ile açıkladıktan sonra varsa konu ile ilgili diğer ayetleri sıralar. Bu nedenle onun bu tefsiri Kur’an’ın Kur’an’la tefsirinde haklı bir şöhret yapmıştır. Daha sonra konu ile ilgili hadisleri verir.
    Tefsirin başlıca özelliklerinden biriside israiliyyat konusundaki hassasiyetidir. Bu rivayetlerden kaçınılması gerektiği bazen genel olarak bazen de örnekler vererek temas eder.



    EBUSSUUD
    Osmanlı’nın 13. Şeyhulislamıdır.
    Osmanlı döneminde yetişen tefsir alimlerinin çoğu Kur’an’ın tamamını tefsir etmeyip daha önce yazılan tefsirlere haşiye ve ta’lik yazmakla yetinmişlerdir. Ebussuud ise Kur’an’ın tamamını tefsir edenlerin başında yer alır. Eserinin en önemli özelliği Kur’an ayetlerinin fesahat ve belağatı ile yapmış olduğu tesbitlerdir. Cümlelerin taşıdığı ince ve gizli anlamlarla ilgili dikkat çekici tesbitleri vardır.
    Ayetlerden farklı anlamların elde edilmesinde kıraat farklılıklarından da faydalanır. Gerekli gördüğünde gramerle ilgili açıklamalara da girer. Ayetler arasında ki münasebete de önem verir.
    Bazen israiliyyat türünden rivayetlerden de faydalanmış ancak bunlardan bazılarının uydurma olduğunu da belirtmiştir.
    Ahkam ayetlerinin tefsirinde bağlı bulunduğu Hanefi mezhebini öne çıkarmakla birlikte zaman zaman diğer mezheplerin görüşlerine de yer verir.

    MÜBERRA TAŞKAN 1-B 10070228

    YanıtlaSil
  141. İBNU KESİR(h.701-774)
    Şam bölgesinin Busra şehrinin köyünde dünyaya geldi.
    babası şair,fakih,edi ve hatipti.
    Babası vefat ettikten sonra yedi yaşında Dımeşk e ailesiyle göç etti
    Oradaki alimlerden fıkıh,usulü fıkıh,hadis,tarih ve kelam dersleri aldı.
    Etkilendiği alimler arasında İBNTEYMİYYE önemli yer tutar.
    Fıkıhta Şafii, kelamda ise hocasının etkisinde kaldığından hanbelidir
    Öğrenimini tamamladıktan sonra hatip,müderris,kıraat alimi gibi görevlerde bulunmuştur.
    Hayatının sonlarına doğru gözlerini kaybetmiş ve Dımaşk da vefat etmiştir,
    Tefsirinin adı Tefsiri l Kur'ani'l Azim'dir.Eserin rivayet tefsiri arasında önemle zikredilmiştir.
    Bununla birlikteyer yer dirayet tefsiri de yaparak görüşlerine yer verir.
    Eserin bir de önemli mukaddimesi vardır.
    eserinde önce tefsir edeceği ayeti verir,onu anlaşılır bir dille açıkladıktan sonra diğer ayetleri sıralar.Tefsiri bu açıdan Kur'an ın Kur'an ile tefsirine en güzel örneklerden biridir.
    Kendisine kadarki alimlerin rivayetine de yer verir. Rivayet tefsircilerinin görüşlerini de zikrederek alıntı yapar.
    Kendisi iyi bir muhaddistir,eserde derine inmeden fıkhi münakaşalarada yer verir. İsrailiyyattan dikkatle kaçınmıştır.

    EBUSSUUD(h.896-982)

    İstanbul yakınlarındaki Metris Köyü'nde doğdu.
    Babası İskilipli Şeyh Muhyiddin dir.İkinci Beyazıt kendisini çok sevmiş ve İstanbul'a davet etmiş.Ayrıca kendisi için bir de tekke inşa ettirmiştir.Muhyiddin "şeyh Yavsi" adıyla da anılır.
    Yani Ebusuud tanınmış ilim sahibi bir aileye mensuptur.
    İlk eğitimini babasından aldı Karamani gibi saygın alimlerden ders aldı
    Yirmi altı yaşında müderris oldu çeşitli medreselerde görev yaptı.Daha sonra da önemli görevlerde bulunmuştur
    Sekiz yıl "rumeli kazaskerliği"yapmış, Kanuni zamanında elli beş yaşında Osmanlı'nın onüçüncü şeyhülislamı olmuştur.
    Dini hükümleri çok iyi bilen, karakteri sağlam, adaletli,çalışkan ve tedbirliydi.
    Sade giyinirdi,güler yüzlü ve heybetliydi
    Seksen dört yaşında vefat etmiş,ölümü devlet erkanı ve halk içindeüzüntüyle karşılanmıştır.
    Tefsir,fıkıh ve diğer ilimlerde pek çok eser vermiştir.
    Tefsirinin adı "İrşadü'l Aklı Selim ila Mezayul Kur'ani-l Kerim'dir. Ebussuud tefsiri diye de meşhur olmuştur.
    Kur'an'ın tamamını tefsir ettiği için Osmanlı alimleri arasında önemli nbir yere sahipti çünkü o zamanlar sadece var olan tefsirlere haşiye ve tağlik yazmakla yetiniliyordu.
    eserini arapça olarak kaleme almıştır.
    Mukaddimesinde özellikle Zemahşeri,Razi ve Beyzavi den etkilendiğini belirtir.
    Eserinin en önemli özelliği Kur an ayetlerinin belagatı ve fesahatı ile yaptığı tespitlerdir.
    Bazen şiirlerden de yararlanır
    Ayetler arasındaki alakaya dikkat eder
    Bazen israiliyyatlardan faydalanmış fakat bunların uydurma olduklarını da söylemiştir
    Tasavvufa sıcak bakmamış,eleştirmiştir
    Ahkam ayetlerinde Hanefi olması sebebiyle bu fıkhi mezhebin görüşlerine ağırlık vermiş ama diğer mezheplerden de karşılaştırmalarda bulunmuştur .
    Zemahşeri de yer alan surelerin faziletlerine yer vermesi tenkid edilmiştir

    Aynur KOÇOĞLU 10070178-B


















    9

    YanıtlaSil
  142. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  143. İBN EBİ HATİM ( H 240-327)
    İbn- Ebi Hatim 240 yılında Rey' de doğmuş ve yine aynı yerde 85 yaşında vefat etmiştir.
    İbn Ebi Hatim büyük ve itibarlı bir aileye mensup olup Rey gibi ilmi bir ortamda yetişmesi ilminde büyük bir rol oynamıştır.Onun en büyük hocalarından biri,hadis alimi olan babası Ebu Hatim dir.Küçük yaşta iken babası onu Kur'an ve kıraat talimi için kıraat alimlerine teslim etmiştir.Daha sonra ilim için 15 yaşında iken babası ile seyahatlere başlamıştır.Kaynaklar onun ilim için yaptığı belli başlı üç seyahatinden bahsederler.Onun zengin rivayet malzemesine sahip oluşu ilmi seyahatleriyle izah edilir.İbn Hatim aklın alanını en aza indiren ve nasları te'vil etmeden onlardan hüküm çıkarma yolunu esas alan bir anlayışa sahiptir. Nassların sıhhatinden emin olmak için rivayet zincirinin sıhhatine önem vermiş ve bunun üzerine "Cerh ve Ta'dil" adlı eserini kaleme almıştır. İbn Hatim ilmi seviyesinin yanında zühd ve takvasıyla dikkat çekmiştir.Hadis ilminin yanında çeşitli ilim dallarında ilmi derinliğe de sahiptir.Tefsirinin tam adı 'Tefsirul Kur'anil Azim Müsneden an Rasulillahi Sal ves ve Tabiin'dir.İbn Hatimin bu eseri yazmaktaki hedefi,Hz. Peygamber den asm sahabeden ve tabiinden gelen tefsir rivayetlerini bir muhaddis titizliğinde derlemektir.Tefsiri kendinden sonraki pek çok tefsire kaynaklık etmiştir.

    YanıtlaSil
  144. ZEMAHŞERİ (H 467-538)
    Selçuklu döneminde Harzem kasabalarından Zemahşer de 467 de doğdu.İk tahsilini kasaba imamı olan babasında yaptı. Okuma yazma öğrenip hafız olduktan sonra ilim tahsili için o zaman büyük bir ilim ve medeniyet merkezi olan Buhara'ya gitti.Orada muhtelif hocalardan,Usul-ü Fıkıh,Hanefi Fıkhı,Hadis,Tefsir,Kelam.Mantık,Felsefe,ve Arapça dersleri aldı.Harzem ve Horasan bölgelerinde birçok şehre gitti.Arap yarımadasında bazı bölgeleri ve Yemen'i gezerek arapça vukufiyetini artırdı.Büyük bir dilci ,edebiyatçı ve müfessirdir. Mekke de uzun süre ikamet ettiği için "Carullah" lakabını aldı ayrıca kendine "Fahr-ı Harzem" ünvanıda verildi. Zemahşeri, itik adda ateşli bir Mu"tezile, fıkıhta ise Hanefidir.Mu"tezile olduğu için çok tenkid edilmiştir.Sırf Mu"tezile olduğu için Selçuklu sultanları ve vezirleri nezdinde ilmdeki yüksek mertebesine rağmen o itibar görmemiş ancak bildiği yoldan da şaşmamıştır.Tefsirinin adı el-Keşşaf an Hakaikı’t-Tenzil ve Uyuni’l-ekavil fi Vucuhi’t-Te’vil’dir.Bu eser daha ziyade dil ve belağat bakımından önemlidir.
    KURTUBİ(ö.671/1273)

    Kurtuba da doğdu.doğduğu dönem tahmini h 600 yıllarıdır.Endülüs'te yetişmiş önemli alimlerimizdendir.
    Kurtuba da çiftçilikle geçinen bir ailenin çocugu olarak dünyaya geldi. Önce arapça ve şiiir sonra Kur an ı Kerim öğrendi.
    Babasının bir hristiyan saldırısında ölmesi sonucu ailesine çalışarak destek oldu aynı zamanda tahsiline de devam etti.
    Birçok alimden dilbilgisi,nahiv, belagat Kur’an ilimleri ve Fıkıh hadis, tefsir ilimleri aldı. Kahire'ye daha sonra da Asyut'un kuzeyindeki Münyetu Beni Hasib'e ilim için yolculuk yaptı Kaynaklar kendisini zühd ve takva sahibi olarak tanımlamıştır.İtikadda Eş'ari fıkıhta Malikidir.Tefsirinin adı El-Camiu li –Ahkami’l-Kuran ve’l Mübeyyin lima Tedammenenhu mine’s-sünneti ve Ayil Furkan dır. Eser ahkam ağırlıklı olduğundan Ahkamul Kur'an içinde sayanlar da vardır.Tefsiri sadece bir Ahkamu’l-Kur’an değil Kur’an-ı Kerim’in bütün ayetlerini hemen her yönden inceleyen,hatta zamanındaki tabii bilimler ışığında bazı ayetleri tefsire çalışan geniş bir tefsirdir.
    ER RAZİ(h.543-606)
    543 yılında Rey şehrinde doğdu. Soyu kureyş kabilesine dayanır.Aslen Taberistanlıdır, babası "hatibü rey" diye anılırdı.Razi ilk önce büyük bir alim olan babası Ziyaüddin Ömer den ders aldı.Daha sonra zamanın birçok büyük alimlerinden ders aldı.Tahsilden sonra adet olduğu üzere ilim için seyahatlerde bulundu.Bu seyahatlerin sonunda Herat'a yerleşti.Şeyhülislam lakabını aldı.Evlat ve mülk sahibi olup burada vefat etti.Fahruddin-i Razi yalnız islami ilimlerde değil,zamanın bütün ilimlerinde mütehassıs idi. Tefsirinin adı Mefatihu l Ğayb'dır, hacmi ve içindeki ilimler itibarıyla Tefsirul Kebir de denmiştir.
    Razi tefsiride akıl yolula Kur'an ayöneltilen eleştirileri çürüterek,islam inanç esaslarını savunur.
    eserde her sureyi bir kitap olarak almış, kitapları meselelere bölmüştür.
    Razi tefsire başlarken esbab ı nuzulle,kelime tahlilleriyle başlar,hadis ve rivayetlere de yer verdikten sonra çıkarılabilecek neticeleri sıralar.

    YanıtlaSil
  145. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  146. Ez-ZEMAHŞERİ
    ^ Ebul kasım Mahmut ibn Ömer ez-zemahşeri el Harezmi, büyük bir dilci edebiyatçı, kelamcı ve müfessirdir.
    ^Ze-mahşeri, Selçuklu sultanlarından melik şah döneminde harezm kasabalarından zemahşeride 467 yılında dünyaya geldi.
    ^ilk tahsilini büyük bir ihtimalle, kasabanın imamı olan babasında yaptı.
    ^ Okuma yazma öğrenip hafız olduktan sonar ilim tahsili için o zaman büyük bir ilim ve medeniyet merkezi olan buhara ya gitti.
    ^ Buhara ya gittiğinde babası hayatta idi.
    ^ Babası Ömer ibn Muhammed ibn Ahmet ez-zemahşeri hapiste iken 1095 yılında vefat etmiştir.
    ^ Buhara da muhtelif Hocalarından usulü fıkıh, fıkıh(Hanefi fıkıhı) hadis tefsir kelam mantık felsefe ve Arapça dersleri aldı.
    ^1109 yılında mekkeyi mükerremeye gitti ve burada bir süre ikamet ederek zamanın meşhur ediplerinden olan şerif Ali bin Hamza vehhas gibi alimlerden feyiz aldı.
    ^ Daha sonra yetişmiş bir alim olarak tekrar memleketine (harezm) dönüp 1143' te Seyhan nehri kenarındaki cüreaniyede vefatına kadar kalmıştır.
    ^ Ze-mahşeri itikatta ateşli bir Mu’tezile, fıkıhta ise Hanefi dır.
    ^Tefsiri: Eserin adı el-keşşaf an hakikatı tenzil ve uyunil ekavil fi vucuhi te’vil.
    ^Ze-mahşerinin bütün İslam aleminde tanınmasını sağlayan bu tefsirdir. Kısaca keşşaf olarak tanımlanır.
    ^Tefsir tarihinde önemli yer tutan, leh ve aleyhinde çok söz söyleyen, üzerinde yüzlerce şerh, haşiye, ta’lik ve reddiye yazılmış bir kitaptır. Ze-mahşeri bu eseri Mekke de ikameti esnasında kaleme almış ve iki senede bitirmiştir.
    ^ El-keşşaf müellifi, kendinden önce yazılmış tefsir ve müfessirlerden büyük ölçüde istifade etmiş, eserlerinde onlardan nakillerde bulunmuştur.
    ^ ze-mahşerinin bu tefsiri daha ziyade dil ve belağat bakımından önemlidir. Çünkü o bu eserleriyle belağat yönünden Kur-an ın mucizeliğini ortaya koymaya çalışmıştır.
    ^ El keşşaf ta tefsire şahit olarak getirilen bin kadar beyit vardır. Eserde kıraat farklılıklarına büyük ölçüde dikkat edilir.
    ^ El keşşaf ın en çok tenkide uğrayan yönlerinden biri de şas kıratların yer verilmesi ve bunları tefsirde delil olarak kabul etmesidir. Genellikle soru cevap şeklinde bir muhavere metodu kullanılmıştır.





    ERHAN KELEŞ/10070161 1/B

    YanıtlaSil
  147. İBN EBİ HATİM
    Ebu Muhammed Abdurrahman b. Ebi Hatim Muhammed b. İdris el – Hanzeli er-Razi 240/854 yılında Rey’de doğmuş ve yine aynı yerde 85 yaşında iken 327/939 ‘ da vefa etmiştir.
    Çok itibarlı bir aileye mensup olması yetişmesinde önemli bir rol oynamıştır. En başta gelen hocası hadis alimi olan babası Ebu Hatim’dir. Ebu zürra er-razi de hocasıdır. Babasıyla birlikte ilmi seyahatler yapmıştır. İlk seyehatini 15 yaşında iken yapmıştır. İlmi seyahatlerde 20 den fazla şehir gezerek bölgenin alimleriyle görüşüp ilmi bilgi ve malzeme alış verişinde bulunmuştur. Yüksek ilminin yanından zühd ve takvasıyla takdir görülmüştür.
    Tefsiri: Tefsirul Kur-an ul azim müsneden an Rasulillahi Ve’s-sahabeti ve’tabiin dir. Yaklaşık yarısı kayıptır. Mevcut yazmalar 1 – 13 ile 23 – 29 sureleri kapsamaktadır. Eserin hedefi Sade Hz. peygamber’den sehabeden ve tabiinden gelen tefsir rivayetlerini bir muhaddis titizliği ile ele almaktadır. Öncelikle bir ayetin tefsiri ile ilgili olarak bizzat Hz. Peygamber den bir rivayet varsa onunla yetinmiş, aynı görüşü belirten sahabeyi zikretmiştir.

