TEFSİR- 9. Rivayet tefsiri - Dirayet tefsiri


TEFSİR- 9. Rivayet tefsiri ile dirayet tefsirinin birbirini içermesini
derste okuduğunuz tefsir metinleri çerçevesinde örneklendirerek yazınız.

60 yorum:

  1. 10070175 ESMA KOÇ
    İlk olarak rivayet ve dirayet tefsirlerinin tanımını yapalım.Rivet tefsiri; ayetler hakkında günümüze gelen rivayetleri eksiksiz aktarmadır.Dirayet tefsiri ise kişinin kendi tercihine göre bir nevi yorumdur.İki tefsir yöntemide içiçedir.Şöyleki rivayat tefsinin ilklerinden olan Taberi tefsirinde birbirini destekleyen rivayetleri sıralar, senedlerini de söyler.Bu rivayetleri kendi tercihine göre seçip ,kendini destekler şekilde zikretmesi zaten bir dirayettir.Dirayet yapanda aynı konumdadır.Yorumunu açıklar sonra kendine destek arar ve leyhindeki rivayetleri söyler.
    1.HZ.PEYGAMBER
    2. SAHABE
    3. TABİİN
    4.TEBEİTABİİN
    5. RİVAYET TEFSİRİ(Hz.Peygamberden rivayet ettiler)
    6. DİRAYET TEFSİRİ(Kendi tefsirlerini yaptılar.)
    *ANLAMA-AÇIKLAMA-YORUMLAMA(Tefsir insan faliyetidir.)

    YanıtlaSil
  2. Rivayet tefsiri
    Bu tefsirlerde Hz. Peygamberin sünnetleriyle ya da sahabenin o ayet hakkında ne anladıklarını belirten tefsir çeşididir. Tabiinin görüşlerini ise bazı tefsirciler almıştır bazıları ise almamıştır. Taberi’de ve ondan öncekiler genellikle rivayet tefsirini kullanmıştır. Ancak taberinin tefsirini incelediğimizde bazı kısımlarda kendi görüşünü yansıttığını görebilmekteyiz. Rivayet tefsiri genel olarak iki devire ayrılabilir. İlki rivayet devridir. Bu devir için şunlar söylenebilir: Hz. Peygamber kuranın anlaşılması zor olan ya da sahabenin tam olarak kavrayamadığı ayetleri onlara açıklamıştır. Daha sonra sahabeler tabilere bu açıklanan ayetler aktarmıştır bu zincir böyle devam etmiştir ancak zincir ilerledikçe tefsirciler kendi yorumlarını da katmıştır çünkü aradaki zaman artmış ve kapalılıklar çoğalmıştır. İkincisi ise tedvin devridir. Bu devir için ise: tedvin devrine kadar elimizde belli bir kitap yoktu genellikle hadis kitaplarının içinde tefsir babı olarak vardı. Daha sonradan bu bablar ve rivayetler toplandı ve müstakil kitap oluştu bize düşen de ilk kim tedvin etti ne tür topladı bunu belirlemektir. Tabi burada tefsir eden ile tedvin eden ayırt edilmelidir.

    Dirayet tefsiri
    Dirayet tefsiri yalnızca rivayetleri toplamakla kalmayıp rey ve içtihadı da içeren tefsirlerdir. İlk başlarda bu tefsir türüne sıcak bakılmamıştır ancak rey ile tefsir yapılmayacak olsaydı, bugünkü dini hükümlerin çoğuna vakıf olamazdık. Aslında tefsir bütünüyle bir dirayet işidir çünkü rivayet tefsirinin en iyi örneklerinden olan Taberi bile tefsirinin içinde bazı bölümlerde kendi görüşlerini de belirtmiştir. Dirayet yapanlar ise bir görüş belirtecekleri zaman ilk önce peygamberin sözlerine sonra sahabenin sonra tabilere bakarak görüş belirtirler. Fahruddin er-Razi de bu tefsir türünde güzel bir örnektir.
    10070122

    YanıtlaSil
  3. Kur’ân-ı Kerîm’in tefsirini yaparken
    1. Kur’ân’ın kendisinden
    2. sünnetten
    3. sahabilerden bize ulaşan haberler
    4. m e r f û’ şer’î bir kaynağa dayanan tâbiûn sözleri´nden istifade edilerek yapılan tefsire rivayet tefsiri denir
    dirayet tefsiri ise tüm bunlara ek olarak(yani rivayet tefsirinin istifade ettiği maddeler)rey ve içtihadın eklenmesi işidir.Kuranı Kerim belli bir zamana mekana topluluğa hitap etmeyip bütün everene ve insanlığa hitap ettiği için rivayetler yoluyla gelenleri güncelleyerek insanlığın istifadesine sunulmasıdır.Yani asıl olan rivayet ve dirayet tefsirinin iç içe olduğudur.
    BÜŞRA KÜÇÜK 10070188 1-B

    YanıtlaSil
  4. RİVAYET TEFSİRİ
    Tefsir rivayet olarak başlamıştır.Rivayet tefsiri; Kur'an ayetlerini, ayetlerle hadislerle ve sahabe sözleriyle açıklamak ve izah etmek demektir.En sağlıklı yol ayetleri ve sahih hadisleri birlikte ele almak israiliyata yer vermemektir.Tefsir rivayet olarak başlamış fakat aynı zamanda dirayet işidir.Rivayetler arasından müfessirin seçim yapması bir içtihat işidir.Bu da dirayeti getirir.
    DİRAYET TEFSİRİ
    Kur'an ayetlerini, ayetler ve hadislerle tefsir etmekle yetinmeyip müfessirin kendi görüşlerine de yer verip akıl ve içtihatla yapılan tefsirdir.Müfessir ilmi gücüne göre ayetleri yorumlar bu yorumların da makbul olabilmesi için Kur'an ve sünnet bütünlüğüne uygun olması gerekir.
    Betül KARATAŞ 10070149 1/B

    YanıtlaSil
  5. Rivayet tefsiri, Kur'an'ın Kur'an ile,Hz.Peygamberin sünneti ile tefsirini veya sahabenin ayetler hakkında Allah'ın muradını beyan etmeye yönelik nakillerini içerir.Bu konuda tabiilerden gelen sözleri ulemanın bazısı rivayet tefsiri içine almış, bazısı almamıştır.
    Dirayet tefsir çeşidine içtihad veya akli tefsir de denir.Sadece rivayetlere bağlı kalmayıp dil,edebiyat,din,mezhep ve çeşitli bilgilere dayanılarak yapılan tefsirlerdir.
    Aslında rivayet ve dirayet tefsirleri iç içedir.Çünkü müfessirin tefsiri rivayet tefsiri olsa bile nakledeceği rivayetleri kendi re'yi ile seçer.Mesela İbn Kuteybe Ğaribu'l Kur'an adlı tefsirini yazarken Ebu Ubeyde ve Ferra'dan yararlanmış fakat kendi dirayet gücünü de ortaya koymuştur.Yine Taberi bütün rivayetleri topladıktan sonra aralarından kendi içtihadı ile seçim yapar.Yani rivayet aslında bir dirayet işidir.
    Derya Kırdar İlahiyat 1/B 10070173

    YanıtlaSil
  6. Kuran tefisirinden maksat insanların dünya ve ahiret hayatlarında saadet yollarını gösteren Kuranı anlatmaktır.Tefsirin gayesi insaoğluna her iki alemdeki saadet yollarını gösteren Kuranın anlaşılması yani Allah ın bu kelamı ile neyi murat ettiğini anlamaktır.Tefsiri iki kısma ayırabiliriz:
    1. Allah ve kitabından uzaklaştıran tefsirdir ki bu lafızların irabını, cümlelerin tahlililini belağat nüktelerinin işaretlerini açıklamaktan ibaret olan kuru öze inmeyen kabuk tefsirdir.
    2. Kuruluk hududunu aşan kabuktan sıyrılıp öze doğru inan insanların her yönden aydınlanmasını ve uyarılmasını sağlayan ruhları hidayete ve amele sevkeden Kurani hikmetlerin anlaşılmasını gaye eden tefsirdir.
    RİVAYET TEFSİRİ
    Bu tefsir çeşidine me’sur veye menkul tefsir adıda veririlir.Bu nevi, tefsir Kuranın Kuran ile Kuranın Hz. Peygamberin sünneti ile tefsirini veya sahabenin ayetler hakkında Allah ın muradını beyan etmeye matuf nakillerini ihtiva eder. Bu konuda taabilerden gelen sözleri ulemanın bazısı rivayet tefsiri içerisine sokmuş bazısı ise ondan imtina etmişlerdir.Sahabe ve taabilerden gelen tefsir rivayetleri,Taberi de ve Taberi den önceki rivayet tefsirinde bol miktarda kullanılmaktadır.
    DİRAYET TEFSİRİ
    Bu tefsir nevine Re’y veya Akli tefsirde denilir.Dirayet tefsiri sadece rivayetlere münhasır kalmayıp dil,edebiyat,din,mezhep ve çeşitli bilgilere dayanılarak yapılan tefsirlerdir.Burada bahsettiğimiz re’y den maksat içtihaddır.Bu tefsir nevi bir zarurrete bir maslahata mebni olarak zuhur etmiştir.Re’y tefsirinin caiz olmaması hususunda başlangıçta münakaşalar yapılmış bazıları buna cevaz vermez iken bazıları da uygun görmüştür.Kısaca re’y veya dirayet tefsiri ikiye ayrılıt.Biri mezmumdur caiz değildir.Diğeri ise memduhtur ve caizdir.Re’y ile tefsir yapmaya girişenler yaptıklarını teyit için Kuran da ki tedbbür ayetlerine ve Hz.Peygamberin sözlerine istinad ettiler.Eğer re’y ile tefsir yapılamayacak olsaydı bugünkü dini hükümlerin çoğuna vakıf olamazdık.Kuranı Memduh re’y ile tefsir edenler şöyle bir yol takip etmişlerdir.Onlar Kuran dan manalar taleb ediyor eğer onu kuran da bulamazlarsa sünnete müracaat ediyor talep ettikleri manayı Kuran da sünnette ve sahabede bulamıyorlarsa , o zaman müfret lafızların perygamber zamanında ki kullanılışı nazarı dikkate alınarak lügat,ıstılah ve sarfına müracaat ediliyordu.Bunlardan başka terkiplerin irabı belağatı hakiki mananın mecaz üzerine tahmili , kelamın siyakı yapılan rey ile tefsirin içtimaiyat ,tarih ve kainat kanunlarına mutabakatı yapılan izah tarzının peygamberin söz ,fiil ve takrirlerine uygunluğu göz önünde bulunduruluyordu.Fakat dirayet tefsircileri bu hususlardan birçoğunu ihmal etmişlerdir.En meşhur dirayet tefsirlerinden bazıları;Fahruddin er-Razi(Mefatihul Gayb)
    El-Beydavi(Envarul Tenzil ve Esarut-Te’vil,Ebu Suud(İrşadül Akli’s- Selim ila Mezayel Kitabil Kerim)

    İki tefsir çeşidindede bir içiçelik söz konusudur. Yani rivayet tefsirini yapan bir müfessir aslında dirayet metodununu da kısmen kullanır.

    ŞEYMA SARI -10070208-HAZIRLIKLI İLAHIYAT 1- B ŞUBESİ

    YanıtlaSil
  7. Tefsir,ilk önceleri Peygamber(sav) ve sahabelerden nakledilen sözlerden ibaretti.Müfessirler nakledilen bu sözlerle tefsir yapıyor ve kendi görüşlerine yer vermiyorlardı.Bu tarzda yapılan tefsirlere RİVAYET TEFSİRİ adı verilmiştir.Rivayet tefsirinin yöntemi şu şekildedir;bir ayet tefsir edilirkenilk önce o konuyla ilgili açıklayıcı başka bir ayet zikredilir.Daha sonra Peygamber(sav)'in sünnetinden ve hadislerinden örnekler getirilir.Son olarak sahabe ve bazende tabiin sözleri nakledilir.
    İslam toplumunun gelişmesi,yeni ülkelerin fethi,değişik ilimlerin doğması üzeine müfessirler sadece rivayetlerin tefsir faaliyetlerinde yeterli olmayacağını anladılar ve Kur'an ve sünnete dayanarak re'y ve içtihadda bulunmak zorunda kaldılar.İşte tefsirde sadece rivayetlerle yetinmeyip kendi görüş ve düşüncelerini de aktaran akla dayalı bu yeni yönteme DİRAYET TEFSİRİ adı verildi.
    Aslında rivayet ve dirayet tefsirleri birbirleriyle alakalıdır ve iç içedir.Bir rivayet tefsirinde tefsire konulacak rivayetlerin seçimi ve tefsire yerleştirilmesi bile dirayet işidir.Ya da bir dirayet tefsirinde kendi görüşünü desteklemek için zikredilen rivayetler o tefsirin rivayet tefsiri özelliğini de taşımasını sağlar.
    HÜSNA KAYNAR 10070160

    YanıtlaSil
  8. Rivayet-Dirayet Tefsiri
    Genelde nakle dayalı,israiliyyat gibi olayları,tarihi bilgileri içerisinde barındıran tefsir türü rivayet tefsiri olarak adlandırılmışken,müfessirin yorumunu,akli yöntemleri sık sık görebileceğimiz tefsir türü ise dirayet olarak adlandırılmıştır.Taberi rivayete ağırlık vermişken Razi gibi bir müfessirimiz ise dirayetçi bir yöntem benimsemiştir.Fakat ne taberi dirayetten uzak kalabilmiştir ne de Razi rivayetsiz bir tefsir oluşturmayı amaçlamıştır.Çünkü aslında rivayte ve dirayet iç içedir.Mesela rivayetçi bir alim ayetleri belli bir sıraya göre düzenleyerek aynı zamanda dirayeti de kullanmış olur.Yine derste işlediğimiz bir dirayet örneği olarak Razi'nin ruhbanlarla ilgili verdiği ayrıntılı bilgilerde nakli ilimlerden yararlanmadığı söylenemez.Çünkü bu iki ayrı yöntem birbirinden kesin çizgilerle ayrılmış değildir.

    MERVE SULTAN KARAKAYA 10070146-1/B

    YanıtlaSil
  9. İlk olarak rivayet ve dirayet tefsirinin tanımlarını yapacak olursak: Rivayet tefsiri, ayetlerin ayetlerle, hadislerle, sahabe ve tabiinden gelen rivayetlerle açıklanmasıdır. Dirayet tefsiri ise, ayetleri açıklarken ayet ve hadislerle yetinmeyip çeşitli bilgilere dayanarak rey ve içtihatla yapılan tefsirdir.
    Sahabe ve ilk dönem âlimlerimiz genel olarak rivayetleri aktararak tefsir yapmışken, daha sonraları ihtiyaca binaen dirayet tefsirleri yapılmıştır ve bunlar ayetler ve hadislerin ışığında ortaya çıkmıştır. Ancak bu ayrımlar biçimseldir. Aslında rivayet ve dirayet iç içedir. Sonuçta rivayet tefsiri yapan bir müfessirin rivayetler arasında tercih yapması bir dirayettir. Dirayet tefsiri yapan bir müfessir de içtihadını sırf aklına göre yapmamıştır, çeşitli bilgilerine okuduğu rivayetlere dayanarak görüşünü bildirmiştir. Rivayet tefsiri deyince ilk akla gelen isimlerden olan Taberi ayeti tefsir ederken kendisine ulaşan rivayetler içinde önce kendi görüşünü destekleyen rivayetleri yazar daha sonra farklı görüşler arz eder. Öbür yandan Razi tefsirinde ayetin açıklanmasına yardımcı olacak rivayetleri aktarır. Sonuç olarak bu iki tür tamamen birbirinden farklı şeyler değildir, aksine birbirini tamamlayan iki türdür.
    Merve KILIÇ 1/B 10070170

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. RİVAYET TEFSİRİ İLE DİRAYET TEFSİRİNİN BİRBİRİNİ İÇERMESİ
      Tefsirin gayesi insanoğluna her iki alemdeki saadet yollarını gösteren Kur’an’ın anlaşılması, yani Allah’ın kelamıyla neyin murad edildiğini anlamaktır.Bu gayeye ulaşmak için tefsirde iki metod kullanılmıştır.Birincisi rivayet tefsiri, ikincisi dirayet tefsiridir. Dirayet tefsiri ; sadece rivayetlerle sınırlı kalmayıp, dil, edebiyat, din, mezhep ve çeşitli bilgilere dayanılarak yapılan tefsirdir.Rivayet tefsiri;kur’an’ın kur’an ile kur’an’ın Hz. Peygamberin sünnetiyle veya sahabenin ayetler hakkında gelen rivayetlerini ihtiva eder.
      Tefsirin dirayet ve rivayet diye ikiye ayrılmasının sebebi tefsir falyetinden dolayı değil, tefsir eseri ortaya koymadan dolayı ikiye ayrılmış. Fakat bu iki tefsir tamamen birbirinden ayrı değildir.Dirayet tefsiri içinde rivayet olabileceği gibi, rivayet tefsiri içinde de dirayetin olması mümkündür.
      Şimdi bunlara derste işlediğimiz tefsir metinlerinden örnekler vereyim.Örnek:1 Razi tefsirini dirayet metoduyla yazmış aynı zamanda tefsirinde rivayet metodundan da yararlanmış.TEVBE31 . ayetinin birinci meselesinde rivayet metodunu şöyle uygular(Ebu Ubeyde dedi: El-Ehbar (kelimesi) fukaha manasındadır.) Örnek:2 Ebussuud‘da tefsirini dirayet metoduyla yazdığı gibi rivayette metodu da kullanmış .Al-i İmran 30-31. Ayetleri tefsir ederken rivayet metodunu şu şekilde kullanmış.(Rivayet olunur ki bu ayet(31.ayet) Yahudilerin şu sözünden dolayı nazil oldu. “Biz Allahın çocuklarıyız ve ona en sevimli olanlarız.”) Örnek:3 Taberi tefsiri yazarken rivayet yöntemini kullanmış.Fakat Taberi Bakara 165. Ayeti tefsir ederken dirayet yöntemi de kullanmış.(Allah başka eşler edinenler, Allah’ı sever gibi onları severler.Müminlerin Allah’a karşı olan sevgileri onların eşlerine karşı duydukları sevgiden daha fazladır.)
      Görüldüğü gibi dirayet tefsiri içinde rivayet olabileceği gibi, rivayet tefsiri içinde de dirayetin olması mümkündür.Yani bu iki tefsir metodu da birbirini içermektedir.
      M.SALİH IŞIKGÖR 10070134 1/B HAZIRLIKLI İLAHİYAT

      Sil
  10. Hatice Büşra Körgüt 1/B (10070185 )
    **Tefsir faaliyeti klasik olarak rivayet tefsiri ve dirayet tefsiri olmak üzere ikiye ayrılır.
    **Yapılan bu ayrım tefsir faaliyetinin kendisinden değil,tefsir faaliyetini ortaya koymadaki tercihten kaynaklanır.Yani bir tefsir faaliyetinin dirayet tefsiri mi yoksa rivayet tefsiri mi olduğu müfessirin kaynak ve yöntem tercihi ile doğrudan alakalıdır.
    **Rivayet tefsirinde müfessir kendinden önceki Peygamber,sahabe,tabiinin tefsir yorumları ve bu çekirdek dönemden sonra gelen yine kendinden önceki alimlerin te’villerini aktarmaya ağırlık verir.
    **Dirayet tefsirinde ise müfessir kendinden önceki tefsir ve te’vil rivayetlerinden faydalanır ancak müfessirin kişisel yorumu daha ağırlıktadır.
    **Müfessir dirayet tefsirinde kişisel görüşü, ictihadı ile hareket ederken bu görüşlerini hep sağlam naslara dayandırır.Çünkü sağlam naslara dayanmayan kuru akıl ile tefsir faaliyeti gerçekleştirilemez.Bu bakımdan dirayet tefsirinin içinde rivayet tefsiri de yer alır.
    **Rivayet tefsiri yapan bir müfessir ne kadar tefsirinde rivayet aktarmaya ağırlık verse de tefsir faaliyeti bir insan etkinliği olduğu için müfessir kendi reyini ve içtihadını kullanmaktan da geri kalmaz.Ayeti ele alırken koyduğu başlıklarda,rivayetlerin sıralanış düzeninde,bir ayetin Arap dili açısından ele alınışında kendi bilgi birikimini ve içtihadını kullanarak dirayet tefsiri de yapar.
    **Aslında tefsir faaliyeti anlama açıklama ve yorumlama bakımından bir insan faaliyeti olduğu için tamamıyla bir dirayet işidir.
    Örneğin:Rivayet tefsirinin öncüsü ve en önemli ismi olan Taberi Bakara suresinin 165. ayetini yorumlarken ayette geçen eş, denk anlamalarına gelen انداد kelimesinin ayette hangi anlamda kullanıldığı ve Allah’dan başka eş edinenlerin kimler olabileceği hakkında ulemanın ihtilaf ettiğini söyler ve daha sonra bu konudaki farklı rivayetleri nakleder.Rivayetleri sıralarken de ilk sıraya en çok itibar ettiği,kendi görüşünü yansıtan rivayeti getirir.Böylece dirayette bulunur.
    Başka bir örnek olarak da dirayet tefsircisi olan Seyyid Kutup Yusuf suresi 106. ayette geçen iman etmiş ancak imanına şirk sızan kimseleri tanımlarken kendi görüşü ile etrafındaki insan hallerinden de istifade ederek bazı te’vllerde bulunmuştur.Bu te’villeri yaptıktan sonra da kendi reyinin kaynağını göstermek ve görüşünü desteklemek amaçlı bir takım hadisler nakletmiştir.(“Muska ve büyü şirktir” Hadisi Şerifi gibi)

    YanıtlaSil
  11. DİRAYET VE RİVAYET TEFSİRİ
    Tefsir, Kur’an’ın daha iyi anlaşılmasını, Kur’an’daki müphem kısımların varlığı sebebiyle insanların aklındaki soru işaretlerini gidermeyi amaçlayan bir insan faaliyetidir.
    Bu faaliyeti öncelikle peygamberimiz sonrasında ise Sahabe ve Tabiinler yüklenmiştir.
    Tefsir faaliyeti dirayet ve rivayet olmak üzere ikiye ayrılır:
    1)Rivayet tefsiri: Genellikle müfessirin kendisinden önceki nesillerin “peygamber, sahabe, tabiin”görüşleri ve yine kendisinden önceki alimlerin yapmış olduğu te’villerin aktarılmasına ağırlık veren tefsirdir. Bu tefsir çeşidine örnek olarak derste de işlediğimiz Taberi tefsirini örnek olarak verebiliriz.
    2)Dirayet tefsiri ise müfessirin rivayet tefsiriyle yetinmeyip yanında kendi görüş ve ictihadlarını katarak yazmış olduğu tefsirdir.Kişisel anlama, yorumlama, değerlendirme, ve açıklamayı esas alan anlayıştır. Bu tefsire ise Razi tefsirini örnek verip rivayet tefsirinden de yararlandığını vurgulamak istiyorum.
    “rivayet ve dirayet tefsir faaliyetleri bir bütünlük arz eder ve içiçedirler”
    “Tefsirin bu şekilde ikiye ayrılmasındaki sebep sadece tefsir eseri ortaya koyma tercihidir. “