    EL-KURTUBİ(ölümü 671)
    Kurtuba da doğdu. Doğum tarihi tam olarak bilinmemekle birlikte hicri 600, Miladi 1200 yıllarında doğduğu tahmin edilmektedir. Tam ismi Ebu Abdullah Muhammed bin Ahmet bin Ebi Bekir bin Farh El kurtubidir. Endülüs’ün yetiştirdiği bir alimdir. Kurtuba da çiftlikle uğraşan bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelen kurtubi, öğrenim çağına girince önce Arapça ve şiir, sonrada Kur-an ı Kerimi öğrendi. Hıristiyan İspanyolların saldırısında babasının şehit olmasından sonra toprak taşımacılığı yaparak ailesinin geçinmesini sağladı. 633 senesinde kurtubanın kastilya- leun krallığının 3. fernando Kuvettleri tarafından ele geçirilmesinden sonra mısırın İskenderiye şehrine geçti. Dil, edebiyat, kur-an, ilimleri tefsir, kıraat, hadis ve fıkıh dersleri hocalarından almıştır. Fıkıhtan maliki mezhebine mensuptur. İtikat mezhebi itibariyle eşari dir.
    Tefsir: El-camiu Li-ahkami’l-Kur-an ve’l Mübeyyin Lima tedammenehü mine’sünneti ve Ayi’l Furkandır. Eser ahkam ağırlıklı bir eserdir. Tefsirinde Kur-an fazileti okunuşunun keyfiyeti, tefsiri, icazı, cem ve tertibi, ahruful seba, müfessirlerin dereceleri ve tefsir ile ilgili bir çok konuyu tahsis ettiği oldukça geniş bir mukaddime ile başlar. İstifade ettiği eserler arasında ahkamul Kur-an lar yekün tutar. Ebu Bekir er-razi el-cessas, ilkiya el-harrasi ve Ebu Bekir ibnul Arabi’nin ahkamul Kur-an larından yararlanılmıştır. İtikadİ konuların delilerin olan ayetlerin tefsirinde ise ehlisünnet dışındaki Mutezile, kerramiye, imamiye, rafizziye, mucessime, müşebbihe ve karammita gibi batı mezheplerin görüşlerini çürütmeye çalışmıştır.

    ERHAN KELEŞ/10070161 1/B

    YanıtlaSil
  148. İBNU KESİR
    Müfessirin adı tam olarak Hafız, imamuddin, eb’ul-fida, İsmail b. Şehabbudin ömer b. Kesir el-kaysi, el-kuraşi, el-busravi, ed – dımaşki eş-şafiidir. Tarih, tefsir, hadis ve fıkıh ilimlerinde öne çıkmış alimlerimizdendir. 701 de Şam bölgesinin bursa şehrinin müceydilul kariye köyünde dünyaya geldi. Babası öldüğünde 3 yaşında idi. 7 yaşında iken Dımaşka göç etti. Önemli hocalarından birisi ibn teymiyedir. Zamanın memluk devleti yönetimi ve alimleri ve halkla daima iyi ilişkiler içinde olması kendisinin verdiği fetvalara uyulmuştur. Hayatının sonlarına doğru gözlerini kaybeden ibn kesir, 26 şaban 774 te Dımışk ta vefat etti.
    Tefsir: Tefsirinin adı Tesirul Kur-an’il azimdir. Tefsirul ibni kesir ismi ile meşhur olmuştur. Eserinde önce tefsir edeceği ayeti verir. Onu, kolay ve özet bir ifadeyle açıkladıktan sonra varsa konuyla ilgili diğer ayetleri sıralar. Bu nedenle onun tefsiri Kur-an’ın Kur-an la tefsirinde haklı bir şöhret yapmıştır. İsrailiyat konusunda hassastır. Aldığı hadis ve kaviler arasında tercih ve tenkitlerde bulunur.

    EBUSSUÜD
    Tam adı Ebussuud Muhammed el-imamidir. 896 yılında İstanbul yakınlarında metris köyünde doğdu. Ailesi iskipli olup babası şeyh muhyiddin Muhammed yafsi iskilibe bağlı imat köyünde doğdu. İlk derslerini babasından aldı. Kendisiyle belli başlı bazı temel eserleri okudu. Daha sonra müeyyedzade Abdurrahman efendi, Mevlana seyidi Karamani ve ibn kemal paşadan ders aldı. Eğitimini tamamladıktan sonra, 26 yaşında müderris oldu. Hocası karaminin kızı ile evlendi. Çeşitli medreselerde müderrislik yaptı. İlk olarak Y.Sultan Selim zamanında 1516 da İnegöl ishak paşa medresesine tayin edildi. Kendisi Osmanlının 3. şeyhül islamıdır. 1545 te şeyhül İslam olmuştur. 25 ağustos 1574 tarihinde 84 yaşında vefat etti. Dini hükümleri çok iyi bilen, sağlam karakterli, kimseye haksızlık etmeyen, hatır için asla söz söylemeyen, çok çalışan ve gayretli bir alimdi. Devrin durumunu, şartlarını, halkın örf adetlerini dikkate alırdı,
    Tefsiri: Tefsirinin adı irşadu’l aklıselim ila mezaya’l Kur-an’ul Kerimdir. Eserinin en önemli özelliği, Kur-an ayetlerinin fesahat ve Belağatı ile yapmış olduğu tespitlerdir. Cümlelerin taşıdığı ince ve gizli anlamlarla ilgili dikkat çekici tespitleri vardır. Gerekli gördüğünde gramer ile ilgili açıklamalarada girer. ERHAN KELEŞ /10070161 1/B

    YanıtlaSil
  149. EBUSSUUD
    •İstanbul yakılarında metris köyünde doğmuştur.
    •İlk derslerini babasından aldı. Daha sonra Müeyyedzade Abdurrahman Efendi , Mevlana Seyyidi Karamani ve İbn i Kemal paşadan ders aldı.
    •Eğitimini tamamladıktan sonra 26 yaşında müderris oldu. Çeşitli medreselerde müderrislik yaptı. Bursa sonra da İstanbul kadılığına getirildi. Sonra Rumeli kazaskerliğine getirildi.55 yaşında şeyhülislam oldu(İstanbul un 13. Şeyhülislam ı).
    •Kanuni Sultan Süleyman onu çok sever ve her önemli işinde onun fetvasına müracaat ederdi. Kanuni’ nin cenaze namazını kıldırmıştır.
    •1584 te 84 yaşında vefat etmiştir.
    •Ebussuud Efendi dini hükümleri çok iyi bilen, sağlam karakterli, kimseye haksızlık etmeyen, hatır için asla söz söylemeyen, çok çalışkan ve gayet tedbirli bir alimdi.
    •Tefsir, fıkıh ve diğer ilimlerde pek çok eser yazmıştır.
    TEFSİRİ
    •Tefsirin tam adı İrşadu’l Akli’s Selim ila Mezaya’l Kurani’l Kerimdir.
    •Ebussuud Kuran’ı Tamamen tefsir edenlerin başında gelir.
    •Yazdığı mukaddime de Zemahşeri, Razi, Beydavi’nin tefsirlerinden faydalandığını belirtmiştir.
    •Eserin en önemli özelliği fesahat ve belagatı ile yapmış olduğu tespitlerdir. Bu konuda bazen şiirlerden faydalanır.Bazen gerekli gördüğü yerlerde gramerle ilgili açıklamalar yapar.
    •Ayetler arası münasebet onun önem verdiği konulardan biridir.
    •Müfessir bazen israiliyyat türünde rivayetlerden de faydalanmış.
    •Tasavvufa çok sıcak bakmamış ve işariyormlara çok az yer vermiştir.
    •Ahkamayetlerin tefsirinde Hanefi mezhebini ön plana çıkarmıştır.

    ER RAZİ
    •Ramazan ayında Rey şehrinde doğdu. Lakabı Fahreddindir. Soyu Kureyş kabilesine dayanır. Aslen Taberistanlıdır. 606 da 61 yaşında Herat ta vefat etmiştir.
    •Önce büyük bir alim olan babası Ziyaüddin Ömer den ders aldı. İlimde yüksek derecelere ulaştıktan sonra ilk ilmi seyahatini Harezm’e yaptı. Burada Mu’tezileye mensuplarıyla münazaralarda bulundu. Buradan Maveraünnehir’e ordan memleketine oradan da Gazze ve Horosan’a gitti. En son Herat’a yerleşti ve burada şeyhülislam lakabını aldı sonra evlat ve mülk sahibi oldu ve sonra vefat etti. Ölümünde itikatlarının yanlışlığını delilleriyle ispat ettiği Kerramiyye mensuplarının etkisi olduğu iddia edilir
    •Fahreddin Razi kelam, tefsir, fıkıh, fıkıh usulü gibi dini ilimlerde ve edebi ilimler, matematik, fizik, kimya, astronomi, tıp gibi fen ilimlerinde de söz sahibiydi.
    •Razinin meşhur olduğu ilim dalı kelamdır. Kelamda bir ‘felsefi kelam’ ekolü oluşturdu.
    •Razi dönemindeki islam düşünürlerine oranla daha fazla akılcıdır ve Kelam ilminde de akla daha fazla değer vermiştir. En önemli Kelam kitapları el Muhassal, Erba’in fi Usuli’d Din ve Levamiu’l Beyyinat’tır.
    TEFSİRİ
    •Eserin asıl adı Mefatihu’l Gayb dır.
    •Müfessir maksadının akıl prensipleri ve istidlal yolları ışığnda Kuran’a yöneltilen hücumları çürütmek, islam inanç esaslarını savunmak ve bu konularda ileri sürülen karşı fikirleri geçersiz bırakmak olduğunu belirtmiştir.
    •Eserde her sure bir kitap niteliğinde olup kitaplar bölümlere bablar meselelere bölünmüştür.
    •Razi ayetin tefsirine bazen sebebi nüzul ile bazen kelime tahlilleri ile bazen de farklı kıraatleri zikretmekle çoğunlukla da ayetler arası münasebeti kurarak başlar.
    •Bir ayeti tefsir ederken önce onu açıklayan başka ayetlere işeret eder, ilgili hadis ve rivayetlere yer verir, sonunda ayetten çıkarılabilecek neticeleri sıralar.
    •Razi neshi kabul eder. Ama bunu asgariye indirme taraftarıdır.
    •Kuran da her şeyin mevcut olduğuna inanır ve çeşitli bilimlerin sahalarına giren konulara dalar. Tefsirde tasavvufi konulara da girer.
    •Razi şafii mezhebine mensuptur ve mezhebini müdafaa eder Hanefi olan Cassas2a cevaplar verir.
    •Razi’nin tefsirde her konuya girmesi sebebiyle eseri hakkında ‘Onun tefsirinde tefsirden başka her şey vardır’ diyenler olmuştur. Fakat bu haksız bir eleştiridir. Tefsirin fazlası vardır ama genel olarak eksiği yoktur.
    •Razi’nin bu eseri kendinden sonra gelenler için vazgeçilmez bir kaynak olmuştur

    YanıtlaSil
  150. İBN EBİ HATİM
    •240 yılında ve aynı yerde 85 yaşında vefat etmiştir
    •İtibarlı bir aileye mensuptur ve ilk hocası zamanın önemli hadis alimi Ebu Hatim dir
    •Babası onu bölgenin meşhur kıraat alimi Fadl bin Şazan a etmiştir.
    •İlk ilmi seyahatini Hacca babasıyla giderek yapmıştır. Bu vesileyle bölgedeki rivayet ve rivayet kalıplarına ulaşmıştır. İkinci seyahatini Mısır ve Suriye havalisine üçüncü seyahatini İsfehan bölgesine yapmıştır.
    •Bu seyahatler sırasında er Rabi bin Süleyman ve Ahmet bin Hanbel in oğlu Salih le görüşmüştür.
    •İbn Hatim aklın alanını en aza indiren ve nassları te’vil etmeksizin onlardan hüküm çıkarmayı esas alan bir anlayışa sahiptir. Bu nedenle bütün gücünü rivayet zincirlerinin sağlıklı bir şekilde değerlendirilmesine vermiş ve bu konuda el cerh ve ta’dil i kaleme almıştır.
    •Başta hadis olmak üzere islami ilimlerin çeşitli dallarıyla ilgili 22 eser vermiştir.
    TEFSİRİ
    •Tefsirin yaklaşık yarısı kayıptır. Suudi Arabistan da Esad Muhammet tarafından 1997 de neşredilmiştir.
    •Bu eseri yazmaktaki hedefi sadece Hz peygamber den sahabeden ve tabiin den gelen tefsir rivayetlerini bir muhaddis titizliği içinde derlemektir. Tefsirinde kendi görüşlerini belirtmekten kaçınmış
    •Tefsirinde öncelikle bir ayetin tefsiri ile ilgili olarak bizzat Hz Peygamberden bir rivayet varsa onunla yetinmiş. Sahabenin görüş birliği yaptığı bir tefsiri sağlam isnatlarla zikretmiş. Farklı görüşler varsa her rivayeti kendi isnadı ile ayrı ayrı vermiştir.
    •Bu tefsir kendinden sonraki İbn Kesir ve Suyuti nin tefsirine kaynaklık etmiştir.

    EZ ZEMAHŞERİ
    •Büyük bir dilci, edebiyatçı, kelamcı ve müfessirdir. Mekke de uzun süre kaldığı için Carullah lakabı verilmiştir.
    •İlk tahsilini büyük ihtimalle babasında yapmıştır. Okuma yazma öğrenip hafız olduktan sonra Buhara ya gitti. Burada muhtelif hocalardan usulü fıkıh, fıkıh, tefsir, hadis, kelam, felsefe ve Arapça dersleri aldı.
    •Harezm ve horosan bölgelerinde bir çok şehre Mekke ye gitti. Burada Şerif Ali ibn Hamza Vehhas tan feyz aldı. Vehhas daha sonra zemahşerinin talebesi oldu.
    •Dile hakimiyeti yazdığı eserlerde açıkça görülür.
    •Meşhur tefsirini Mekke de kaleme almıştır ve daha sonra Harezme dönüp 1143 de vefat etmiştir.
    •Zemahşeri nahiv ve edebiyatı Mahut ibn Cerir ed Dabbi ve Neysaburi’den, fıkhı el Hayati’den, usul ilimlerini Rukneddin Muhammet el Usuli’den, hadisi Ebu Mansur Nasr el Haris ve Ebu l Hattab Nasr ibn Ahmet el Batır dan öğrenmiştir.
    •Zemahşeri itikatta ateşli bir mu’tezile, fıkıh ta ise hanefidir. Mu’tezile oluşundan dolayı tenkit edilmiştir.
    TEFSİR
    •Eserin tam adı el-Keşşaf an Hakaiki’t-Tenzil ve Uyuni’l Ekavilfi Vucuhi’t Te’vil
    •Bu eserini Mekke de iken iki senede tamamlamıştır. Mekke emiri ve Edip Ali ibn Hamza ibn Vehhas ın teşvikiyle tam bir tefsir yazmıştır.
    •Kendinden önceki tefsir ve müfessirlerden istifade etmiştir. Yüzlerce kurra , dilci, fakih ve müfessirlerden nakillerde bulunmuştur.
    •Bu tefsir daha ziyade dil ve belagat açısından önemlidir.
    •Eserin en çok tenkide uğrayan yönlerinden biri de şaz kıraatlere yer vermesi ve bunları delil kabul etmesidir. Az da olsa israiliyyata va zayıf hatta uydurma hadislere de yer vermiştir.
    •Eserde ehli sünnet alimlerine ağır eleştiriler yöneltimiş alay adilmiştir.
    •Eserde genellkle soru cevap-eğer şöyle dersen bende derim ki- şeklinde bir muhavere metodu kullanılmıştır.
    •Kuran’ın belagat ve icazını en güzel ortaya koyan eserdir.