    AYŞEGÜL KAYMAZ 10070158 1/B

    YanıtlaSil
  12. RİVAYET TEFSİRİ DİRAYET TEFSİRİ
    Tefsir faaliyeti; insan faaliyeti olması sebebiyle, faaliyetin ortaya çıkışında kişilerin tercihi doğrultusunda, tefsir faaliyeti dirayet ve rivayet olmak üzere ikiye ayrılmıştır. Rivayet tefsiri Kuranın anlaşılması yolunda; en doğru rehber olabilecek başta Peygamber Efendimiz (sav)in sünneti daha sonra sahabe ve tabiinin sözleri ve görüşlerini içeren tefsirdir. Dirayet tefsiri ise; bir nevi yorumdur. Rivayetlerin üzerine akıl ve içtihadın da eklenmiş halidir. Peygamber Efendimiz(sav) den sonra yapılan tefsir faaliyetleri birbirine yakın halkalar şeklinde devam etmiş bu süreç içerisinde de otoritelerin yorumları da tefsirlere eklenmiştir.Böylece dirayet tefsiri ortaya çıkmıştır. Yani rivayet ve dirayet işi birbiri içinde gelişmiştir; içiçedir. Bunu örneklendirirsek Rivayet tefsirinin en önemli isimlerinden olan et- Taberi nin tefsirine baktığımız da ayeti vermiş daha sonra kendi yorumunu getirmiş daha sonra da rivayetlere yer vermiştir. Yani rivayet ve dirayeti birlikte kullanmıştır. ARİFE BETÜL SELMAN 10070216

    YanıtlaSil
  13. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  14. RİVAYET TEFSİRİ

    Bu çeşit tefsir Kuranın Kuran ile Kuranın Hz.Peygamber in sünnetiyle tefsirini ve sahabenin ayetler hakkında Allah'ın muradını beyan etmeye matuf nakilleri ihtiva eder.Geçmişe baktığımızda müfessirlerin Kur'an'ındiğer sözlere nazaran üstünlüğünü ispat edebilmek için belagat nevilerine Kur'an'ın meani ve uslübuna dikkat etmişler bazı müfessiller ise Kur'an'ın vecihlerinin ve lafızlarının ihtimallerini beyan edebilmek için iraba,kıssalara,Garibul Kur'an'a akhide öğüt ve inceliklere kapılarak Kur'an'ın hakiki manasını unutturacak yollara düşmüşlerdir.Halbuki tefsirden maksat Kur'an'ın belagatına layık olan irabı uygulayıp taşıyabileceği mana miktarınca belagat vecihlerini açıklamaktır.

    DİRAYET TEFSİRİ

    Bu tefsiri Rey ve Akli tefsir de denilir.Dirayet tefsiri sadece rivayetlerle kalmayıp dil,edebiyat,din,mezhep ve çeşitli bilgilere dayanılarak yapılan tefsirlerdir.Rey'den kasıt içtihattır.Rey tefsirinin vaiz olmaması hususunda başlangıçta münakaşalar yapılmıştır.Kur'an'ı Rey ile tefsir edenler Kur'an'dan manalar talep ediyor,eger onu Kur'an'da bulamazlarsa sünnete müracat ediyor,talep ettikleri manayı,Kur'an'da,sünnette ve sahabede bulamıyorlarsa o zaman müfret lafızların peygamber zamanındaki kullanılışı nazarı dikkate alınarak,lügat istılah ve sarfına müracat ediliyordu.Sonuç olarak görülüyor ki iki tefsir çeşidi birbirini kapsamaktadır ve tefsir yapılırken ikisine de ihtiyaç duyulmaktadır.

    Merve KESİMAL
    10070165

    YanıtlaSil
  15. Dirayet ve rivayet tefsiri, tefsir faaliyetinden değil tefsir eseri ortaya koymaktaki tercihlerden kaynaklanır. Dirayet ve rivayet tefsir ayrımı biçimseldir. Rivayet tefsirinde; önceki nesillerin naklettiklerini kitaplarına almışlardır. Dirayet tefsirinde ise kendi yorumlarını da katmışlardır. Akli tefsir de denir. Hz. Peygamberden beri var olan bir olgudur. Kur’an tefsirinde hz. Peygamberin ve ilk iki neslin açıklamasının yanında kişisel bilgi ve tecrübeye dayalı akıl yürütmedir. Kişisel anlama, değerlendirme, açıklama yorumlamayı esas alan anlayıştır.

    yasemin köse hazırlıklı ilahiyat 1-b no:10070186

    YanıtlaSil
  16. Rivayet tefsiri,peygamberimizden,sahabeden,tabiinden ve bunlardan sonrakilerden gelen rivayetleri,Kur'an-ı tefsir ederken gelen bu rivayetleri nakletmek,onlardan yararlanmaktır(Müfessirlerin ana kaynakları/tefsir araçları,peygamberimizden,sahabeden,tabiinden ve bunlardan sonrakilerden sonra gelen müfessirlerin rivayetleridir.).
    Yanii rivayet tefsiri,ayetlerin ayetlerle,peygamberimizin,sahabelerin,tabiinlerin ve bunlardan sonrakilerin sözleriyle tefsir(beyan/açıklama)edilmesidir.
    Dirayet tefsiri ise,yukarıda söylediklerime ek olarak,müfessirin Kur'an-ı tefsir ederken tefsirine kendi görüşünü,tercihini yansıtmasıdır.Dirayet tefsiri,rivayet tefsirini içine alan bir konumdadır,Çünkü tefsirle uğraşan her müfessir,Kur'an-ı tefsir ederken kendi görüşünden,düşüncesinden de alıntılar yapar(yansıtır),bu kaçınılmazdır.Tefsir işi normalde bir dirayet işidir.Yani rivayetletle dirayet tefsiri ayrılmaz bir bütündür,etle tırnak gibidirler.
    Tefsiri yukarıdaki gibi iki başlık altında incelenmesi tefsir faaliyetinden değil,tefsir ürünü ortaya koymaktan kaynaklanmada.
    (Yukarıda,dersde işlediklerimizden örnek veremedim çünkü;verebileceğim bütün örnekleri arkadaşlar vermiş.)
    HAZIRLIKLI İLAHİYAT/B MEMET GÖKÜLÜ 10070120

    YanıtlaSil
  17. RİVAYET VE DİRAYET TEFSİRİNİN BİRBİRİNİ İÇERMESİ
    Kısa bir tanımlamayla,insanın hayat rehberi olan Kuran’ı anlama çabası sonucu ortaya çıkan bir ilim bir insan faaliyetine tefsir diyebiliriz.Kuranı yalnız anlamak değil; okuma, öğretme,hayata aktarmada elzem bir ilim olarak ortaya çıkmıştır.Bu meseleler çerçevesinde de alimlarimizin tercihleri doğrultusunda iki metot ortaya çıkmıştır:Bunlar , rivayet ve dirayet tefsirleridir.
    Rivayet tefsiri isminden de anlaşılacağı üzere,Hz. Peygamberden gelen ve O’na dayandırılan sahabe,tabiun ve tebei tabiundan rivayetlere dayanarak yapılan tefsirdir.Dirayet ise;diğer bir deyişle akli tefsir, ilk müfessirimiz Hz. Peygamberin tefsirine müfessirlerimizin akıl ve tecrübeleriyle kendi dirayetleri doğrultusun da yaptıkları yorumdan oluşan tefsir metodudur.
    İlk bakışta tezat ve birbirine uzak görünen bu iki metotta sadece biçimsel olarak bir ayrılık söz konusudur.Bu da müfessirlerin eserlerini ortaya koymada tercih ettikleri yöntem farklılığıdır.Yani bu iki metot aslında birbirini içeren ve tamamlayan niteliktedirler.
    Şimdi bunu dirayet tefsirinin en güzel örneklerinden olan tek yönlü dirayet ve sosyolojik tefsir eseri müellifi Seyyid Kutub’dan bir örnekle gösterelim.
    وما يؤمن اكثرهم بلله الا وهم مشركون “ayetinde müfessir müşrikleri ve şirki açıklarken şu rivayetlere başvurma ihtiyacı duymuştur:İbni Ömer’den hasen rivayetle Tirmizi rivayet ediyor:“من حلف بغير الله فقد اشرك “ **İbni Mes’uddan rivayet ediliyor: “ Muska ve nazar boncuğu şirktir “. Müfessir zikredilen hadislerden önce kendi dirayetini uzun uzun açıkladıktan sonra bu hadislerle yorumlarını desteklemek istemiştir.Muhtemelen kendi de bu malumatı biliyordu ve onların üzerine yorum yapmıştı.Buradan da anlaşılıyor ki dirayet ve rivayet tefsirleri birbiriyle iç içedir,birbirini tamamlar.
    Osman GÜL İLAHİYAT 1/B 10070123

    YanıtlaSil
  18. RİVAYET TEFSİRİ:Peygamberimiz,sahabe ve tabiinin görüşlerini nakleden tefsir çeşididir.Bu tefsir çeşidinde müfessir kendi görüşlerini,yorumlarını belirtmez olduğu gibi geçmişten gelen rivayetleri(peygamber,sahabe,tabiin) aktarır
    DİRAYET TEFSİRİ:Bu tefsir çeşidinde riveyet tefsirinde olduğu gibi peygamber,sahabe ve tabiinin görüşlerini nakleder bunun yanında müfessir kendi görüş ve yorumlarını da belirtir.Bu tefsir çeşidinde müfessir akıl yürütme ve kişisel yorumlama kabiliyetini kullanır.
    Aslında tefsir faaliyeti tamamen bir dirayet işidir yani yorumlama akıl yürütme işidir.oyüzden rivayet tefsiri yapılırken bile tefsir yapıldığı için dirayet tefsiride yapılmış olur.Yani bu iki tefsir çeşidi birbiriyle bir bütündür ayrılmazlar.
    Sevde Pamukçu ilahiyat 10070202 1/B

    YanıtlaSil
  19. RİVAYET VE DİRAYET TEFSİRİ
    Tefsir başlangıçta,Hz.Peygamber ve sahabîlerden rivayet edilen sözlerden ibaretti.İlk dönem müfessirleri kendi görüşlerine yer vermiyorlardı.Bu tefsire rivayet(nakli) tefsir adı verilmiştir.Rivayet yönteminde bir ayet tefsir edilirken önce konuyla ilgili daha başka açıklayıcı ayetler nakledilir. Sonra konuyla ilgili Peygamberimizin sünnetlerinden örnekler ve hadisler sıralanır. S sözleri nakledilir.onra konuyla ilgili sahabe sözleri ve bazen de tabiinDaha sonraTaberi,Suyuti,İbn Kesîr rivayet tefsircilerine örnektir.
    Zamanla İslam toplumunun genişlemesi değişik ilimlerin ve yaklaşımların doğması sonucu müfessirler rivayetlerle yetinemeceklerini gördüler Kuran ve sünnete dayanarak re’y ve içtihadda bulunmak zorunda kaldılar. Kur’an tefsirinde Peygamber ve ashabından gelen rivayetler dışında kendi görüş ve düşüncelerini de aktaran akla dayalı yönteme dirayet tefsiri denir. Müfessirler dil bilim,fıkıh,kelam ve diğer dini ilimler çerçevesinde geliştirdikleri görüş ve yaklaşımlara tefsirlerinde yer verdiler.
    BÜŞRA KILIÇ 10070168

    YanıtlaSil
  20. DİRAYET VE RİVAYET TEFSİRİ

    Tefsir ashaba,te’vil (dirayet) alimlere ait bir iştir.Sahabe-i kiram genellikle Peygamber efendimiz zamanında yaşamış onunla bir çok mecliste bulunmuş ve ayetlerin iniş sebeplerini genel anlamda bildikleri için onların yaptıkları tefsirin büyük bir önemi vardır.Fakat onlar tefsirlerini yaparken akla ve mantığa aykırı hiçbir şey söylememişlerdir buda onların tefsirinin aynı zamanda bir dirayet (te’vil) olduğunu gösterir.Dirayet (te’vil) sahabeden sonra gelen tabiun kısmende tebei tabiunun yaptığıdır.Bazı alimle te’vil i şu şekilde açıklamaktadır;Bu söylenen söz (ayet) Allah’tan başkasına ait olsaydı şu anlamlara gelirdi .Te’vil(dirayet) o konuda açıklama yapanın ayetten anladığı manadır.
    Tefsir tek yönlüdür,te’vil ise birden fazla manara ihtimal taşımaktadır.Te’vil(dirayet) in ucu açıktır yani aynı konuda farklı farklı alimle görüş bildirebilir.
    10070143 SÜMEYRA KARABUĞAŞ HAZIRLIKLI İLAHİYAT 1-B

    YanıtlaSil
  21. RİVAYET TEFSİRİ
    *Kur’an ayetleri hakkında günümüze kadar gelen rivayetleri aktarmaktır. Rivayette öncelikle Hz. Peygamber ayetleri açıklamıştır. Sonra sahabe peygamberden öğrendiklerini tabiine aktarmış ve onlar da teberi tabiine aktarmıştır. Ancak bu zincir ilerledikçe tefsircilerde zamanla kendi görüşlerini tefsirlerine yansıtmalarıyla ve dirayete de girmişlerdir. Örneğin bir müfessirin birbirini destekleyen rivayetleri sıralar, senetlerini söyler ve son olarak kendi görüşünü ortaya koyar. Böylece tefsirde dirayet yapmış olur.
    DİRAYET TEFSİRİ
    *Dirayet tefsiri rivayetleri toplamakla birlikte rey ve içtihadı da içerir. Dirayetçiler bir görüş bildirecekleri zaman önce peygambere sonra sahabeye ve sonra tabiine sunarlar sonra görüş bildirirler. Dirayet kur’an-ın belli zamana ve mekâna hitap etmeyip cihanşümul oluşunun da bir göstergesidir. İslam toplumunun gelişmesi, yeni ülkeler fethedilmesi ve yeni kültürlerin karışmasıyla dirayet metodu da oldukça önem kazanmıştır.
    *Rivayetle dirayet iç içedir. bir rivayet tefsirinde tefsire alınacak rivayetin de bir tür dirayettir.
    *Bir tefsirin rivayet mi, dirayet mi olduğu tefsir faaliyetinden değil, tefsir eseri oluşturmadaki terciklerden kaynaklanır.
    Osman MERCAN
    10070194 1/B

    YanıtlaSil
  22. BAYRAM KANKAL İLAHİYAT 1/B 10070139

    Rivayet Tefsiri;Ku'an'daki bazı ayetleri beyan etmek için yine kur'an'daki başka ayetlerle,Hz.Peygamberin,sahabenin sözleriyle kur'an'ın açıklanış şekline denir.Hz.Peygamberden sahabeye onlardanda tabii'ye intikal etmiştir.Rivayet tefsirinde müfessirin rolü de önemlidir.müfessirin ve cemiyetin durumunu aynen aktarır.
    Dirayet Tefsiri:Buna rey ve makul tefsirde denir rivayetlere bağlı kalmayıp,dil,edebiyat,din ve çeşitli bilgilere dayanan tefsirdir.
    Dirayet ve rivayet tefsiri birbirinden bağısız değildir.Dirayet tefsiri yapan bi müfessir rivayet tarafından yararlanmayacak diye bir kaide yoktur.O yüzden dirayet rivayet tefsiri birbiriyle içiçedir.

    YanıtlaSil
  23. RİVAYET-DİRAYET
    Rivayet tefsiri ayetlerin ayetlerle, hadislerin hadislerle, sahabe ve tabiinden gelen rivayetlerle açıklanmasıdır.
    *dirayet tefsiri ise ayet ve hadisleri bazı alarak farklı bilgi ve içtihatlara baş vurmaktır.
    *aslında rivayetin içinde dirayet vardır. Dirayetin içinde ise rivayet vardır.
    *dirayet tefsiri kuran belli bir zamana ve mekane hitap etmeyip evrensel oluşunun göstergesi olarak sürekli kendisini yenilemesi işidir.
    *taberi'de kaynak rivayet yöntem hem rivayet hem de rivayet ; razi de ise kaynak dirayet
    *tefsirin dirayet ve rivayet diye ayrılmasının sebebi tefsir faaliyetlerinden dolayı değil tefsir eseri ortaya koymaktan dolayı ikiye ayrılır.
    *tefsir anlama ve açıklama yönünden bir insan faaliyeti olduğu için tamamıyla bir dirayet işidir.
    SERHAT MECİT 10070193 1/B

    YanıtlaSil
  24. RİVAYET –DİRAYET TEFSİRİ
     Tefsir سفر ve فسر köklerinden türemiştir. فسر ; gizli ,görünmeyen (manevi) bir şeyi açığa çıkarmak ; سفر ise maddi görünen bir şeyi açığa çıkartmaktır.Tefsir , Kur’an’ın lafzından murad-ı İlahi budur demektir. O da Hz.Peygamber ve sahabenin işidir.
     Sahabiler, 23 yıl Kur’an’ın nüzıl ortamını müşahede ettiler, Kur’an’ın hangi konuda indiğini bildiler, vahiy ile vaka arasında münasebet kurdular. Yani onların tefsirleri gözleriyle gördüklerine ve bizzat müşahede ettiklerine dayanır.
     Te’vil , ال- يؤول kökünden türemiştir. Kelamı gideceği yönlerden birine götürmek/ mes’elenin varacağı son noktayı görebilmek anlamına gelir. Te’vil ıstılahi olarak bir lafzın manasını belirleyip takdir ve tefsir etmek anlamındadır.
     İmam Maturidi’ye göre “Tefsir sahabenin, te’vil fukahanın( dinde derin anlayış ve yorumlama sahibi kişilerin) işidir.”
     Mana anlam araçlarıyla açıklanır.Sarf,nahiv,esbabü’n-nüzül,nasih ,mensuh gibi.
     Kur’an’ı tefsir faaliyeti anlama,açıklama ve yorumlama unsurların içermesi bakımından bir insan faaliyetidir.
     Tefsirin rivayet ve dirayet olarak ayrılma sebebi ; tefsir faaliyetlerinden değil , tefsir eseri ortay koymadaki tecihten kaynaklanır. Rivayet ve dirayet ayrımı sadece biçimseldir.
     Rivayet tefsiri rivayet ağırlıklıdır. Bazı tefsir yazarları önceki nesillerin ürettikleri akli tefsirleri kitaplarında derlemeyi amaçlamışlardır.
     Dirayet Tefsiri /Akli Tefsir ,Hz.Peygamber’den beri var olan bir olgudur. Bu tür tefsirde Kur’an’ı tefsir derken Hz. Peygamber,sahabe ve tabiib açıklamalarının yanında , kişisel bilgi ve tecrübeye dayalı akıl yürütmeyi;kişisel anlama ve değerlendirme, açıklama ve yorumlamayı da esas almışlardır. Burada akıldan kasdedilen eğitilmiş olan akıldır.
     Aslında tefsir faaliyeti bütünüyle bir dirayet işidir.
    HİLAL GÜLDÜRMEZ
    10070125 İLAHİYAT 1/B

    YanıtlaSil
  25. FATMA KOÇ 10070176 1-B
    RİVAYET-DİRAYET TEFSİRİ
     Rivayet tefsir; müfessirin önceki nesillerin yaptığı tefsirleri derlemesi, kitabına almasıdır.
    Dirayet tefsir ise; önceki nesillerin tefsirlerini almasıyla birlikte buna kendi içtihadi yorumlarını da katması demektir.
     Rivayet tefsir; Kur’an’ı Kur’an’la tefsir eder.
    Dirayet tefsiri; peygamberimizin ve ondan sonra gelen neslin tefsirini yanında müfessirin yorumununda bulunduğu tefsirdir.
     Rivayet tefsir alıntı olduğu için nakli, dirayet tefsir yorum bulunduğu için aklidir.
     Dirayet tafsir yapılırken diğer müspet ilimlerden de yararlanılmıştır. Örneğin ayette belirtildiği gibi bir buğday başağını yedi yüze varana kadar buğday tanesi verip vermediğini tartışmaları üzerine bunu, ziraat ilmine başvurarak halletmeleri gibi…
     Ayrıca rivayet ve dirayet diye tefsirin ikiye ayrılması, müfessirlerin nasıl bir yol izlediğiyle alakalıdır. Yani tefsir eseri koymada ki tercihten kaynaklanır. Bu yüzden rivayet ve dirayet biçimsel bir olgudur.

    YanıtlaSil
  26. RİVAYET TEFSİRİ
    Kur’an-ı Kerim , Rasulullah’ın (sav) sünneti , sahabe ve tabiun sözlerine dayanan tefsirdir. Bu kaynaklarla yapılan tefsire ‘rivayet tefsiri’ denildiği gibi, ‘nakli tefsir’ veya ‘me’sur tefsir’ de denilir. Rivayet tefsirleri bize , ayetlerin manalarını , kıraat vecihlerini , muhkem veya müteşebih olduklarını , nüzul sebeplerini, nasih ve mensuhunu bildirdiği gibi , geçmiş ümmetler ve onlarla ilgili ayetler hakkında da bilgi verir. Bu tür bilgiler , daha ziyade hadis , siyer , megazi ve tarih kitaplarında yer alır. Bu çeşit tefsir , başlangıçta rivayetle başlamış , H.z Peygamberden sahabeye , ondanda tabiilere intikal etmiştir. Daha sonra rivayetler toplanmış , tefsirler tedvin edilmiştir.
    DİRAYET TEFSİRİ
    Dirayet tefsiri , rivayetlere münhasır kalmayıp Arap dili ve edebiyatı , dini ve felsefi ilimler ile çeşitli müsbet ilimlere dayanılarak yapılan tefsirdir. Bu kaynaklara yapılan tefsire de ‘dirayet tefsiri’ veya ‘rey ile tefsir’ ya da ‘ma’kul tefsir’ denir. Zehebi’nin ifadesine göre re’y ile tefsir , müfessirin , Arap sözlerini , konuşma şekillerini , Arapça lafızların manalarını ve destek vecihlerini , cahiliyye devri şiirinden yararlanarak , nüzul sebeplerine de vakıf olarak Kur’an ve mensuhunu ve tefsir bilginin muhtaç olduğu diğer konuları bildikten sonra Kur’an’ı içtihad ile tefsir etmekten ibaretti.
    • Aslında bakılırsa rivayet ve dirayet tefsirleri bir bütündür, sadece eser orataya koyma bakımından bu şekilde sınıflandırılmıştır. Yani biçimseldir , ayrı gibi gözüken iki tefsir şeklide özünde aynı gaye doğrultusunda işlev görmektedir.

    MELTEM TANDOĞAN 10070222 1/B

    YanıtlaSil
  27. DİRAYET VE RİVAYET TEFSİRİ
    Dirayet tefsiri:Kur'an'ın akla göre yapılan tefsirine verilen addır.Rivayet Tefsiri ise sadece Hz.Muhammed zamanında bulunan ve Kur'an ayetlerinin hangi olay üzerine indiğini bilen kişilerin yaptığı tefsirdirKur'an'ın indiği ortamı bilmeyen ve müşahade edemeyen biri tefsir yapamaz.O zamanda olmayanlar ise o zamandan bu zamana kadar o tefsirdende yaralanarak sadece akla değil tabiki de ictihadan yararlanarak tefsir yapmış olan birçok müfessirimiz vardır.
    Sahabiler hükümlerle sebebler arasındaki münasebeti kavramışlardır.İlahi beyanı sadece sahabiler anlamışlardır.Bunun sebebi de Hz.Peygamberin döneminde olmalarından kaynaklanmaktadır.Bu yüzden işin iç yüzünü en çok bilenler sahabiler olduğu için onlardan başkasının tefsir yapabilmesi mümkün değildir.
    Rivayet Tefsirini yapanlar:Hz.Peygamber,Sahabiler ve Tabiilerdir.
    Dirayet tefsirini yapanlar ise Hz.Peygamber'den bu zamana kadar gelen bir olgu olduğu için ve içtihada dayalı olduğu için müfessirler tarafından yapılmış ve halen yapılmaktadır.
    Tefsir bütünüyle bir dirayet işi olmakla beraber ikiside birbirini içermektedi.Çünkü çekirdek dönemde yaşayanlar Sebeb-i Nuzul'u bilmeyip tefsir yapmasalardı o zamandan günümüze kadar gelen müfessirlerin etkileneceği bir alan olmayacaktı.Bu yüzden Dirayet Tefsiri ve Rivayet Tefsiri biçimseldir.
    Şunuda unutmamalıyız ki:Rivayet tek yönlüdür.Dirayet ise her müfessirin görüşlerin farklı olması nedeniyle birden fazla mana taşımaktadır.
    TUĞBA KARTAL 10070153 İLAHİYAT 1-B