    YanıtlaSil
  151. EL KURTUBİ
    •Kurtuba da doğdu.
    •Öğrenim çağına girince önce Arapça ve şiir sonra da Kuran-ı Kerim öğrendi.
    •Babasının vefat etmesi üzerine aile geçimine yardımcı olmuş bir yandan da Ebu Cafer Ahmet bin Muhammet el-Kaysi ve Ebu’l Hasan Ali bin Kutral el Ensari den dil bilgisi, nahiv, belagat Kuran ilimleri ve fıkıh dersleri aldı.
    •Kurtuba ele geçirilince Mısır’ın İskenderiye şehrine geçti ve burada dil, edebiyat, Kuran ilimleri, kıraat, tefsir, hadis ve fıkıh dersleri alarak ilmini artırdı. Buradan Kahire ye oradan da Asyut’un kuzeyindeki Munyetu Beni Hasip’e giderek vefatına kadar burada kaldı ve pek çok talebe yetiştirdi.
    •Kurtubi salih, arif ve mütevazi kişiliği ve sade yaşayışıyla tanınan, ilimde yüksek bir dereceye ulamış bir alim olarak tanıtılır.
    •Fıkıhta Maliki mezhebine mensuptur. Fakat tefsirinde mezhep taassubuna kapılmamıştır. İtikadi mezhebi Eşaridir.
    TEFSİRİ
    •Tefsirin tam adı el-Camiu li Ahkami’l Kuran ve’l Mübeyyin lima Tedammenehu mine’s Sünneti ve Ayi’l Furkan dır.
    •Eser ahkam ağırlıklıdır.Bütün Kuran’ın baştan sona tefsirini ihtiva eder.
    •Kurtubi tefsirine Kuran’ın faziletleri, okunuşunun keyfiyeti, tefsiri, i’cazı, cem ve tertibi ahrufu seba, müfessirlerin dereceleri ve tefsirle ilgili daha birçok konuyu barındıran bir mukaddimeyle başlar. Bu mukaddimede tefsirdeki metodunu bizzat kendi açıklamıştır.
    •Riveyet ağırlıklı son derece faydalı bir tefsirdir. Ancak dirayeti de ihmal etmemiştir.
    •Tefsire sahabe ve tabiun sözlerinden başlayarak kendi zamanına kadar yazılmış tefsirlerden bol bol alıntı yapmıştır. Ayetle ilgili hadis bulmuşsa bununla yetinmiş bulamadığında sahabe, tabiun ve alimlerin görüşlerine yer vermiş.
    •Ebu Bekr er Razi el-Cassas, İlkiya el Herrasi ve Ebu Bekr ibn Arabi nin Ahkamul Kuran’ından istifade etmiştir.
    •Ayrıca bu tefsirde Kurtubi hadis, fıkıh, kırat, dil ve belagat, akaid ve kelam ve tarih sahalarında birçok eserden çok defa kaynak belirterek istifade etmiştir.
    •İtikadi konulu ayetlerin tefsirinde Mu’tezile, Kerramiyye, İmamiyye, Rafiziyye, Mücessime, Müşebbihe ve Karamite gibi batıl mezheplerin görüşlerinin çürütülmesine özen göstermiştir
    •Tefsirinde kıraatlere(şaz da olsa) ayetlerin Arap dilbilgisine göre tahlillerine şiirle istişhada da bolca yer vermiştir. Az da olsa israiliyyata rastlanır.

    İBN KESİR
    •Tarih, tefsir, hadis ve fıkıh ilimlerinde öne çıkmıştır. Busra da Müceydilülkarye köyünde doğmuştur.
    •Yedi yaşında ailesi ile birlikte Dimeşk’e göç etti. Burada çeşitli hocalardan fıkıh, fıkıh usulü, hadis, kelam, tarih dersleri aldı.
    •Öğrenimini tamamladıktan sonra hatip, müderris, kıraat alimi, müftü ve mahkeme üyesi olarak çeşitli görevlerde bulundu.
    •Fıkıhta şafiidir ancak diğer mezhep görüşlerine de açıktır.
    •Hayatının sonlarına doğru gözlerini kaybetmiş ve Dimeşk te vefat etmiştir.
    TEFSİRİ
    •Tefsirin adı Tefsiru’l Kurani’ l-Azimdir.
    •Rivayet tefsirleri arasında önemli yeri vardır. Müfessir yer yer kendi görüşlerine de yer vermiştir.
    •Eserin önemli bir mukaddimesi vardır. Buradaki bilgilerin çoğu hocası İbn Teymiyye’nin tefsir usulünden aktarılmıştır.
    •Eserinde önce tefsir edeceği ayeti verir açıkladıktan sonra varsa ilgili diğer ayetleri sıralar. Bu yönüyle Kuran ın Kuran la tefsirinde haklı bir şöhret yapmıştır. Daha sonra ilgili hadisleri verir. Bundan sonra diğer rivayetlere geçip sahabe, tabiin, tebei tabiin ve kendisine kadar gelmiş alimlerin sözlerini verir.
    •Taberi, İbn Hatim ve İbn Atiyye gibi alimlerden alıntı yapmıştır.
    •Tefsirin başlıca özelliklerinden biri de israiliyyat konusundaki hassasiyetidir.

    YanıtlaSil
  152. İbn Ebi Hatim
    854 yılında Reyde doğmuştur. Büyük ve itibarlı bir aileye mensup ve zengin bir ilmi ortamda yetişmesi karakter oluşumunda etkili olmuştur. Babası zamanın hadis alimidir. Eğitime çok küçük yaştan itibaren babası ile başlamıştır. Genç yaşta ilmi seyahatler yapmış ve belli başlı üç seferi vardır. 1) Babası ile hacca gitmiş, bu sırada Hicaz, Suriye, Irak bölgelerindeki rivayet kalıplarına ulaşmış.
    2) Suriye ve Mısır civarları
    3) İsfehana yapmıştır.
    Gezilerinde alimlerle bilgi ve malzeme alışverişi yapmıştır.Tefsirinin tam adı; Tefsirul-Kuranil-Azim Müsneden’an Resulillahi ve’s-sehabeti ve’tabiindir.
    Kendİ düşüncelerine çok az yer vermiş daha çok nassnin ların ve rivayet zincirlerin sıhhati ile ilgilenmiş ve bu alanda el-cerh ve tadil adlı bir eser yazmıştır. Başta hadis olmak üzere çeşitli ilim dallarında yaklaşık yirmi iki eser vermiştir .Zühd ve takva sahibi İbn Ebi Hatim 939 da Reyde vefat etmiştir.

    Zemahşeri
    467 yılında Haremin Zemahşer kasabasında doğmuştur. Babası imamdır. Siyasi sebeplerden dolayı hapis yatmış ve orada iken de vefat etmiştir. İlk tahsilini onda yapmıştır. Hafız olduktan sonra ilim tahsili için Buhara’ya gitmiştir. Burada fıkıh, hadis, tefsir, kelam, mantık, felsefe ve arapça dersleri almıştır.Müfessir kimliğinin yanında büyük bir dilci, edebiyatçı ve kelamcıdır.
    Mekkede uzun süre kaldığından Carullah lakabı verilmiştir.Harezm, Horasan, veMekkeye seferlerde bulunmuştur. İtikadda mutezile, fıkıhda hanefidir. Mutezili olmasında dolayı birçok çevreden eleştiriler almış ancak görüşlerinde bir değişiklik olmamıştır. Çok sayıda talebe yetiştirmiş ve elli küsür kitap yazmıştır. Keşaf adlı tefsiriyle islam dünyasında tanınmıştır. 538 yılında vefat etmiştir.

    El-Kurtibi

    Doğum yılı kesin bilinmemekle birlikte hicri 600 olduğu tahmin edilmektedir. Doğum yeri Kurtubadır. Ailesi çiftçilikle uğraşmıştır. Eğitimine öğrenim yaşı geldiğinde arapça ve şiirle başlamış sonrasında kuran-ı kerim öğrenmiş. Babası şehit olunca ailesinin geçimine yardımda bulunmuştur. Aynı zmanda eğitiminede devam etmiştir. Birçok alimden dil bilgisi, nahiv, belegat, kuran ilimleri,kıraat,tefsir,hadis ve fıkıh dersleri almıştır.633 yılında Kurtuba ele geçirilince İskenderiye‘ye taşınmış. Burada çeşitli hocalardan dersler almış ve ilmini artırmıştır. Mısır’dan sonra Kahire’ye gitmiş., oradanda Münyetü Beni Hasib’e yerleşmiş.Burada birçok talebe yetiştirmiş ve eserler vermiştir. Zühd ve tava sahibidir.Tefsirinin adı El-Camiu li-Ahkamil-Kur’an ve-l mübeyyin li ma tedammenehu mine’s Sünneti ve Ayil-Furkan’dır. Son olarakta Mısır’da on iki cilt halinde basılmıştır. 671’de Hasib’de vefat etmiştir.
    HALİME SARITÜRK İLAHİYAT 1B 10070212

    YanıtlaSil
  153. Er-Razi
    543 yılında Rey’de doğmuştur. Künyesi Ebu Abdullah’tır.İlminin yüceliği sebebiyle Allame,Şeyhülislam,Fahru’r-Razi denilmiştir. Aslı Kureyş kabilesine dayanır. Babası büyük bir alimdir. Babasından vezamanın büyük alimlerinden dersler almıştır. Üstün bi zekaya sahiptir. Dini ilimleri çok iyi bilmesinin yanında fen ilimlerindede bilgisi vardır. Harezm, Maveraünnehir, Gazne, Horasan’a seferler yapmıştır.Burada gördüğü sorunları çözmeye çalışmış,halk ve yöneticiler tarafında sevilmiştir. Dönemin bidatlarına deliller getirerek açıklamış ve Müslümanları onlara inanmaktan korumuştur. Kelam ilmi en iyi olduğu ilim dalıdır. Bu dalda ekol oluşturmuştur. Dönemindeki alimlere göre akla daha çok değer vermiştir. Herat ‘a yerleşmiş ve burada yuvasını kurmuştur. Mevatihül Gayb’ı hayatının sonlarına doğru yani ilminin en fazla olduğu dönemde yazmıştır. Amacı Kur’an’ın ve İslam’ın eksiklikten uzak olduğunu göstermek ve onu savunmaktır. İslami bilgisinin yanında felsefe,fen, astronomiyede ilgi duymuştur. 606 yılında Herat’ta vefat etmiştir.

    İbnu Kesir
    701 yılında Şam’da doğmuştur. Babası fakih,hatip.şair ve ediptir. Onu çok küçük yaşta kaybetmiştir. Yedi yaşındayken ailesiyle birlikte Dımeşk’e göç etmiş ve ilmine bu göçle beraber olumlu katkılar sağlamıştır. İbnü Kesir burada İbn Feymiyye ile tanışmıştır. Daha başka hocalardan fıkıh,fıkıh usulü, kelam ,hadis,tarih dersleri alma imkanı bulmuştur. Hadis, tefsir, fıkıh ve tarih ilimlerinde değerli bir alimdir. Hatiplik,müderrislik,kıraat alimliği müftülük ve mahkeme üyeliği gibi görevler yapmıştır. Fıkıhda şafi, kelamda hocası İbn teymiye nin etkisiyle hanbelidir. Yönetim ve halk tarafından sevilmiş ve fetvasına başvurulmuş değerli bir alimdir.Tefsirinin adı Tefsirul Kuranil Azim’dir.Taberiden sonraki en büyük rivayet tefsiridir. Hayatının sonuna doğdu gözlerini kaybetmiş 774 te Dımeşkte vefat etmiştir.
    EBUS SUUD EFENDİ
    1490 İstanbul metris köyünde doğdu.Ailesi çorum İskiliplidir.II.Beyaazıd babasını çok sevmiş,İstanbula çağırtmış ve onun için bir tekke yaptırmıştır.Babası belli başlı eserleri okutmuş,genç yaşta öğretmen olmuş,hocasının kızıyla evlenmiş.Müderrislik,kadılık,kazaskerlik ve 29 sene şeyhülislamlık yapmıştır.İşlerinde dinin dışına çıkmamış hilm sahibi değerli bir müfessirdir.Tefsir,fıkıh ve diğer ilimlerde eserler vermiştir.İlminalemdarı olarak bilinir.Tefsirinin adı İrşadül-Aklis-Selim ila Mezayal-Kuranil-Kerimdir.Razi ,Zemahşeri ve Beydavi’den yararlanmıştır.1574 yılında vefet etmiştir.Hatır için söz söylemeyen ,çok çalışkan ve gayet tedbirli bir alimdir.
    HALİME SARITÜRK İLAHİYAT 1 B 10070212

    YanıtlaSil
  154. GÜLŞAH KALEÖZÜ / 10070137
    İBN EBİ HATİM(327)
    İbnu Ebî Hatîm diye meşhur olan zat Ebu Muhammed Abdurrahmân İbnu'l-Hâfız el-Kebîr Ebî Hatîm Muhammed İbni'l-İdrîs İbn'l-Münzir et-Temîmî el-Hanzali er-Râzî'dir. 240 yılında Rey’de doğmuş ve 327 yılında burada vefat etmiştir. Horasan dışında pek çok yerlere seyahatler ederek devrinin âlimlerini dinlemiştir. Ebu Ya'la el-Halîli, babası Ebu Hâtim ile Ebu Zür'a'nın ilmini almıştır.Her çeşit ilimlerde ve bilhassa ricâl ilminde bir derya olduğu belirtilir. Fıkıh, Sahâbe ve Tâbiîn'in ihtilafları üzerine eserler te'lif etmiştir. Tefsirle ilgili te'lifi birçok cilt tutmaktadır. Müellifin tefsirinin en büyük özelliği kendinden öncekilerin görüşlerini toplayan bir ansiklopedi niteliğinde olmasıdır. Tefsirinde kendi görüşünü vermekten kaçınmıştır.
    ez-Zemahşeri (538)
    Ebû'l-Kâsım Mahmud İbn Ömer ez-Zemahşerî el-Harezmî. Büyük bir dilci, edebiyatçı, kelâmcı ve müfessirdir. Mekke'de uzun süre ikamet ettiği için Cârullah lakabı verilerek "Cârullah Zemahşerî" adıyla meşhur olmuş, ayrıca kendisine "Fahr-ı Harezm" ünvanı da verilmiştir. Zemahşerî Buhârâ'da muhtelif hocalardan usûl-u fıkıh, fıkıh (Hanefî fıkhı), hadis, tefsir, kelâm, mantık, felsefe ve arapça dersleri aldı. Bu yetişme devresinde Harezm ve Horasan bölgelerinde bir çok şehre gitti ve buralarda birçok ders halkasına katılarak bilgilerini ilerletti. Dile hâkimiyeti gerçekten yazdığı eserlerde ve söylediği şiirlerde, kasîdelerde, medhiyelerde açıkça görülmektedir. el-Keşşâf an Hakâikı't-Tenzîl ve Uyûni'l-Ekâvîl fı Vücühi't-Te'vîl: Zemahşerî'nin bütün İslâm âleminde tanınmasını sağlayan tefsiridir. Kısaca Keşşâf olarak tanınır. Tefsir tarihinde önemli bir yer tutan, leh ve aleyhinde çok söz söylenen, üzerinde yüzlerce şerh, haşiye, ta'lîka ve reddiye yazılmış bir kitaptır.
    Zemahşerî bu eserini Mekke'de ikameti esnasında kaleme almış ve iki senede tamamlamıştır.
    Kurtubi (671)
    Ebû Abdullah Muhammed İbn Ahmed İbn Ebî Bekr İbn Farh el-Kurtubî, Endülüs'ün yetiştirdiği büyük âlimlerdendir.