    YanıtlaSil
  28. Rivayet /dirayet
    Hz Adem ile Hz. Peygamber arasında tevhid sürecinde 124.000 peygamber gelmiştir.Hepsi aynı şeyi söylemiştir ancak şeriatları farklıdır.Hepsi ‘Lailaheillallah’’ demiştir yani imaları aynıdır ancak şeriatları farklıdır.Çünkü farklı kültürlerde yaşamışlardır.Daha sonra peygamberimiz gelmiştir.Peygamberliği 23 yıl sürmüştür.Bu dönemden sonra sahabiler, tabiiler, tebe-i tabiiler dönemleri gelmiştir.ve günümüze kadar bu halkalar devam etmektedi.Hz. peygamber kendi döneminde sahabiyi inşa etti, sahabiler tabiileri derken bu şekilde halka birbiri ardından devam etmiştir.Dolayısıyla bu öğrenmenin hepsi ,bu asırda yani nüzül asrında, bilginin üretilmesi, nakledilmesi ve paylaşılmasıyla ilgili de bu süreçler aslında bu Hz. Peygamber’in iletişim, eğitim sistemiyle örnek, önder sahabileri hepsini kendi akıllarına zekalarına göre mücessem uygulanır hale geldi.Hz. Peygamber oku-düşün-anla-yaşa’yı yaptı.Bunu yaptıgında Kur’an’ı diri tutmuş oluyor.Kur’an’ı tefsir etmiş oluyor.İşte bu hz.peygamberin tefsiridir.Tabiiler sahabilere soruyorlar dolayısıyla daha sonraki sahabilerin tefsiri bu dönemdeki Hz. Peygamberden aldıklarıyladır.Ravilerin tefsiri hep sahabe hem peygamberimize dayanıyor.Tebei tabiinlerde aynı yöntemi izliyor.Dolayısıyla çekirdek dönemde Hz.Peygamberin tefsiri oku-düşün-anla-yaşa oluşmuş oluor,diğer halkalarınkide bu şeilde devam ediyor.
    Sahabe tefsiri tabiin tefsiri tebei tabiin tefsiri Mukatili tefsiri bütün bu insanlar bu bilgileri topluyorlar. Sadece belli bir alanda değil çeşitli ilim dallarında bilgiler toparlıyorlar.Çeşitli alanlardaki rivayetleri topladıkları için bir tefsir rivayeti ortaya çıkıyor.Rivayet dirayete eşittir fakat kategorik olarak ayırmamızın sebebi tefsiri daha iyi anlatabilmektir.Aslında ikisi de birbirini içermektedir.tefsir bütünüyle bir dirayet işidir.Bazı tefsirciler güvendikleri akli tefsirlerini kitaplarında vermeyi amaçlamışlardır.Yani Taberi’nin yaptığı da İbn Ebi Hatim’in yaptığı da İbn Abbas’ın yaptığı da akli tefsirdir.Yani tefsirlerin başında ‘ebdeü bismillah’ ‘egulü bismillah’ ‘e’kul bismillah’ ddemesi akli tefsirdir.Rivayet tefsirlerinde bazı müfaessirler kendi yorum ve açıklamalarını vermişlerdir.Yani herhngi bir mehaz göstermeden döneminin alimlerini yazmadan kendi te’vilini kendi açıklamasını vermiştir.yani dirayet ile rivayet bütünüyle iç içedir.Aslında tefsir işi bütünüyle dirayet işidir.
    Sümeyye Karagöz 10070145

    YanıtlaSil
  29. RİVAYET VE DİRAYET TEFSİRİ..

    Rivâyet Tefsîri: Kur’ân-ı Kerim, Resûlüllah'ın (sas) sünneti, Sahabe ve Tâbiûn sözlerine dayanan tefsîrdir Bu kaynaklarla yapılan tefsîre "rivâyet tefsîri" denildiği gibi, "naklî tefsîr" veya "me'sur tefsîr" de denilir Rivâyet tefsîrleri bize, âyetlerin mânâlarını, kırâat vecihlerini, muhkem veya müteşâbih olduklarını, nüzûl sebeplerini, nâsih ve mensûhunu bildirdiği gibi, geçmiş ümmetler ve onlarla ilgili âyetler hakkında da bilgi verir Bu tür bilgiler, daha ziyâde hadîs, siyer, megâzi ve tarih kitaplarında yer alır Bu çeşit tefsîr, başlangıçta rivâyetle başlamış, Hz Peygamber'den Sahâbeye, onlardan da Tâbiîlere intikâl etmiştir Daha sonra rivâyetler toplanmış, tefsîrler tedvîn edilmiştir

    Dirâyet Tefsîri: Dirâyet tefsîri, rivâyetlere münhasır kalmayıp Arap dili ve edebiyâtı, dinî ve felsefî ilimler ile çeşitli müsbet ilimlere dayanılarak yapılan tefsîrdir Bu kaynaklarla yapılan tefsîre de "dirâyet tefsîri" veya "rey ile tefsîr" ya da "ma'kûl tefsîr" denir Zehebî'nin ifadesine göre re'y ile tefsîr, müfessirin, Arap sözlerini, konuşma şekillerini, Arapça lafızların mânâlarını ve delâlet vecihlerini, câhiliyye devri şiirinden yararlanarak, nüzûl sebeplerine de vâkıf olarak Kur’ân âyetlerinin nâsih ve mensûhunu ve tefsîr bilgininin muhtaç bulunduğu diğer konuları bildikten sonra Kur’ân'ı içtihâd ile tefsîr etmekten ibârettir (ez-Zehebî, 1/255) Yani dirâyet tefsîrinde asıl bahis mevzûu olan husûs, şahsî hamûleye ve kabiliyete dayalı olarak görüş ve ictihâddır.

    GÖKÇE KÜÇÜK 10070189 B

    YanıtlaSil
  30. RİVAYET DİRAYET
    Tefsir faaliyeti anlama, açıklama, yorumlama unsurları içermesi bakımından insan faaliyetidir.
    Rivayet tefsiri ve dirayet tefsiri, faaliyet bakımından değil tefsir eseri ortaya koymadan ötürü farklılıklar içerirler.

    **Rivayet Tefsiri
    -Peygamberimizin sünnetlerini, sahabenin ayetten anladıklarını aktaran tefsirdir. Rivayet tefsircilerinden bazıları tabbini almışlar bazıları almamışlardır.
    -Rivayet tefsirinde en başta Hz.Peygamber ayetlerin tam olarak kavranmayan kısımlarını anlatmış, sahabede tabiine aktarmış böyle böyle aktarma oldukça araya yorumlar da karışmıştır.
    -Böylelikle tedvine geçiş olmuştur.
    -Taberi buna örnektir
    **Dirayet Tefsiri
    -Sadece rivayetlere bağlı kalınmadan farklı ilim dallarına başvurularak yapılan tefsir.
    -Alimler bunda birçok ilim dalından yararlandılar
    -Dirayet Kur’an’ın sadece kısıtlı bi zamana ve mekana değil, evrensel bir şekilde her zamana hitap edişini gösterir.
    -Fahruddin er-Razi..
    *****Rivayet ve dirayet iç içedir…..
    Ayse KÖKSAL 10070184-1-B-

    YanıtlaSil
  31. RİVAYET VE DİRAYET TEFSİRİ
    Peygamberin sözlerine sahabe ve tabiuna dayanan tefsire rivayet tefsiri denir.Bu tefsir çeşitinde müfessirin kendi görüşüne yer verilmez. fakat dirayet tefsirinde müfessirin görüşü ön plandadır.Bu şekilde rivayet ve dirayet diye ayrılması tefsir faaliyetinden değil tefsir eseri ortaya koymasındandır.Rivayet tek yönlüdür dirayet müfessirin kendi görüşünü ön planda tuttuğu için daha açıktır.Rivayet tesiri nakli dirayet ise aklidir yorum mevcuttur.Dirayet tefsiri rivayetleri toplamasının yanında rey ve içtihatta içerir.
    ŞEYDA POLAT 10070205

    YanıtlaSil
  32. RİVAYET TEFSİRİ
    Rivayet tefsiri Hz. Peygamber den sahabeden ve tabiundan nakledilen rivayetleri kapsayan tefsirlerdir.Hz. Peygamberin sünneti sahabe ve tabiunun görüşleri rivayet tefsirinin malzemesinin genişliğini gösterir. Bu dönemdeki ilk rivayet eserini meydana getiren ise Muhammed CERİR et-TABERİ nin Camiu'l Beyan an Te'vilil Kur'an adlı eseridir.
    Kur'an ı rivayet tefsirlerinin kaynakları arasında göremeyiz.Rivayette üretilen sonucun sahiplerine isnad edildiğini görebiliriz.Mesela Hz. Peygamber'in En'am Suresi nin 52. ayetindeki "zulm" kelimesini Kur'an daki bi başka "şirk" kelimesiyle açıklamış olduğu Tirmizi'nin bir rivayetinde yer alır.Bu haberin Kur'an'a değil Hz. peygambere isnad edildiği görülür .Bu bir rivayet tefsiridir.
    Rivayet düzenini alimlerin eserlerinde belirlenirken,rivayetler seçilirken ister istemez her alim kendi tercihini ortaya koymuş olur. Dolayısıyla hiç bir müfessire rivayetçi tam anlamıyla denilemez.
    Meşhur rivayet tefsirleri;
    *Taberi'nin Camiul beyan an Te'vil-il Kur an
    *İbn Ebİ Hatim in Tefsirül Kur'an ıl Azim
    *İbn Kesir in Tefir-ül Kur'an-ıl Azim

    DİRAYET TEFSİRİ
    Esası anlama ,açıklama ve yorumlamaya dayandığından tefsir faliyetlni aslında bir insan faaliyetidir.Aslında tefsir faaliyetide tamamen dirayetten ibarettir
    Tefsirin rivayet ve dirayet olarak ikiye ayrılması ,tefsir faaliyetlerinden değil,tefsir eseri ortaya koymaktaki tercihlerden kaynaklanır. Bazıları sadece akli tefsirleri kitabında toplamayı açıklarken bazıları açıklama ve yorumlarını da yazar.Dolayısıyla meydana gelen farklılık biçimseldir.
    Tefsirlerin nitelikleri müfessirlerin ilgilerine içinde bulundukları şartlara ve yoğunlaştıkları konulara göre değişir
    Dirayet tefsirlerinin en çok bilinen müfessirleri;
    *Fahreddün er Razi,*El Beydavi, *Ebussuud, *El Ferra'dır.
    Aynur KOÇOĞLU 10070178-B

    YanıtlaSil
  33. Kuran’ın tefsir faaliyeti anlama, açıklama ve yorumlamayı içinde barındıran insan faaliyetidir. Mana insanın anlam araçlarını kullanmasıyla ortaya çıkar. Tefsirin dirayet ve rivayet diye ikiye ayrılmasını sebebi tefsir faaliyetinden değil, tefsir eseri ortaya koymadaki tercihlerden kaynaklanıyor. Dirayet ve rivayet ayrımı biçimseldir. Rivayet tefsirinin kaynakları, hz peygamber, sahabe, tabiunun görüşleri. Dirayet tefsiri de, hz peygamber, sahabe, tabiunun görüşleri dışında kişisel yorumlamaya dayalıdır. Kişisel anlama, yorumlama, açıklama esas anlayıştır. dirayet tefsiri kaynakları: öncekilerin görüşleri, akıl, ilham. Dirayet tefsirinde müfessirler ayetleri açıklarken matematik astronomi, arap dili, tarih, tıp, felsefe, dinler tarihi gibi pek çok disiplinin verilerinden yararlanmışlardır. REYYAN TAŞKAYA 1B 10070229

    YanıtlaSil
  34. Dirayet tefsiri Kur'an'ın akla göre yapılan tefsirine verilen isimdir. Rivayetlere dayanmaksızın, sadece akıl yoluyla yapılan tefsir türüdür. Bu tefsir türünün güvenirliliği rivayet tefsirine göre daha azdır. Bu yüzden rivayet tefsiri daha çok tercih edilen tefsir türü olmuştur.

    Tefsirler genelde ikiye ayrılırlar: Rivayet tefsirleri ve dirayet tefsirleri. Rivayet tesfirleri selef alimlerinden nakledilen eserlere,Sahabe hatta Tabiin'in sözlerine ve Kur'an'ın bizzat Kur'an ile ve Muhammed bin Abdullah'ın hadisleri ile açıklanmasına ve yorumlanmasına dayanır.'

    Buna karşılık dirayet tefsirleri, rivayet tefsirlerinde sayılan hususlarla birlikte dil,edebiyat,dinin genel prensipleri ve diğer genel bilgilere dayanılarak yapılan tefsirlerin genel adıdır. Bu tefsirlere 'rey' ya da 'makul' tefsirleri de denir. Dirayet tefsiri denilince sadece, akla dayanma gelirse, bu çok yanlış bir anlama olur. Burada sözünü ettiğimiz dirayet'ten kasıt ictihaddan başka bir manaya alınmamalıdır.

    Bu tefsir türünün güvenirliliği rivayet tefsirine göre daha azdır. Bu yüzden rivayet tefsiri daha çok tercih edilen tefsir türü olmuştur.
    EMİNE TİFTİKÇİ HAZIRLIKLI 1 B 10070244

    YanıtlaSil
  35. Dirayet tefsiri ile rivayet tefsiri ikiz kardeş gibidir. Dirayet içinde rivayeti, rivayette içinde dirayeti barındırır. Bunun en güzel örneğini Taberi tefsirinde görmekteyiz Taberi tefsirinde peygamberden sahabeden, tabiden rivayetler naklederken aynı zamanda kendi görüşünü de yansıtmıştır.
    FATMA POLAT 10070204

    YanıtlaSil
  36. DİRAYET-RİVAYET TEFSİRİ
    Tefsir, Kur’an’ın lafzındaki kapalı manaları açıklar. Kur’an’ın lafzından murad-ı ilahi budur demektir. Hz. Peygamberin, sahabenin ve tabiinin işidir. Onların tefsirleri hakikate dayanır.
    Bunların haricindeki diğer açıklamalar te’vil’dir. Kur’an’ı tefsir faaliyeti anlama, açıklama ve yorumlama unsurlarını içermesi bakımından bir insan faaliyetidir. Bu faaliyetlerin ortaya çıkışında kişilerin tercihlerinin farklılığı sonucu dirayet ve rivayet tefsiri olmak üzere ikiye ayrılır. Bu ayrım tefsir faaliyetinden değil eser ortaya koymadaki tercihten kaynaklanır. Bu ayrım biçimseldir.
    Rivayet Tefsiri : Hz. Peygamberden, sahabeden tabiundan gelen rivayetleri toplar. Kaynağı Hz. Peygamber sünneti, sahabe ve tabiin kavlidir.
    Dirayet Tefsiri (Akli Tefsir) : Hz. Peygamberden beri var olan bir olgudur. Kur’an tefsirinde Hz. Peygamber ve ilk iki neslin açıklamaları yanında;
    • Kişisel bilgi ve tecrübeye dayalı akıl yürütmeyi,
    • Kişisel anlama ve değerlendirme açıklama ve yorumlamayı esas almışlardır.
    Dirayet tefsirinde müfessirlerin ayetleri açıklarken
    Kaynakları :
    • Arap Dili ve Edebiyatı,
    • Tarih, D. Tarihi, Felsefe, Tıp, Matematik, Astronomi gibi pek çok disiplin verileridir. NURDAN ORÇİN 10070201

    YanıtlaSil
  37. Tefsir tarihinde, tefsir faaliyeti ve bu faaliyet sonucunda oluşan tefsirler, rivayet
    tefsiri ve dirayet tefsiri olmak üzere genel anlamda ikili bir tasnif altında incelenmektedir.
    Rivayet tefsirinin aşamaları, Kur’an’ın; Kur’an ile, Hz. Peygamber’den
    nakil ile, sahabe ve tabiûn sozü ile tefsir edilmesi olarak, dirayet tefsirinin aşamaları
    ise, kabaca soyleyecek olursak, dil/lügate dayalı tefsir, ayetlerin fıkhi, kelami ya da
    tasavvufi yonden tefsir edilmesi olarak kabul edilmektedir.Aslında dirayet ve rivayet ayrımı biçimseldir. Bu ayrım tefsir faaliyetinden değil tefsir eseri ortaya koymadaki tercihlerden kaynaklanır.Tefsir yapmak tamamıyla dirayet işidir. Dirayet tefsiri Hz Peygamber’de varolan bir tefsirdir.
    Nesibe Sarıgül 1-B 10070209

    YanıtlaSil
  38. Bu konuya öncelikle şu ayrıntıya değinerek başlamak istiyorum. ‘’Tefsir Peygamberin, sahabenin; te’vil fukahanın işidir.’’
    Peygamber Efendimiz (s.a.v) ve sahabe nüzul sebepleriyle birlikte Kur’an’ın indirirliş sürecindeki ortamı bizzat yaşamış, müşahede etmiştir. Bu yüzden tefsiri en iyi onlar yapabilirler. Te’vil, meseleyi varacağı son noktaya götürmek demektir. Yani lafızları alıyorum, kendi anlamamla bir sonuca bağlıyorum, bu te’vildir. Kur’an’ı ele alıp manasını gideceği yönlerden birine götürmek de böyledir.Fukahanın yaptığı ve yapabileceği de budur.
    Dirayet ve rivayet tefsirini açıklayacak olursak; rivayet tefsiri, Peygamber (s.a.v) ve O’ndan sonra gelenlerden ulaşan rivayetleri nakleden tefsir metodudur.Dirayet tefsiri ise, müfessirin ayetleri açıklarken kendi düşüncesini, görüşünü de yansıtmasıdır.
    Tefsir bir dirayet işidir.Müfessir her ne kadar Kur’an’dan, sünnetten, tabiinden vs. rivayet ederek bir açıklama yapmış olsa da tefsirine kendi görüşünü, seçimini de yansıtabilir.Buna Taberi’nin tefsirini örnek verebiliriz. Taberi rivayet tefsiri yapmış olmasına rağmen tüm görüşleri rivayet ettikten sonra kendisinin doğru olduğunu düşündüğü görüşü de belirtmiştir. Yani rivayet tefsiri yaptığı halde böylece tefsirinin içinde dirayet de yer almış olmuştur.
    Aynı şekilde dirayet tefsiri metodunu kullanan bir müfessir de yine kendi görüşlerini desteklemek için sünnet, hadis vs. başvurabilir.
    Bu da gösteriyor ki dirayet ve rivayet tefsirleri birbiriyle iç içedir ve birbirini tamamlar.
    Merve TAPAN 1-B 10070227

    YanıtlaSil
  39. Rivâyet tefsîri,
    Kur'ân âyetlerini, âyetlerle, hadislerle ve sahabe sözleriyle açıklamak ve îzâh etmek demektir Rivâyet tefsîrine, me'sûr ve naklî tefsîr de denir Rivâyet tefsîrinde en sağlıklı yol, âyetleri ve sahih hadisleri birlikte ele almak, sahih olmayan rivâyetlere ve isrâiliyâta yer vermemektedir Rivâyet tefsîrine En'âm sûresinin 82 âyetinde geçen "zulüm" kelimesinin âyet ve hadisle tefsîrini örnek verebiliriz Bu âyetteki zulüm "şirk (Allah'a ortak koşmak)" anlamındadır Buhârî, (Îmân, 23) ve Müslim'in (Îmân, 197) rivâyet ettiği sahih bir hadise göre Peygamberimiz (as) bu âyetteki zulüm kelimesinin "şirk" anlamında olduğunu söylemiş ve bu anlama delil olarak "şirk büyük bir zulümdür" (Lokmân, 31/13) âyetini zikretmiştir Söz konusu âyetteki zulüm kelimesinin şirk anlamında olduğuna bir önceki âyet de delalet etmektedirİbn Cerir et-Taberî'nin Câmiu'l-Beyân an Te'vîli Âyı'l-Kur'ân ve İbn Kesîr'in Tefsîru'l-Kur'âni'l-Azîm adlı eserleri rivâyet tefsîrlerinin en meşhurlarındandır.

    Dirayet tefsiri
    Kur'ân âyetlerini, âyetler ve hadislerle tefsîr etmekle yetinmeyip dil, edebiyat, din ve çeşitli bilgilere dayanılarak, akıl ve içtihatla yapılan tefsîre denir Dirâyet tefsîrine re'y tefsîri de denir Dirâyet tefsîrinde; kelimelerin etimolojik yapısı, hakikat veya mecaz oluşu, cümlelerin tahlili, emir ve yasakların ne ifade ettiği, sözün bağlamı ve belâğat yönleri dikkate alınır Müfessir, ilmî gücüne göre âyetleri yorumlar Dirâyet tefsîrinin makbul olabilmesi için bu tefsîrin, İslâm'ın ruhuna, Kur'ân ve sünnet bütünlüğüne uygun olması gerekir Aksi takdirde bu tefsîr, ilhadî bir tefsîr olur Fahruddin Râzi'nin "Mefâtihu'l-Gayb", Beydâvî'nin "Envâru't-Tenzil ve Esrâru't-Te'vîl", Nesefî'nin "Medâriku't-Tenzil ve Hakâiku't-Te'vîl" adlı eserleri bu metotla yazılan tefsîrlere örnektir..