    Kurtuba'da çiftçilikle uğraşan bir ailenin çocuğu olarak dünyaya gelen Kurtubî öğrenim çağına girince önce Arapça ve şiir, sonra da Kur'ân-ı Kerim öğrendi. 627/1230'da babasının vefatından sonra da tahsiline devam ederek Rebî İbn Abdurrahman İbn Ahmed (ö. 633/1235), İbn Ebî Hucce adıyla meşhur olan Ebu Ca'fer Ahmed (ö. 643/1245) gibi âlimlerden dilbilgisi, nahv, belâgat, Kur'ân ilimleri, Fıkıh dersleri aldı. Kurtubî, salih bir kul; ârif, dünyaya karşı zâhidâne yaşayan, itkân sahibi bir âlimdir. Zühd ve takvâ içinde yaşamakla birlikte faydalı birçok eser kaleme almıştır. Kurtubî birçok Endülüslü âlim gibi fıkıhta Mâlikidir. Fakat tefsirine baktığımızda onun, mezheb taassubuna kapılmadığını, hattâ bu eserinde zaman zaman diğer mezheblerin görüşlerini tercih ettiğini görürüz. Bunda, Mısır'a geldikten sonra Şâfiî âlimlerden ders okumuş olmasının tesiri olduğu söylenebilir. İtikâd mezhebi itibariyle de Eş'arîdir.

    YanıtlaSil
  155. 1-ez- Zemahşeri
    H. 467 yılında Harezm’de doğdu. İlk tahsilini babasıyla yapmıştır. Zemahşeri büyük bir dilci, edebiyatçı, kelamcı ve müfessirdir. Arap yarımadasının bazı yerlerini ve Yemen şehirlerini gezerek Arapçaya vukufiyyetini güçlendirdi. Zemahşeri’nin güçlü dil bilgisi tefsirinede yansımıştır. Eseri Keşşaf dil ve belagat açısından çok önemli bir eserdir. Tefsirindeki metoduyla kendisinden sonrakileri etkilemiştir. İtikatta Mu’tezile, fıkıhta ise hanefidir.

    2- Fahreddin Razi
    H. 544 yılında İran’da doğmuş h. 606 yılında vefat etmiştir. Razi yalnız Arabi ilimlerde değil, zamanın bütün ilimlerinde mütahassıstı. Fahreddin Razi, tefsirindeki amacı aklı kanunlar ışığında Kur’an’a gelecek olan saldırıları durdurmaktır. Tefsiri akli tefsirin zirvesindedir. Eserinde eğitim olgusuna ayrıntılı olarak yer vermiş, ilmi meseleler, belegat gibi konuları işlemiştir.

    3-İbn Kesir
    Yalnızca bir tarihçi değil büyük bir fıkıh ve hadis bilginidir. Bu bakımdan tarih, fıkıh, hadis ve tabakat konularında çok değerli eserler yazmıştır. Tefsirinde rivayet yöntamini kullanmış, fakat dirayet yöntemini ihmal etmemiştir. Kur’an’ı Kur’an’la sonra Kur’an’ı hadisle tefsir etme yöntemini izlemiş, Kur’an ve hadiste bulamadığında ise sahabe kavli, rey ve ictihada başvurmuştur. Rivayetleri senetleri ile birlikte sahih olanları ile illetli veya zayıf olanları ayırt etmiş ve israiliyyattan kaçınmıştır.

    4-Ebu’s Suud
    Çorum’un İskilip kasabssında dünyaya gelmiştir. Bursa ve İstanbul kadılığı ve Osmanlı şeyhülislamlığı yapmıştır. Ebu’s Suud efendi tefsir ve fıkıhta Osmanlı bilginlerinin en büyüklerindendir. İslama karşı her uygulamanın karşısında durmuştur. Sahip olduğu belagat ve fesahattan dolayı müfessirlerin kitabı ünvanını almıştır. Tefsirinin adı İrşadu’l Aklı’s Selim’dir. Kur’an’ı aşından sonuna kadar tefsir eden ilk Osmanlı alimlerindendir. Tefsirinde Zemahşeri, Razi ve Beydavi’den etkilenmiştir.



    5-el Kurtubi
    H. 600 yılında Kurtuba’da doğmuştur. Fıkıhta maliki mezhebine mensuptur fakat mezhep taassubuna kapılmamıştır. Tefsiri ahkam ağırlıklı olduğu için ahkamu-l Kur’an kabul edenlerde vardır. Ama Kur’an’ın tamamını baştan tefsirini ihtiva etmiştir. Kurtubi, tefsirine Kur’an’ın fazileti, okunuşunun keyfiyeti, tefsiri, icazı, cem ve tertibi ve tefsirle ilgili daha birçok konuya tahsis ettiği oldukça geniş bir mukaddime ile başlar. Tefsirinde rivayete ağırlık vermiş fakat dirayeti ihmal etmemiştir.

    6-ibn Ebi Hatim
    H. 240 yılında Rey’de doğmuştur. Tefsir ve hadis alanında büyük bir ali olan İbn Ebi Hatim’in ilk hocası babasıdır. Tefsirinde kendi görüşlerini belirtmekten kaçınmıştır. Eseri kendinden öncekilerin görüşlerini toplayan bir ansiklopedi niteliğindedir. Kendisinden önce gelen rivayetleri bir muhaddis titizliğinde derlemiştir. Ayetleri sıra ile tefsir etmiş ve sonrakilere kaynaklık etmiştir. Tefsirinde tasavvufi konulara yer vermiştir. Tefsirinin tamamı günümüze ulaşmamıştır

    Talip SERT 1-B 10070217

    YanıtlaSil
  156. GÜLŞAH KALEÖZÜ / 10070137
    er-Razi (606)
    Müfessir, mütekellim, fakih ve filozof Ebû Abdullah Muhammed b. Ömer, Rey şehrinde doğmuştur (544/1149). Aslen Taberistanlıdır. Soyu Kureyş kabilesine kadar uzanmaktadır. Doğduğu şehre nispet edilerek “Razî” denilmiştir.
    İlk tahsilini babasından aldıktan sonra devrin çeşitli bilginlerinden temel ve yardımcı ilimleri öğrenmiştir. Babası gibi güzel konuştuğu için “İbnul-Hatîb” diye tanınmıştır. Ayrıca bölgenin en güzel konuşanı anlamına “İbnü Hatîbi’r-Rey” unvanını da almıştır.
    Tahsilini tamamlayıp alanında uzmanlaşınca Harezm ve Mâverâünnehir seyahatlerine çıkarak oralarda fikrî münazara ve tartışmalarda bulunmuştur. Görüşleri sebebiyle gittiği yerlerden çıkarıldığı için sonunda tekrar Rey şehrine dönmüştür. Kelam, Tefsir , Fıkıh ve Usulu fıkıh gıbı ilimlerin yanında Edebi ilimler ,Matematik, Fizik, Kimya, Astronomi, Tıb gibi Fen ilimlerinde de söz sahibiydi.
    En meşhur oldugu ilim kelamdır.Kelamda Gazzali'nin yöntemini benimseyip daha ileriye taşımış ve Felsefi Kelam ekolunu oluşturmuştur.Tefsirini yazmasından maksadının akıl prensipleri ve istidlal yolları ışığında Kur'an'a yöneltilen hücumları çürütmek ve İslam inanç esaslarını sunmak ve bu konularda karşı görüşleri geçersiz kılmak olduğunu belirtmiştir.
    İbn Kesir (774)
    Ebu’L-Fida İsmail İmadu’d-Din îbn Ömer îbn Kesîr İbn Davud îbn Kesîr el-Dımaşkî el-Kureyşî, Şam yakınlarındaki Busrâ’ya bağlı bir köyde doğdui. el-Bidâye ve’n-Nihâye isimli eserinde belirttiğine göre, babası hicrî 703 senesinde vefat ettiği zaman kendisi üç veya dört yaşlarındaydı, ailesi ile birlikte yedi yaşlarında Şam’a yerleşmiş, İsmail İbn Kesîr’in yetişmesinde abisinin etkisi büyük olmuştur. İlk dinî bilgileri aile yuvasında almış olan îbn Kesîr, daha sonra Burhâneddin el-Fezârî, Kemaleddin İbn Kâdî Şihne, Kasım îbn Asakir, İshak İbn Amidî, Muhammed İbn Zinâd, İbn er-Rabî ve îbn Teymiyye gibi devrinin ünlü bilginlerinden tefsir, hadis öğrenmiştir. Genç yaşta eserler yazmaya başlayan îbn Kesîr, “Tekzîb el-Kemal” adlı eserin müellifi el-Mizzî’nin derslerine devam etmiş ve onun kızıyla evlenerek damadı olmuştur. Bilahare Karâfî, Debbûsî, Uranı ve Hutenî gibi bilginlerden icazet almıştır. Uzun yıllar Şam’ın ünlü medreselerinde dersler vermiş daha sonra Hecibiye Medresesi müderrisliğine tayin edilmiştir. Subkî’nin vefatından sonra da meşhur Eşrefîyye Dâr’ül-Hadîsi hocalığına geçmiştir. Yetiştirdiği sayısız öğrenciler arasında; İbn Hacer gibi büyük hadis bilginleri, Şihâbüddin îbn Hiccî, Hafız Ebu’l-Mehâsin el-Hüseynî gibi o devrin meşhur âlimleri de bulunmaktadır.Ömrünün sonlarına doğru gözlerini kaybetmiş olan İbn Kesîr, Hicrî 774 Şam’da vefat etmiştir. Tefsirinin adı tefsiru’l-kuranu’l-azimdir. Rivayet tefsirlerinin en önemli olanıdır. Kuranın kuranla tefsirinde ün yapmıştır.
    Ebussuud
    HOCA ÇELEBİ olarak da bilinir. Osmanlı şeyhülislamı, fıkıh ve tefsir bilginidir. İstanbul’da doğmuştur. İlk dersini babasından almıştır. Yavuz sultan selim zamanında hocalık yaptı. Osmanlının 13. şeyhülislamıdır. Şeyhülislam makamında 30 sene kalarak en uzun süre bu görevi yapan kişi olmuştur. Dinî hükümleri çok iyi bilen, sağlam karakterli, hatır için asla söz söylemeyen biriydi.
    Kendisi Tefsir,Fıkıh ve diger ilimlerde pek çok eser vermiştir. Tefsirini oluştururken Zemahşeri,Razi ve Beydavi'nin tefsirlerinden yararlanmıştır.En önemli özelliği Kur'an ayetlerinin fesâhat ve beleğatı ile yapmış olduğu tefsirdir. İsrailiyyat türünden haberler kullanmış ancak bunların uydurma olduğunu belirtmiştir.

    YanıtlaSil
  157. İBNU KESİR
    701/774 - 1301/1373 yılları arasında yaşamış, Dımaşk’ta. tarih,tefsir,hadis ve fıkıh ilimlerinde meşhur olmuş alimlerimizdendir.
    Tefsiru'l-Kur'ani'l-Azim
    İbn Teymiyye'den etkilendiği için Hanbeli kelamını benimsemiştir.
    Tefsirinin rivayet tefsirleri arasında önemli bir yeri vardır. Kendi görüşlerine de yer vermiştir.
    Tefsir edeceği ayeti açıkladıktan sonra onunla ilgili ayetleri sıraladığı için Tefsiri Kur'anın Kur'anla tefsirinde önemli bir yer tutar daha sonrada konuyla ilgili hadisleri verir sonrada kendisine kadar ulaşan rivayetleri verir.
    Kuvvetli bir muhaddis olduğu için hadis ve kaviller arasında tercih ve tenkitlerde bulunmuştur.
    İsrailiyattan sakınılması gerektiğini örneklerle gösterir.

    EBUSSUUD ve İrşadü'l'Akli's-Selim

    896/982 - 1490/1574 yılları arasında yaşamış ve Osmanlı döneminin en önemli medreselerinde görev yapmıştır.Kanuni Sultan Süleyman ve 2.Selim Dönemlerinde Şeyhülislamlık yapmıştır.Dini hükümleri çok iyi bilen devrin durumunu, şartlarını halkın örf ve adetlerini dikkate alan işlerinde dinin emirlerinden asla dışarı çıkmayan dikkatli bir alimdi.Osmanlı döneminde Kur'anın tamamını tefsir eden alimlerin başında gelir. Mukaddimesinde Zemahşeri, Razi ve Beydavi'den faydalanmıştır.
    Tefsirinin en önemli özelliği Kur'an ayetlerinin fesahat ve belagat ile yapmış olduğu tespitlerdir.
    Ayetler arasında münasebete önem verir.Bir şeyhin evladı olmasına rağmen tasavvufa sıcak bakmaz, batıni ve işari yorumlara eserinde çok az yer verir.

    İSMAİL HAKKI BURSEVİ(H.1060-1137)
    İsmi İsmail lakabı Hakkı dır.
    Uzun süre Bursa da yaşadıgı için Bursevi lakabını almıştır.Tasavvufi bir çevrede yetişmiştir.
    Şeyhi Osman Fazlı Efendidir(çok küçükken elini öpmüş duasını almıştır.)
    TEFSİRİ
    Ruhu'l-Beyan fi Tefsiri'l-Kur an (Ruhu'l- BEYAN)
    Tefsir yazılmadan Bursa Ulu Cami kürsüsünden halka vaaz olarak sunulması sebebi ile mev iza ağırlıklıdır. Sonraki dönemlere Mev iza türü için önemli bir kaynaktır.
    Tefsirde hem dirayet hem rivayet metodu kullanılmıışve müellifin tasavvufi yorumları ile zenginleştirilmiştir. Ayetler yine öncelikle ayetler ile ve hadisler ile açıklanmıştır.
    Manayı açmak için gramer ve kelime tahlillerine girmiş gerektiğinde belagati ile ilgili bilgilerde başvurmuştur. Müellif tefsirini ehli tasavvufun menakıbıyla ve şiirlerle süslemiştir. Okuyup tetkik ettiği rivayet tefsirlerinden istifade etmiştir, onlardan tercihlerde bulunmuştur,
    Tefsirinde İslam ın itikad esaları ile ters düşen tesbitleri de bulunmaktadır

    YanıtlaSil
  158. MUHAMMED ABDUH
    Muhammed Abduh 1849’da Aşağı Mısır’ın bir köyünde dünyaya geldi. Bir hafız tarafından eğitildi. 13 yaşına geldiğinde Mısır’ın ikinci büyük eğitim yeri olan Ahmedi Camiinin Kuran Kursunda Medrese eğitimine başladı. Kısa bir süre sonra okulu terk ederek evlendi. 1866’da Kahire’de bulunan El-Ezher’ e kayıt oldu. Burada mantık, felsefe ve gizemcilik öğrenimi gördü.
    Mısır da çiftçi bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. Okuma-yazmayı köyünde öğrendi, iki yıl içerisinde hafızlığını tamamlayıp Tahrana gitti. Burada ilme yönelmesini sağlayan Şeyh Derviş Hızır ile tanıştı ve onun vesilesiyle el-Ezher de eğitimine devam etti. Cemalettin Afgani ‘nin öğrencisi oldu ve ondan matematik, felsefe ve kelam dersleri aldı. Afgani’nin yönlendirmesiyle sosyal ve siyasi meselelerle ilgilendi. Muhammed Abduh Kur’anı tefsir ederken, Müslümanları bilinçlendirmeyi hedeflemiş, yorumlarıyla İslam âleminin güncel sorunlarını çözmeyi gaye edinmiştir
    MUHAMMED İZZET DERZEVE
    1888’de Flitsinde dünyaya geldi. İlk ve orta öğretimini Namlus’da okudu. Maddi imkânsızlık nedeniyle on sekiz yaşında memuriyet hayatına başladı. Suriye posta teşkilatının farklı kademelerinde çeşitli görevlerde yer aldı. Dini sahada yüksek öğrenim görmedi. Kendi çabalarıyla tefsir kelam hadis… esrler okumuştur. Hayatının ilk dönemlerinde Arap milliyetçiliğinin oluşmasında ve Filistin hareketinde rol aldı. İkinci dönemde ise ilmi çalışmalara ağırlık vermiştir. el-Tefasirul hadis erenini telif etti. Muhammed Abduhtan etkilendi.