    MÜBERRA TAŞKAN 1-B 10070228

    YanıtlaSil
  40. yasemin demir 10070156 1 b
    RİVAYET TEFSİRİ
    RİVAYET TEFSİRLERİ AYETLERİN TEFSİRİNE İLİŞKİN HZ PEYGAMBERDEN SAHABEDEN TABİUNDAN NAKLEDİLEN RİVAYETLERİ BÜNYESİNDE TOPLAYAN TEFSİRLERDİR.
    KUR AN TEFSİRİNE İLİŞKİN HABERLER DE ŞİFAHİ VE YAZILI OLARAK DÖNEMLERE İSNADLARI İLE NAKLEDİLMİŞTİR.
    RİVAYET KÜLLİYATINI H.3 ASRIN SONLARI İLE 4.ASRIN BAŞLARINDA TABERİ CAMİUL BEYAN ADLI ESERİNDE TOPLAMIŞTIR.
    BUNUN BENZERİNİ ÇAGDAŞI İBN EBİ HATİM YAPMIŞTIR.
    ÇAGDAŞ ULUMUL KUR AN VE TEFSİR USULÜ ÇALIŞMALARINDA RİVAYET TEFSİRİNİN KAYNAKLARI KUR AN HZ PEYGAMBERİN SÜNNETİ SAHABE VE TABİUN GÖRÜŞLERİ OLARAK YER ALMAKTADIR.
    KUR AN I RİVAYET TEFSİRİNİN KAYNAGI OLARAK GÖREMEYİZ.
    KUR AN IN KUR AN İLE TEFSİRİ MÜFESSİRİN KUR AN I KENDİ BÜTÜNLÜĞÜ İÇİNDE AÇIKLAMASI DEMEKTİR.
    RİVAYET TEFSİRİNDE ÜRETİLEN SONUÇLAR SAHİPLERİNE İSNAD EDİLİR.
    KUR AN I RİVAYET TEFSİRİNİN KAYNAKLARI ARASINDA DEGİL,DİRAYET TEFSİRLERİNDE MÜFESSİRİN ANLAYIŞINI VE GÖRÜŞLERİNİ DOLAYLI BİR ŞEKİLDE YANSITABİLİR.
    RİVAYET TEFSİRLERİ
    TABERİ NİN CAMİUL BEYAN
    TABERİNİN TEFSİRİ ASLINDA RİVAYET VE DİRAYET UNSURLARINA DAYALI BİR SINIFLANDIRMADA KATEGORİ DIŞI KALIR VE BÜTÜNÜ İLE KENDİNE ÖZGÜ BİR TEFSİR OLARAK KARŞIMIZA ÇIKAR.
    TABERİ TEFSİR RİVAYETLERİNİ GÖRÜŞ FARKLILIKAÇISINDA SINIFLANDIRIR GÖRÜŞLER ARASINDA TERCİHLER YAPAR VE TERCİHİNİN GEREKÇELERİNİ ORTAYA KOYAR BU BAKIMDAN SADECE RİVAYET TEFSİRİ OLARAK GÖRMEK DOĞRU OLMAZ .
    RİVAYET TEFSİRLERİ 3 NOKTADA ELEŞTİRİLMİŞTİR:
    1.UYDURMA HABERLERİN ÇOKLUGU
    2.İSRAİLİYYATA YER VERİLMESİ.
    3İSNADLARIN HAZFEDİLMESİ.
    DİRAYET TEFSİRİ
    KUR AN I TEFSİR FAALİYETİ ASLINDA BAŞLANGIÇTAN BERİ ANLAMA AÇIKLAMA VE YORUMLAMA UNSURLARINI İÇERMESİ BAKIMINDAN BİR İNSAN FAALİYETİDİR.
    HER BİR MÜFESSİR KENDİ BİLGİ BİRİKİMİNE TECRÜBESİNE ANLAYIŞ VE KAVRAYIŞINA DAYALI OLARAK ÜRETİLMİŞ TESPİTLERDİR.GÖRÜŞLERDİR.
    AKLİ TEFSİR YANİ DİRAYET TEFSİRİ HZ PEYGAMBER DEN BERİ VAR OLAN BİR OLGUDUR.
    TEFSİR FAALİYETİ ASLINDA BÜTÜNÜ İLE BİR DİRAYET İŞİDİR.
    TEFSİRİN RİVAYET VE DİRAYET DİYE 2 TEMEL KATEGORİYE AYRILMASI TEFSİR FAALİYETİNDEN KAYNAKLANMAKTADIR.
    DİRAYET TEFSİRİ SINIFINA GİREN TEFSİRLERDE MÜFESSİRLER AYETLERİ AÇIKLARKEN ARAP DİLİ VE EDEBİYATI TARİH DİNLER TARİHİ FELSEFE VVVVVSGİBİ PEK ÇOK DİSİPLİN VERİLERİNDEN YARARLANMIŞLARDIR.
    DİRAYET TEFSİRİ YAZARLARININ HEPSİ BİR MEZHEBE BAGLIDIR.
    DİRAYET UNSURLARIBI TAŞIYAN BÜTÜN TEFSİRLER DİRAYET TEFSİRİ SINIFINDA ELE ALINMIŞTIR.
    MEZHEBİ OLMAYAN DİRAYET TEFSİRİ YOKTUR.
    KUR AN I ANLAMADA VE YORMLAMADA ÖZNELLİK OLGUSU AZ VEYA ÇOK HEP VAR OLAGELMİŞ.
    ÇOK YÖNLÜ DİRAYET TEFSİRİ
    MÜFESSİRİN KUR AN I TEFSİRİ PEK ÇOK ARACI VE KAYNAGI KULLANARAK TEFSİR ETMESİNE DENİR.
    FAHREDDİN ER RAZİ-MEFATİHUL GAYB
    TEK YÖNLÜ DİRAYET TEFSİRİ
    MÜFESSİR İÇİN ÖENMLİ KONU VE SORULARIN ÜZERİNDE DURMUSTUR.
    TABERİ VE TABRESİ KIRAAT KONUSUNA DİGER BAZI MÜFESSİRLERE GÖRE DAHA ÇOK YER VERİRLER.
    ZEMAHŞERİ VE RAZİ KELAMİ TARRIŞMALARA DAHA FAZLA İLGİ DUYARKEN KURTUBİ FIKIH YÖNÜNE DAHA ÇOK ÖNEM VERMİŞTİR.

    YanıtlaSil
  41. Rivayet tefsiri hz.peygamberin, sahabin ve tabiini sözleridir nakile dayanır müfessir kendinden bir şeyler katmaz rivayeti oldugu gibi nakleder;dirayet tefsiri ise nakilden ziyade müfessir kendi düşüncesinide katar. Yani akli yorumlarıda ele alır. Rivyet ve dirayet diye ayrılması tefsir faliyetlerinden degil,tefsir eseri ortaya koymasındandır. Rivayet tek yönlüdür Dirayat ise çok yönlüdür. Ayrıca rivayetin içinde dirayet, dirayetin içinde rivayet olabilir.Örnek olarak Taberi verebiliriz. ERHAN KELEŞ 10070161/1/B

    YanıtlaSil
  42. Rivayet tefsiri ; ictihada ve yoruma yer verilmeden nakil ve isnad yoğunluklu yapılan tefsirdir. Dirayet tefsiri ise ; nakil ve isnaddan çok rey ve ictihada yer verilen tefsir çeşididir. Ve fakat Rivayet tefsiri dirayet tefsirinden, dirayet de rivayetten azade değildir. Bu iki tefsir çeşidinin birbirini içermesi demek, rivayette dirayet, dirayette de rivayet yer almıştır, demektir. Örneğin rivayet tefsirin üstadı sayılan Taberi’nin tefsirinde dirayet de vardır. Aynı şekilde dirayet tefsirinin en zirvesi olarak bilinen Fahreddin er-Razi’nin tefsirinde rivayete ve isnada rastlamak kaçınılmazdır.

    Beyza Betül GÖKTAŞ / 1-B 10070119

    YanıtlaSil
  43. Rivayet tefsiri rivayetlerin toplanıp tefsirle birlikte verildiği tefsir yöntemidir. Dirayet tefsiri ise yalnızca rivayetleri toplamakla kalmayıp rey ve içtihadı da içeren tefsirlerdir .Re’y tefsirinin caiz olmaması hususunda başlangıçta münakaşalar yapılmış bazıları buna cevaz vermez iken bazıları da uygun görmüştür. Kur'an'ı Rey ile tefsir edenler Kur'an'dan manalar talep ediyor,eger onu Kur'an'da bulamazlarsa sünnete müracat ediyor,talep ettikleri manayı,Kur'an'da,sünnette ve sahabede bulamıyorlarsa o zaman müfret lafızların peygamber zamanındaki kullanılışı nazarı dikkate alınarak,lügat istılah ve sarfına müracat ediliyordu. Rivayet tefsiri dirayeti dirayet tefsiri de rivayeti kapsar. Rivayet tefsirinde rey ve ictihad ile ve aynı şekilde dirayet tefsirinde de isnad ve rivayetlerle karşılaşmak mümkündür.

    Talip SERT 1-B 10070217

    YanıtlaSil
  44. YAZILARIMI OKUMAK İSTEYEN ARKADAŞLAR BLOĞUMA GİREBİLİR.

    YanıtlaSil
  45. RİVAYET İLE DİRAYET ÜZERİNE MÜTALA
    Rivayet ve dirayet,tefsir literatürü açısından vazgeçilmez iki olgudur ki birbirinden ayrı düşünülemez.Tanımlara baktığımızda nedir rivayet tefsiri;rivayet tefsiri kuran-ı kerim hakkında (çekirdek dönemin)yapmış olduğu rivayetlerdir.Nüzul asrından bugüne dek neredeyse 14yy ‘ı geride bırakmış bulunuyoruz.Bu da her koca bir yüz yılda farklı dimaların karşılaştıkları yeni olay ve sorunlara getirmiş oldukları cevaplar.İşte burada kuran da,yüzyılların getirisi sonucu yeni ilimler,yeni yüzler,yeni buluşlar,zorunlu olarak yeni dirayetler doğurmaktadır.Çünki tefsir faaliyeti ,bizzat muhatabı (insan) nın faaliyeti olduğundan kuran her tefsir halkası asrında yeni dirayetlere kapısını açıyordu.Bu faaliyet kıyamete kadar sürecek olan zorunlu bir insan algılama ve yorumlama sürecinden ibarettir.Örneklerden hareketle Taberinin tefsiri dirayet yönünden en güçlü kalem olurken,kendi reyini(yorum faaliyetini)ortaya koymadan geçmemekte,hem çekirdek dönemin anlayışını (dirayet)hem de gelişen şartlarla kuranı anlayış çerçevesini belli etmeye koyulmuştur.Diğer taraftan Dirayetin en güçlü kalemi olan Fahreddin er-Razi de tefsirinde hem kendi görüşünü(ki zamanın ilerlemesi ile kuranı anlayış çerçevesi giderek genişler)hemde selefin (çekirdek döneminin)görüşünü beraber vermektedir.Burada da görüldüğü üzer her müfessirin tefsirinde rivayet ile dirayet iç içe bulunmuş ve birbirlerinden asla ayrılamamışlardır.Kuranın dirayet işi insan var oldukça devam ede gelecek bir faaliyet olduğundan kuran tefsirinin dirayet üzerine bina edilmiş bir ilahi kitaptır.

    YanıtlaSil
  46. RİVAYET TEFSİR
    Rivâyet tefsîri, Kur'ân âyetlerini, âyetlerle, hadislerle ve sahabe sözleriyle açıklamak ve îzâh etmek demektir Rivâyet tefsîrine, me'sûr ve naklî tefsîr de denir Rivâyet tefsîrinde en sağlıklı yol, âyetleri ve sahih hadisleri birlikte ele almak, sahih olmayan rivâyetlere ve isrâiliyâta yer vermemektedir Rivâyet tefsîrine En'âm sûresinin 82 âyetinde geçen "zulüm" kelimesinin âyet ve hadisle tefsîrini örnek verebiliriz Bu âyetteki zulüm "şirk (Allah'a ortak koşmak)" anlamındadır Buhârî, (Îmân, 23) ve Müslim'in (Îmân, 197) rivâyet ettiği sahih bir hadise göre Peygamberimiz (as) bu âyetteki zulüm kelimesinin "şirk" anlamında olduğunu söylemiş ve bu anlama delil olarak "şirk büyük bir zulümdür" (Lokmân, 31/13) âyetini zikretmiştir Söz konusu âyetteki zulüm kelimesinin şirk anlamında olduğuna bir önceki âyet de delalet etmektedir İbn Cerir et-Taberî'nin Câmiu'l-Beyân an Te'vîli Âyı'l-Kur'ân ve İbn Kesîr'in Tefsîru'l-Kur'âni'l-Azîm adlı eserleri rivâyet tefsîrlerinin en meşhurlarındandır

    Ümmügülsüm gümüş 1-B 10070127

    YanıtlaSil
  47. DİRAYET TEFSİRİ
    Kur'ân âyetlerini, âyetler ve hadislerle tefsîr etmekle yetinmeyip dil, edebiyat, din ve çeşitli bilgilere dayanılarak, akıl ve içtihatla yapılan tefsîre denir Dirâyet tefsîrine re'y tefsîri de denir Dirâyet tefsîrinde; kelimelerin etimolojik yapısı, hakikat veya mecaz oluşu, cümlelerin tahlili, emir ve yasakların ne ifade ettiği, sözün bağlamı ve belâğat yönleri dikkate alınır Müfessir, ilmî gücüne göre âyetleri yorumlar Dirâyet tefsîrinin makbul olabilmesi için bu tefsîrin, İslâm'ın ruhuna, Kur'ân ve sünnet bütünlüğüne uygun olması gerekir Aksi takdirde bu tefsîr, ilhadî bir tefsîr olur Fahruddin Râzi'nin "Mefâtihu'l-Gayb", Beydâvî'nin "Envâru't-Tenzil ve Esrâru't-Te'vîl", Nesefî'nin "Medâriku't-Tenzil ve Hakâiku't-Te'vîl" adlı eserleri bu metotla yazılan tefsîrlere örnektir
    Ümmügülsüm gümüş 1-B 10070127

    YanıtlaSil
  48. GÜLŞAH KALEÖZÜ / 10070137
    Tefsir, Kur’an-ı Kerim nazil olduğundan beri onu anlamak için yapılagelen bir ilmi faaliyettir. Tefsiri biçimsel olarak ikiye ayırılır:
    Rivayet Tefsiri; Müfessirin kendinden önce gelen rivayetleri toplayarak ayetleri açıklamasına denir.
    Dirayet Tefsiri ise müfessir kendi bilgi birikimine ve görüşüne dayanarak ayetleri açıklamasına denir.
    Yalnız rivayet ve dirayet tefsiri kesin çizgilerle birbirinden ayrılmış değildir. Hatta birbirini desteklemektedir. Çünkü bir müfessir rivayet tefsiri yaparken seçeceği rivayetler konusunda tercihler yaparken kendi aklına göre yapar. Aynı şey dirayet tefsiri içinde söz konusudur. Müfessir kendi görüşünü yazarken, fikrini desteklemek rivayetlerden faydalanır.

    YanıtlaSil
  49. Kur’ân-ı Kerîm tefsirinde rivâyet yolu, keyfî ve indî gö¬rüşlere düşmekten korunma bakımından, en emniyetli bir metot olarak görülmektedir. Ancak müslümanın, itikâd ve yaşayısında temel düstur olarak kabul ettiği Kitâb’ında, rivâyet tarikıyla gelen harberlerin açıklamadığı mübhemâtın tefsirine duyulan ihtiyaç, birçok şer’î delilin öngördüğü tefekkür ve tedebbür6 emri, dirâyet tefsirinin doğuşunu hazırlayan sebepler ara¬sında yer almaktadır. Dirâyet tefsiri, re’y ve ictihada dayan¬maktadır• Kur’ân-ı Kerîm’in tef¬sirinde, yine Kur’ân’ın kendisinden; sünnetten; sahâbe-i ki¬râmın sebeb-i nüzûl ve şer’î hüküm ifade eden haberlerinden, âhiret âlemi gibi, aklen bilinmesi imkânsız olan konulara dair kaville¬rinden ve konusu itibariyle mutlaka (sünnet ve sahâbenin m e r f û’ hükmündeki haberleri gibi) şer’î bir kaynağa dayandığı anlaşılan tâbiûn sözlerinden (m a k t û’) istifade edilerek yapılan tefsire, rivâyet tefsiri veya et-tefsîr bi’l-me’sûr denir
    RABİA KOÇAK İLAHİYAT 1-B 10070177

    YanıtlaSil
  50. RİVAYET-DİRAYET TEFSİRİ
    Rivâyet tefsîri, Kur'ân âyetlerini, âyetlerle, hadislerle ve sahabe sözleriyle açıklamak ve îzâh etmek demektir.
    Kur'ân âyetlerini, âyetler ve hadislerle tefsîr etmekle yetinmeyip dil, edebiyat, din ve çeşitli bilgilere dayanılarak, akıl ve içtihatla yapılan tefsîre denir.
    Müfessirler tefsirde kendi düşüncelerini yansıtmakla birlikte rivayetlerden de faydalanabilirler. Böylece rivayet ve dirayet tefsirleri birlikte kullanılmış yani birbirini içermiş olur. Bu tefsirde çokça kullanılan bir yöntemdir...
    (FATMA GÜRASLAN 10070131 1-B)

    YanıtlaSil
  51. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  52. Rivayet Tefsiri; müfessirin ayetleri tefsir ederken Hz. Peygamber'den,sahabiden,tabiinden ve kendinden önceki müfessirlerin tefsir yorumlarından ıstıfade ederek yaptıgı tefsire denir.Dirayet tefsiri ise bunların yanında müfessirin kendi görüşünü de ilave ederek yaptığı tefsire denir.Tefsir ilminin bu şekide iki farklı metoda ayrılması biçimseldir.Bu ayrım mufessirlerin eserlerini oluştururken tercih ettiği yöntem farklılığından kaynaklanmaktadır.Esasında bu iki yöntem birbiriyle iç içedir.Rivayetçi olarak kabul ettiğimiz müfessirler rivayetler arasında tercih yaparken dahi içtihadına başvurmuş kendi görüşüne uygun olan rivayeti tercih etmiştir.görüldüğü gibi her ne kadar rivayetler kullanılsada tefsdir esasında bir dirayet işidir. Aynı şekilde dirayet tefsirinde de rivayetler kullanılmadan bir tefsir yapmak mümkün değildir.**

    *Bilal KARABEY 1-B/10070142*

    YanıtlaSil
  53. DİRAYET VE RİVAYET

    Tefsir için iki kök düşünülmüştür.فسر manevi olan kapalı manaları açmak, سفر maddi olan kapalı manaları açmak . Tefsiri ilk yapan Allah’tır. İnsanlar arasında ilk tefsir yapansa efendimiz
    (sas)dir.Tefsir aslında anlama açıklama yaşama sorumluluğuna dayalı insan faaliyetidir .Tefsir yaparken temel iki metod kullanılır. Rivayet ve dirayet .Bu ayrım tefsir faaliyetinden değil,tefsir esri ortaya konmasındandır yani biçimseldir.Tefsir tamamıyla dirayet işidir .Yani aklidir.Çok yönlüdür. Müfessir kendi bilgisine ve düşüncelerine bağlı olarak yorumlar getirir . Rivayet ise nakil işidir ve tek yönlüdür. Hz. Peygamber oku düşün anla yaşa çerçevesinde tebliğ ve tebyin yapmıştır. Efendimiz den günümüze kadar on beş asır geçmiştir. Bu sürede hayat şartları ve yaşam tarzında birçok değişiklik meydana gelmiştir ve insanlar değişen dünya ile Kur’andan durumlarına göre mesajlar çıkarmışlardır. Çünkü Kur’an-ı Kerim evrensel bir kitaptır.Tefsirlerden o dönemin hayat şartları sosyal ekonomik durumlar ve güncel meseleler çıkarılabilir.Yani tefsir içinde bulunulduğu duruma göre şekillenebilir .Dirayet ve rivayet birbirinden kesin çizgilerle ayrılmazlar.
    HALİME SARITÜRK 1B 10070212

    YanıtlaSil
  54. Rivayet Tefsiri
    Rivayet tefsiri Kuran’ın Kuran la ve Hz. Peygamberin sünnetiyle tefsirini veya sahabenin ayetler hakkında Allah’ın muradını beyan etmeye matuf sözlerini içerir. Bu konuda Tabii’den gelen sözleri ulemanın bazısı rivayet tefsiri içerisine sokmuş bazısı sokmamıştır.
    Dirayet Tefsiri
    Bu tefsir türüne rey ve akli tefsir de denir. Bu tefsir türü sadece rivayetlerle değil dil, edebiyat, din, mezhep ve çeşitli bilgilere dayanarak yapılan tefsirdir. Burada reyden maksat ictihattır. Bazıları reye cevaz vermezken bazıları uygun görmüştür. Eğer rey ile tefsir yapılasaydı bugünkü dini hükümlerin çoğuna vakıf olamazdık.
    Rivayet ve dirayet tefsirleri ne kadar ayrıştırılsa da iç içe olmaktan kurtulamamışlardır. Nitekim dirayet tefsirlerinin en meşhurlarından olan Fahrettin Razi’nin Mefatihu’l Gayb adlı eseri her ne kadar akla dayansa da rivayetleri de ihtiva etmiştir. Razi akli delillerle nakli teyid etmeye çalışmıştır. Ona göre sahih olan nakil sahih olan akla muhalif olamaz. Çünkü her ikisi de aynı kaynaktan çıkmıştır.
    Yine meşhur rivayet tefsirlerinin ilklerinden olan Taberi’nin Camiul Beyan an Te’vili Ayi’l Kuran adlı eseri dirayet tefsiri yönünden de küçümsenmeyecek derecede tespitleri ihtiva eder. Kurtubi tefsirinde rivayete ağırlık verse de dirayeti ihmal etmemiştir. Ve yine İsmail Hakkı Bursevi, İbn Aşur, İbn Kuteybe gibi birçok müfessir rivayet ve dirayet metodunu birlikte kullanmışlardır. Görüldüğü üzere yukarıda da belirttiğim gibi iki tefsir türü de keskin bir çizgiyle ayrılamaz. Ayrıldığını iddia edenler yanlışa düşmüşlerdir. Nitekim rivayet metodunu benimseyip dirayet metodunu kullananları ağır bir şekilde eleştiren alimlerimizin eserlerinde dirayetten tamamen soyutlanamadıklarını da tefsir tarihimizde müşahede etmişizdir.

    YanıtlaSil
  55. RİVAYET VE DİRAYET TEFSİRİ
    Rivayet tefsiri:Kuran-ı Kerim, Resulullah’ın sünneti, sahabe ve tabiun sözlerine dayanan tefsirdir. Rivayet tefsirleri bize, ayetlerin manalarını, kıraat vecihlerini, muhkem veya müteşabih olduklarını, nüzul sebeplerini, nasih ve mensuhunu bildirdiği gibi geçmiş ümmetler ve onlarla ilgili ayetler hakkında da bilgi verir.
    Dirayet tefsiri: Dirayet tefsiri sadece rivayetlere bağlı kalmayıp Arap dili ve edebiyatı, dini ve felsefi ilimler ile çeşitli müspet ilimlere dayanılarak yapılan tefsirdir.Zehebi’nin ifadesine göre rey ile tefsir, müfessirin Arap sözlerine, konuşma şekillerine, Arapça lafızların manalarına ve delalet vecihlerine, cahiliye devri şiirlerinden yararlanarak, nüzul sebeplerine de vakıf olarak Kuran ayetlerinin nasih ve mensuhunu ve tefsir bilgininin muhtaç bulunduğu diğer konuları bildikten sonra Kuran’ı ictihat ile tefsir etmekten ibarettir. Yani dirayet tefsirinde asıl mevzu şahsi irade ve kabiliyete dayalı olarak görüş ve ictihattır.
    Rivayet ve dirayet metotları aynı konun olarak ele alınamayacağı gibi sadece bir tanesi de metot olarak kullanılamaz. Rivayet metodunu kullananlar mutlaka dirayeti de kullanmış, dirayeti metot olarak seçenler ise rivayeti kullanmak zorunda kalmışlardır.
    Nitekim ikisi de bir bütünün parçasıdır ve ikisi de birbirini tamamlamak için vardır.

    YanıtlaSil
  56. Tefsirler temel olarak ikiye ayrılır. Rivayet ve dirayet tefsiri:
    Rivayet tefsiri: ayet ve hadislerle açıklama yapan tefsirdir.
    Dirayet tefsiri: ayet ve hadislerle beraber akli, felsefi, güncel yorumlarla yapılan tefsirdir.
    Rivayet tefsirinde Kuranı Kerim tefsiri yapılırken tefsiri yapılan surenin ayetlerinin sebebi nüzulüyle beraber hangi konudaysa o konuyla ilgili ilk Hz. Peygamber in, sonra önde gelen ashabının, onlardan sonra gelen tabiinin ve tefsir imamlarının görüşlerini aktardığı tefsir çeşididir. Dirayet tefsiri ise sosyolojik, tasavvufi gibi alt dallara ayrılır. Müfessir dirayet tefsirinde içinde bulunduğu zamanın ve mekanın şartlarını göz önünde tutarak tefsir eder.
    Rivayet tefsirine örnek verecek olursak: Taberi, Suyuti,ibn Kesir in tefsirleri.
    Dirayet tefsirine örnek örnek: Zemahşeri, Razi, Elmalılı Muhammed Hamdi Yazır tefsirleri.
    Ayşegül Göktaş ilahiyat 1/B 10070118

    YanıtlaSil
  57. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil
  58. RİVAYET TEFSİRİ
    Müfessirin kendi görüş ve yorumunu belirtmeksizin Hz.Peygamber, Sahabe ve Tabiinin görüşlerini nakletmesin rivayet tefsiridir.Örnek olarak, rivayet tefsirinde zirve kabul edilen Taberiyi verebiliriz.
    DİRAYET TEFSİRİ
    Hz. Peygamber, Sahabe ve Tabiinin görüşleri yanında, müfessirin kendi görüş ve yorumlarını katması dirayet tefsiridir. Buna örnek olarak da dirayet tefsirinde zirve kabul edilen Fahrettin er-Raziyi verebiliz.
    Aslında tefsir faaliyeti bütünüyle bir dirayet işi ve insan faaliyetidir. Dolayısıyla da bu iki tefsir iç içedir, bir bütündür.
    AİŞENUR SARIKAYA 1/B
    10070211

    YanıtlaSil
  59. rivayet ve dirayet tefsirinin farkları ve benzerlikleri nedir ?

    YanıtlaSil