    SEYYİD KUTUP
    1906 yılında mısırda dindar bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. Küçük yaşta Kuranı ezberledi. el-Ezher de orta ve lise eğitimini tamamladı. Kahire üniversitesi Darul Ulum fakültesini bitirdi. Sosyoloji doktorasını Amerika’da yaptı. fi-Zilalil Kuran isimli tefsirinin amacı kuranın kendisinden yola çıkarak yeni ve ideal bir insan hayat ve insanlık modeli oluşturmaktır. Cemal Abdül Nasır'a düzenlenen 1954 tarihli suikast girişimi nedeniyle birçok Müslüman Kardeşler üyesi gibi o da tutuklandı. Yargılama sonunda Seyyid Kutub'a onbeş yıl ağır hapis cezası verilmiştir. Hapiste ileride büyük bir önem ve üne kavuşacak iki eseri olan, Kur'an tefsiri Fi zilâl-il-Kur'an ve Kutub'un siyasi ve düşünsel görüşlerinin en son ve bütününü ifade eden Yoldaki İşaretler`i kaleme almıştır. 1964'te serbest bırakıldıktan sonra, 1965'te tekrar tutuklandı. Bu kez de birçok Müslüman Kardeşler üyesi ile birlikte tutuklanmıştı ve tutuklanma nedeni devlete karşı bir darbe girişimi idi. 22 Ağustos 1966'da hakkında idam cezası verildi. Kararı Pakistan, İngiltere, Lübnan, Ürdün, Sudan ve Irak gibi ülkelerdeki birçok dini otorite ve grup tepkiyle karşılasa ve Nasır'ı kararından döndürmeye çalışsalar da, Seyyid Kutub 29 Ağustos 1966'da idam edildi.

    YanıtlaSil
  159. İBN AŞUR
    İbn Aşur olarak bilinen, Muhammed et-Tâhir b. Muhammed b. Muhammed et-Tâhir et-Tûnisî (1879-1973), Tunuslu ilim ve fikir adamı, müfessir, fakih, Arap dili ve edebiyatı âlimidir.
    Tunus'ta doğdu. Fas asıllı olup gittikleri Endülüs'ten göç ederek Selâ'ya (Fas), daha sonra bir kolu Tunus'a yerleşen Âşûr ailesine mensup olduğundan dedeleri gibi İbn Âşûr lakabıyla anıldı.
    İlk öğrenimini Muhammed Bû Attûr'un gözetimi altında tamamladı; 1892'de bir orta ve yüksek öğretim kurumu olan Zeytûne Camii'ne girdi. Zekâsı ve üstün kabiliyetiyle dikkati çektiği için kendisine özel bir program uygulandı. Önce Şeyh Salih eş-Şerif in derslerine devam etti. Daha sonra Şeyh Salim Bû Hâcib'den Kastallânî'nin İrşâdü's-sâri’sini, İbnü'ş-Şeyh diye bilinen Ömer b. Ahmed'den Beyzâvi’nin Envârü't-tenzîl’ini, Muhammed b. Neccâr'dan kelâma dair el-Mevâkıf'ı okudu. İbrahim el-Mârginî, Muhammed b. Yûsuf, Muhammed en-Nahlî, Mahmûd İbnü'1-Hoca gibi daha pek çok âlimin derslerine devam etti. 1899'da tamamladığı yüksek öğrenimi esnasında Fransızca öğrendi. 1903 yılında Zeytûne Üniversitesi'nde ikinci derece öğretim elemanı kadrosuna tayin edildi. O sırada Tunus'a gelen Muhammed Abduh'un konferans ve sohbetlerine katıldı. Alışverişte muhayyerlik konusunda yaptığı çalışmayı tamamlayarak aynı üniversitede birinci derece kadroda öğretim üyesi oldu (1905). Makaşıdü'ş-Şeriati'l-İslâmiyye adlı eseriyle Şâtıbi’den yaklaşık altı asır sonra bu konuya tekrar dikkat çeken İbn Âşûr, gerek Kur'an ve Sünnet lafızlarının (nas) anlaşılmasında ve olaylara uygulanmasında gerekse hakkında nas bulunmayan durumlarla ilgili hükümlere ulaşmada makâsıd ilmine ayrı bir önem atfeder

    YanıtlaSil
  160. KURTUBİ
    Kurtuba da doğdu. Buradaki alimlerden ilim dersleri aldı. Kurtubanın işgal edilmesiyle İskenderiye ye geçti. Buradaki alimlerden de ders aldı. İlimde yüksek bir mertebeye sahip olup zühd ve takva içinde yaşamıştır. Kendinden sonraki alimlere de yararlanabilecekleri eserler bırakmıştır. Fıkıhta Maliki mezhebine mensuptur. Tefsirine baktığımızda mezhep benimsemediği görülür çünkü gittiği yerlerde farklı mezhepteki alimlerden ders almıştır. İtikad mezhebi itibariyle de Eşaridir. Tefsiri=Eseri ahkam ağırlıklıdır. Kur anı baştan sona tefsir etmiştir. Uzun bir mukaddimesi vardır. Ahkamı, ayetlerin nüzul sebeplerini, ayetler arasındaki manayı toplayan ve birbirine zıt gibi görünen ayetler arasındaki müşkülleri açıklayan selef ve halef alimlerinin görüşlerine şehadet eden hadisleri özlü bir şekilde yazmıştır. Bir iki veya daha fazla hüküm ihtiva eden her ayete bazı meseleler ilave ederek o meseleler içinde nüzul sebeplerini, tefsiri, garib kelimeleri ve hükümleri açıklamış. Şayet ayet bir hüküm ihtiva etmiyorsa tefsir ve tevilini vermekle yetinir. Tefsirinde rivayete önem vermesine rağmen dirayeti de ihmal etmiş değildir. Kurtubi, rivayete ağırlık verirken tefsirine giriştiği ayetin açıklaması ile ilgili hadis bulmuşsa bununla yetinmiş, hadis bulamadığı takdirde sahabe, tabiun ve daha sonra gelen alimlerin görüşlerine yer vermiş, bu görüşlerin değişik olması halinde aralarında tercihlerde yapmıştır.
    Ayşegül Göktaş ilahiyat 1/B 10070118

    YanıtlaSil
  161. ZEMAHŞERİ
    Harezm kasabasının zemahşer denilen yerinde dünya ya geldi. İlk eğitimini imam olan babasından aldı. Hafız olduktan sonrada buhara ya gitti. Buhara da muhtelif birçok hocadan değişik ilimler aldı. Bir çok yer gezerek ilim halkalarına katıldı. Mekke, yemen ve arap yarımadasında bazı yerleri gezerek Arapçasını geliştirdi ve Araplara Arapça dili üzerine meydan okudu. Zemahşeri itikatta Mutezile, fıkıhta ise Hanefidir. Mutezile oluşundan dolayı çok muhalif edinmiş ama bu tutumundan vazgeçmemiştir.
    Tefsiri=
    El-keşşaf adlı eserini Mekke de 2 senede yazmıştır. Dil ve belagat açısından önemlidir. Kendinden sonra gelenler bu tefsiri ‘tefsirin anası’ ismiyle nitelendirmiştir. Fakat mutezile oluşu ve bunu eserinde göstermesi dolayısıyla, bin kadar beyitten oluşması ve anlaşılması zor olduğu için bu tefsir üzerine birçok şerh, haşiye, hülasa ele alınmıştır. Keşşaf ın en çok tenkide uğrayan yönlerinden biri şaz kıraata yer vermesi ve bunları tefsirde delil kabul etmesidir. Az da olsa israiliyyata, zayıf hatta uydurma hadislere de eserde yer vermiştir. Hadiste otorite kabul edilen Zemahşeri nin tefsirinde neden bu hadislere yer verdiği anlaşılamamaktadır. Eserinde ehl-i sünnet alimlerini ağır eleştirip alay etmeye kadar götürmüştür. Tefsirinde o dönemin geleneği öyle olsa gerek soru-cevap şeklinde gidilmiştir. Her ne kadar ehl-i sünnete ters düşsede yine en çok okutulan kitaplar arasına girmeyi başarmıştır. Ve Kur anın belagat ve icazını en güzel ortaya koyan eser olduğu da tartışılmaz bir gerçektir.

    İBN EBİ HATİM
    İbn Ebi hatim alimler şehri Rey de doğmuştur. Bu durum ona ilimle uğraşması için bir kapı açmıştır. Nitekimde ilk eğitimini hadis alimi babası Ebu hatim den ve akrabasından almıştır. Babasıyla birlikte seyahatlere katılmıştır. Kaynaklarda 3 kez seyahat ettiği söylenir. Bu seyahatlerinde gittiği yerlerdeki alimlerle ilmi görüşmelerde bulunmuştur. Önemli özelliği hadislerde nassları tevil yapmaksızın direk almış, ravi zincirini sorgulama ihtiyacı hissetmemiştir.
    Tefsiri=
    Eseri tefsirul kur anil azim in yarısı kayıptır. 1-3 ve 23-29 sureleri mevcuttur. Suudi Arabistanlı Esad Muhammed eseri neşrederken İbn Hatimden gelen rivayetlerle boş kalan yerleri doldurmuştur. Böylece tefsirin orijinal kısmı karışmıştır. Müfessirin bu eseri yazmaktaki amacı hz. Peygamberden, sahabeden ve tabiden gelen rivayetleri bir muhaddis titizliği içinde derlemektir. Bunun içinde kendi görüşlerini belirtmekten kaçınır. On ciltlik eserinin nerdeyse iki sayfası kendi görüşüdür. Bu bir bakıma tefsir görünümünde hadis kitabı gibidir. Bir ayetin tefsiriyle ilgili hz. Peygamberden gelen bir rivayet varsa onu almış sahabeninkileri almamıştır. Elinde yalnızca sahabilerin isnadı varsa da bunu en sağlam kaynaklara dayandırmıştır, aynı görüşte sahabe varsa yalnızca isimlerini zikretmekle yetinir. Tabiin ve tebe-i tabiinde de aynısını yapmıştır.
    Ayşegül Göktaş ilahiyat 1/B 10070118

    YanıtlaSil
  162. ER-RAZİ
    Rey şehrinde doğdu. İlk eğitimini Ziyaüddin Ömer den aldı. İlk seyahatini bozuk itikad sahibi Mutezile nin bulunduğu Harezm e yaptı. Dönemin sultanına şeyhülislamlık yaptı. Bozuk itikad Kerramiyye mensuplarıyla mücadele etti. En meşhur olduğu ilim dalı Kelamdır. ‘felsefi kelam’ ekolünün kurucusu olarak kabul edilmiştir.
    Tefsiri=
    Eserin adı Mefatihul ğayb tır. Bu eseri yazmaktaki amacı akıl prensipleri ışığında Kur an a yöneltilen saldırıları çürütmek. Eserde her sure bir kitap niteliğinde olup, kitaplar bölümlere, bablar meselelere bölünmüştür. Meselelerde yer yer mukaddime, hüccet, latife, hüküm, vecih şeklinde alt başlıklara ayrılmıştır. Bir ayeti tefsir ederken genellikle önce onu açıklayan başka ayet veya ayetlere işaret eder. Bu arada ilgili hadis ve rivayetlere de yer verir. Sonunda da ayetten çıkarılabilecek neticeleri sıralar. Kur an da her şeyin mevcut olduğu inancına sahiptir. Hatta bu yönden yanılmıştır da ‘ O yeryüzünü size bir döşek yaptı. ‘ ayetiyle dünyanın dönmediği sonucunu çıkarmıştır. Şafi mezhebine mensuptur. Tefsirinde her konuya değinmesinden dolayı tefsirden başka her şey var diyende olmuştur, ama aksine fazlası vardır eksiği yoktur. Kendinden sonraki müfessirleri etkilemiştir.

    İBN KESİR
    Şam bölgesinin Busra şehrinde dünyaya geldi. İbn Teymiyye den etkilendi. Fıkıhta Şafi mezhebine mensup olmakla birlikte diğer mezheplerin görüşlerine de açıktı. Memlük Devleti onun verdiği dini ve siyasi fetvalarla yönetilmiştir.
    Tefsiri=
    Tefsirinin adı Tefsirul kuranil azim dir. Rivayet tefsiridir. Arada yer yer kendi görüşlerini zikreder. Mukaddimesi önemlidir, bu mukaddimenin çoğunu da hocası İbn Teymiyye nin tefsir usulünden aktarmıştır. İlk tefsir edeceği ayeti verir onu kolay ve özet bir ifadeyle açıkladıktan sonra konuyla alakalı diğer ayetleri verir. Bu yüzden kur anın kur anla tefsirinde önemli rol oynamıştır. Ayetleri verdikten sonra konuyla alakalı hadisleri verir. Sonrada sırayla sahabi, tabiun, taba-i tabiun, alimler.. sırayla verir. Eserinde taberi, ibn ebi hatim, ve ibn atıyye den alıntılar yapar. Kendisi kuvvetli muhaddis olduğu için aldığı hadis ve kaviller arasında tercihte bulunur, tenkit eder. İsrailiyyat konusunda hassastır.

    EBUSSUUD
    Babası Şeyh muhyiddin i 2. Bayezid in İstanbul a getirmesiyle orada kaldı. 2. Bayezid onu şehzadeliğinde tanımış, sevmiş ona İstanbul da Sultanselim civarında bir tekke inşa etmişti. Bu yüzden babasına ‘hünkar şeyhi’ de denilmiştir. İlk derslerini babasından almıştır. 26 yaşında hoca olduktan sonra çeşitli medreselerde görev yaptı. Daha sonra Bursa ve İstanbul da kadılık, Rumeli kazaskerliğinde kazasker olarak görev yaptı. Bir çok yer fethetti sultanın yanında ve fethedilen Budin de ilk Cuma namazını kıldırdı. Bu görevinden sonrada şeyhülislamlığa terfi etti. Şeyhülislamlar arasında en uzun süre durandır. Kanuni Sultan Süleyman onu sever, Süleymaniye caminin temel taşını ona koydurmuş ve cenaze namazını da o kıldırtmıştır.
    Tefsiri=
    Osmanlı döneminde alimler Kur anı baştan sona tefsir etmeyip daha önce yazılanlara haşiye ve talik yazarlardı. Ama Ebussuud kur anı baştan sona tefsir etmiştir. Arapça yazmış ve Kanuniye takdim etmiştir. Eseri beğenilmiş. Zemahşeri, razi, beydavi den etkilenmiştir. Kur an da geçen ince ve gizli mesajlara dikkat çekmiş, bazende farklı kıratlardan yararlanarak çeşitli anlamlar çıkarmıştır. Bazende gramere önem verir, ayetler arasındaki münasebete de önem verirdi. Bir şeyh evladı olmasına rağmen tasavvufa sıcak bakmamış; Batıniliği eleştirmiştir. Hanefi mezhebinden olmasına rağmen başka mezheplerin görüşlerinden de yararlanmıştır. Zemahşerinin her surenin fazileti ile ilgili kaydedilen çoğu zayıf ve uydurma olan haberlerin bu tefsire de aynen alınmış olması tenkit edilmiştir.
    Ayşegül Göktaş ilahiyat 1/B 10070118

    YanıtlaSil
  163. İBNİ EBİ HATİM
    Hatim 240/854 yılında Rey’de doğmuş ve yine aynı yerde 85 yaşında iken 327/939’da vefat etmiştir.
    Onun Rey gibi zengin bir ilmi ortamda ve seçkin bir aileye mensup olması ,yetişmesinde önemli bir rol oynamıştır.En baştan hocalarından birisi zamanın önemli bir rol oynamıştır.
    En başta gelen hocalarından birisi zamanın önemli bir Hadis alimi olan babası Ebu Hatim ‘dir.
    Yine devrin önemli bir muhaddisi ve akrabaları olan Ebu Zur’a er-Razi’nin de onun üzerinde büyük etkisi olmuştur.
    İbni Hatim ,aklın alanının en aza indiren ve nasları te’vil etmeksizin onlardan hüküm çıkarmayı esas alan bir anlayışa sahiptir.Ona göre bütün problem nasların sıhhatinden emin olmaktadır.Bu sebeple o,bütün gücünü rivayat zincirlerinin sağlıklı bir şekilde değerlendirilmesine vermiş ve bu konuyla alakalı el-Cerh ve Tadil ismindeki önemli eseri kaleme almıştır.

    İbni Ebi Hatim başta Hadis olmak üzere İslami ilimlerin çeşitli dalları ile ilgili 22 kadar eser vermiştir.
    Tefsirin tam adı Tefsiru’l Kurani’l Azim Müsneden an Rasululliillahi ve’s-Sahabeti ve’-tabiin’dir.
    Eserin yarısı kayıptır.EserS,uudi Arabistan ‘da Esad Muhammed tarafından 1997’de neşredilmiştir.
    Tefsirinin orijinal rivayetleri ile başka eserlerden derlenen rivayetler birbirine karışmıştır.Bu nüshada son olarak geçen rivayet rakamı 19.541’dir.
    EZ-ZEMAHŞERİ
    Büyük bir dilci,edebiyatçı ,kelamcı ve müfessirdir.
    Mekke’de uzun süre ikamet ettiği için Carullah Zemahşeri adıyla meşhur olmuş ,ayrıca kendisine ‘’Fahr-ı Harezm ‘’ünvanı da verilmiştir.
    Zemahşeri ,Buhara ‘da muhtelif hocalardan Usul-i Fıkıh ,Fıkıh ,Fıkıh(Hanefi fıkhı)Hadis,Tefsir,Kelam,Mantık,Felsefe ve Arapça dersleri aldı.
    Arap yarımadasındaki bazı yerleri ve Yemen şehirlerini gezdi ve Arapçaya vukufiyeti güçlendirdi.
    Dile hakimiyeti gerçekten yazdığı eserlerde ve söylediği şiirlerde,kasidelerde,medhiyelerde açıkca görülmektedir.
    Zemahşeri itikada ateşli bir Mutezile fikıhta ise Hanefidir.
    Zemahşeri bütün İslam aleminde tanınmasını sağlayan bu tefsiridir.Tefsir tarihinde önemli bir yer tutan ,leh ve aleyhte çok söyleyen üzerinde şerh,haşiye,ta’lik ve rediiye yazılmış bir kitabtır.
    Eserde kıraat farklılıklarına büyük ölçüde işaret edilir.Ancak çoğu kere bu kıraat farklılıkları tefsirde malzeme olarak kullanılmaz.
    Keşşaf’ta ehli sünnet alimlerine karşı oldukça ağır bir dille tenkidlerdede yer alır.Ve müellif Zemahşeri adeta ehli sünnet alimleriyle alay ederek onların Kuran’ı ve ayetlerini anlamaktan aciz olduklarını ileri sürer.
    EL-KURTUBİ
    Kurtuba’da doğdu.Endülüs’ün yetiştirdiği büyük alimlerdendir.Dilbilgisi, nahiv,belegat,Kuran ilimleri ve fıkıh dersleri aldı.Kaynaklar Kurtubi’yi mütevazı kişiliği ve sade yaşayışıyla tanınan ilimde yüksek bir dereceye ulaşmış bir alim olarak tanıtırlar.Kendisi zühd ve takva ile yaşamakla birlikte ilim alim için faydalı bir eser kaleme almıştır.
    Birçok Endülüslü alim gibi fıkıhta Maliki mezhebine mensuptur.Fakat tefsirine baktığımızda onun,mezheb taasubuna kapılmadığını,hatta bu eserinde zaman zaman diğer mezheblerin görüşlerini de tercih ettiğini görürüz.İtikad mezhebi itibariyle de Eş’aridir.
    Eser ,bütün Kuran’ın baştan sona kadar tefsirini ihtiva etmektedir.Kurtubi tefsirine Kuran’ın fazileti, okunuşunun keyfiyeti, tefsiri,icazı, cem ve tertibi, ahrufu seba, müfessirlerin dereceleri ve tefsirle ilgili daha birçok konuya tahsis ettiği oldukça geniş mukaddime ile başlar.
    Bunların dışında Kurtubi bu tefsirinde, liste olarak verilse sayfalarca tutacak derecede çok hadis, fıkıh,kıraat, dil ve belegat, akaid ve kelam, tarih sahalarında zamanına kadar yazılmış birçok eserden çoğu kere kaynak belirterek istifade etmiş ve tefsirinde bunlardan alıntılar yapmıştır.


    RABİA KOÇAK 10070177 İLAHİYAT 1B

    YanıtlaSil
  164. İBN EBİ HATİM (H:240-327/m. 854-939)
    •Rey’de doğmuş ve yine aynı yerde 85 yaşındayken vefat etmiştir.
    •Onun Rey gibi zengin bir ilmi ortamda ve seçkin bir aileye mensup olması yetişmesinde önemli bir rol oynamıştır.
    •En önemli hocalarından biri zamanın en önemli hadis alimi olan babası Ebu Hatim’dir.
    •Ona göre bütün problem nasların sıhhatinden emin olmaktır.
    TEFSİRİ:
    •Tefsirinin tam adı Tefsiru’l-Kur’ani’l-Azim Müsneden’an Resulillahi (s.a.v.) ve’s Sahabeti ve’t-Tabiin’dir.
    •Eseri yazmaktaki hedefi Hz. Peygamberden, sahabeden ve tabiinden gelen tefsir rivayetlerini bir muhaddis titizliği içinde derlemektir.
    •Tefsirin hepsi tam olarak elimize ulaşmamıştır.
    •Ayetler sıra ile tefsir edilmiştir.
    EZ-ZEMAHŞERİ:: (H. 467-538/ M. 1075-1143)
    •Selçuklu sultanlarında Melikşah döneminde Harezm kasabalarından Zemahşer’de dünyaya gelmiştir.
    •İlim tahsili için o zaman büyük bir ilim ve medeniyet merkezi olan Buhara’ya gitmiştir.
    •Arap yarımadasında bazı yerleri ve Yemen şehirlerini gezmiş ve Arapçaya vukufiyetini güçlendirmiştir.

    TEFSİRİ:
    •Eserin tam adı: El-Keşşaf an Hakaikı’t-Tenzil ve Uyuni’l-Ekavil fi Vücühi’-Te’vil’dir.
    •Tefsiri daha çok dil ve belagat bakımından önemlidir. Bu şekilde Kur’an’ın mucizeliğini ortaya koymaya çalışmıştır.
    •Müellifin Mu’tezile mezhebinden olduğu ve mezhebini te’yid eder biçimde te’villere ve açıklamalara gittiği için bu tefsir çok tenkide uğramıştır.

    YanıtlaSil
  165. ER-RAZİ
    Rey şehrinde doğdu.Zamanın birçok büyük aliminden dersler aldı.Pek çok alim yetiştiren Fahruddin Razi kelam, tefsir, fıkıh ve usulü fıkıh gibi dini ilimlerde çok derin bir alim olduğu gibi, edebi ilimler, matematik,fizik,kimya,astronomi,tıb gibi zamanın fen ilimlerinde söz sahibiydi.
    Tefsirin asıl adı mefatihul gayb’dır.Eserini yazmaktaki asıl amacı akıl prensipleri ve istidlal yolları ışığında Kurana yöneltilen hücumları çürütmek, İslam inanç esaslarını savunmak ve bu konularda ileri sürülen karşı fikirleri geçersiz bırakmak olduğunu belirtmiştir.
    Razi neshi kabul eder, ama mensuh ayetlerin sayısını asgariye indirme taraftarıdır.
    İBNU KESİR
    Tarih,tefsir,hadis ve fıkıh ilimlerinde öne çıkmış alimlerimizdendir.Fıkıhta Şafii mezhebine mensup olmakla birlikte diğer mezheplerin görüşlerinede açıktı.Ama Şiilere karşı tutumu serttir.
    Tefsirinin adı tefsirül kuran’il azimdir. Müfessir yer yer kendi görüşlerinede yer vermiştir.Eserin önemli bir mukaddimesi vardır.Eserinde önce tefsir edeceği ayeti verir, onu kolay ve açık bir ifade ile açıkladıktan sonra varsa konu ile ilgili diğer ayetleri sıralar.Bu nedenle onun bu tefsiri kuranın kuranla tefsirinde haklı bir şöhret yapmıştır.
    EBUSSUUD
    İstanbul yakınlarındaki metris köyünde doğmuştur.Osmanlı döneminde yetişen tefsir alimlerinin çoğu kuranın tamamını tefsir etmeyip daha önce yazılan tefsirlere haşiye ve talik yazmakla yetinmişlerdir.Ebussuud bunlar arasında kuranın tamamını tefsir edenlerin başında yer alır.Ayetlerden farklı anlamların elde edilmesinde kıraat farklılıklarından da faydalanır
    RABİA KOÇAK 10070177 İLAHİYAT 1 B

    YanıtlaSil
  166. KURTUBİ: (Ö. 671/1273)
    •Kurtuba’da doğmuştur.
    •Endülüs’ün yetiştiridiği büyük alimlerdendir.
    TEFSİRİ:
    •Tefsirinin tam adı: El-camiu li-ahkami’l-kur’an ve’l mübeyyin lima tedamenehu mine’s-Sünneti ve Ayi’l-Furkan’dır.
    •Eser ahkam ağırlıklı olup bütün Kur’an’ın baştan sona kadar tefsirini içerir.
    •Eserine oldukça geniş bir mukaddimeyle başlar.
    •Tefsirinde rivayete ağırlık verilmesi yanında dirayet de ihmal edilmemiştir.
    •İtikadi konuların delilleri olan ayetlerin tefsirinde ehli sünnet dışındaki batıl mezheplerin görüşlerinin çürütülmesine özen gösterilmiştir.
    ER-RAZİ: (H. 543-606/M. 1149-1210)
    •Rey şehrinde doğmuştur.
    •En meşhur olduğu ilim kelamdır. Kelam ilmini ilimlerin en mükemmeli olarak görür.
    •Kelam’da gayesi Allah’ın varlığı isbat için delil getirmek suretiyle akli ve nakli delilleri birleştirmek ve bu akıl-vahiy uyumundan bir ilim meydana getirmektir.
    TEFSİRİ:
    •Tefsirinin asıl adı: Mefatihu’l-Ğayb’dır.
    •Eserde her sure bir kitap niteliğindedir.
    •Bir ayeti tefsir ederken genellikle önce onu açıklayan başka ayet veya ayetlere işaret eder bu arada ilgili hadis ve rivayetlerede yer verir.
    •Sonunda ayetten çıkarılabilecek neticeleri sıralar.
    •Kelam ilmindeki derinliği onun tefsirinde de ağırlıklı bir şekilde görebiliriz.

    YanıtlaSil
  167. İBN KESİR: (H. 701-774/M. 1301-1373)
    •Busra şehrinin Müceydilülkarye köyünde dünyaya gelmiştir.
    •Ilımlı bir politika takip etmiştir. Önemli dini ve siyasi meselelerde kendisinin fetvasına başvurulmuştur.
    TEFSİRİ
    •Tefsirinin adı: Tesiru’l-Kur’ani’l-Azim’dir.
    •Rivayet tefsirleri arasında önemli bir yeri vardır.
    •Müfessir yer yer kendi görüşlerine de yer vermiştir.
    •Eserinde önce tefsir edeceği ayeti verir onu açıkladıktan sonra varsa konuyla ilgili diğer ayetleri sıralar. Bu nedenle Kur’an’ın Kur’an’la tefsirinde şöhret kazanmıştır.
    •Tefsirin başlıca özelliklerinden biriside İsrailiyat konusunda ki hassasiyetidir.

    EBUSUUD: (H.896-982/m.1490-1574)
    •İstanbul yakınlarında ki Metris köyünde doğdu.
    •Eğitimini tamamladıktan sonra 26 yaşında müderris olmuştur.
    •29 sene şeyhülislamlık yaparak din ve devlete üstün hizmetlerde bulunmuştur.

    TEFSİRİ:
    •Tefsirinin tam adı İrşadü’l’Akli’s-Selim ila Mezaya’l-Kur’ani’l-Kerim’dir.
    •Eserin en önemli özelliği cümlelerin taşıdığı ince ve gizli anlamlarla ilgili dikkat çekici tespitleri olmasıdır.
    •Ayetler arasındaki münasebete önem verir.
    •Müfessir bazen İsrailiyat türündeki bilgilerdende faydalanmış ancak bundan bazılarını uydurma olduğunu belirtmiştir.

    YanıtlaSil
  168. EBİ HATİM
    Müfessirlerin ve muhaddislerin en eskilerinden olan Abdurrahmân bin Ebî Hatim, ilimde derya gibiydi. Tefsîr ilmine ait rivâyetleri çoktur. "Hâfız-ür-re'y" unvanına sahip olup, hadîs-i şerîf râvilerini bilmek hususunda derin bir bilgisi vardı. Fıkıh ilminde, Eshâb-ı kirâm ve Tâbiîn devrinin âlimleri arasındaki ihtilaflı mes'elelerde pek mütehassıstı. Ayrıca zühd ve takvada o kadar yükselmişti ki, harâmlardan ve şüphelilerden çok sakınırdı. Evliyâlığın yüksek derecelerine kavuşmuştu. Ebû Ya'la el-Halîlî diyor ki: "O, babasının ve Ebû Zür'a'nın ilmini almıştı. Bütün ilimlerde söz sahibi olup, hadîs-i şerîf râvilerinin hâllerini bilmekte benzeri yoktu. Sahâbenin, Tâbiînin ve Mısır âlimlerinin, fıkıhdaki ictihâd farklılıklarını bildiren eserler kaleme aldı. Kendisi zühd sahibi olup, evliyânın "Ebdâl" adı verilen sınıfına mensûb sayılmaktaYazdığı eserlerinden başlıcaları şunlardır:
    Kitâb-üt-tefsîr: Dört cilddir. Onun hepsi müsned tarzında yazılmış eserlerdir. Müsnedler, İslâmiyeti kabul etme sırası alınarak, Sahâbe isimlerine veya nesblerine göre hadîs-i şerîflerin yazıldığı kitaplardır.
    Kitâb-ül-cerh ve't-ta'dîl: Hadîs-i şerîf rivâyet eden râvîlerin, hangi sebeplerden dolayı rivâyetlerinin kabul edilmeyeceğini ve bir râvinin rivâyetinin kabul edilmesi için gerekli şartları beyân etmekte, açıklamaktadır. Birkaç cild hâlinde basılmıştır. İstanbul Murâd Molla Kütüphânesi'nde 1427 numara ile mevcuttur.
    ZEMAHŞERİ
    Zemahşeri: İranlı tefsir, fıkıh ve lügat alimi. Lakabı Allame Carullah'dır.
    1074 yılında Harezm'in Zemahşer kasabasında doğdu. 1144'de bir Arefe gecesi Cürcaniyye'de vefat etti.
    Zemahşeri, ilim öğrenmek için seyahatler yapmış ve birkaç defa Bağdat'a gitmiş, bir müddet Mekke'de kalmıştır. Mekke'de bir müddet bulunması üzerine kendisine Carullah ünvanı verilmiştir. Bağdat'ta Ali bin Muzaffer en-Nişaburi'den, Ebu'n-Nasr el Isbehani'den ve Ebu Mansur el-Cevaliki'den ilim öğrenmiştir. Fıkıh ilmini Şeyh Sedid-i Hayyati'den tahsil etti. Arapça'yı çok iyi bilen Zemahşeri; tefsir, fıkıh, lügat, belagat ilimlerinde derin bilgi sahibi oldu. Bilhassa belagat ilminde fevkalade ileri olan Zemahşeri'nin yazdığı Keşşaf tefsiri, bu bakımdan çok beğenilmiş ve tanınmıştır. Ehl-i Sünnet alimleri belagat ilgili bilgilerde onun tefsirinden istifade etmişlerdir. Fars asıllı olmasına rağmen Arap dilindeki üstünlüğünü ifade etmek için onun Ebu Kubeys dağına çıkarak Ey! Araplar gelin, atalarınızın dilini benden öğrenin. dediği rivayet edilir. Zemahşeri, fıkhi açıdan Ehl-i Sünnet'in Hanefi mezhebinde olmasına rağmen itikad bakımından Mu'tezilidir. Ölürken Mu'tezile'den dönüp tevbe ettiği söylenmektedir. Ancak tefsirinde açık ve kapalı olarak Mu'tezile itikadına yer verdiği görülür. Keşşaf tefsiri belagat hususunda büyük bir değer taşıyan ve Kuran-ı Kerim'in belagatini gösteren bir şaheserdir.


    SÜMEYYE KORKMAZ İLA 1 B 10070174

    YanıtlaSil
  169. KURTUBİ
    Ebû Abdullah Muhammed Ibn Ahmed Ibn Ebî Bekr Ibn Farh el-Kurtubî, Endülüs'ün yetiştirdigi büyük âlimlerdendir. Endülüs Emevileri’nin başşehri olan, dönemin ilim yuvası Kurtuba’da dünyaya geldi. Doğum tarihi VI. Yüzyılın sonları ve VII. Yüzyılın başları olarak tahmin edilmiştir. Kurtuba'da çiftçilikle ugrasan bir ailenin çocugu olarak dünyaya geldi.
    İlmi tutumu
    Tefsir, hadis, kıraat, fıkıh gibi İslami ilimlerde çok iyi yetişmiş olduğunu kaleme aldığı eserleriyle ortaya koyan Kurtubî’yi Zehebi “ilimde derya” olarak nitelendirmiş diğer âlimlerde hakkında benzer ifadeler kullanmışlardır.
    El-Kurtubî eserlerinde Ehl-i Sünnet’i savunmuştur. Başta Mu’tezile olmak üzere İmamiyye, Râfiziyye, Kerramiyye gibi fırkaları eleştirmiştir. Amelde Maliki itikatta Eş’ari olmakla birlikte mezhep taassubuna karşı çıkmış ve taklitçiliği bir metot olarak benimsemediğini dile getirmiştir. Kitap ve sünnet yolunu tutan tasavvuf ehline karşı çıkmamışsa da cehalet ve hurafe temeline dayanan sûfiler hakkındaki olumsuz tutumunu açıkça ortaya koymuştur. Bu arada devlet adamlarını çekinmeden eleştirmiş, zamanın idarecilerinin rüşvet aldığını ifade etmiş. , onların hukuk dışı davrandıklarını, menfaat karşılığında hükmettiklerini, Allah’ın dinini değiştirdiklerini ileri sürmüştür.
    RAZİ
    Fahreddin Razi (1148, Rey - 1209, Herat), İran'lı müfessir ve bilim adamı.
    Künyesiyle beraber adı Muhammed bin Ömer bin Hüseyin bin Hüseyin bin Ali et-Teymî el-Bekrî'dir. Babası da büyük bir Horasan alimiydi ve ilk eğitimini ondan aldı. Dini ve fen bilimlerini zamanının ve şehrinin ünlü alimlerinden aldı. Eğitimden sonra seyahat etmeye beşladı. Harezm’de Mutezililerle, Herat’ta ise Kerramiyye mensuplarıyla tartışmalarda bulundu. Horasan'da Kutbeddin Muhammed tarafından ilgi gördü. Derin ve ehl-i sünnete tam bağlı bir alim olmasından dolayı gittiği şehirlerde oldukça dikkat ve nefret topladı.
    Razi, dini ilimlerde olduğu kadar pozitif bilimlerde de oldukça başarılı bir bilim adamıydı. Özellikle fizik konularıyla ilgilenmiş, cisimlerin hareketi ve ses üzerine çalışmıştır.
    Eserleri
    Razi'nin şüphesiz en önemli eseri Mefatih'ul Gayb isimli Ku'an tefsiridir. Tefsir-i Kebir (büyük tefsir) diye de bilinen kitabın ismi Türkçe'ye gaybın anahtarları şeklinde çevrilebilir. Nesefi, bu tefsirin kısaltılmış şeklini içeren Vâdıh isimli bir kitap yazmıştır


    İBNU KESİR
    İbn Kesîr (1301-1373) , Suriyeli muhaddis, müfessir ve tarihçi.
    Ebu'l-Fida İsmail İmadu'd-Din îbn Ömer îbn Kesîr İbn Davud îbn Kesîr el-Dımaşkî el-Kureyşî, Şam yakınlarındaki Busrâ'ya bağlı Micdel veya Mecdel köyünde Hicrî 701 (Milâdî 1301) yılı civarında dünyaya geldi. el-Bidâye ve'n-Nihâye isimli eserinde belirttiğine göre, babası hicrî 703 senesinde vefat ettiği zaman kendisi üç veya dört yaşlarındaydı.Ailesi ile birlikte yedi yaşlarında Şam'a yerleşmiş, İsmail İbn Kesîr'in yetişmesinde ağabe¬yi Abdülvehhab'ın etkisi büyük olmuştur. İlk dinî bilgileri aile yuvasında almış olan îbn Kesîr, daha sonra Burhâneddin el-Fezârî, Kemaleddin İbn Kâdî Şihne, Kasım îbn Asakir, İshak İbn Amidî, Muhammed İbn Zinâd, İbn er-Rabî ve îbn Teymiyye gibi devrinin ünlü bilginlerinden tefsir, hadis öğrenmiştir. Genç yaşta eserler yazmaya başlayan îbn Kesîr, "Tehzîbü'l-Kemal" adlı eserin müellifi el-Mizzî'nin derslerine devam etmiş ve onun kızıyla evlenerek damadı olmuş¬tur. Bilahare Karâfî, Debbûsî, Uranı ve Hutenî gibi bilginlerden icazet almıştır. Uzun yıllar Şam'ın ünlü medreselerinde dersler vermiş daha sonra Hecibiye Medresesi müderrisliğine tayin edilmiştir. Subkî'nin vefatından sonra da meşhur Eşrefîyye Dâr'ül-Hadîsi hocalığına geçmiş¬tir. Yetiştirdiği sayısız öğrenciler arasında; İbn Hacer gibi büyük hadis bilginleri, Şihâbüddin îbn Hiccî, Hafız Ebu'l-Mehâsin el-Hüseynî gibi o devrin meşhur âlimleri de bulunmaktadır.
    Ömrünün sonlarına doğru gözlerini kaybetmiş olan İbn Kesîr, Hicrî 774 (Miladî 1373) senesi Şaban ayının 26. perşembe günü 74 yaşında iken Şam'da vefat etmiştir.
    SÜMEYYE KORKMAZ İLA 1 B 10070174

    YanıtlaSil
  170. İSMAİL HAKKI BURSEVİ
    Bursa da 30 seneden fazla durup burada vefat ettiği için bursevi lakabıyla meşhur olmuştur. Babası onu, bağlı bulunduğu Şumnulu Osman efendiye küçük yaşlarda götürüp el öptürdüğü söylenir. Büyüdüğünde de bu bağlılığı devam eder. Kendisi aynı zamanda usta bir hattattır. Şeyhi tarafından ilk Üsküp e gönderildi. Devlet adamlarını eleştirdiği için sevilmedi ve Köprülü ye geçmesi uygun görüldü. Buradan da halkın ısrarıyla Usturumca ya ordan da bursa ya geçti. Şeyhinin izniyle bursa Ulu Cami de vaaz vermeye başladı. Sonra bu vaazlarında Fatiha dan itibaren Kur anı tefsir etmeye başladı. Vaazlarda söylediği tefsire tasavvufi yorumlar ve şiir ekleyip Arapça olarak kitap haline getirdi. Böylece Ruhhul beyan adlı tefsiri ortaya çıkmış oldu.
    Tefsiri=
    İşari tefsir ekolüyle yazılmıştır. Tefsiri yazılmadan önce vaaz şeklinde olduğu için meviza ağırlıklıdır. Hem rivayet hem de dirayet metodu kullanılmıştır. Ayetler öncelikle ayetlerle sonra hadislerle açıklamıştır. Gerektiğinde belagata da başvurmuştur. Bursevi hocanın islamın itikat esaslarına ters düşen görüşleri de olmuştur. Mesela ‘ nübüvvet sona ermiş olmayıp ümmet içindeki veliler aracılığıyla devam etmiştir.’ ya da ‘ peygamberler ve hatta veli kullar bu dünyada Allah ı kalp gözüyle görebilmişlerdir’ gibi düşünceleri vardır.

    MUHAMMED ABDUH
    Başlarda okuma isteği yoktu sonradan Şeyh Derviş Hızır la görüşmesiyle hayatı değişti. İlim aşkıyla Kahire el-ezher e gitti. Okulda mantık, matematik gibi dersler göremeyince o sıralarda Mısır a gelen Cemaleddin Efgani den bu dersleri aldı. Başarılı bir öğrenci olmasına rağmen Mutezileyi Eşariye ye tercih ettiği yönündeki söylentiler yüzünden orta dereceyle okulunu bitirdi. El-ezher e hoca olarak atandı. Siyasi işlere karıştı. El-vekailul mısrıyye gazetesinde yazılar yazdı. İngiliz sömürgesine karşı çıktığı için Beyrut a sürüldü. Siyasi işlerle bir yere varılamayacağını anlayınca Kahire ye döndü. Efganiyle görüşmelerini askari seviyeye indirdi. Yönetimle arası düzeldi. Sonrada hastalanarak İskenderiye de vefat etti.
    Tefsiri=
    Eserinin adı Tefsirul- Menar dır. Bu eseri kaleme alan öğrencisi Muhammed Reşid Rıda dır. Bu tefsiri bitirmeye Abduh un ömrü yetmemiş Nisa suresi 126. Ayetindeyken vefat etmiştir. Öğrencisi Muhammed hocasının metodu üzerine tefsiri devam ettirmiş fakat onunda ömrü yetmemiş Yusuf suresi 52. Ayete kadar gelebilmiştir. Bu tefsir bölüm bölüm el-Menar dergisinde yayımlanmıştır. Adını da buradan almış olsa gerektir. Tefsirinde kuru ve teknik bilgi yerine insanların dünya ve ahirette mutluluğunu sağlayacak sağlam bir itikad üzere olmasına dikkat etmiştir. Bunu içinde klasik müfessirleri Kur an daki hidayet ve irşadı ihmal ettiklerinden sadece sarf, nahiv, belagata boğduklarından dolayı onları eleştirir. Taklitçiliğe karşı olduğundan başkalarından etkilenmemek için onların tefsirlerine bakmadığı ve metinden kendi anladıklarını çıkarmaya çalışmıştır. Tefsirirni yazarken önünde Kur an ve celaleyn tefsiri hariç bir şey bulundurmamış hatta yeri geldiğinde celaleyn i bile tenkit etmiştir. İsrailiyyata yer vermemiştir.
    Ayşegül Göktaş ilahiyat 1/B 10070118

    YanıtlaSil
  171. MUHAMMED İZZET DERVEZE
    Filistin de doğdu. Maddi imkansızlık nedeniyle okuyamadı hayata memuriyetten başladı. Çeşitli yerlerde görev yaptı. En son Filistin İslami vakıflar genel müdürlüğüne tayin edildi. Filistin in İngiliz işgaline karşı olduğu gerekçesiyle Filistin de oturması yasaklandı. Posta ve telgraf idaresinde çalışırken ittihatçılardan etkilendi ve 2. Meşrutiyetin ilanından sonra İttihat ve terakki cemiyetine üye oldu. Arap milliyetçiliği yaptığı için tutuklandı. Bu süreç zarfında kur anı hıfzetti ve bazı eserler yazdı. Eserlerini tutuklu bulunduğu hapishanelerde yazdı. Kur anı nüzul sırasına göre tefsir etmeyi düşündü. Hayatını iki dönüme ayıracak olursak biri Arap milliyetçiliği etrafında gelişen düşünce, diğeri ilmi çalışmalarına ağırlık vermek.
    Tefsiri=
    Tefsirinin adı tefsirul hadistir. Bu eseri telif ederken 247 eserden yararlanmıştır. Tefsirini nüzul sırasına göre yapmıştır. Ayetleri sırayla ele almayıp aynı konudaki ayetleri gruplandırmıştır. Tefsirinde siyer bilgilerini kullanmıştır. Kur an ilkelerini amaçlar ve araçlar olarak sınıflandırmıştır. Sade bir üslubla yazmış, nahiv ve kelama fazla girmemiştir. Cemaleddin efgani ve Muhammed abduh tan gelen ekolün akla ağırlık veren metodundan etkilenmiştir.

    SEYYİD KUTUB
    Mısır da dünya ya geldi. Küçük yaşta Kur an ezberledi. El-ezher de okudu. 1941 de sosyoloji doktorası yapmak üzere Maarif vekaleti tarafından Amerika ya gönderildi. 1945 te düşünce yapısından dolayı Mısır a geri döndü. Dünyadaki sosyal adaletin İslamda ve Kur an da olduğu görüşünü savundu. 1951 de İhvan teşkilatında aktif rol aldı. 1954 te Cemal Abdünnasır a düzenlenen suikast girişimi nedeniyle birçok Müslüman kardeşler üyesi gibi o da tutuklandı. 15 yıl hapis cezası verildi. Meşhur tefsiri Fi zilalil Kur an ı hapishanedeyken yazdı. Serbest bırakıldıktan sonra içinde bulunduğu durumu anlatmak için Yoldaki İşaretleri yazdı. 1965 te Nasır a karşı düşünceleri yüzünden tekrar tutuklandı ve birçok ülke aliminin Nasır ın idam emrine karşı çıkmasına rağmen Seyyid Kutub 29 ağustos 1966 da idam edildi.
    Tefsiri=
    Eserini adı Fi zilalil Kur an dır. Bu eseri yazmaktaki amacı Kur andan yola çıkarak yeni ve ideal bir insan, hayat, toplum ve insanlık modelini oluşturmaktır. Tefsiri günümüze güzel bir şekilde hitap etmektedir. Her surenin girişimde o surenin iniş maksadı, adı, ayet sayısı,Mekki veya Medeni oluşu hakkında bilgi verir. Ayetleri teker teker değil konu bütünlüğünü ele alarak inceler. Dirayet tefsiridir. Kuranı Kuranla tefsir etme yoluna sıkça başvurmuştur. Müteşabih ayetleri tevil etmekten kaçınır. Neshi ise iniş sürecinin tabii bir olgusu olarak görür. Diğer müfessirlerin eserlerinden faydalanmıştır.

    İBNU AŞUR
    Tunus ta doğmuştur. Zeytune Üniversitesinde öğretim üyeliği yapmıştır. Üniversitedeki görevi ve akademik faaliyeti yanında Maliki Kadılığı da yapmıştır. Tunus ta Meclisi Şer i Maliki Müftüsü ve Başmüftü vekili daha sonrada Baş müftü oldu. Aynı zamanda da üniversitede ilmi kurul üyeliği yapmıştır. İlk Maliki şeyhülislamı oldu. Aynı anda Zeytune Üniversitesi Rektörü olmuştur. İlim çalışmaları böyle giden İbn Aşur 1973 yılında Tunus ta vefat etti.
    Tefsiri=
    Eserin adı et-tahrir vet-tenvir dir. 130 sayfalık mukaddimesi vardır. 30 cilttir. Ayetleri kur andaki sırasına göre ele alıp tefsir etmiştir. Kur anı Kuran la tefsir metoduna başvurmuştur. Gerektiğinde Hz.Peygamber den gelen tefsiri ve sahabe tefsirine de başvurmuştur. Arap Dil ve Belagatı iyidir bunu da tefsirinde kullanmıştır. Şer i hükümlerin hikmet ve gayelerine önem vermiştir. Müfessir Kur an ın indiği ilk döneme işaret etmekle birlikte o devri aşan her çağa hitap gücünün olduğu da belirtir. Eser hem klasik hem de çağdaş anlayışların karışımından ortaya çıkmıştır.
    Ayşegül Göktaş ilahiyat 1/B 10070118

    YanıtlaSil
  172. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  173. İBN EBİ HATİM (H.240-327/M.854-939)
    * Rey’de doğmuş ve orada vefat etmiştir.
    * Reydeki ilmi ortam ve ailesi onun yetişmesinde önemli rolü vardır En başta gelen hocası zamanın önemli hadis alimi olan babasıdır. Dönemin önemli hocalarından ders almıştı
    * Yaptığı seyahatler onun geniş bir rivayete sahip olmasını sağlamıştır
    * Aklın alanını en aza indirmiş ve nasları te'vil etmeksizin onlardan hüküm çıkarmayı esas alan bir anlayışa sahiptir
    * Tefsiri bir rivayet tefsiridir.
    * Hz. Peygamberden, sahabeden ve tabiinden gelen rivayetleri toplamaya çalışmıştır
    *Tefsiri ;Tefsir’ül Kuran’ül Azim’dir.
    *Eseri kaleme alırken Hz. Peygamber, sahabe ve tabiundan gelen rivayetler bir muhaddis gibi derlemeyi hedef alır

    Ez-Zemahşeri ( h.467-538 / m.1075-1143)
    *mazbut bir ailede yetişen zemahşeri ilköğrenimini aileden almıştır.
    *Buhara, Mekke gibi birçok şehri ilim öğrenmek için ziyaret etmiştir.
    *İtikatta mutezile fıkıhta hanefidir.
    *Tefsirini Mekke de yazmıştır
    * Kendisi bir dilci,edebiyatçı,kelamcı ve müfessirdir
    * Tefsiri dil ve belağat yönünden önemlidir.
    Kendinden önceki tefsirlerden yararlanmış kendisinden sonra gelen dirayet tefsirlerine de kaynaklık etmiştir
    *Kendisi mutezile olması ve görüşlerini eserinde desteklemesinden dolayı eleştirilmiştir
    * Şiirle iştihat etmiş, israiliyata, uydurma ve zayıf hadise azda olsa yer vermiştir
    * Kendisi ehli sünnet akidesine ters düşmesine ragmen tefsiri en çok okutulan ve istifade edilen tefsirler arasındadır.
    * Tefsiri belagat yönünden kur’an’ın mucizeliğini ortaya koymuş.
    *Tefsirinin tam adı el-Keşşaf an Hakaiki't Tenzil ve Uyuni'l Ekavil fi Vucuhi't Te'vil'dir.
    Ümmügülsüm Gümüş 10070127 1/B

    YanıtlaSil
  174. İBN EBİ HATİM (H.240-327/M.854-939)
    * Rey’de doğmuş ve orada vefat etmiştir.
    * Reydeki ilmi ortam ve ailesi onun yetişmesinde önemli rolü vardır En başta gelen hocası zamanın önemli hadis alimi olan babasıdır. Dönemin önemli hocalarından ders almıştı
    * Yaptığı seyahatler onun geniş bir rivayete sahip olmasını sağlamıştır
    * Aklın alanını en aza indirmiş ve nasları te'vil etmeksizin onlardan hüküm çıkarmayı esas alan bir anlayışa sahiptir
    * Tefsiri bir rivayet tefsiridir.
    * Hz. Peygamberden, sahabeden ve tabiinden gelen rivayetleri toplamaya çalışmıştır
    *Tefsiri ;Tefsir’ül Kuran’ül Azim’dir.
    *Eseri kaleme alırken Hz. Peygamber, sahabe ve tabiundan gelen rivayetler bir muhaddis gibi derlemeyi hedef alır

    Ez-Zemahşeri ( h.467-538 / m.1075-1143)
    *mazbut bir ailede yetişen zemahşeri ilköğrenimini aileden almıştır.
    *Buhara, Mekke gibi birçok şehri ilim öğrenmek için ziyaret etmiştir.
    *İtikatta mutezile fıkıhta hanefidir.
    *Tefsirini Mekke de yazmıştır
    * Kendisi bir dilci,edebiyatçı,kelamcı ve müfessirdir
    * Tefsiri dil ve belağat yönünden önemlidir.
    Kendinden önceki tefsirlerden yararlanmış kendisinden sonra gelen dirayet tefsirlerine de kaynaklık etmiştir
    *Kendisi mutezile olması ve görüşlerini eserinde desteklemesinden dolayı eleştirilmiştir
    * Şiirle iştihat etmiş, israiliyata, uydurma ve zayıf hadise azda olsa yer vermiştir
    * Kendisi ehli sünnet akidesine ters düşmesine ragmen tefsiri en çok okutulan ve istifade edilen tefsirler arasındadır.
    * Tefsiri belagat yönünden kur’an’ın mucizeliğini ortaya koymuş.
    *Tefsirinin tam adı el-Keşşaf an Hakaiki't Tenzil ve Uyuni'l Ekavil fi Vucuhi't Te'vil'dir.
    Ümmügülsüm Gümüş 10070127 1/B ilahiyat

    YanıtlaSil
  175. İBN-İ EBİ HATİM
    Reyde doğmuş ve 85 yaşında iken burada vefat etmiştir.Reydeki zengin ilmi ortam ve ailesi onun yetişmesinde önemli bir rol oynamıştır.Zamanın en önemli alimlerinden biri olan Ebu Zura Erraziden ders almıştır.Çok ilmi seyehatler yapmıştır.İbn Hatim aklın alnını en aza indiren ve nassları tevil etmeksizin onlardan hüküm çıkarmayı esas alan bir anlayışa sahiptir.Tefsirinin yarısı kayıptır.Eser 1997 de Suudi Arabistanda neşredilmiştir.Eksik yerler ibn hatimden gelen rivayetlerle doldurulmuştur.Orjinal rivayetlerle başka yerden gelen rivayetler karışmıştır.
    CENGİZ KARAAĞAÇ 10070140 ŞUBE/B

    ZEMAHŞERİ
    Büyük bir dil edebiyat kelemcı ve müfessir dir.Mekkede uzun süre kaldığı için carullah Zemahşeri lakabı verilmiştir.Okuma yazma öğrenip hafız olduktan sonra donanım için Buhara ya gitmiştir.Zemahşeri itigatta mutezile fıkıhta ise Hanefi dir. Fıkıh tefsir kelam gibi dersler almıştır.
    Tefsiri Eseri kısaca keşşaf olarak bilinir.Dil yönüyle oldukça zengin olan eseri 2 yılda Mekkede tamamlamıştır.Önceki tefsir ve müfessirlerden yaralanmış ve onları nakletmiştir.Dirayet tefsiridir.Kendisinden sonra gelenler ondan yaralanmıştır.Ehli sünnet alimlerini tenkit etmiştir. Genelde soru cevap yöntemini kullanmıştır.
    CENGİZ KARAAĞAÇ 10070140 ŞUBE / B

    YanıtlaSil
  176. FAHRETTİN RAZİ
    Rey şehrinde doğdu. Lakabı Fahruttindir. Aslen taberistanlıdır.Soyu kureyş kabilesine dayanır.İlk olarak babasından ders almıştır daha sonra devrin büyük alimlerinden ders almıştır.İlim tahsilinde seyahatler yapmıştır.İlk gittiği yer harzem dir .Fahrettin Razi sadece tefsir ilminde alim olmayıp bütün ilmlerde alim bir müfessirdir.Razi kelem tefsir edebiyat fizik kimya anstronomi tıp ilimlerinde alim bir zattır.Rzi kelam ilminde diğer ilimlerden daha fazla derinleşmiştir.Razi akılcıdır kelamda diğer alimlerden dahafazla akla önem vermiştir.Tefsirinin adı Mefetihul gayb dir.Tefsirinin maksadı akıl prensipleri ışığında kurana yöneltinen saldırıları hücumları çürütmektir.Kuranda herşeyin mevcut olduğuna inanır.Ehli sünneti ehli sünnetin dışındaki mezheplere karşı savunur.Tefsirinde her sure müstakil bir kitaptır. Tefsirinde önce ayetle ayeti tefsir eder.
    Cengiz karaağaç 10070140 şube/B

    KURTUBİ
    Kurtubada doğdu. Önce arapça ve şiir sonrada kuranı kerim öğrendi.Büyük alimlerden DİLBİGİSİ NAHİV BELEGAT KURAN İLİMLERİ ve Fıkıh dersleri aldı.fıkıhta maliki mezhebine itigatte ise eşari mezhebine mensuptur.Tefsirinde rivayete ağırlık vermesine rağmen dirayeti ihmal etmemiştir.Sahabe ve tabiun söz ve görüşlerinden başlayıp kendi zamanına kadar yazılan tefsirlerden bol bol alıntılar yapmış ayetlerin tefsirine dair ozamana kadar söylenen ve yazılanları toplamıştır.Kuranı baştan sona tefsir etmiştir.
    Cengiz karaağaç şube/B 10070140

    YanıtlaSil
  177. İBN KESİR
    Tarih Tefsir Hadis ve Fıkıh da öne çıkmış alimlerdendir.Küçük yaşta dimeşke göç etti. Dimeşk de fıkıh tarih hadis kelam dersleri aldı. Fıkıhta şafii mezhebine bağlı olmasına rağmen diğer mezheplerede açıktı.Tefsiri rivayet tefsiridir.Tefsiri mukaddime ile başlar.Önce ayeti verir onu açıkladıktan sonra konuyla ilgili rivayetleri sırayla verir.Kendisinden önceki tefsirlerden alıntılar yapar. Muhaddis olması sebebi ile hadisleri tenkit ve tercih ederdi.
    EBUSSUUD

    İstanbulda dünyaya geldi. Ailesi İskiliplidir.İlk dersini babasından almıştır.26 yaşında icazet alrak müderris olmuştur.Çeşitli medreselerde müderrislik yaptı.Osmanlı zamanında 29 sene şeyhul İslamlık yaptı.Osmanlıda kuranın tamamını tefsir edenlerin başında gelir.Eserini arpça ile yazmış ve eserini kanuniye sunmuştur.Zemahşeri Razi ve Beydaviden etkilenmiştir.Kuranın belagatı ile tesbitler yapmıştır.Şiirden yararlanmıştır.İsrailiyattan yararlanmış bazılarının olduğunu söylemiştir.Mezhep görüşleri arasında karşılaştırmalarda bulunur.
    CENGİZ KARAAĞAÇ 10070140 ŞUBE/B

    YanıtlaSil
  178. İBN EBİ HATİM
    Rey'de doğmuştur ve Rey'de vefat etmiştir.Rey gibi zengin bir ilmi ortamda ve seçkin bir aileye mensup olması yetişmesinde önemli rol oynamıştır.Kıraat eğitim ve öğretim için bölgenin en meşhur Kıraat alimlerinden ders almıştır.Tefsirini tam adı ,Tefsiru'l-Kur'ani'l Azim Müsneden 'sn Rasulillehi ve's-Sahabeti ve'Tabiin'dir.İbn Ebi Hatim'in bu eseri yazmadaki hedefi tefsirin isminden de anlaşılacağı gibi sadece Hz Peygamber'den sahabeden ve tabiinden galen tefsir rivayetlerini bir muhaddis titzliği içinde değerlendirmektir.Bu bakımdan o, tefsirinde kendi görüşlerini belirtmekten özellikle kaçınır.Onun tefsiri bir hadis kitabı görüntüsündedir. NESİBE SARIGÜL İLAHİYAT 1-B 10070209

    YanıtlaSil
  179. ez-ZEMAHŞERİ
    Zemahşeri büyük bir dilci, kelamcı, müfessirdir.Zemahşeri Buhara'da muhtelif hocalardan Uslü Fıkıh ,fıkıh(hanefi fıkhı),Hadis,tefsir, kelam ,mantık felsefe ve kela dersleri aldı. Zemahşeri itikadda eteşli bir Mu'tezile ,fıkıhta ise Hanefi'dir.Ehli sünnet alimleri ile onları tahkir etme derecesinde alay eden keskin ve katı bir tutumu vardır.Tefsirinin tam ismi el-Keşşaf an Hakaikı't-Tenzil ve Uyuni'l -Ekavil fi vücühi't-Te'vil'dir.Üzerinde yüzlece haşiye ,ta'lik ve reddiye yazılmış bir kitaptır.Zemahşeri'nin bu tefsiri daha ziyade dil ve belagat bakımından önemlidir.Çünkü Kur'an-ın mucizeliğini ortaya koymaya çalışmıştır.Eser bu yönden kendinden sonra gelen bütün dirayet tefsirlerine keynek olmuştur.NESİBE SARIGÜL İLAHİYAT 1-B 10070209

    YanıtlaSil
  180. el-KURTUBİ
    Kurtuba'da doğdu.Kaynaklar Kurtubi'yi ,salih,arif ve mütevazi kişiliği ve sade yaşantısı ile tanınan ilimde yüksek bir dereceye ulaşmış bir alim olarak tanıtır.Fikihta Maliki mezhebine mensuptur fakat tefsirine bakyığımız zaman onun ,mezheb tassubuna kapılmadığını ,hatta bu eserinde zaaman zaman diğer mezheblerin görüşlerini de tercih ettiğini görürüz.İtikad mezhebi ise Eş'aridir.Eserinin ismi el-Camiu li-Ahkami'l Kur'an 'dır Eser ahkam ağırlıklı olduğu için tefsiri Ahkemu'l-Kur'an 'lar içinde sayanlar da olmuştur.Kur'an'ın fazileti,okunuşunun keyfiyyeti,tefsiri ,i'cazı,cem ve tertibi,müfessirlerin dereceleri ve tefsir ile ilgili daha bir çok konuya tahsis ettiği oldukça geniş bir mukaddime ile başlar.Kurtubi rivayet ağırlıklı ,son derece faydalı bir eser ortaya koymuştur.Tefsirde rivayete ağırlık verilmesi yanında dirayet de ihmal edilmiş değildir.NESİBE SARIGÜL İLAHİYAT 1-B 10070209

    YanıtlaSil
  181. er-RAZİ
    Razi yalnız islami ilimlerle değil ,zamanın bütğn ilimlerinde mütehassıs idi.Pek çok alim yetiştiren Fahruddin Razi kelam,tefsir,fıkıh ve usulu fkıh gibi dini ilimlerde çok derin bir alim olduğu gibi, edebi ilimler , metematik,fizik,kimya,astronomi,tıb gibi zamanın fen ilimlerinde de söz sahi idi. Razi'nin en meşhur olduğu ılim kelamdır.Kelam ilmini ilimlerin en şerflisi ve en mükemmmeli olarak görür.Razi dönemindeki islam düşünürlerine oranla daha fazla akılcıdır ve kelam ilminde de akla diğer alimlerden daha fazla değer vermiştir.Tefsirinin ismi Mefatihu'L Gayb'dır.Razi ayetlerin tefsirinde ,bazen sebebi nuzulu ile bazen kelime tahlilleri ile bazen de farklı kıraatleri zikretmekle ,çoğunlukla da ayetler arasındaki münasebeti kurarak başlar.Bir ayeti tefsir ederken önce onu açıklayan başka ayet veya ayetlere işaret eder.Bu arada ilgili hadis veya rivetlere de yer verir. Sonunda ayetten çıkarılabilecek neticeleri sıralar.NESİBE SARIGÜL İLAHİYAT 1-B 10070209

    YanıtlaSil
  182. İBNU KESİR
    Taberi'den sonra en büyük rivayet tefsircisidir.çeşitli hocalardan fıkıh,usulü fıkh,hadis, tarih ,kelam ,dersleri aldı.Tefsirinin ismi Tefsiru'l Kur'ani'l Azim 'dir.Eserin rivayet tefsiri arasinda önemli bir yeri vardır.Bununla birlikte müfessir yer yer kendi görüşlerine de yer vermiştir.İbn Kesir tefsirinde önce tefsir edeceği ayeti verir.Onu kolay ve özet ifade ile açıkladıktan sonra varsa konu ile ilgili diğer ayetleri sıralar.Bu nedenle onun bu tefsiri Kur'anın Kur'anla tefsirinde haklı bir şöhret yapmıştır.Daha sonra da konu ile ilgili hadisleri verir.İsrailiyyat konusunda hassasiyetlidir.İsrailiyyat ile ilgili rivayetlerden kaçınılması gerektiğine bazen genel olarak bazende örnekler vererek temas eder.NESİBE SARIGÜL İLAHİYAT 1-B 10070209

    YanıtlaSil
  183. EBUSSUUD
    Ebussud ilk deslerini babasından aldı.Tefsirinin tam adı ,İrşadu'l'Aklı's-Selim ila Mezaye'l-Kur'ani'l-Kerim'dir.Osmanlı döneminde yetişen alimlerin çoğu Kur'an'ın tamamını tefsir etmeyipdaha önce yazılan tefsirlere haşiye ve ta'lik yazmakla yetinmişlerdir.Ebussud bunlar arasında Kur'an'ın tamamını tefsir edenlerin başında yer alır.Zemahşeri,Beydavi ve Razi'nin tefsirlerinden faydalanmıştır.Tefsirin en önemli özellliği Kur'an ayetlerinin fesahat ve belağatıile yapmış olduğu tespitlerdir.Müfessir bazen israiliyyat türü rivayetlerden yararlanmıştır fakat bunların bazılarının uydurma olduğunu belirtmiştir.Ebussuud bir şeyhin evladı olmasına rağmen tasavvufa sıcak bakmamıştır. NESİBE SARIGÜL İLAHİYAT 1-B 10070209

    YanıtlaSil